İçeriği gör

Arama

'emsal karar' Etiketi • Arama Sonucu.



Gelişmiş Arama

  • Etiketlere Göre Ara

    Aralarına virgül koyarak ekleyin
  • Yazara Göre Ara

İçerik Türü


Forumlar

  • OHAL KHK ve FETÖ Mağdurları
    • Gündem ve Gelişmeler
    • Kurumlar ve İhraçlar
    • Kabul Kararı Alanlar Forumu
    • Ret Kararı Alanlar Forumu
    • Serbest Forum
    • İdari Davalar • Emsal Kararlar • Dilekçeler
    • İdari Dava Emsal Kararlar
    • İdari Dava Dilekçeleri
    • Ceza Davaları • Emsal Kararlar • Dilekçeler
    • Ceza Davası Emsal Kararlar
    • Ceza Davası Dilekçeleri
    • Basında KHK Haberleri
    • Anket • Araştırma • Arşiv
    • İstek & Öneri
    • Hakkında • Yardım
  • Gündem Dışı Mahallesi's Forumlar
  • BM İnsan Hakları Komitesi Başvuruları's Forumlar

Kategoriler

  • Fetö Soruşturmaları
  • Görüş ve Mütalaalar
  • KHK Mağdurları
  • Köşe Yazıları

Kategoriler

  • KHK Mağdurları
  • Açık Oturum / Tartişma
  • Haber - Söyleşi
  • Panel - Sempozyum
  • Gündem Dışı Mahallesi's Videolar
  • BM İnsan Hakları Komitesi Başvuruları's Videolar

Sonuç Konumu

Sonuçlarda Ara


Oluşturma Tarihi

  • Başlama

    Bitiş


Son Güncelleme

  • Başlama

    Bitiş


Şuna göre filtrele...

