………………… NÖBETÇİ İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞINA
DAVACININ
Adı Soyadı : …………….
T. C. Kimlik Numarası : ………………..
Adresi : ……………………………………………..
……………………..
DAVALI : EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
Adresi : AYRANCI MAH.DİKMEN CAD.NO:11
ÇANKAYA/ANKARA
İDARİ İŞLEME KONU :
Yazının Tarihi : 12.04.2019
Yazının Sayısı : 66319745-841.02.17-E.12256
Tebliğ Tarihi : 15.04.2019
DAVANIN KONUSU : Görevden uzakta geçirdiğim dönemlere ilişkin zamanında alamadığım ve eksik almış bulunduğum maaş ve maaş farkları, ödenmeyen maaş taltifleri ve Emniyet Hizmetleri Tazminatı vs. ödemeler için yasal faizlerinin ve enflasyon değer kaybının ödenmesi için kurumuma vermiş olduğum 03.04.2019 tarihli dilekçe ile talep ettim. 12.04.2019 tarih ve 66319745-841.02.17-E.12256 sayılı yazı ile talebimin reddedilmesi üzerine bu idari işlemin iptal edilmesi talebimden ibarettir.
AÇIKLAMALAR : ………… İl Emniyet Müdürlüğü ………. Şube Müdürlüğü ………. Büro Amirliğinde …………. Olarak görev yapmakta iken Emniyet Genel Müdürlüğünün 03/10/2016 tarih ve 37373650.802.(32393)-Müf:2016/820 sayılı yazısı tarafıma 04.10.2016 tarihinde tebliğ edilerek görevden uzaklaştırıldım.
06.01.2017 tarih ve mükerrer 29940 sayılı Resmî Gazete ‘de yayımlanan 679 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Kamu Personeline İlişkin Alınan Tedbirlere Dair Kanun Hükmünde Kararname ile de 06.01.2017 tarihi itibariyle kamu görevinden çıkarıldım.
23.01.2017 tarih ve 29957 sayılı Resmi Gazete ’de yayınlanan 685 sayılı OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu Kurulması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname gereği kurulan bu komisyona 28.07.2017 tarihinde yaptığım 17019572 sayılı müracaat sonucunda terör örgütleri ile Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliğim, mensubiyetim veya iltisakım yahut bunlarla irtibatım olduğu gerekçesiyle tesis edilen kamu görevinden çıkarılma işlemine karşı yaptığım kamu görevine iade talebim yerinde görülerek başvurumun oy birliğiyle kabul edilmesine karar verilmiştir. Söz konusu 22.11.2018 tarih ve 2018/46023 sayılı kararda “UYAP’ tan temin edilen bilgilerde; başvurucu hakkında, silahlı terör örgütüne üye olma suçu kapsamında Kütahya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma sonucunda 2020/………. sayılı karar ile kamu adına kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği, Komisyon tarafından ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile yapılan yazışmalardan; başvurucu hakkında terör örgütleri ile Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatını ortaya koyan herhangi bir bilgi ve belge edinilmediği” tespiti yapılmıştır.
Ben açıkta geçirdiğim süre içerisinde maaşlarımın 1/3 lük kısımları ile kamu görevinden çıkarılmamdan dolayı dışarıda geçirdiğim süre ile ilgili olarak maaşlarımın tamamını haksız yere zamanında alamamış bulunmaktayım. Göreve iade edildikten sonra haksız yere zamanında alamadığım maaşlar tahakkuk ettirilmiş, ancak tarafıma ödenen tutarların geç ödemesinden kaynaklanan kayıplarımı gidermek için yasal faiz ve enflasyon değer kaybı ödemesinde bulunulmamıştır.
Bunun üzerine Kütahya İl Emniyet Müdürlüğüne 03.04.2019 tarihinde vermiş olduğum dilekçe ile haksız yere ödenmemiş olan miktarlar için göreve başladığım 25.02.2019 tarihine kadar ki yasal faiz ve enflasyon değer kaybının yıllara göre hesaplanıp tarafıma ödenmesini talep ettim. Tarafıma 15.04.2019 tarihinde 12.04.2019 tarih ve 50569643-841.02.17-E.12283 sayılı yazı ekinde tebliğ edilen 12.04.2019 tarih ve 66319745-841.02.17-E.12256 yazı ile bu talebimin uygulanmasının mümkün olmadığı bildirilerek yasal talebim reddedilmiştir.
Açıkta geçirdiğim süre zarfında maaşımdan yapılan kesintiler ile kamu görevi dışında geçirdiğim sürelerde alamadığım birikmiş maaşlarımdan; fazla çalışma, v.s kısımlar kesildikten sonra kalan farklar 25.02.2019 tarihinde tarafıma ödenmekle bu yöndeki mağduriyetim kısmen giderilmiş, ancak aldığım maaş, kesinti ve farklarına ilişkin bir yasal faiz ve enflasyon değer kaybının ödemesi yapılmamıştır. Açıktayken maaşımdan kesintilerin yapıldığı tarihlerden ve kamu görevi dışındayken zamanında ödenmemiş bulunan maaşlarımın ilgili dönemlerinden ödemenin yapıldığı tarihe kadar geçen sürelerdeki enflasyon oranları dikkate alındığında mülkiyet hakkı kapsamında gördüğüm alacaklarımın enflasyon oranları karşısında önemli ölçüde değer kaybına uğratılarak ödenmiş olduğu aşikardır.
