İçeriği gör
bahadirhoca

İdare Mahkemesi'ne İtiraz Dilekçesi MEB Sendika, Dernek, Banka

Önerilen Yorum

İstinaf için bir dilekçe yazdım. Eksiklerini ve fazlalarını kontrol edebilir misiniz?


672 Meb Ret Sendika Banka Dernek

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

ANKARA BÖLGE İDARE MAHKEMESİ  BAŞKANLIĞI’NA

Sunulmak Üzere

ANKARA 25. İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞINA

 

ESAS  NO                               : 

KARAR NO                           : 

KARAR TARİHİ                   : 

 

İSTİNAF BAŞVURUSU

YAPAN DAVACI                  :  

              

                               

 

DAVALI                                :  Milli Eğitim Bakanlığı

 

BAŞVURU KONUSU           : Ankara 25. İdare Mahkemesi’nin E:.../... ve K:.../... Sayılı kararının Davanın Reddi kararının bozulmasına dair istinaf başvurusudur.

 

TEBLİĞ TARİHİ                 : 

 

AÇIKLAMA ve

YASAL MEVZUAT              : Davalı idare bünyesinde görev yapmakta iken 672 sayılı KHK ile ihraç edildim. İhracıma ilişkin sebeplerin neler olduğunu bilemeden OHAL Komisyonuna iptal başvurusunda bulundum. OHAL Komisyonun verdiği ret kararı ile, sendikaya üye olma, bankaya talimatla para yatırma ve derneğe üye olma eylemlerimin FETÖ/PDY terör örgütü ile iltisak veya irtibat kurduğum iddiasını öğrendim. OHAL komisyonunun verdiği bu karara karşı açmış olduğum davada, bahsedilen eylemlerin terör örgütüne iltisak veya irtibatıma gerekçe olarak gösterilemeyeceğine dair açıklamalarda bulundum. Ancak istinafa konu olan mahkeme kararında davamın reddine karar verildi. Aşağıda açıklanan nedenlerle istinafa konu idare mahkemesi kararı birçok açıdan hukuka ve maddi gerçeklere aykırı olduğu, birçok insan haklarını açıkça ihlal ettiğinden işbu dava açılmıştır.

 

Esasa İlişkin Beyanlarım

 

           İstinafa konu edilen mahkeme kararında Bank Asya’ya para yatırdığım ile ilgili olarak OHAL Komisyonu tarafından ortaya konulan tespitlere yer vermiştir. OHAL Komisyonu’na başvurum sırasında hakkımda uygulanan idari işlemin gerekçelerini bilmediğimden OHAL Komisyonu’na banka hareketlerimin rutin hareketler olduğunu ifade etme şansım olmamıştır. OHAL Komisyonu, incelemesinde, hesap hareketlerini doğru bir şekilde incelememiş sadece aleyhe olduğunu değerlendirdiği noktaları gerçek amacından saptırarak değerlendirme yoluna gitmiştir. Örneğin bankaya para yatırma tarihleri belirtilmiş ancak para çekme tarihleri belirtilmemiştir. İstinafa konu edilen mahkeme kararında OHAL Komisyonu tarafından ortaya konulan tespitlerde “17/25 Aralık 2013 süreci ve devamında, Bank Asya isimli banka hesabında mevduat artışına giden davacının, bu eylemi sebebiyle FETÖ/PDY terör örgütüyle bağ kurduğu sonucuna ulaşılmıştır.”ifadesi yer almaktadır. Bu ifadeden de anlaşılacağı üzere, bir terör örgütü ile bağ kurmak amacıyla bankaya para yatırmış olduğum ifadesi hiçbir delile dayanmamaktadır. Başvuru dilekçemde ve hakkımda terör örgütüne üye olmak suçlamasıyla yürütülen soruşturma sırasındaki polis sorgusu sırasında; 18/07/2014 tarihinde Ziraat Bankası’ndan 127.500,00 TL konut kredisi kullandığımı, 10/08/2014 tarihli Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında kredi faizlerinin düşeceği ve konut kredimi yapılandırabileceğim beklentisi ile çeşitli bankaları dolaştığımı, 23/09/2014 tarihinde konut kredi faizlerini öğrenmek için gittiğim Bank Asya’da banka görevlileri ile yaptığım görüşmede, bu bankada hesap açmamın bir çok bankacılık işleminde kolaylık sağlayabileceğine ikna olduğumu, bankada bir hesap açtırdığımı ve bütün diğer bankalarda hesap açma işlemi sırasında karşılaştığım bir işlem olan, yeni açılan hesaba az da olsa bir para yatırma, işleminin istendiğini ve benim de 50,00 TL yatırdığımı belirttim. Aynı mahkeme kararında 07/02/2015 tarihinde 100,00 TL ve 09/02/2020 tarihinde 200,00 TL yatırmış olduğum belirtilmiş ancak bu parayı 15/02/2015 tarihinde geri çekmiş olmam hiçbir şekilde dikkate alınmamıştır. Bahsedilen tarihlerde devlet memuru olarak çalışıyor olmam dikkate alındığında Ocak 2014 maaşımdan arta kalan 300,00 TL tutarı yanımda taşımak istememem ve hesabıma yatırmam ardından da Şubat 2015 maaş tarihime ve ev kredisi taksiti ödememin tarihi olan 15/02/2015 tarihinde geri çekmiş olmam hayatın olağan akışı içerisinde değerlendirilmesi gerekir. Kaldı ki bu işlemlerin yapıldığı tarihlerde Bank Asya’nın yönetim kurulunu belirleyen imtiyazlı payın %63’lük bölümünün Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından kullanılmasına karar verdiği duyurulmuştur. BDDK tarafından görevlendirilen yetkililerce yönetilen bankaya, örgüt lideri talimatı ile para yatırmış olmam mümkün değildir. BDDK’nın yapmış olduğu basın duyurusunu mahkemeye sunmuş olmama rağmen bu husus hiç değerlendirilmemiştir. Söz konusu işlemlerde geçen meblağların çok cüzi miktarlar olması ve kısa bir sürede hesaptan geri çekilmiş olması, hayatın olağan akışı içerisinde olabilecek rutin bankacılık işlemleri olduğunu göstermektedir.

