ALİ KURTULUŞ

Yıllık faiz yüzde 9 Daha almadım mahkeme kararı bana tebliğ edildi daha kuruma tebliğ edilmedi bekliyorum açıkta geçen sürem 2,5 yıl benim de bunların haricinde huzur ücretlerinden olsun fazla mesai ücretlerinden olsun hak kayıpların var onlar için daha bir talepte bulunmadım daha sonra onlar için talepte bulunup maddi ve manevi tazminat davası açmayı düşünüyorum onun için pek acele etmiyorum

Faizi talep ettim reddetti ben de dava açtım. Dilekçe ben kararı oku anlarsın zaten

Kararım ve dava dilekçem paylaşıldı. Forumda bir kaç sayfa geri giderseniz görürsünüz.

@MSA Evrak Görüntüleme .Udf Uzantılı Evrakı İndir DAVACI : ALİ KURTULUŞ Yörük Mah. Fevzi Paşa Cad. No:303 İç Kapı No:10Salihli/MANİSADAVALI : MANİSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI VEKİLİ : AV. MEHMET BACAK Manisa Vergi Dairesi Başkanlığı/Hukuk Bürosu Merkez/MANİSADAVANIN ÖZETİ : Manisa ili, Kula ilçesinde Vergi Dairesi Müdürü olarak görev yapmakta iken 18/07/2016 tarihinde 657 sayılı Kanun hükümleri gereğince görevinden uzaklaştırılan, 01.09.2016 tarih ve mükerrer 29818 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 672 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Kamu Personeline İlişkin Alınan Tedbirlere Dair Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek (1) sayılı listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan, talebi üzerine emekli olan ve 01.02.2017 tarihi itibarıyla emekli aylığı almaya başlayan, Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonunun 22.11.2018 tarih ve 2018/46023 sayılı kararıyla göreve iade edilmesi üzerine Salihli Adil Oral Vergi Dairesi Müdürlüğünde 03.01.2019 tarihinde göreve başlayan davacı tarafından, göreve iade edildikten sonra ihraç edildiği süre zarfında alamadığı maaşlarının tahakkuk ettirilerek bu tutardan bu süre zarfında almış olduğu emekli maaşlarının mahsubu yapıldıktan sonra kalan tutarın 25.02.2019 tarihinde tarafına ödendiği, ancak yasal faizlerinin ödenmediğinden bahisle 25.02.2019 tarihinde almış olduğu parasal haklarının yasal faizinin ödenmesi istemiyle yapılan 03.04.2019 tarihli başvurunun reddine ilişkin 12.04.2019 tarih ve E.12256 sayılı işlemin; kamu görevinden uzakta iken zamanında ödenmemiş olan maaşlarının ilgili dönemden ödemenin yapıldığı tarihe kadar geçen süredeki enflasyon oranları dikkate alındığında mülkiyet hakkı kapsamındaki alacaklarının enflasyon oranları karşısında önemli oranda değer kaybına uğratılarak ödendiği, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu ileri sürülerek iptali ve kamu görevinden uzakta geçirdiği 01.09.2016-03.01.2019 tarihleri arası için tahakkuk ettirilen tutardan emekli maaşının mahsubu sonrasında 25.02.2019 tarihinde tarafına toplu olarak ödenen maaş ve farkların 25.02.2019 tarihine kadar hesaplanacak yasal faizlerinin ödenmesi istenilmektedir.SAVUNMANIN ÖZETİ : 7075 sayılı Kanunun "Kararların Uygulanması" başlıklı 10. maddesinde idarece tesis edilen işlemler nedeniyle faiz ya da başkaca bir tazminat ödenmesinin öngörülmediği, nitekim maddenin devamında tazminat talebinde bulunulamaz denilmek suretiyle kişilere yapılacak ödemenin mali ve sosyal haklar ile sınırlandırıldığı, davacıya mali ve sosyal hakları dışında ödeme yapılmasının mevzuat çerçevesinde mümkün olmadığı, davacıya ihraçta geçen dönem olan 01.09.2016 ile 03.01.2019 tarihleri arası tam maaşının vergi dairesi müdürlüğü kadrosuna ait özlük hakları üzerinden 21.02.2019 tarihinde ödendiği, davacının hak ettiği ihraç süresi içerisindeki tam