vergici672

Staja giriş sınavı değil ama farklı bir sınava ilişkin olarak Ankara İdare Mahkemesi iptal kararı verdi, istinaf da onayladı. Kararları bana gösteren bir avukat arkadaş. İsterseniz iletişim bilgilerini iletebilirim.

Ben de katılıyorum bu görüşe. İyice yalnız bıraktık sizi hocam.

Kararı okudum ben de. Resmen cımbız ile kelime seçmelerine rağmen yine de önemli bir karar. Mesela cezai sorumluluğu, daha önce verilen bir karara istinaden, iptal etmemişler. Ayrıca MGKca kelimesi çıkarılmış. Bunun etkisini henüz tam analiz edemedim. Hukuka yaklaşıyorlar. Yine de 3 adet üye muhalefet şerhini koymuş burada. Hukuki gerekçeleri yok ama taraf belli etmişler.

TL caiz değil miymiş? Arkasında devlet yok muymuş ?

Geçmiş olsun hocam. Bir süre toparlanın. Ardından bizim gibi mahkeme süreçlerine başlarsınız. Ben @Karagöz hocama katılıyorum. 2 seneye kalmaz döneceksiniz inşallah. Bitcoin caiz değil zaten hocam. Lütfen yeni içtihat getirmeyin ?

Ooo hayırlı olsun hocam.

Ben arka planda konuştuklarını ve güzel de anlaştıklarını düşünüyorum. Tabii burada hapislerde çürüyen, hastalanan, ölen, intihar eden, her şeyini bırakıp mülteci olan gariban cemaatçisinin üzerine basarak. Onları resmen piyon gibi kullanarak... Bu toprakların fıtratında ali cengiz oyunları var, kan var, hak yeme var, başkasının malına çökme var (en elit dediğimiz ailelerde bile ) . Bu topraklarda garibana ise kiralık ev bulamama var; sokakta oynayan, evinde yatan çocuğunun zırhlı araç altında ezilmesi var.. Velhasılı kelam, zamanla hepimiz işlerimize döneriz, bundan eminim. Ama buraların kaderi değişmez...

Hocam öncelikle tebrik ederim. Başarısı gayet iyi. 1-Merkezi Yerleştirme Puanı ile yatay geçiş imkanı mevcut. Bu sene puanı tutan farklı bir okula gidebiliyor. (Örneğin Ankara'da Hacettepe Üniversitesinin idari bilimler fakültesi oluyor. Seneye buraya şartsız olarak geçebilir.) 2-Kendi alanındaki daha iyi okullara, geçmeyi planladığı okulun şartlarına uymak ve yüksek ortalama yapmak şartıyla geçebiliyor. (Örneğin Gazi Hukuk'a şartlarını sağlamak şartı ile geçebilir) 3-ODTÜ gibi bazı okullar ise her bölümden kabul ediyor ama şartları daha sıkı (örneğin kızınızın puanı + 40 puana kadar olan bölümlere, ortalama + ÖSYM puanı + bölüm uyumu gibi bir puanlama yoluyla). Ben bir hukukçu olarak, açıkçası, TR'de hukuk okumayı pek tavsiye etmem. Dil öğrenebileceği bir İİBF daha iyi olacaktır. Bu mahkeme en son kurulan 3 mahkemeden. 19-28 arasındaki bütün mahkemelerde ret esas, kabul istisnaidir.

Ankara'da etüt merkezleri alabiliyor. Çalışma şartları ve ücretler normale göre biraz daha kötü olabiliyor. Ama esas kötüsü, patron kötü çıkarsa, maaşın üzerine yatabiliyor. Bir tanıdığım böyle bir durumla karşılaşmıştı.

-Hocam öncelikle geçmiş olsun. Ret kararınızın tebliğinden itibaren 60 gün süreniz olacak. Dilekçenizi hazırlayın. -SGK benim uzmanlık alanım değil, bildiğim kadarıyla son 7 yıl içerisinde ağırlıklı olarak hangi sistem üzerinden emeklilik piriminiz yattıysa, oradan emekli oluyorsunuz. Bu durumda 650 gün yaklaşık iki yıl edeceği için emekli sandığı daha ağır basacak ve emekli sandığı üzerinden emekli olacağınızı düşünüyorum. Yine de SGK'cı arkadaşlara sorup netleştireyim. Ona göre cevap vereyim.

Ben tahminimi söyleyeyim; cimer başvurusu yapılınca, NVİ görevlileri pasaport şerhi için de değerlendirme yapmış, muhtemelen bir süre sonra silah başvurusu reddi de gelir. Ya adamlar başvuru yapmadan pasaport için değerlendirme yapıyorlar. Kimseye hizmet beğendiremiyorlar yahu ?

Evet çevremde adli problemi olmayan ve başvuran herkesin kalktı.

Benzer durumdaymışız. Yaklaşık 4 ay sürmüştü benimki. Sizinki de o kadar olabilir. Pasaport acil ihtiyacınız yoksa, 1-2 ay çok mühim değil.