"Burada BDDK'nın Yapmış olduğu duyurunun ekran görüntüsü var"

Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 09.01.2018 tarihli (E:2018/1603, K:2018/417) kararında “FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı Asya Katılım Bankası AŞ de gerçekleştirilen rutin hesap hareketlerinin örgütsel faaliyet ya da örgüte yardım kapsamında değerlendirilemeyeceği…” ifade edilmiştir. Yine Yargıtay 16. Ceza Dairesi 20.12.2017 tarihli, 2017/1862 Esas, 2017/5796 karar nolu kararında Bank Asya’ya para yatırmanın talimat üzerine gerçekleştiğinin ispatlanması halinde suç oluşturacağını belirtmiştir. Yargıtay’ın bu konudaki değerlendirmesi de açıkken aksi yöndeki OHAL Komisyonu kararı ve bu kararı yerinde bulan yerel mahkeme kararı hukuka aykırı olmakla istinaf istemimin kabulü gerekir.

            İstinafa konu edilen mahkeme kararında “Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Sor.No: .../... sayılı dosyasında,…,FETÖ/PDY’ye müzahir olduğu gerekçesiyle KHK ile kapatılan derneğe üye olduğu,…, anılan tespitlerin ceza yargılamasından bağımsız olarak davacının terör örgütü ile irtibatı ve iltisakı yönünden Mahkememizce hükme esas alınabileceği açıktır.” ifadelerine yer verilmiştir. Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bahsedilen dosyasında bu ifade geçmemektedir. Dosyada geçen ifade şu şekildedir: “Çoğunluğunu FETÖ/PDY şüphelilerinin oluşturduğu ve 01/01/2016 tarihinde kendiliğinden kapanan Salihli Eğitim Gönüllüler ve Dayanışma Derneği’nde üyelik kaydının bulunduğu,”. Bu ifadeden de anlaşılacağı üzere bahsedilen dernek KHK ile kapatılan bir dernek değildir. OHAL Komisyonu’na başvurum sırasında hakkımda uygulanan idari işlemin gerekçelerini bilmediğimden OHAL Komisyonu’na dernek üyeliğim ile ilgili bilgi ve belge sunma şansım olmamıştır. OHAL Komisyonu verdiği kararda,  “Başvuru konusu dosya kapsamında elde edilen bilgi, belge ve tespitler dikkate alındığında; başvurucunun, FETÖ/PDY terör örgütü liderinin talimatı doğrultusunda örgütle iltisaklı Bank Asya adlı finans kurumuna destek mahiyetinde para yatırdığı, örgütle iltisaklı sendikada üyeliğinin bulunduğu hususları ile inceleme bölümünde belirtilen diğer tespit FETÖ/PDY örgütü ile irtibatını ortaya koymaktadır.” demektedir. Komisyon, kararında bahsi geçen “diğer tespit” hakkında hiçbir değerlendirme yapmadan kararına gerekçe yapmıştır. Davalı olan kurumun mahkemeye gönderdiği belgelerde de dernek üyeliğime ilişkin bir belge, iddia ve bulgu olmadığı görülmektedir. 