Katılım

  • Başlama

    Bitiş


Üye Grubu


KHK


Kurum


Kriterler


Komisyon Kararı


İdari Süreç


Adli Süreç

30 sonuç bulundu

  1. İdarenin takdir hakkını kullanırken sebep göstermesi gerektiği konusunda koyu ve altı çizili alan karara atıfta bulunularak kullanılabilir. T.C. DANIŞTAY 12. DAİRE E. 2016/7596 K. 2018/1613 T. 25.4.2018 * İDARİ HİZMET SÖZLEŞMESİNİN YENİLENMEMESİ ( Davacının Belli Bir Proje Kapsamında İşe Alınmayıp Hizmetine İhtiyaç Duyulan Alanda Görev Yapmak Üzere Göreve Başlatılarak Hizmet Sözleşmesinin Her Yıl Yenilendiğinin Anlaşıldığı - İdarece Davacının Hizmetine İhtiyaç Bulunmadığı İddiasının Hukuken Kabul Edilebilir Biçimde Ortaya Konulamadığı ve Davacının Başarısız veya Yetersiz Olduğuna Yönelik Bir Tespit Bulunmadığı/Davanın Reddi Kararının Bozulması Gerektiği ) * TAKDİR HAKKI ( TMSF'de İdari Personel Olan Davacının İdari Hizmet Sözleşmesinin Yenilenmeyerek Görevine Son Verilmesine Dair İşlemin İptali İstemi - İdarenin Sözleşmeli İdari Personel İstihdamı Konusundaki Takdir Yetkisinin Kamu Yararı ve Hizmet Gereklerine Uygun Biçimde Kullanılması Gerektiği/İşlemin Hukuka Aykırı Olduğu ve Davanın Reddi Kararının Bozulması Gerektiği ) * DAVACININ HİZMETİNE İHTİYAÇ DUYULMASI ( Davalı İdarece Davacının Hizmetine İhtiyaç Bulunmadığının İddia Edildiği Ancak Bunun Hukuken Kabul Edilebilir Biçimde Net Olarak Ortaya Konulamadığı - Davacının Görevinde Başarısız veya Yetersiz Olduğuna Yönelik Bir Tespit Bulunmadığından Hizmet Sözleşmesinin Yenilenmemesi İşleminin Hukuka Aykırı Olduğu Sonucuna Varıldığı ) * KEYFİ İDARE ANLAYIŞI ( Bir İşlemde Takdir Yetkisi Bulunmasının O İşlemin Sebepsiz Olması Anlamına Gelmeyeceği ve İleri Sürülen Nedenlerin Gerçek ve İşlemin Tesisini Haklı Kılacak Nitelikte Olmasının Yargı Mercilerince Denetleneceğinin Belirtildiği - Davacının Belli Bir Proje Kapsamında İşe Alınmayıp Hizmetine İhtiyaç Duyulan Alanda Görev Yapmak Üzere Göreve Başlatılarak Hizmet Sözleşmesinin Her Yıl Yenilendiği Gözetilerek Sonuca Gidilmesi Gerektiği ) 5411/m.121 ÖZET : Dava, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunda idari personel olarak görev yapan davacının, idari hizmet sözleşmesinin yenilenmeyerek görevine son verilmesine dair işlemin iptali istemine ilişkindir. Davacının idari personel olarak davalı idarede göreve başladığı, 12 yıl bu görevine devam ettiği, belli bir proje kapsamında işe alınmayıp hizmetine ihtiyaç duyulan alanda görev yapmak üzere göreve başlatılarak hizmet sözleşmesinin her yıl yenilendiği ve kurumda en son asistan olarak çalıştığı, davalı idarece davacının hizmetine ihtiyaç bulunmadığı iddia edilmekte ise de, bu hususun hukuken kabul edilebilir biçimde net olarak ortaya konulamadığı gibi davacının görevinde başarısız veya yetersiz olduğuna yönelik de bir tespit bulunmadığı dikkate alındığında işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır. İstemin Özeti : İstanbul 6. İdare Mahkemesince verilen 24/02/2015 tarihli ve E:2014/478, K:2015/415 Sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır. Danıştay Tetkik Hâkimi Düşüncesi : İdare mahkemesince verilen kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir. Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği görüşüldü: KARAR : Dava; Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunda idari personel olarak görev yapan davacının, 31.12.2013 tarihi itibariyle idari hizmet sözleşmesinin yenilenmeyerek görevine son verilmesine ilişkin 31.12.2013 tarihli, 77/342 Sayılı olur ve 31.12.2013 tarihli ve 2494 Sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır. İdare Mahkemesince, davacının idareyle imzalamış olduğu 30.12.2011 tarihli hizmet sözleşmesinin 7. maddesinde fonun ilgilinin hizmetlerine ihtiyacının kalmaması sonucunda hizmet sözleşmesinin feshedilmesi durumunda toplu ödemede bulunulacağı, 9. maddesinde ise idari personelin çalıştığı pozisyon ünvanı itibariyle hizmetine gerek kalmadığının tespiti halinde sözleşmenin feshedilebileceği, sürenin sona ermesi durumunda da idari hizmet sözleşmesinin sona ereceği ve fonla ilişiğin kesileceği kuralına yer verildiği, davacının kurumda en son asistan görevini yürütmüş personelden olduğu, 2008 yılından itibaren bu kapsamda ve cetvelde idari personel alımı yapılmadığı gibi hizmetine de ihtiyaç kalmadığı, yukarıda anılan mevzuat hükümleri uyarınca sözleşmenin yıllık olarak yapıldığı ve sözleşmesinin süresinin bitmesinin kendiliğinden sona erme hallerinden biri olduğu dikkate alındığında, davacının idari hizmet sözleşmesinin yenilenmemesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir. 