Yazı cevabında yazılı olan kanun maddesi uyarınca, buna ilişkin kurulan komisyona havale ediliyor. Biz bunu yazılı dilekçe ile il nüfus müdürlüklerinden yaptık. Benim tahdidin kalkması yaklaşık 4 ay sürdü. Bulunduğunuz ili bilmiyorum, ancak, büyükşehirlerde bu süreç uzayabiliyor. Hatta beraatınız istinaf ya da temyiz aşamasında ise o aşamalar bitene kadar olumlu sonuçlandırmıyorlar.

Hocam bu görüşünüze tam olarak katılamıyorum. Burada ilgili kanun maddesinin 7'nci bendi şu şekildedir : "(7) Kamu kurum ve kuruluşlarının kararlarına karşı Hâkimler ve Savcılar Kurulunca belirlenecek Ankara idare mahkemelerinde iptal davası açılabilir." Bu bent uyarınca dava açılacak şey, idarenin kararı olacaktır. Karar artık iptal edilebilir bir hüküm halini alır. Bu durumda mahkemeler bu kararlar hakkında karar verebileceklerdir. Artık kanun/KHK hükmü ile konulan yasama işlemi yerini kurumun verdiği idari işlem almaktadır. Aynen OHAL Komisyonunun kararı gibi artık dava edilebilir bir karar haline gelecektir. İlave tedbirler konusu netameli bir konu. Bu konuda o dönem de şimdi de muhafazakarım. KHK'lar ile konulan ilave tedbirler, ilgili KHK'da alt paragrafta sayılanlar ile sınırlıdır diye düşünüyorum. Bu maddelerde sayılan (silah ruhsatı, gemi adamlığı belgesi, pilotluk lisansı vb. ) gibi hükümlerin ilave tedbir olduğunu düşünüyorum. Bunların harici ilave tedbir değil, ya idari işlem ya da yasama işlemidir ve AYM kararından bağımsız olarak kendi yargı yolları mevcuttur.

Ancak inisiyatif alacakları kişiler için açılacak davalar, sizin de işinize yarayacak. İleride hepsi de tek tek mecbur alacaklar. Siz yeter ki tezi ve makalelerini düzgün yapın. Hocam söz ettiğiniz hüküm zaten sorunlu bir hüküm. AYM'nin avukatlık hakkında verdiği kararlar da benzerdi. Bu hüküm, mahkeme kararı ile memuriyetten belli bir süre için men edilme hakkında. Ben düzgün bir mahkeme süreci ile bu maddenin işlevsiz kılınacağını düşünüyorum.

Bu konuda aslında bir hukuki görüş ortaya koymak gerekiyor. Muhtemelen bu nokta dava süreci sonucunda çözülecek. Şimdi YÖK'ün ret kararında dayanak gösterilen madde şu: "Ek Madde 8 – (Ek: 17/8/1983 - 2880/32 md.) Vakıfca kurulacak yüksekögretim kurumlarındaki akademik organlar, Devlet yükseköğretim kurumlarındaki akademik organlar gibi düzenlenir ve onların görevlerini yerine getirir. Öğretim elemanlarının nitelikleri Devlet yükseköğretim kurumlarındaki öğretim elemanlarının niteliklerinin aynıdır. Devlet yükseköğretim kurumlarında çalışmaları yasaklanmış veya disiplin yoluyla bu kurumlardan çıkarılmış kişiler, vakıf yükseköğretim kurumlarında görev alamazlar." Bu madde kanun çıkarılırken düzenlenmiş olan ve 12 Eylül dönemi düzenlemesi. Şimdi buradaki maddeye baktığımızda KHK'lı akademisyenlerin vakıf üniversitelerinde çalışamayacağı anlaşılıyor. Ancak, Avukatlık Kanunu madde 5/b' ise şöyledir : "b) (Değişik: 22/1/1986 - 3256/2 md.) Kesinleşmiş bir disiplin kararı sonucunda hakim, memur veya avukat olma niteliğini kaybetmiş olmak,". Bu madde aynı şekilde yorumlanırsa, KHK'lıların hiç birinin avukat olamaması gerekir. Ancak buradaki maddede disiplin kararı dediği için, bu madde KHK'lılar için uygulanma imkanını kaybediyor. Yukarıda belirtilen YÖK kanunu ek madde 8'de disiplin kararı kısmı uygulanmaz. Diğer kısmı ise yani yasaklanma kısmına ise ayrıca çalışmak gerekiyor. Bunun KHK ile işten çıkarılma olduğunu sanmıyorum, yine de incelemek lazım. Zira memuriyetten yasaklanma mahkeme ile olur. Tahmin ediyorum ki, bu maddede geçen yasaklılık da mahkeme kararı ile verilen bir yasaklılık. Böyle ise, bu durumda, dava yoluyla vakıf üniversitesinde çalışmanın mümkün olacağını düşünüyorum. Ancak burada vakıf üniversitesinin inisiyatif alması gerekir. Avukatlık davalarında barolar inisiyatif aldı. Ancak ben vakıf üniversitelerinin inisiyatif alıp, KHK'lıyı savunacağını sanmam. Belki adı sanı duyulmuş, özellikle Barış Akademisyeni olan, bir kaç hoca için belki üniversiteler inisiyatif alınabilir. Yoksa fetö iltisak iddiasıyla ihraç edilen akademisyen için kimse kılını kıpırdatmaz.