"burada MEB'in gönderdiği belge var ve bu belgede banka ve sendika ile ilgili tespit var"

Gerek OHAL Komisyonu’nun kararında gerekse davalı kurumun gönderdiği bilgi ve belgelerde, lehime değerlendirilebilecek belgeler idari mahkemeye gönderilmemiştir. İdari mahkemeye yaptığım başvuruda açıkça belirttiğim gibi görevini başarıyla yerine getirmeye çalışan bir devlet memuruyum. 9 yıllık öğretmenlik hayatımın en az 8 yılında öğrencilerimin en iyi eğitimi alabilmeleri amacıyla hafta sonları tatil yapıp dinlenmek yerine Halk Eğitim Merkezleri’ne ait kurslarda görev aldım. Benim için rutin sayılabilecek Halk Eğitim Kursları’nda görev almam ile ilgili bilgi ve belgelerin davalı olan kurumdan istenmesi gerektiği yönündeki ifadem dikkate alınmamıştır. Oysa bu belgeler mahkemece istenseydi 2014-2015 Eğitim-Öğretim döneminde de Halk Eğitim Merkezi kursu açmak istememin hayatın olağan akışı içerisinde görüleceği açıktır.

 Soruşturma dosyamda da ifade ettiğim gibi 2014-2015 Eğitim-Öğretim Yılı’nda görev yaptığım okulda hiçbir kursun açılmadığı, okulların açılmasına yakın bir dönemde Salihli Halk Eğitim Merkezi’ne verdiğim dilekçe ile kurslarda görev almak istememe rağmen görev verilmediğine ilişkin belgelerinde davalı kurum tarafından gönderilmesinin gerekliliğini dava dilekçemde belirtmeme rağmen gönderilmemiştir. Bu durum geçerli hukuk kurallarına aykırı olduğundan istinaf talebimin kabulü gerekir.

Ayrıca soruşturma sırasında hakkımda terör örgütü üyeliği iddiası ile soruşturma yapılan şahıslarla iletişim kaydımın bulunduğu iddialarına verdiğim yanıtlar mahkemece dikkate alınmamıştır. Dosyada ismi geçen kişiler ilköğretim, lise, üniversite eğitimim sırasında tanıştığım sınıf arkadaşlarımdan, öğretmenlik görevim sırasında tanıştığım görev arkadaşlarımdan ve öğrenci velilerimden, askerlik görevim sırasında tanıştığım asker arkadaşlarımdan ve sosyal çevremde olması tabi olan kişilerden oluşmaktadır. Bu kişilerin tamamının terör örgütüne bağlantısı tespit edilse dahi onlarla iletişim kayıtlarımın bulunduğu iddiasıyla hakkımdaki karara gerekçe yapılması suçun şahsiliği ilkesine açıkça aykırıdır.

OHAL Komisyonu ve yerel mahkeme tarafından şahsımın Aktif Eğitimciler Sendikası isimli sendikaya üyeliği de hukuka aykırı kararlara gerekçe olarak gösterilmiştir. Oysaki Anayasanın sendika kurma başlıklı 51. Maddesi uyarınca“Çalışanlar ve işverenler, üyelerinin çalışma ilişkilerinde, ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için önceden izin almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma ve üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahiptir. Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz. ...”

AİHS’nin 11. Maddesie göre“Herkes asayişi bozmayan toplantılar yapmak, dernek kurmak, ayrıca çıkarlarını korumak için başkalarıyla birlikte sendikalar kurmak ve sendikalara katılmak haklarına sahiptir.”

Aynı şekilde Anayasası’nın 33. uyarınca “Herkes, önceden izin almaksızın dernek kurma ve bunlara üye olma ya da üyelikten çıkma hürriyetine sahiptir.” 4688 sayılı kamu görevlileri Sendikaları ve Toplu sözleşme Kanununun "kuruluş biçimleri" başlığı altındaki 6. maddesinde " Sendika ve konfederasyonlar önceden izin almaksızın önceden serbestçe kurulur." Aynı kanunun 14. Maddesine göre" Sendikaya üye olmak serbesttir..."Bu kapsamda sendikaya üyelik ve istifa hakkı anayasal temel hak ve özgürlüklerden olup şahsımın üye olduğu dönemde Anayasa ve yasalar kapsamında kurulmuş ve faaliyet gösteren bir sendikaya üyeliği herhangi bir yasadığı örgüt ile irtibat veya iltisakın delili olarak gösterilemez.