aylıklarının toplam tutarı olan 126.971,14 TL'nin 03.01.2019 tarihinden itibaren makul süre olan 1 ay 18 gün içerisinde ödendiği, ödemenin 1 ay 18 gün içerisinde gerçekleştirilmesinin sebebinin de davacıya ihraç süresi içerisinde emekli aylığı bağlanmış olması nedeni ile ilgilinin Sosyal Güvenlik Kurumuna olan borç durumunun sorulması olduğu, davacı adına borç çıkarılan 68.691,21 TL'nin ihraç süresinde geçen tam maaşından mahsup edilerek geri kalan 126.971,14 TL'nin 21.02.2019 tarihinde davacıya ödendiği belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.TÜRKMİLLETİADINAKarar veren Manisa 2. İdare Mahkemesince, dava dosyası incelenerek işin gereği düşünüldü:Resmi Gazete'nin 01/09/2016 tarih ve 29818 (Mükerrer) sayılı nüshasında yayımlanarak yürürlüğe giren 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 2 nci maddesinde, "(1) Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olan;a) Ekli (1) sayılı listede yer alan kişiler kamu görevinden,b) Ekli (2) sayılı listede yer alan kişiler Emniyet Genel Müdürlüğü teşkilatından, c) Ekli (3) sayılı listede yer alan kişiler Jandarma Genel Komutanlığı teşkilatından,ç) Ekli (4) sayılı listede yer alan kişiler Sahil Güvenlik Komutanlığı teşkilatından,başka hiçbir işleme gerek kalmaksızın çıkarılmıştır. Bu kişilere ayrıca herhangi bir tebligat yapılmaz. Haklarında ayrıca özel kanun hükümlerine göre işlem tesis edilir.(2) ...", hükümlerine yer verilmiştir.7075 sayılı Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Kurulması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun un, "Kararların Uygulanması" başlıklı 10. maddesinde, "(25/7/2018-7145/22 md.) Kamu görevinden, meslekten veya görev yapılan teşkilattan çıkarılan ya da ilişiği kesilenlere ilişkin başvurunun kabulü hâlinde karar, kadro veya pozisyonunun bulunduğu kuruma, yükseköğretim kurumlarında kamu görevinden çıkarılan öğretim elemanları için Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına bildirilir. Kamu görevine iade edilmesine karar verilenlerin eski kadro veya pozisyonuna atanması esastır. Ancak müdür yardımcısı veya daha üstü ile bunlara eşdeğer yöneticilik görevinde bulunmakta iken kamu görevinden çıkarılmış olanların atamalarında, söz konusu yöneticilik görevlerinden önce bulundukları kadro ve pozisyon unvanları dikkate alınır. Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına bildirilenlerin atama teklifleri; Ankara, İstanbul, İzmir illeri dışında ve 2006 yılından sonra kurulan yükseköğretim kurumlarına öncelik verilmek kaydıyla, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı tarafından kamu görevinden çıkarıldığı yükseköğretim kurumu haricinde tespit edilecek yükseköğretim kurumlarından birine önceki kadro unvanlarına uygun olarak on beş gün içinde yapılır. Kurumlar, bildirim veya atama teklif tarihini takip eden otuz gün içerisinde atama işlemlerini tamamlar. Bu kapsamda yer alan personele ilişkin kadro ve pozisyonlar, ilgililere ilişkin atama onaylarının alındığı tarih itibarıyla diğer kanunlardaki hükümlere bakılmaksızın ve başka bir işleme gerek kalmaksızın ilgili mevzuatı uyarınca ihdas, tahsis ve vize edilmiş sayılır. Söz konusu kadro ve pozisyonlar, herhangi bir şekilde boşalmaları hâlinde başka bir işleme gerek kalmaksızın iptal edilmiş sayılır. Atama emri, ilgili kamu kurum ve kuruluşu tarafından 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre ilgililere tebliğ edilir. Tebliğ tarihini takip eden on gün içerisinde göreve başlamayanların bu maddeden doğan atanma hakkı ile mali