Hocam Eskişehir yazacağına Samsunda yanınızda kalsın. İnanın fark etmez.

@Karakeçili hocam zaten epey anlatmış. Şimdi ben biraz yorumlayayım. 1-Biyomedikal Mühendisliği, aslında elektronik mühendisliğinin alt dalı. Daha özellikli ve TR'de iş imkanları iyi olan bir alan. Ancak mühendislik konusunda genelde şöyle bir durum vardır, daha özellikli olan, daha zayıf kalır. Yani sadece görüntüleme cihazları konusunda uzmanlaşacak. Elektroniğin diğer alanlarında pek bir bilgisi olmayacak. Akademik kariyer imkanı kısıtlı olacak. 2-Elektrik ve Elektronik mühendisliği ile Elektronik ve haberleşme mühendisliği temel olarak aynı. Ortak noktaları elektronik kısmı. Ancak elektrik ve elektronik mühendisliğinde 3'üncü sınıfta elektrik ayrımı var. Elektrik mühendisliği de önemli bir imkan. Elektronik ve haberleşmede bu imkan var mı bilemiyorum. Yine de elektronik ve haberleşme mühendisliğinin olduğu İTÜ ve Yıldız kaliteli okullar. Bunlarda bir eksik olmaz. Elektronik mühendisliği zordur, ama iş imkanları her zaman olur. 3-Sizin oğlanın puanından daha ziyade sırası önemli. ÖSYM, DGS'ye üvey evlat gözüyle baktığı için hiç ilgilenmez, sıralama çıkarmaz. Gariban çocuklar oturur geçmiş yılların sıralamalarını çıkarır. Ben de şöyle bir baktım. Oğlunuzun sırası 2500'lerde. Şu siteden baktığımda geçen sene 2500'üncünün 293 puan civarında olduğunu görüyorum. Ama bu sene elektronik mezunlarının bilgisayar seçme hakkı da olacağı için, elektronikte sıralamalarda hafif bir düşüş de bekliyorum. Bu durumda sizin oğlanın geçen sene 295 civarı alan bölümlere girebileceğini tahmin ediyorum. Her halükarda samsun olacak gibi gözüküyor. Öyleyse en son tercihe samsun yazacak şekilde, (30 tercih imkanını da düşününce), Boğaziçi'nden başlayıp, odtü-itü-yıldız-hacettepe- şeklinde yazıp, sonrasında gazi-ege gibi okulları yazmanızı tavsiye ederim. 4-Samsun mu diğer şehirler mi derseniz? O tamamen imkanlarla ilgili. Samsunda okuyunca çok bir masrafı olmaz. Gazi'de okursa en az yılda 20.000 lira gibi masraf olur (en az diyorum, normalde 30.000 olur ama sizin oğlan tutumlu, mantıklı bir çocuk). 4 yıl olacağını düşününce, aradaki farka değip değmeyeceği önemli. Boğaziçi-odtü-itü-yıldız-hacettepe gibi okullar olsa gözü kapalı değer derim, ama Gazi için değer mi, o tamamen sizin tercihiniz olur. Gazi tabii ki Samsun'dan iyidir, ama imkanlar kısıtlıysa, yapacak pek bir şey kalmıyor tabii.

14.daire kararı bu. 16 hariç dairelerde zaten yerleşik içtihatlara uyulur. Yargıtay 14.daire de cinsel suçlara bakar. Orada suçluluğu ispatlanana kadar tüm şüpheli ve sanıklar masumdur. 16dan böyle bir karar çıkmaz. Çıkartamazlar. Yemez.

Hepinize günaydın. Kızlarımız bir altın bir gümüş aldılar. Çok sevinerek izledik ? Altını duyunca attığımız çığlıklar yüzünden kedimiz evde sağa sola fırladı ? Helal olsun Buse Naz ( Çakıroğlu+ Sürmeneli)

Evet verebilirsiniz. Normalde süreler uzar; ancak, isteyen süreyi beklemeden verebilir.

Adli tatilde olduğumuz için sorun yok. 7 eylüle kadar süreniz mevcut.

İyi akşamlar. Adli tatile denk gelen süreler otomatik olarak uzar. 7 Eylül'e kadar süreniz mevcut. Ancak adli tatil içinde istinaf dilekçenizi yine de verebilirsiniz. Not: Bu tarz soruları ana sayfada paylaşırsanız daha hızlı cevap alırsınız. Bu sayfa nispeten daha hareketsizdir.

Hocam çok iyi etmişsiniz. Üretmek iyidir. Kafa dağıtır. Hem de 3 kuruş fayda sağlarsınız ev ekonominize. Bu süreçte bir şeyler ile uğraşmasaydım muhtemelen evde kafayı sıyırırdım. Başınız sağ olsun hocam. Ölüm haktır, hayatın da gerçeğidir. Hepimizin başına gelecek. Mekanı cennet olsun amcanızın.