Gerçekten de bu sendika, kuruluşu ilgili kamu kurumları tarafından kamuoyuna duyurulmuş, il müdürlüklerine yazılar ile iletilmiş, bu yazılı metinlerde davalı kurum tarafından ilgili sendikanın dosyasının açıldığı ve üye olunabileceği belirtilmiş ve sendikanın banka hesap numaralarına yer verilmiştir. Bir kamu çalışanı olarak, demokratik ve anayasal hakkını kullanmak için mevcut sendikalar arasında bir değerlendirme yaptım ve bu sendikanın, sendikal hakkını, ekonomik, sosyal, kültürel, mesleki hak ve menfaatlerini daha iyi koruyabileceğini düşünerek bu sendikaya üye oldum. Sendikanın yasal olmayan bir faaliyetini ne sendikaya üye olmadan önce ne de üyeliğim sırasında duydum. 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası çeşitli basın yayın organlarınca Aktif Eğitimciler Sendikası’nın FETÖ/PDY örgütü ile irtibatlı olduğunu öğrendiğim zaman istifa ettim. 15 Temmuz öncesinde mezkur sendikanın FETÖ/PDY ile olan irtibatını ortaya koyan resmi bir belge veya yayımlanmış bir haber okumadım. Üyelik aidatları dahi devlet tarafından karşılanan bir sendikanın terör örgütü ile iltisaklı olduğunun bilmem ve fark etmem mümkün değildir. Yasal çerçevede kurulmuş ve faaliyetleri yasaklanmamış olan bir eğitim sendikasına üye olmakla terör örgütü üyeliği arasında illiyet bağı kurulamaz. Yasal bir sendikaya üyeliğim tek başına bir terör örgütü ile irtibat veya iltisak olarak değerlendirilmesi açıkça hukuk kurallarına aykırı olduğundan istinaf talebim kabul edilmelidir.

23/09/2016 tarihinde Kayseri Valiliği’ne yazdığım ve OHAL Komisyonuna gönderilen dilekçemde hakkımdaki iddiaların açıkça ortaya konulmasını istememe rağmen ihracıma ilişkin gerekçeleri bilmeden OHAL Komisyonu’na başvuru yapmak zorunda kaldığım görülecektir. Bu durum Anayasa’nın 74. Maddesine aykırıdır. Ayrıca 685 sayılı KHK’nın 5. maddesinde “Komisyon,  görev alanı ile ilgili her türlü bilgi ve belgeyi ilgililerden talep edebilir.” denilmesine rağmen benden hiçbir belge talep edilmemiştir. İdare mahkemesine açtığım davada bu durumu belirtmiş olmama ve lehime olabilecek belgelerin davalı idare tarafından gönderilmesini istememe rağmen maddi olgular ile ilgili olabilecek belgeler incelenmeden karar verilmiştir. Bu durum Anayasa’nın 2. ve 36. maddelerine ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesine aykırıdır. İhracıma gerekçe gösterilen nedenler tamamen Anayasa’da ve Kanunlarda açıkça belirtilen haklardır. Bu nedenle Anayasa’nın 129. Maddesinde belirtilen devlete karşı sadakat yükümlülüğümü yerine getirmediğim iddiası hukuki dayanaktan yoksundur. Sayılan nedenlerin ihracıma gerekçe gösterilmesi Anayasa’nın 33., 51. Ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 11. Maddesine aykırıdır. Sayılan nedenlerle istinaf talebim kabul edilmelidir.

           

            Genel Hukuki Değerlendirmeler

 

            Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 7.maddesinde geçen ve Anayasa’nın 38. maddesinde “Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz; kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez. Ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanunla konulur.” hükmü bulunmaktadır. Benzer şekilde işlendiği zaman “irtibat ve iltisak” olarak kabul edilmeyen eylemlerin “irtibat ve iltisak” kabul edilerek hakkımda “ihraç” “tedbir”i alınması hukuka temelinden yoksudur.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 15. Maddesine göre OHAL durumlarında durumun gerektirdiği ölçüde geçici tedbirler alınabilir. Anayasa’nın 15. ve 121. Maddeleri ile OHAL dönemlerinde sınırlı tedbirler alınabileceği belirtilmektedir. Ancak hakkımda uygulanan “tedbir” kararı “geçici olmayan ve nihai sonuç doğuran tedbirdir.” ve Anayasa’nın 15, 121 ve 70. Maddeleri ile 657 sayılı kanuna aykırıdır.