hakları düşer. Kamu kurum ve kuruluşları atama ve göreve başlatma işlemlerinin sonucunu, işlemlerin tamamlanmasını takip eden on beş gün içinde Devlet Personel Başkanlığına bildirirler. İlgililerin kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin kanun hükmünde kararname hükümleri, bu fıkrada belirtilen kişiler bakımından tüm hüküm ve sonuçlarıyla birlikte ortadan kalkmış sayılır. Bu kapsamda göreve başlayanlara, kamu görevinden çıkarılma tarihlerini takip eden aybaşından göreve başladıkları tarihe kadar geçen süreye tekabül eden mali ve sosyal hakları ödenir. Bu kişiler, kamu görevinden çıkarılmalarından dolayı herhangi bir tazminat talebinde bulunamaz." hükmüne yer verilmiştir.Dava dosyasının incelenmesinden; Manisa ili, Kula ilçesinde vergi dairesi müdürü olarak görev yapan davacının FETÖ/PDY soruşturması kapsamında 18.07.2016 tarihinde görevden uzaklaştırıldığı, Resmi Gazete'nin 01/09/2016 tarih ve 29818 (Mükerrer) sayılı nüshasında yayımlanarak yürürlüğe giren 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden ihraç edilen davacının talebi üzerine yaş ve hizmet şartlarını sağladığından emekli olduğu, 01.02.2017 tarihinden itibaren emekli aylığı almaya hak kazanan davacının OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı 17001438 sayılı başvuru üzerine Komisyonun 22.11.2018 tarih ve 2018/46023 sayılı kararı ile göreve iade edilerek 19.12.2018 tarih ve E.41985 sayılı işlem ile Salihli Adil Oral Vergi Dairesi Müdürlüğüne şef olarak atandığı, ardından görevden uzaklaştırılan ve sonrasında ihraç olan davacıya ihraç edildiği süre içerisinde ödenmeyen tam aylıklarının toplam tutarından emekli aylıklarının mahsubu sonucu toplamda 126.971,14 TL'nin 25.02.2019 tarihinde ödendiği, ancak faizinin ödenmediği, bunun üzerine davacı tarafından kamu görevinden ihraç edildiği 01.09.2016-03.01.2019 dönemi maaş ve fark ödemelerinden 01.02.2017 tarihi itibarıyla tarafına ödenen emekli maaşının mahsubu sonrasında toptan olarak yapılan maaş ve fark ödemelerinin 25.02.2019 tarihine kadar hesaplanacak yasal faizlerinin ödenmesi istemiyle yapılan 03.04.2019 tarihli başvurunun reddi üzerine görülmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Faiz, konusu para olan borçlarda, alacaklının bu paradan mahrum kaldığı süre içinde uğrayacağı kayıpların, başka bir anlatımla bu paranın kullanılamamasından dolayı yoksun kalınan kazancın karşılığıdır. Esasen bu kaybın veya yoksun kalınan kazancın idareden istenebilmesi için idarenin doğrudan veya dolaylı bir kusurunun bulunması kural olarak gerekmez.Ekonomilerde bir değişim vasıtası olan para, çeşitli ticari, sınai, zirai v.s faaliyetlerde kullanılmakla, sahibine kazanç, kira, nema v.s. adları altında kimi ekonomik yararlar sağlayan ekonomik bir değerdir. Paranın, sahibi dışındaki kişi ve kuruluşlarca kullanılması, sahibinin bu ekonomik değerden mahrum bırakılması sonucunu yaratmanın yanında: yüksek enflasyon etkisinde olan ekonomilerde, paranın değerini, yanı alım gücün enflasyon oranı ölçüsünde yitirmesine neden olur.Hukuk devletlerinde, açıklanan nitelikteki bir zararın faiz ya da başka bir ad altında ödenecek tazminatla karşılanabilmesi için, açık yasa hükmü aranması düşünülemez. Aksine anlayış; Devletin ve ona bağlı idarenin eylem ve işlemlerinden doğan her türlü zararın tazmini için de, açık yasa hükmü aranması sonucuna götürür ki; böyle bir anlayış Anayasa'nın 125'inci maddesinin son fıkrasında yer alan, "İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür" amir hükmü ile bağdaştırılmaz.