İçeriği gör
  • KHK Haber
    KHK Haber

    KHK’lıların gözü kulağı OHAL Komisyonu’nda!

    Aylardır dosyaları bekleyen KHK’liler, “Artık karar verin” diyor. Komisyon ilk başta ayda 4 bin üzeri dosya hakkında karar verirken bu sayı yarıya düştü.

    Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kamudan ihraç edilenler ve sonradan işe iade için OHAL Komisyonu’na başvuran binlerce kişinin gözü kulağı komisyonun vereceği kararda. Komisyona 126 bin kişi başvurdu, bu başvurulardan 108 bin 200’ü karara bağlandı. Komisyon daha önce yaptığı açıklamalarda her ay 4 bin üzerinde dosyayı karara bağlayacaklarını söylemişti ancak 2019 Ağustos ayından beri karara bağlanan dosya sayılarında ciddi bir azalma var.

    En son 3 Temmuz’da açıklama yapan komisyon bugüne kadar hiçbir barış akademisyenini işe iade etmedi. Şu an komisyonda bekleyen dosyaların yarısından fazlası da Eğitim Sen üyesi öğretmenlerden oluşuyor.

    ‘EĞER DEDİKLERİNİ YAPMIŞ OLSALARDI…’

    Aylardır dosyası OHAL Komisyonu’nda bekleyen KHK’lilerden biri de İsmet Akyol. Akyol, komisyonu daha bu sabah açıp baktığını söylüyor:
    “OHAL Komisyonu ayda bir karar açıklardı artık bu raporları da açıklamaz hale geldi. Komisyon başkanı, ‘Her ay 4 bin 800 dosya sonuçlandırıyoruz’ diyor. 2019’dan bugüne kadar açıklanan dosya sayısında ciddi bir düşüş var. Eğer dediklerini yapmış olsalardı nisan ayında bütün dosyalar karara bağlanırdı. Eğitim Sen’lilerin yüzde 80’nin dosyası komisyonda bekliyor. ‘Kanaat getirmekte, karar vermekte zorlanıyoruz’ diyorlar. Kanaat getirmekte zorlanmalarının mantıklı bir yanı yok. AİHM başkanı en çok ihracın yaşandığı İstanbul Üniversitesi’nden fahri doktora aldı. OHAL Komisyonu da, AİHM’in tavsiyesiyle kuruldu. AİHM’in dosyalar neden bekletiliyor demesi gerekiyordu. AİHM başkanına bir tepkimiz var.”

    ‘ÇOCUKLARI FETÖ’DEN, CEMAATLERDEN KORUMAYA ÇALIŞAN ÖĞRETMENLERDİK’

    Peki dosyaların komisyonda bu kadar uzun süre bekletilmesi KHK’liler için ne anlama geliyor? Akyol, “Kararın açıklanmasında geçen sürede öğrencilerimizden kopmuş olmak. Çünkü çocuklar FETÖ’den, cemaatten korumaya çalışan öğretmenlerdik. Bundan dolayı üzüldük. Bizler laik eğitimi savunan öğretmenlerdik. Her şey ortada. OHAL Komisyonu artık bir karar vermek zorunda. Süreci uzatmaları doğru değil. Bizler bir an önce haklarında herhangi bir yargı kararı bulunmayan tüm kamu emekçilerinin işe iade edilmesini bekliyoruz.”

    ‘YÜZBİNLERİN HAYATI SÖZ KONUSU’

    Başka bir KHK’li ise komisyona tepkisini şu sözlerle anlatıyor: “Artık bir umudum kalmadı. Mesleğimden, arkadaşlarımdan koptum. Hayatım tepetaklak oldu. İnsanların devlete, adalete olan inancı biter ya… Ama buna rağmen az da olsa bir umut vardır. Biz KHK’lilerde zerre umut kalmadı. Aidiyet duygusu bitti. Mesele buradaki bir kişinin hayatı değil, onbinlerin, yüzbinlerin hayatı söz konusu. Komisyon karar verirken bir kişi, bin kişi hakkında karar vermiyor. Yüzbinler hakkında karar veriyor. Artık bu süreci uzatmamaları gerekiyor. Dosyalarımızı inceleye inceleye bitiremediler! Süreç uzadıkça işin içinden çıkılmaz bir hal alıyoruz.”

    ‘SÖZÜM OHAL KOMİSYONU’NA…’

    Sınıf öğretmeniyken KHK ile ihraç edilen Ceren Bilen’in gözü kulağı da Ohal Komisyonu’ndan çıkacak kararda. Bilen 1 ay sonra ihraç edilişinin 5’nci yılına girecek. Şunları anlatıyor Bilen:

    “29 Ekim 2016’da gece yarısı yayımlanan 675 sayılı KHK ile hiçbir gerekçe gösterilmeden ben ve benim gibi yüzlerce insan işimizden ihraç edildik. Bir ay sonra ihraç edilişimin 5’nci yılına girerken hala neden bunca zamandır işimden, öğrencilerimden ayrı kaldığımı bilmiyorum. Ohal sürecinde kurulan ve sözüm ona başvurularımızı değerlendirip sonuca bağlaması gereken komisyondan özellikle son aylarda hiç ses seda yok. Aylardır ben ve benim gibi bir sürü insan bu komisyondan çıkacak kararı bekliyor. Başlarda aylık binlerce başvuruyu karara bağlayan bu komisyon özellikle son aylarda karar veremez oldu. Bu sürecin kendisi başlı başına bir sorunken, bir de aylarca bir bilinmezin içinde kalmak hak verirsiniz ki hiç kolay değil. Bu uğurda hastalanan, hayatını kaybeden, hiç bilmediği işlerde çalışmak zorunda kalıp iş kazasında yaşamını yitiren onlarca insan oldu.”

    Bilen bekleme sürecinin psikolojisi üzerindeki etkisini de şöyle anlatıyor: “Bu durumun psikolojik, sosyal boyutunu anlatmak ise kitaplara sığmaz. Adını koyarsak eğer yıllarca insanların hiçbir gerekçe göstermeden işsizliğe, güvencesizliğe, adaletsizliğe mahkum edilmeleri zulümden başka bir şey değildir.”

    Kaynak[1]

    References

    1. ^ Kaynak (www.gazeteduvar.com.tr)

    Kaynak



    Kullanıcı Geri Dönüşleri

    Önerilen Yorumlar

    Burada yorum bulunmuyor



    Cevap Yaz

    Şimdi cevap yazıp sonra kayıt olabilirsiniz. Eğer hesabınız mevcutsa, giriş yaparak üye isminizle cevaplayabilirsiniz.
    Not: Gönderiniz görünmeden önce editör tarafından kontrol edilip onaylanacaktır.

    Konuk
    Bir yorum ekle...

    ×   Yapıştırdığınız içerik biçimlendirme içeriyor.   Restore formatting

      Only 75 emoji are allowed.

    ×   Yapıştırdığınız bağlantı uyarlandı.   Yalnızca link göster?

    ×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

    ×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.


×
×
  • Yeni Oluştur...