Danıştay, 12 Eylül Darbesi sonrası ilan edilen sıkıyönetim döneminde, 1402 sayılı Kanunla öğretim üyeliklerine son verilen akademisyenlere uygulanan tedbirin geçici nitelikte olduğunu, Sıkıyönetim sona erdikten sonra uygulamasının devam ettirilemeyeceğini kararlaştırmış ve 1402 sayılı Kanun ile üniversitelerden uzaklaştırılan öğretim üyelerinin mesleklerine iadesine karar vermiştir. OHAL’e son verildiği için, OHAL süresiyle sınırlı olarak alınabilecek bir tedbir olan kamu görevinden çıkarma işleminin dayanağı KHK ve dava konusu OHAL Komisyonu kararının iptali gerekirken, davanın reddi yönünde verilen idare mahkemesi kararı Anayasanın 15. ve 121. Maddeleri ile AİHS’nin 15. maddesine aykırıdır. Anayasa, AİHS ve Danıştay’ın belirtilen içtihadına aykırı olan idare mahkemesi kararı kaldırılmalı ve söz konusu idari işlem iptal edilmelidir.

İhraç işlemine gerekçe gösterilen Anayasa’nın 129. maddesinde memurların ve kamu görevlilerinin sadakat yükümlülüğü açıklanmış ve savunma hakkı tanınmadan disiplin cezası verilemeyeceği belirtilmiş böylece savunma hakkı güvenceye alınmıştır. Devlete karşı sadakatsizliği iddia edilen memurlar ve kamu görevlileri hakkında yapılması gerekenler kanunlarda belli iken, yapılan uygulamalarda aynı maddede geçen savunma hakkına riayet edilmemiştir.

İstinafa konu idare mahkemesi kararında Anayasa ve uluslar arası sözleşmelerden doğan yükümlülüklerden dolayı ölçülülük, milletlerarası hukuktan doğan yükümlülüklere uyma ve çekirdek haklara müdahale edilmemesi yönünden bir değerlendirme yapmış “terör örgütü ile düşük seviyeli de olsa kurulan bir ilişki” den bahsetmiştir. İhraç edildiğim tarihten bu yana yaptığım başvuruların tamamında terör örgütleri ile bir ilişkimin bulunmadığını, yaptığım hiçbir eylem ve davranışta böyle bir amaç ve kasıt taşımadığımı, anayasada ve kanunlarda açıkça belirtilen haklarımı kullanmamın terör örgütleri ile ilişki sayılarak hakkımda işlem tesis edilemeyeceğimi belirtmeme ve bunlarla ilgili delilleri sunmama ve bu delillerin toplanmasını talep etmeme rağmen açtığım davanın reddedilmesi uluslararası hukuka ve Anayasa’ya aykırı olduğundan istinaf talebim kabul edilmelidir.

 

SONUÇ                                  : Yukarıda açıkladığım nedenlerle Ankara 25. İdare Mahkemesi’nin E:.../... ve K:.../..... sayılı kararının bozulmasına, yargılama giderlerinin davalı idareye yükletilmesine karar verilmesini arz ederim. 30/ 10/2020

 


672 Meb Ret Sendika Banka Dernek

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Yardım edecek yok mu?


672 Meb Ret Sendika Banka Dernek

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Sayın bahadirhoca,

Diğer paylaşımlarınızı da inceleyip dönüş yapacağım.


689 KHK, TSK, 2' nci derece akraba gerekçe edilerek mağdur. OHAL Komisyonundan iade. 08.12.2022 ve an itibariyle Asker olarak mesleğe dönüş davası red. Araştırma Merkezinde şimdilik devam. Pes etmek yok.

13.03.2023 itibariyle eski mesleğim olan askerlik mesleğine atanmamla ilgi davada  kesin hükmüyle lehime karar verilmiştir.

07.04.2023 itibariyle eski mesleğime görevlendirme yazısı tebliğ edildi.

14 Nisan 2023 itibariyle kamu görevinden çıkarıldığında son çalıştığım birlik ve görevde mesaiye başladım.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Teşekkür ederim. Sİzden başka yardım edecek yok galiba.