Anayasamızın mülkiyet hakkı başlıklı 35. maddesinde; herkesin mülkiyet ve miras haklarına sahip olduğu, bu hakların ancak kamu yararı amacıyla kanunla sınırlanabileceği, mülkiyet hakkının kullanılmasının toplum yararına aykırı olamayacağı, hak arama hürriyeti başlıklı 36. maddesinde; herkesin meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahip olduğu, yargı yolu başlıklı 125. maddesinin ilk cümlesinde; idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu, son cümlesinde de; idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu hükümleri düzenlenmiş bulunmaktadır. İdare dava konusu ettiğim idari işlemde; kamu görevine iademe cevaz veren düzenlemede mali ve sosyal hakların ödenmesini hükmettiğini, idarece tesis edilen işlemler nedeniyle faiz yada başka bir tazminat ödenmesini öngören bir hükmün bulunmadığını belirtmiştir. Fakat söz konusu düzenlemede faiz ödenmesini engelleyici bir hüküm de bulunmamaktadır. Yukarıda da belirttiğim gibi anayasamızdaki hüküm gayet açık ve nettir. İdare kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür.
Ayrıca, Devlet Personel Başkanlığının konu ile ilgili yapmış olduğu 20.07.2016 tarihli basın açıklamasında; "Suçsuz bulunan kamu görevlileri mahrum bırakıldıkları hakları ile birlikte görevine iade edilmektedir." açıklamasına yer verilerek göreve döndürülenlerin tüm haklarının ödeneceği açıkça ifade edilmiştir.
Ayrıca 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 141. Maddesinde ‘’Görevden uzaklaştırılan ve görevi ile ilgili olsun veya olmasın herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltına alınan memurlara bu süre içinde aylıklarının üçte ikisi ödenir. Bu gibiler bu Kanunun öngördüğü sosyal hak ve yardımlardan faydalanmaya devam ederler.
143 üncü maddede sayılan durumların gerçekleşmesi halinde, bunların aylıklarının kesilmiş olan üçte biri kendilerine ödenir ve görevden uzakta geçirdikleri süre, derecelerindeki kademe ilerlemesinde ve bu sürenin derece yükselmesi için gerekli en az bekleme süresini aşan kısmı, üst dereceye yükselmeleri halinde, bu derecede kademe ilerlemesi yapılmak suretiyle değerlendirilir.’’ Hükmü yer almaktadır.
3201 Sayılı Emniyet Teşkilatı Kanununun Ek 21.Maddesinde – (Ek Madde: 13/7/1993 - KHK - 486/17 md.) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda belirtilen en yüksek Devlet Memuru aylığının (ek gösterge dahil);
a) Emniyet Hizmetleri Sınıfına dahil kadrolarda bulunanlardan;
1. Özel harekât ve istihbarat birimlerinde görev yapanlara; % 35,
2. Siyasi hizmet, çevik kuvvet birimleri ile köprü ve hassas bölgeleri koruma görevlerinde fiilen çalışanlarla, panzer sürücüsü ve operatörü olarak görev yapanlara % 31,
3. Diğer birimlerinde görevli olanlara % 27,
b) ( Değişik ibare: 08/05/2007 – 5757 s.k/md1. Emniyet hizmetleri sınıfına dahil kadrolarda bulunan çarşı ve mahalle bekçilerine % 13, (1) tutarını geçmemek üzere İçişleri Bakanlığınca belirlenecek usul ve esaslara göre fazla çalışma ücreti ödenir. ( Ek ibare: 06/04/2001 – 4638/3 md.) Ayrıca, İçişleri Bakanı, büyük ölçekli yolsuzluk, terör ve benzeri faaliyetlere karşı ülke çapında gerçekleştirilen operasyonlara katılanlar ile bunlara idari, teknik, lojistik ve sair destek hizmetleri sağlayan personele hizalarında gösterilen oranların en çok yarısına kadar ilave ödeme yapmaya, bu ödemeyi, görev yeri ve süresi, görevin zorluk ve risk derecesi, görevlinin kıdemi ve sorumluluğu ile benzeri durumları dikkate alarak farklı miktar veya oranlarda belirlemeye, buna ilişkin diğer usul ve esasları tespit etmeye yetkilidir.’’ hükmü bulunmaktadır.
Nitekim, Danıştay 11. Dairesi'nin 23/06/2009 tarih ve E:2006/6559, K:2009/6677 sayılı kararı da dava konusu işlemin iptaline, davacının fazla çalışma ücreti ödenmesine ilişkin isteminin kabulüne, ihraçta geçen sürelere ait fazla çalışma ücretinin idareye başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte hesaplanarak davacıya ödenmesine aynı yöndedir.