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu'nun 121. maddesinde, "Bu Kanun ile Fona verilen görevlerin gerektirdiği görev ve hizmetler, Fon avukatları, Fon denetçisi ve denetçi yardımcıları, Fon uzmanı ve uzman yardımcılarından oluşan meslek personeli ile idarî personel eliyle yürütülür. Fonun ikinci fıkrada belirtilenler dışında kalan ve ekli (III) sayılı cetvelde yer alan pozisyonlarda çalıştırılacak personeli idarî hizmet sözleşmesiyle istihdam edilir. İdarî hizmet sözleşmesiyle çalıştırılanlar emeklilik ve sosyal güvenlik yönünden 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa tâbidir. Fonun meslek ve idarî personelinin yeterlik ve yarışma sınavları, çalışma usûl ve esasları ile ilgili diğer hususlar Fon tarafından çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir." düzenlemesi yer almaktadır. 05.07.2006 tarihli ve 26219 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu İnsan Kaynakları Yönetmeliğinin 36. maddesinde, "İdari personel ile bu Yönetmelik hükümleri çerçevesinde sözleşme şartlarının Kurul tarafından belirlendiği idari hizmet sözleşmesi yapılır. İdari hizmet sözleşmesinin yazılı şekilde yapılması zorunludur.", hükmü, 39. maddesinde, İdari hizmet sözleşmeleri takvim yılı itibariyle yıllık olarak yapılır. Hizmetlerinin devamına ihtiyaç duyulan personelin sözleşmeleri aynı süre ile yenilenir. Sözleşme süreleri takvim yılı sonuna kadar geçerli olup, her yıl Kasım ayı içinde sözleşmenin yenilenip yenilenmeyeceği Destek Hizmetleri Daire Başkanının önerisi üzerine Başkan tarafından karara bağlanır." hükmü, 41. maddesinin (c) bendinde, "İdari hizmet sözleşmesinin süresinin sona ermesi hallerinde idari sözleşme sona erer ve personelin Fonla ilişiği kesilir.'' hükmü, 51. maddesinde, ''Bu Yönetmelikte hüküm bulunmayan hallerde; İdari personel hakkında, idari hizmet sözleşmesi hükümleri uygulanır. İdari personel hakkında, 22/5/2003 tarihli ve 4857 Sayılı İş Kanunu ile bu Kanun uyarınca çıkarılmış diğer mevzuat hükümleri uygulanmaz.'' hükmü düzenlenmiştir. Dosyanın incelenmesinden, davacının idari hizmet sözleşmesi imzalayarak 01.10.2001 tarihinden 31.12.2013 tarihine kadar davalı idare bünyesinde idari personel olarak görev yaptığı, 31.12.2013 tarihinde süresi sona eren idari hizmet sözleşmesinin 7. maddesi uyarınca hizmetine ihtiyaç kalmadığından bahisle 31.12.2013 tarihli, 77/342 Sayılı olur ve 31.12.2013 tarihli ve 2494 Sayılı işlem ile sözleşmesi yenilenmeyerek görevine son verilmesi üzerine söz konusu işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır. Yukarıda aktarılan mevzuat hükümleri uyarınca, davalı idarenin sözleşmeli idari personel istihdamı konusunda takdir yetkisi bulunmakla birlikte bu yetkinin kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun biçimde kullanılması gerektiği açıktır. Bir işlemde takdir yetkisinin bulunması, o işlemin sebepsiz olması anlamına gelmeyeceğine göre, ileri sürülen nedenlerin gerçek ve işlemin tesisini haklı kılacak nitelikte olması hususları yargı mercilerince denetlenecektir. Aksi durumun kabulü keyfi idare anlayışına yol açabilecek bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu durumda, davacının idari personel olarak 2001 yılında davalı idarede göreve başladığı, 2013 yılına kadar bu görevine devam ettiği, davacının belli bir proje kapsamında işe alınmayıp hizmetine ihtiyaç duyulan alanda görev yapmak üzere göreve başlatılarak