672 Meb Ret Sendika Banka Dernek

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Konu Sahibi Gönderim • (düzenlendi)

Sürem daralıyor yardım lütfen.

Güncelleme • • bahadirhoca

672 Meb Ret Sendika Banka Dernek

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Sayın bahadırhoca,

24 ekim tarihinde kararınızı paylaşmışsınız. Bu durumda zaman var. Yazdığınızı ve önceki paylaşımlarınızı birer kez okudum. Tekrar okuyup dönüş yapacağım. Amaç yazmak ve vermekse paylaştığınız dilekçeyi teslim edebilirsiniz. Gecikmemin nedeni tarafsızlıktan öte "art niyetli" bir gözle paylaşımlarınıza ve duruma yaklaşmaya çalışıyorum. 


689 KHK, TSK, 2' nci derece akraba gerekçe edilerek mağdur. OHAL Komisyonundan iade. 08.12.2022 ve an itibariyle Asker olarak mesleğe dönüş davası red. Araştırma Merkezinde şimdilik devam. Pes etmek yok.

13.03.2023 itibariyle eski mesleğim olan askerlik mesleğine atanmamla ilgi davada  kesin hükmüyle lehime karar verilmiştir.

07.04.2023 itibariyle eski mesleğime görevlendirme yazısı tebliğ edildi.

14 Nisan 2023 itibariyle kamu görevinden çıkarıldığında son çalıştığım birlik ve görevde mesaiye başladım.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

sayın aklima. bu sayfada ne kadar aktif olduğunuzu ve herkese yardım ettiğinizi görüyorum. teşekkür ediyorum. İdarenin kararı 14/10/2020 de teblig edildi. Bir avukatla görüştüm ama yoğun olduğu için ilgilenemedi. Benim de maddi durumum avukat tutmaya el vermiyor. Belki siz yoğunsunuzdur başkaları yardım eder diye yazmaya çalışıyorum. "Art niyetli " derken neyi kastettiğinizi anlamadım. Saygılar.


672 Meb Ret Sendika Banka Dernek

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
bahadirhoca, 3 saat önce yazdı:

sayın aklima. bu sayfada ne kadar aktif olduğunuzu ve herkese yardım ettiğinizi görüyorum. teşekkür ediyorum. İdarenin kararı 14/10/2020 de teblig edildi. Bir avukatla görüştüm ama yoğun olduğu için ilgilenemedi. Benim de maddi durumum avukat tutmaya el vermiyor. Belki siz yoğunsunuzdur başkaları yardım eder diye yazmaya çalışıyorum. "Art niyetli " derken neyi kastettiğinizi anlamadım. Saygılar.

Sizin durumunuzu ve yazdıklarınızı size karşı kullanmak, açık aramak, bahane üretmek amacıyla paylaşımınıza yaklaşmaya çalışıyorum. Bu yönde gördüğüm yerleri de kapatmaya çalışıyorum.


689 KHK, TSK, 2' nci derece akraba gerekçe edilerek mağdur. OHAL Komisyonundan iade. 08.12.2022 ve an itibariyle Asker olarak mesleğe dönüş davası red. Araştırma Merkezinde şimdilik devam. Pes etmek yok.

13.03.2023 itibariyle eski mesleğim olan askerlik mesleğine atanmamla ilgi davada  kesin hükmüyle lehime karar verilmiştir.

07.04.2023 itibariyle eski mesleğime görevlendirme yazısı tebliğ edildi.

14 Nisan 2023 itibariyle kamu görevinden çıkarıldığında son çalıştığım birlik ve görevde mesaiye başladım.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Aklima, 11 saat önce yazdı:

Sizin durumunuzu ve yazdıklarınızı size karşı kullanmak, açık aramak, bahane üretmek amacıyla paylaşımınıza yaklaşmaya çalışıyorum. Bu yönde gördüğüm yerleri de kapatmaya çalışıyorum.

Ne kadar teşekkür etsem az.


672 Meb Ret Sendika Banka Dernek

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Cevap Yaz

Şimdi cevap yazıp sonra kayıt olabilirsiniz. Eğer hesabınız mevcutsa, giriş yaparak üye isminizle cevaplayabilirsiniz.
Not: Gönderiniz görünmeden önce editör tarafından kontrol edilip onaylanacaktır.

Konuk
Yanıtla...

