İçeriği gör
MSA

dilekçe Ankara İlgili İdari Mahkemesi Cevaba Cevap Tekemmül Son Cevap Dilekçesi

Önerilen Yorum

Kurumunuz mahkemeye verdiği cevapta hakkınızda yeni bir iddia yada ispatta bulunamıyorsa dosyanın tekemmül ettirilmesini tamamlanmasını isteyerek son cevabı yazıyorsunuz.

 

ANKARA 22. İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞINA

 

Dosya Numarası

Cevaba Cevap Veren

Davacı              

Adresi

Davalı Kurum :

Konu                  : Davalı cevap dilekçesine karşı cevaplarımızın sunulmasıdır.

 

AÇIKLAMALAR

1 Dava dilekçesine cevaben Türkiye Radyo - Televizyon Kurumu Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirliğinin 26.2.2019 tarihli cevap dilekçesinde hakkımda devlet memuriyeti ile bağdaşmayacak herhangi bir somut iddiaya yer verilmemiştir. TRT dava dilekçesinde somut delillerin bulunmadığı iddiasıyla ilgili olarak herhangi yeni delil ortaya koyamadığı ve iddia ileri sürçmediği gibi somut delillerin OHAL Komisyonu kararında olduğunu belirterek adeta fasit bir daire oluşturmaktadır. OHAL Komisyonu. TRT'nin hakkımdaki değerlendirmesine, TRT de OHAL Komisyonunun kararma atıfta bulunarak kısır bir döngüye yol açmaktadır. Bu durum kanun yapımındaki şu kuralın aksinin uygulanmasına benzemektedir: Atıf yapılan hüküm yerine, asıl hükme atıf yapılır. Hakkımda asıl hüküm yerini tutacak somut bir itham olmadığından atıflar arasında konu gidip gelmektedir. Dava bakımından önemli olan TRT’nin ileri sürdükleri hususlardır. TRT konuya ancak tabiri caizse atfa atıf yaparak iptal davasının mihenk noktasından uzaklaşmaktadır. Diğer bir deyişle TRT hakkımda verilen OHAL Komisyonunun ret kararıyla ilgili yeni bir söyleyememektedir. Bu sebeple TRT’nin ileri sürdüğü hususlar OHAL Komisyonu ile aynı nitelikte olduğundan bu hususlara dava dilekçesinde detaylı bir şekilde cevap verilmiş olup yeniden bu hususlara değinmeye gerek bulunmamaktadır.

 

 

2 TRT’ye ilk adını attığımdaki alt düzey kariyer basamaklarından idareciliğe kadar yükselen biri olarak yaptığım iş ve işlemler ile kamu görevi ile bağdaşmayacak hususlara dair bir iddianın bile ileri sürülememesi OHAL Komisyonu kararının hukuka aykırılığı açık bir şekilde göstermektedir. Ne olduğunu anlayamadığım ve hukuk devleti ilkeleriyle asla bağdaşmayacak bu durumun bir an evvel sonlandırılması şahsım, eşim ve dört çocuğum bakımından son derece aciliyet arzetmektedir. İşimi kaybetmemden mütevellit geçim sıkıntısına ilaveten iş yaşamında ve sosyal yaşamda ailecek maruz kaldığını tecrit artık dayanılmaz boyutlara ulaşmıştır. Maruz kaldığımız bu hukuka aykırı durumun mümkün olan en kısa zamanda neticelendirilmesini dört gözle beklemekteyim.

3. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının hakkımda yürütülen soruşturma neticesinde kovuşturmaya yer olmadığına dair verdiği ^^.2018 tarihli ve 2018/3^^ Karar numaralı karara TRT tarafından itiraz edilmiştir. Ekte sunulan Ankara 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 2.2018 tarihli ve 2018/4^1 Değişik İş sayılı yazısıyla TRT'nin itirazı kesin olarak reddedilmiştir. Bu durum da kesin bir şekilde hakkımdaki iddiaların herhangi bir somut bir iddiaya dayanmadığını açıkça göstermektedir.

4 Davaya konu OHAL Komisyonunun ret işlemiyle ilgili tüm veriler dosyaya sunulmuş olup böylccc dosya tekemmül etmiştir. Yaşamış olduğu mağduriyetin boyutu da göz önünde bulundurularak dosya hakkında karar verilmesi en içten dilcğimdir.

SONUÇ : Dosyanın tekemmül ettirilerek, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava açma hakları saklı kalmak kaydıyla, hakkımdaki OHAL Komisyonunun ^Hq.20I8 tarihli ve 2018/4(^1 sayılı kararının iptaline, yargılama giderlerinin davalı idareye yükletilmesine karar verilmesini saygılarımla arz ederim. 12.03.2019


• 679 KHK EGM • İade 20.11.2019 • Tebliğ 29.11.2019 • Atama 05.08.2020 • Göreve Başlama 14.09.2020 • Emeklilik LOADING...