hizmet sözleşmesinin her yıl yenilendiği ve kurumda en son asistan olarak çalıştığı, davalı idarece davacının hizmetine ihtiyaç bulunmadığı iddia edilmekte ise de, bu hususun hukuken kabul edilebilir biçimde net olarak ortaya konulamadığı gibi davacının görevinde başarısız veya yetersiz olduğuna yönelik de bir tespit bulunmadığı dikkate alındığında dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolunda verilen Mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır. SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle Mahkeme kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 25.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
  2. Aylardir aradigim karari degerli bir hocamizdan buldum. Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulunun 31/01/1969 tarih ve 1967/727 Esas ve 1969/78 sayılı kararı bu karara göre bizlerden özel sektör gelirlerini mahsup etmeye çalışıyorlardı ama ben bu karara gore bir kesinti yapılamayacağını düşünüyorum
  3. T.C. DANIŞTAY ONBİRİNCİ DAİRE Esas: 2006/6559 Karar: 2009/6677 Davacı : Kadir ÖZDEMİR. 4. sın. Emniyet müdürü - AMASYA Davalı : İçişleri Bakanlığı - ANKARA Davanın Özeti : Başkomiser olarak görev yapan davacı tarafından 3201 ETK ek-21. madde gereğince ödenen fazla çalışma ücreti usul ve esaslarına ilişkin 10.11.2003 gün ve 4206 sy. İçişleri Bakanlığı OLURunun; fazla çalışma ücretinin çalışılan süreye bağlı olmaksızın ve peşin olarak aylık ile birlikte ödenmesinin ve yıllık izinde geçen çalışılmayan süreler içinde fazla çalışma ücreti ödenmesinin anayasaya aykırı olduğu iddialarıyla iptali ve bu işlem nedeniyle eksik ödenen tutarın yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir. Savunmanın özeti : emniyet Teşkilatında çalışan personel fazla çalışma ücretinin 3201 sy.ETK ek-21 maddesinde yer alan hüküm uyarınca ödendiği, anılan yasa hükmüyle; fazla çalışma ücretinin ödenmesine ilişkin usul ve esasları belirleme yetkisinin içişleri bakanlığına bırakıldığı, bu yetki doğrultusunda dava konusu bakan OLURunun alınarak uygulamaya konulduğu ve bu uygulamanın halen devam ettiği, bu doğrultuda fazla çalışma yapıp yapmadığına bakılmaksızın en yüksek devlet memuru aylığı esas alınarak aylık alınan dereceye göre belirli oranlarda maktuen fazla çalışma ücreti ödendiği ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır. Danıştay Tetkik Hakimi : Sibel Kaya SAÇMALI Danıştay Savcısı : Nazlı YANIKDEMİR TÜRK MİLLETİ ADINA ? Bu durumda Emniyet Hizmetleri sınıfında görev yapan personel yönünden ödenecek fazla çalışma ücretinin 3201 ETK ek-21 maddesinde düzenlenmesi, anılan madde ile ödenecek fazla çalışma ücretinin üst sınırının görev yapılan birim dikkate alınarak belirlenmesi ve bu çerçevede fazla çalışma ücretinin ödenmesine ilişkin usul ve esasları belirlemek ve ilave ödeme yapma konusunda içişleri bakanlığının yetkilendirilmesi karşısında davalı idarece yasada ön görülen kıstaslar doğrultusunda fazla çalışma ücretinin görev yapılan birim ve yürütülen hizmet esas alınarak ödenmesine söz konusu ücretin emniyet hizmetleri sınıfında bulunan personelce yürütülen hizmet niteliği ve devamlılığı göz önünde bulundurularak aylık alınan dereceye göre maktu olarak ödenmesine ve fazla çalışma ücretini ödenmesinde ve hak kazanılmasında aylığa iliştin hükümlerin uygulaması ilişkin olarak tesis edilen dava konusu 10.11.2003 gün ve 4206 sayılı Bakan OLURu düzenlemede dayanağı yasanın 3201 ETK ek-21 madde hükmüne aykırılık görülmemiştir. Söz konusu düzenlemelerden 3201 sayılı kanunun ek-21. maddesi uyarınca ödenen fazla çalışma ücretinin mesai dışında YAPILAN fazla çalışma karşılığı olarak değil, görevin niteliği, yapılan işin zorluğu ve önemi doğrultusunda emniyet hizmeti sınıfı kadrolarında bulunanlardan görev yapılan birime göre sal bu görevi yerine getirmeleri nedeniyle her ay sabit olarak yapılan bir ödeme olduğu VE 657 SAYILI DMK 178. MADDESİNDE DÜZENLENEN VE GÜNLÜK ÇALIŞMA SAATLERİ DIŞINDA YAPILAN ÇALIŞMALARIN KARŞILIĞI (alanlar için) ÖDENEN (almayan E.H.S.P. için ÖDENECEK) FAZLA ÇALIŞMA ÜCRETİNDEN NİTELİK OLARAK FARKLI OLDUĞU ANLAŞILMAKTADIR. açıklanan nedenlerle davanın reddine 23.06.2009 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