Öte yandan Anayasa Mahkemesinin benzer bir konuda bireysel hak ihlali başvurusu kapsamında verdiği BN:2015/4812 ve 07/02/2019 tarihli kararında da belirttiği üzere Anayasa Mahkemesi kamu kurum ve kuruluşlarından olan çeşitli para alacaklarının değer kaybına uğratılarak ödenmesine ilişkin şikayetleri daha önce inceleyerek kamu makamlarının para borçlarını makul olmayan bir gecikme ile ödedikleri durumlarda para alacağında meydana gelen değer aşınmalarının başvurucular üzerinde şahsi olarak aşırı bir yük oluşturması halinde müdahale ölçülü olmadığından mülkiyet hakkının ihlaline karar vermiştir.Uyuşmazlıkta, davacının 672 sayılı KHK ile ihraç edildikten sonra Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu kararına istinaden yeniden görevine başlatıldığı dikkate alındığında, uyuşmazlığın 7075 sayılı Kanunun 10/1 maddesi kapsamında çözümlenmesi gerektiğinde duraksama bulunmadığı, anılan Kanun hükmünde ise, bu madde kapsamında "göreve başlayanlara, kamu görevinden çıkarılma tarihlerini takip eden aybaşından göreve başladıkları tarihe kadar geçen süreye tekabül eden mali ve sosyal haklarının ödeneceğinin" açıkça belirtildiği dikkate alındığında, Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonunun 22.11.2018 tarih ve 2018/46023 sayılı kararıyla sonradan görevine iade edilen davacıya başvurusu üzerine her ne kadar 01.09.2016-03.01.2019 dönemi için maaşı ödenmişse de, konusu para olan borçlarda, alacaklının bu paradan mahrum kaldığı süre içinde uğrayacağı kayıpların, başka bir anlatımla bu paranın kullanılamamasından dolayı yoksun kalınan kazancın karşılığı olarak faiz ödenmesi gerektiği hukuk devleti ilkesinin doğal bir sonucu olup; davacının 25.02.2019 tarihinde almış olduğu parasal haklarının yasal faizinin ödenmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmaktadır.Öte yandan; 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 125'inci maddesinin son fıkrasında yer verilen, "İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür." hükmü uyarınca, yukarıda açıklanan gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlem nedeniyle yasal olarak maaş ödenmesi gereken tarihler esas alınmak suretiyle yasal faiz tutarının da hesaplanarak davalı idarece davacıya ödenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır.Açıklanan nedenlerle; dava konusu işlemin iptaline, davacının kamu görevinden çıkarıldığı ve tekrar göreve iade edildiği 01.09.2016-03.01.2019 dönemi için ödenen mali haklarının (söz konusu tutardan 01.02.2017 tarihi itibarıyla almış olduğu emekli aylığı mahsup edilmek suretiyle) karşılığı yasal faiz tutarlarının (hakediş tarihlerinden itibaren) ödenmesine ilişkin tazminat isteminin kabulüne; aşağıda dökümü yapılan 165,55.-TL yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, artan posta ücreti avansının istem halinde derhal, kararın kesinleşmesinden sonra Mahkememizce re'sen davacıya iadesine, kararın tebliğini izleyen günden itibaren 30 (otuz) gün içerisinde İzmir Bölge İdare Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere, 31/10/2019 tarihinde karar verildi.HAKİMEMİNE KIRBAŞ195133YARGILAMA GİDERLERİ :Başvurma Harcı : 44,40 TLKarar Harcı :44,40 TLPosta Gideri :76,75 TL TOPLAM : 165,55 TL

bilgi@khkhaber.com adresine maille göndereyim. İlgililer paylaşsın. Ben burada nasıl paylaşılır bilemiyorum.

Arkadaşlar bir yıl olacak iade olalı. Maaşların faizleri için dava açmıştım kazandım. Kararın tebliğini bekliyorum. Bu şekilde dava açmak isteyen varsa dilekçe ve kararı paylaşabilirim.