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Günaydın saygıdeğer forum ahalisi. Mali gerekçeler nedeniyle OHAL komisyonu ret kararının iptali istemli davamı kendim açtım. MEB standart savunmasını brnim icin de yollamış. Ihraç nedenim olan sendika ve dernek üyeliğini de sadakat yükümlülüğünü yerine getirmeme olarak ifade etmiş. 

Dosyamdaki ilk dilekçeme ekleyecek bir ifadem yok. Yine de tekemmül dilekçesi yazmalı mıyım? Yoksa ben savunma aleyhinde bir evrak yollamazsam yine de süreç ilerler mi?


672 KHK Meb Komisyon Inceleme devam ediyor.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Cevap Yaz

Şimdi cevap yazıp sonra kayıt olabilirsiniz. Eğer hesabınız mevcutsa, giriş yaparak üye isminizle cevaplayabilirsiniz.
Not: Gönderiniz görünmeden önce editör tarafından kontrol edilip onaylanacaktır.

Konuk
Yanıtla...

×   Yapıştırdığınız içerik biçimlendirme içeriyor.   Restore formatting

  Only 75 emoji are allowed.

×   Yapıştırdığınız bağlantı uyarlandı.   Yalnızca link göster?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.




  • İletiler

    • Bir düşüncem de KHK mağdurlarıyla ilgili... Mağdurlar bu işin çözümünün peyder pey olacağını bir türlü anlayamadı... pazarlamada "foot at the door" diye bir tabir vardır, yani ayağınızı kapıya koyabilirseniz, satışı büyük ihtimalle halledersiniz... burada da o ayak, ufak da olsa, KHK'lı bir grubun toplu iade olmasıydı... mesela takipsizlik-beraat alanlar iade olabilseydi, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iade olma yolu açılacaktı, çünkü o kapı açılmış olacaktı bir kere... ama bunun yerine ne zaman takipsizlik alanların iadesi gündeme gelse, diğer tüm KHK'lılar "bizde, bizde, bizde..." demeye başladı ve o kapıya ayak bu yüzden hiç konulamadı, çünkü kapı hiç açılamadı... Bu talepler nedeniyle, iade işi toplum nazarında en ağır kişinin iade olacağı şeklinde ve çok ağır mali külfete neden olacak şeklinde yorumlandı veya imajı o şekilde verildi (Abdurrahman Dilipak'ın idareyi KHK'lılarla ilgili mali külfetle korkutma twitini hatırlayın)... halbuki hep beraber en azından takipsizlik-beraat alanlar gibi toplum vicdanını da kanatan bir kesimin iade olmasını savunsaydık, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iadesi toplum nazarında daha kabul edilebilir hale gelecekti...
    • dostlar cidden olanağı olan yurtdışı da düşünsün. yıllardır söyledik. şahsen iade olunca da geri dönmeyi düşünmüyorum. 
    • KHK'lıların çoğunluğu bu ülkenin en dürüst, akıllı ve çalışkan kişileridir.. memur olarak doğmadık, hatta memurluk kendi adıma hiç girmemem gereken bir alandı, vasat kişilerle muhatap ola ola, beni de ortalama düşünen, risk alamayan biri yaptı... halbuki dışarıda da yapabileceğimiz birçok iş ve alan var... zaten piyasada düzgün iş yapan adam yok... eğer ilgilendiğimiz alanda gayret gösterirsek,  dürüst ve düzgün çalışırsak, eski işimize gerek kalmayacak ve ayakta durabilecek kadar kazanabileceğimize inanıyorum...
    • Daha önce de yazdım, beklentiye girmek en büyük hayalkırıklıklarının ve depresyonun temel sebebidir... KHK'lılara yapılan muamele bu ülkede kimseye yapılmamıştır, yanımızda birkaç kişi ve Allah dışında kimse yok, bizi bizden başka anlayan da o yok... toplum bizi sanki tamamen unutmuş gibi, bir anda sanki görünmez olduk (buna benzer bir bölüm Black Mirrorda vardı, suçlu kişi kimse tarafından görünmez hale geliyordu)... bu sürecin birgün biteceğini elbet biliyorum ama o zamana kadar akıl ve beden sağlığını korumak için hiç dönmeyecekmiş gibi düşünüp, kendimize yeni bir hayat kurmaktan başka yolumuz yok... birgün inşallah iade olduğumuzda da, zaten kolaylıkla yeni sürece adapte olunur... lütfen artık beklentiye girip, yaranıza daha fazla tuz basmayın, bırakın yara kabuk bağlasın... birşeylerle meşgul olmak (tercihen toprakla), zihni en iyi rehabilite yoludur...
    • Yazıp yazıp siliyorum sayın Aylin. Forumda 5. senemdeyim. 8 yıldır dünyanın en saçma en alakasız en akılsızca iftirasıyla uğraşıp duruyoruz hepimiz. Şurada senelerdir geçecek diye insanlara moral vermeye çalışıyorum. Beni şarlatan ilan etseniz haklısınız ne diyim. geçecek ama daha yılları var bu işin. Oyalanacak şeyler bulmaya çalışın. Yıllarınız gençliğiniz geri gelmeyecek dostlar.
×
×
  • Yeni Oluştur...