  4. https://www.danistay.gov.tr/upload/yayinlar/20_05_2019_043122.pdf sayfa 112. T.C. D A N I Ş T A Y İkinci Daire Esas No : 2004/1029 Karar No : 2004/1456 Özeti : Üyesi bulunduğu sendika adına yürütülen etkinliklere ilişkin bulunan, somut bilgi ve belgeye dayanmayan istihbari nitelikteki bilgilerin; başarılı olan davacının yurtdışı göreve gönderilmemesine neden oluşturamayacağı hakkında. Kararın Düzeltilmesini İsteyen (Davacı): … Karşı Taraf : Milli Eğitim Bakanlığı İsteğin Özeti : Danıştay Beşinci Dairesince verilen 14.1.2004 günlü, E:2003/4799, K:2004/5 sayılı kararın dilekçede yazılı nedenlerle düzeltilmesi isteminden ibarettir. Cevabın Özeti : Düzeltilmesi istenen kararın yöntem ve yasaya uygun olduğu, bu nedenle istemin reddi gerektiği yolundadır. Danıştay Tetkik Hakimi :… Düşüncesi : Karar düzeltme isteminin kabul edilerek Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir. Danıştay Savcısı : … Düşüncesi : Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54 üncü maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi gerekeceği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay İkinci Dairesi'nce işin gereği düşünüldü: … Lisesi Edebiyat Öğretmeni olan davacı, Türk Cumhuriyetleri ve Türk topluluklarında görevlendirilmesine ilişkin 23.8.2001 günlü talebinin cevap verilmemek suretiyle reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açmıştır. Ankara 7. İdare Mahkemesinin 30.12.2002 günlü, E:2001/1622, K:2002/1770 sayılı kararıyla; kendisini ve devleti dış ülke vatandaşları ve makamları nezdinde temsil etme yeteneği ve niteliği bulunan öğretmenleri seçerek göndermek konusunda görevli ve sorumlu olan davalı idare tarafından, yurtdışı görevlendirme gibi hassas bir konuda güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması bakımından olumlu sonuç alınmayan davacının, değerlendirme komisyonunca yurtdışında görevlendirilmemesine ilişkin olarak tesis edilen işlemde hizmet gereklerine ve kamu yararına aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Davacının anılan karara karşı yapmış olduğu temyiz başvurusu Danıştay Beşinci Dairesince verilen 14.1.2004 günlü, E:2003/4799, K:2004/5 sayılı kararla reddedilerek İdare Mahkemesi kararı onanmıştır. Davacı, davalı idarenin Yurtdışı Eğitim-Öğretim Genel Müdürlüğünün 18.12.2000 gün ve 2000/115 sayılı Genelgesindeki esas ve usullere göre Türk Cumhuriyetleri ve Türk topluluklarındaki Milli Eğitim Bakanlığı işbirliğinde açılan öğretim kurumlarında öğretmen ihtiyacı için yapılan Mesleki Yeterlik Sınavı ve Temsil Yeteneği Mülakatında başarılı olmasına karşın görevlendirmesinin yapılmadığını ileri sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının bozulmasını istemektedir. 113 Davacı tarafından verilen karar düzeltme dilekçesinde ileri sürülen hususlar 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54/1-c maddesine uygun bulunduğundan Danıştay Beşinci Dairesince verilen 14.1.2004 günlü, E:2003/4799, K:2004/5 sayılı karar kaldırılarak uyuşmazlığın esasına geçildi. 12.4.2000 gün ve 24018 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliğinin "Hakkında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılacak personel" başlıklı 8. maddesinin 2. paragrafında, Emniyet Genel Müdürlüğü ve mahalli mülki amirliklerin, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasını; bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşlarının gizlilik dereceli birim ve kısımları ile yurtdışı teşkilatında ve askeri, emniyet, istihbarat teşkilatlarında ve ceza infaz kurumu ve tutukevlerinde çalıştırılacak personel hakkında yapacağı, "Değerlendirme" başlığı altındaki 15. maddesinde, yaptırılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonucunda elde edilen bilgilerin olumsuz olması halinde kişinin gizlilik dereceli