Ekli Kayseri 1.İdare Mah. Esas No: 2019/884, Karar No: 2019/1032 nolu mahkeme kararında (…. Dava konusu işlemin davacının göreve başladığı …./…./2019- …./…./2019 tarihleri arası ödenmesi gereken aylık çalışma ücretinin ödenmesi istemine ilişkin kısım yönünden; (……… iptal edilen kısımlar yönüyle davacının parasal hak talebinin kabulü ile görevden uzak kaldığı ve ihraç edildiği döneme ait ödenmeyen fazla çalışma ücretinin ve bahse konu dönem için davacıya ödenen ücretlerin ödenmesi gereken faizinin dava tarihinden itibaren (10/09/2019) hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine,……..) oy birliği ile karar verilmiştir. şeklinde karar verildiği, ayrıca;
Ekli Rize İdare Mahkemesinin Esas No:2019/164, Karar No: 2019/657 nolu mahkeme kararının da (………Nitekim Anayasa Mahkemesinin 12.03.2019 tarih ve 30712 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 07/02/2019 tarih ve 2015/4812 bireysel başvuru nolu kararı ile görevden uzaklaştırma kararı uygulanarak maaşından kesinti yapılan kamu görevlisinin göreve iade edildikten sonra yapılan kesintilerin değer kaybına uğratılarak ödenmesi nedeniyle Mülkiyet Hakkının İhlal edildiğine ilişkin kararında bu yönde olduğu;
Öte yandan benzer uyuşmazlıklarda İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 2.İdare Dava Dairesi’nin 05.04.2019 tarih ve E:2018/3157 ve K:2019/678 sayılı kararı ile İzmir Bölge İdare Mahkemesi 2.İdari Dava Dairesi’nin 02/07/2019 tarih E:2019/819 ve E:2019/1576 sayılı kararı da aynı mahiyettedir. Bu nedenler ile dava konusu işlemlerin iptal edilerek açıkta kalınan ve ihraçta geçen dönemlere ilişkin yasal faiz ödemelerine karar verilmiştir.) şeklinde karar verildiği görülmektedir.
Dolayısıyla, yukarıda izah edildiği üzere açığa alınmış iken görevine geri döndürülen / ihraç edilmiş iken görevine geri iade edilen kamu görevlisine, kendilerinden kaynaklanmayan sebepler nedeniyle görevde olamadıkları açıkta kaldığı ya da ihraç edildiği süre içerisinde eğer görevde olsalardı alabilecekleri tüm özlük, mali ve sosyal hakların verilmesi gerekmektedir.
Yukarıda arz ve izahına çalıştığım hususlar göz önünde bulundurulduğunda idari işlemin iptal edilmesinin, kesinti ve farklarla ilgili olarak hesaplanacak yasal faiz ve enflasyon değer kaybının yıllara göre hesaplanarak (faizlerinin) tarafıma ödenmesinin hukuka uygun olacağı kanaatini taşımaktayım. Takdir şüphesiz yüce mahkemenizindir.
SONUÇ VE TALEP : Yukarıda arz ve izahına çalıştığım ve mahkemenizin de resen gözeteceği hususlar nedeniyle;
1- İdari işlemin iptali, 04.10.2016 - 06.01.2017 tarihleri arasında açıkta geçirdiğim süre içinde kesinti yapılan tutarlara ait yasal faiz ve enflasyon değer kaybı ile 06.01.2017 - 00.00.2020 tarihleri arasında kamu hizmeti dışında geçirdiğim dönemlere ait tarafıma toptan ödenen maaş ve farkların ilgili dönemlerinden göreve başladığım tarihine kadar olan kısmı ile tarafıma ödemesi yapılmayan Emniyet Hizmetleri tazminatları ile 15 Temmuz 2016 tarihinde meydana gelen hain FETÖ Terör Örgütü mensuplarınca kalkışılan darbe girişimi sonrasında yapılan görev karşılığında yapılan ( 8 ) maaşlık taltif ödemesini de kapsayacak şekilde düzenlenerek 04.10.2016 tarihi ile …/…./2020 tarihleri arasında hesaplanacak farkların yasal faizlerinin ve enflasyon değer kaybının ödenmesi,
2- Tüm yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı kurum üzerinde bırakılması,
Yönünde karar verilmesi hususunda gereğini saygıyla arz ederim. .../.../2020
…………………
EKLER :
1- 12.04.2019 tarih ve 50569643-841.02.17-e.12283 sayılı yazı.
2- 12.04.2019 tarih ve 66317945-841.02.17-E.12256 sayılı yazı.
3- 03.04.2019 tarihli dilekçem.
4- Anayasa Mahkemesi Kararı.
5- Kayseri 1.İdare Mahkemesi Kararı
6- Rize İdare Mahkemesi Kararı
Fazla Çalışma ve Faiz İdari Dava Dilekçesi 1.docx