İçeriği gör

Arşivlendi

Bu konu arşivlendi ve daha fazla yanıtlara kapatıldı

KHK Haber

Banka, KHK’lı doktora hesap açmadı

Önerilen Yorum

Editör
banka.jpg?resize=696%2C377&ssl=1

Özel bir banka, KHK ile ihraç edilen doktorun hesap açmasına izin vermedi. BDDK Hakem Heyeti de, “Banka istediği kişiyle çalışmakta özgürdür” diyerek doktorun başvurusunu haksız buldu.

KHK‘lı olduğu için sigorta şirketinin ödeme yapmadığı memur, KHK’lı olduğu için adına gönderilen havaleyi bankadan alamayan öğretmen haberlerinden sonra yeni bir mağduriyet haberi geldi.

Gazete Duvar’dan Hacı Bişkin’in haberine göre, KHK ile  ihraç edilen doktor özel bir bankadan hesap açtırmak istedi. Ancak banka, doktorun KHK’lı olması gerekçesiyle hesap açtırmadı.

Bunun üzerine bankaya dilekçe yazan doktora, yine ‘ret’ yanıtı geldi. Doktor pes etmeyerek bu kez de Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu Hakem Heyeti’ne başvuruda bulundu.

‘Banka kiminle çalışıp çalışmayacağına karar vermekte serbesttir’

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu Hakem Heyeti doktorun başvurusuna, ‘Banka kiminle çalışıp çalışmayacağına karar vermekte serbesttir’ diye yanıt verdi. Bu yanıtın ardından doktor, çalıştığı özel kurumla banka arasında imzalanan sözleşmeyi hatırlatarak, bulunduğu ilçedeki tüketici hakem heyetine başvurdu.

Başvuruda, “Banka işyeri ile yaptığı sözleşmenin gereğini yerine getirmiyor, her işçiye hesap açmakla yükümlü olduğu halde bana açmıyor” denildi.

‘Fakat KHK’lıyım, özürlüyüm’

Adına hesap açtırılmayan doktor tepkisini şu sözlerle dile getirdi: “Bana bunu uygulayan banka kısmi Avrupa Birliği üyesi olan bir ülkeye ait şirket. Şüphesiz bu insanların insan haklarına yaklaşımı bizimkilere göre çok daha üstündür. Konunun tepe yönetimi tarafından duyulması ile birlikte bu sorunun Avrupa standartları ile çözeceğine inanıyorum. Benim tek kuruş dahi kredi kartı borcum yok. Bir bankanın kaçırmayacağı müşteri pörtföyüne uyan bir kişiyim. Fakat KHK’lıyım, özürlüyüm.”

KHK Haber


Haber Editörü • Ohal Komisyonu Haberleri • Hardcoded by MSA

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş



  • İletiler

    • Bir düşüncem de KHK mağdurlarıyla ilgili... Mağdurlar bu işin çözümünün peyder pey olacağını bir türlü anlayamadı... pazarlamada "foot at the door" diye bir tabir vardır, yani ayağınızı kapıya koyabilirseniz, satışı büyük ihtimalle halledersiniz... burada da o ayak, ufak da olsa, KHK'lı bir grubun toplu iade olmasıydı... mesela takipsizlik-beraat alanlar iade olabilseydi, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iade olma yolu açılacaktı, çünkü o kapı açılmış olacaktı bir kere... ama bunun yerine ne zaman takipsizlik alanların iadesi gündeme gelse, diğer tüm KHK'lılar "bizde, bizde, bizde..." demeye başladı ve o kapıya ayak bu yüzden hiç konulamadı, çünkü kapı hiç açılamadı... Bu talepler nedeniyle, iade işi toplum nazarında en ağır kişinin iade olacağı şeklinde ve çok ağır mali külfete neden olacak şeklinde yorumlandı veya imajı o şekilde verildi (Abdurrahman Dilipak'ın idareyi KHK'lılarla ilgili mali külfetle korkutma twitini hatırlayın)... halbuki hep beraber en azından takipsizlik-beraat alanlar gibi toplum vicdanını da kanatan bir kesimin iade olmasını savunsaydık, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iadesi toplum nazarında daha kabul edilebilir hale gelecekti...
    • dostlar cidden olanağı olan yurtdışı da düşünsün. yıllardır söyledik. şahsen iade olunca da geri dönmeyi düşünmüyorum. 
    • KHK'lıların çoğunluğu bu ülkenin en dürüst, akıllı ve çalışkan kişileridir.. memur olarak doğmadık, hatta memurluk kendi adıma hiç girmemem gereken bir alandı, vasat kişilerle muhatap ola ola, beni de ortalama düşünen, risk alamayan biri yaptı... halbuki dışarıda da yapabileceğimiz birçok iş ve alan var... zaten piyasada düzgün iş yapan adam yok... eğer ilgilendiğimiz alanda gayret gösterirsek,  dürüst ve düzgün çalışırsak, eski işimize gerek kalmayacak ve ayakta durabilecek kadar kazanabileceğimize inanıyorum...
    • Daha önce de yazdım, beklentiye girmek en büyük hayalkırıklıklarının ve depresyonun temel sebebidir... KHK'lılara yapılan muamele bu ülkede kimseye yapılmamıştır, yanımızda birkaç kişi ve Allah dışında kimse yok, bizi bizden başka anlayan da o yok... toplum bizi sanki tamamen unutmuş gibi, bir anda sanki görünmez olduk (buna benzer bir bölüm Black Mirrorda vardı, suçlu kişi kimse tarafından görünmez hale geliyordu)... bu sürecin birgün biteceğini elbet biliyorum ama o zamana kadar akıl ve beden sağlığını korumak için hiç dönmeyecekmiş gibi düşünüp, kendimize yeni bir hayat kurmaktan başka yolumuz yok... birgün inşallah iade olduğumuzda da, zaten kolaylıkla yeni sürece adapte olunur... lütfen artık beklentiye girip, yaranıza daha fazla tuz basmayın, bırakın yara kabuk bağlasın... birşeylerle meşgul olmak (tercihen toprakla), zihni en iyi rehabilite yoludur...
    • Yazıp yazıp siliyorum sayın Aylin. Forumda 5. senemdeyim. 8 yıldır dünyanın en saçma en alakasız en akılsızca iftirasıyla uğraşıp duruyoruz hepimiz. Şurada senelerdir geçecek diye insanlara moral vermeye çalışıyorum. Beni şarlatan ilan etseniz haklısınız ne diyim. geçecek ama daha yılları var bu işin. Oyalanacak şeyler bulmaya çalışın. Yıllarınız gençliğiniz geri gelmeyecek dostlar.
×
×
  • Yeni Oluştur...