birim, kısım ve gizlilik dereceli yerler ile askeri, emniyet ve istihbarat teşkilatları, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalıştırılıp çalıştırılmamaları, yer değiştirerek bu görevlere devam edip etmemeleri gibi hususları incelemek ve sonucunu sorumlu amirin takdirine sunmak üzere; Başbakanlık ve bakanlıklarda müsteşarın, diğer kamu kurum ve kuruluşlarında en üst amirin, üniversitelerde rektörün, illerde valinin başkanlığında, personel birim amiri, hukuk müşaviri ve varsa güvenlik işlerinden sorumlu birim amirinden oluşan bir değerlendirme komisyonu kurulacağı ve bu komisyonca bir değerlendirme yapılarak karar alınacağı belirtilmiş, Milli Eğitim Bakanlığı Yurtdışı Eğitim ve Öğretim Genel Müdürlüğünün 18.12.2000 gün ve 2000/115 sayılı Genelgesinin "Sınavlara Katılacak ve Yurtdışında Görevlendirilecek Adaylarda Aranacak iratlar" ı düzenleyen (A) Bölümünün 6. maddesinde ise: "Personel güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonucuna göre Bakanlık Değerlendirme Komisyonunca yurtdışında görev yapmasına mani bir hali bulunmadığının" belirlenmesi gerektiği hükmü yer almıştır. Dosyanın incelenmesinden, … Lisesi Edebiyat Öğretmeni olarak görev yapmakta iken Milli Eğitim Bakanlığı Yurtdışı Eğitim-Öğretim Genel Müdürlüğünün 18.12.2000 gün ve 2000/115 sayılı Genelgesi doğrultusunda yurtdışındaki öğretim kurumlarının öğretmen ihtiyacı için açılan sınava kabul edilen davacının; Mesleki Yeterlilik adı altındaki yazılı, Temsil Yeteneği Mülakatı adı altındaki sözlü sınavlarda başarılı olduğu, Hizmetçi Eğitim Dairesi Başkanlığınca düzenlenen "Türk Cumhuriyetlerini Tanıtım ve Uyum" seminerine katıldığı, ancak davacının Eğit-Sen'e ait yasak yayın bulundurmak ve izinsiz afiş yapıştırmak suçlarından yakalanarak adli mercilere sevk edildiği gibi hakkında elde edilen istihbarı bilgilerinde olumsuz olması nedeniyle yurtdışında görev almasının uygun görülmediği belirtilerek dava konusu işlemin tesis edildiği görülmektedir. Olayda, davacının yurtdışında görev almasının genel güvenlik ve asayiş yönünden ne gibi sakıncalar yaratacağının somut olarak ortaya konulamadığı, dava konusu işleme dayanak alınan arşiv araştırması ve güvenlik soruşturması sonucu elde edilen bilgilerin bir kısmının ilgilinin üyesi bulunduğu Eğitim-Sen adlı Sendika adına yürütülen etkinliklere ilişkin bulunduğu, ancak bu etkinlikler nedeniyle asli görevini (eğitim-öğretim hizmeti) aksattığı yolunda somut bir bilgi ve belge bulunmadığı gibi devlet memurlarının sendikal etkinliklerini yasaklayıcı bir kuralın da bulunmadığı, yasaklanmış yayın bulundurmak suçundan Alaşehir Cumhuriyet Başsavcılığınca takipsizlik kararı verildiği, izinsiz afiş yapıştırmak suçundan Alaşehir Sulh Ceza Mahkemesinde beraat ettiği, diğer bilgilerin ise geçmiş yıllara ait soyut ve dayanaksız iddialardan ibaret, niteliği itibariyle hukuki bir delil olarak kullanılması mümkün olmayan tamamen istihbarı nitelikte bilgiler olduğu, idarelerin kamu yararı amacı ve hizmetin gereklerini gözeterek bir hizmetin görülmesi için belli niteliklere sahip kişilerin seçilmesi konusunda genel takdir yetkisine sahip oldukları açık ise de davalı idarece yöntemine uygun olarak açılan sınavda başarılı olan davacının hakkında yaptırılan "arşiv araştırması ve güvenlik soruşturması" sonucunda tespit edilen hususlara dayanılarak yurtdışı göreve gönderilmemesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. 114 Açıklanan nedenlerle davacının temyiz isteminin kabulüyle Ankara 7. İdare Mahkemesince verilen 30.12.2002 günlü, E:2001/1622, K:2002/1770 sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Yasayla değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine 8.12.2004 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi. KARŞI OY Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54 üncü maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından istemin reddi gerekeceği görüşüyle aksi yönde verilen çoğunluk kararına katılmıyoruz.
×
×
  • Yeni Oluştur...