×   Yapıştırdığınız içerik biçimlendirme içeriyor.   Restore formatting

  Only 75 emoji are allowed.

×   Yapıştırdığınız bağlantı uyarlandı.   Yalnızca link göster?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.




  • İletiler

    • Emeklilik yaş haddini dolduran  KHKlıların durumu ne olacak? Herkese hayırlı akşamlar, Bundan 15 gün kadar önce  “ Yaş Haddini dolduranların durumu ?”       başlığıyla aşağıdaki içeriği iletmiştim. Gönderdiğim içerikle ilgili herhangi bir yorum, bir cevap olarak herhangi bir şey göremediğim için  bir kez daha buraya bırakmak istedim. Umarım çok alakasız bir konu değildir.  Kendimle alakalı birkaç hususu aşağıda kısaca ifade etmek istiyorum: 672-MEB.                                                                                                           Durumum: Adli işlem yok (Emniyette alınan bir ifadeden sonra hakkımda savcılığın  verdiği KYOK kararı var). En son Aralık 2022 de yaptığım BİMe istinaf başvurum 16 aydır beklemede, herhangi bir hareket yok. OHAL Komisyonunda 27 ay, yine İdare mahkemesinde 28 aydan fazla bekletilerek RET kararları verildiği için ve on altı aydır istinaf dilekçem BİM de hareketsiz bekletildiği için bu zamanlara kaldık.                                                                                                                                                                                                                                                                                     Kriterler: Sendika -Dernek-Medya-Kimse Yokmu.. 2017 Mart ayından bu yana emekliyim. Fakat emekli ikramiyesi alamadım, Emekli  Sandığı hizmetim 25 yıldan 3 ay eksik olduğu için. (9 yıla yakın SSK lı olarak özel okullarda öğretmenliğim oldu.) İki yıl önce oğlumu evlendirdim. İki aylık bir kız torunum var. Hayatıma yaşama sevinci katan, beni  mutlu eden bir vetire, bir gelişme olduğu için torunum olduğundan sözetme ihtiyacı hissettim . Çok şükür Emekli maaşım eşimle beraber geçinip gitmeye yetiyor şu an.. Fakat yaşım ilerledi. Emeklilik YAŞ HADDİM DOLDU. Yani farz-ı muhal İade olsam bile çalışmam yasal olarak mümkün olmayacak, iadenin benim için fazla bir anlamı olmayacak gibi. Bölge  İdare  Mahkemesinin değerlendirmesinin RET olması durumunda, Danıştayın olumlu veya olumsuz kararlarını, sürecin olumsuz devam etmesi durumunda AYM başvuru safhasını beklemekten başka yapabileceğimiz yada yapmamız gereken  bir şeyler var mıdır bu safhada diye (Tabii ki bütün bu aşamaları tamamlamaya yetecek bir ömrü Allah lutfederse ) sorular sormak isterim cevap verebilecek veya yorum yapabilecek olan  arkadaşlara..  (AİHM’nin Yüksel Yalçınkaya kararından sonra EK BAŞVURU yapmamın bana bir getirisi olabilir mi diye sormaya gerek bile duymadım-Çünkü bir yararı olmaz diye düşünüyorum.)                                                                                                             Yoksa biteceğe benzemeyen bu sıkıntılı süreçleri, davalarımızı; çocuklarımıza, torunlarımıza negatif anlamlar yüklü bir miras olarak bırakmak, devretmek zorunda mı kalacağız..? Ya da biz bu dünyadan göçünce bu davalar, bu mahkemeler ve süreçler bizimle beraber kapanacak mı? Şu an için hiçbir öngörüde bulunamıyorum. Siz ne dersiniz? Ya da diyecek sözü olanlar var mıdır arkadaşlar arasında? Forumu düzenli olarak takip edemesem de Foruma ellerinden geldiğince, değerli yorumlarıyla, görüşleriyle, bilgileriyle, tecrübeleriyle katkı veren, rehberlik yapan, yardımcı olmaya çalışan çok güzel gönüllü arkadaşlar olduğunu biliyorum. Hepsine, hepinize çok teşekkürler ediyorum, yüreklerine sağlık diyorum. Avukatım olmadığından başvuru süreçlerinde dilekçelerimi hazırlarken bu arkadaşların katkı ve önerilerinden yararlandığımı ve özellikle bu arkadaşlara teşekkür borçlu olduğumu burada belirtmek isterim. Bu sıkıntılı sürecin hepimiz için herkes için en kısa sürede bitmesini gönülden diliyorum ve istiyorum.  Allah hepimizin yardımcısı olsun.      17/04/2024 
    • @werwer17 @geçer elbet... Öncelikle zaman ayırıp cevap veren siz değerli arkadaşlara teşekkürler. Maalesef sindirilmişçesine ve bu ülkede yaşama hakkımız yokmuş gibi bir muamele ile karşılaştığımızdan dolayı bu tip sıkıntılarla karşılaşıyoruz. Pazartesi mülakata gittim ve KHK' lı olduğumu söylediğimde karşımdaki insan başını öne eğip "hımm" yaptı ama pek oralı olmadı ve ayrıntıda sormadı. Bugün ise katılış yaptım. Katılışımı yapan personel "önceden 4c kaydınız varmış son çalıştığınız yer size sigorta kaydı yapmadı mı" diye sordu. Bende "sigorta yapmadığı için işyerinden kaçarcasına ayrıldım" dedim. Başka da birşey sormadı. Bugün e-devlet' ten kontrol ettiğimde 4a girişimi gördüm. Dediğiniz gibi kimi umursuyor, kimisi içinde hiç önemli değil. Sorulmadığı sürecede söylemeyede gerek duymuyorum.İleride de sorun olacağını düşünmüyorum. İhraç edileli 7 yıl + 3.5 ay oldu. 2023 seçimlerinden çok umutluydum ama maalesef beklediğim gibi olmadı. Birşeyler yapıp sigortalı bir işe girmek için bazı nedenler ve bekletilerden dolayı çok geç oldu ama bir yerden başlamak lazımdı. Hayırlısı böyleymiş demek. Allah hepimizin sonunu hayır eylesin ve çalınmış hayatlarımızı geri almayı nasip etsin inşallah.
    • @The Oracle hocam işveren geçmiş çalışma bilgilerinize ulaşamıyor merak etmeyin siz soylemedikce onlar tespit edemez. Ben de bazı yerlerde söyledim bazı yerlerde söylemedim. Söylediğim yerlerde sıkıntı yapmadi. Özel sektörde işveren işine bakar. Zaten artik herkesin çevresinde illaki tanıdığı bir KHK li tanıdığı ya da yakını var.  
    • @The Oracle hocam öncelikle merhabalar; Benim ilk  SGK 4/A kaydım devlete oldukça çok miktarda borcu olan bir özel kurum tarafından yapıldı. İlk sigorta kaydım 1 temmuz 2019 da yapılmış dün baktım. Toplamda 3 kurumda SGK kaydım var.Durumu 1 i önceden biliyordu. Diğer 2 sine zamanla ben söyledim. Açıkçası yapılan işten memnun olunca işverenler/ IK / Muhasebe departmanı bu konuyu çok önemsemiyor. Hatta birisine gittim özellikle sordum öyle bir KHK ile kodlama çıkmıyor demişti. Ben SGK konusunda zorlukla karşılaşmadım. KHK lı olduğunuzu söylemenize gerek yok. Sigorta bildirimi yaparken çıkacağını zannetmiyorum çünkü sizde 4/A hanesi boş. ( Daha önceden özel sektörde çalışmadıysanız boş olmalı ) 4/C ye de onlar erişemeyeceğine göre içiniz rahat olsun.
    • Değerli arkadaşlar öncelikle hepinize iyi günler. Daha önceden bilgi edinmek istediğim bu konu hakkında farklı meslek gruplarını ilgilendiren sorular sorulduğunu ve forumda birçok cevap verildiğini biliyorum ama acaba son durum nedir diye tekrar sormak istedim. İhraç edildiğim Ocak 2017' den itibaren çalışıyorum ama SGK kaydım yok ve maalesef işyeride kayıt yapmaya yanaşmıyor. Bunun böye devam edemeyeceğine geçte olsa karar verdim ve sigorta kaydı olacak şekilde iş aramaya başladım. Bazı işyerlerine görüşme için gittiğimde KHK' lı olduğumu söylemedim. Söylesem muhtemelen baştan reddecekler. Herhangi bir işyerine KHK' lı olduğumu söylemeden girsem acaba sigorta bildirimi veya kaydı yaparken bu bilgiler gözüküyor mu? Net bir bilgisi olan varsa cevap verebilirse sevinirim. İş yerine girersem tabiri caizse sonradan papaz olma ihtimalimiz var. :(( Maalesef toplum hala bu konuda bilgisiz ve duyarsız.
×
×
  • Yeni Oluştur...