İçeriği gör
KHK Haber

Görevine iade edilen polisler hak kaybı yaşadıklarını iddia etti - Cumhuriyet

Önerilen Yorum

Editör
kapak_043955.jpg

İsmini vermek istemeyen polis memuru A., 4 yılın ardından görevine iade edildiğini belirterek, “Ben ve benim gibi diğer arkadaşlar tekrar eski görevimize dönmeyi beklerken İçişleri tarafından kurulan Araştırma Merkezine atamamız yapıldı.

Burada özlük ve maaş olarak birçok hak kaybı yaşadığımız gibi hiçbir gerekçe gösterilmeden bizleri araştırma merkezine vererek sanki hâlâ suçlu muamelesi görmekteyiz. Örgütle herhangi bir bağımızın olmadığının kanıtlanmasına rağmen, hâlâ varmış gibi hareket edilerek bizleri eski görevlerimize vermediler” dedi.

Polis B. ise FETÖ kumpası ile 677 sayılı KHK ile ihraç olduğunu ve 6 ay cezaevinde yattığını belirterek 3 buçuk yıl boyunca yargılandığını, hayatının mahvolduğunu söyledi. Açılan davalar sonunda beraat ettiğini dile getiren A. şöyle konuştu: “Tam 64 kriterle incelendikten sonra OHAL komisyonu kararıyla görevime iade edildim.Yaklaşık 3 ay olmasına rağmen halen görevime başlatılmadım. MEB personeli 15 günde başlayıp hakkını alırken biz bekliyoruz. Bunca mağduriyetin üzerine bir de bu mağduriyetle uğraşıyoruz. Evlenip yuva kuracağım ama bu işler yüzünden adım atamıyorum. Benim durumumda olan yaklaşık 150 polis memuru var.”

Polis C. de “7 Ocak 2017’de açığa alınıp 7 Şubat 2017’de 686 nolu KHK ile haksız ihraç işlemine muhatap oldum. Bu tarihten 38 ay sonra EGM mensubu olarak 5 Mart 2020’de OHAL Komisyonu’ndan kabul kararı aldım ancak üzerinden geçen 3 buçuk ayda göreve başlamak için gerekli işlemler gerçekleştirilmedi” dedi.

Polis D. de 1 Eylül 2016 yılında 672 sayılı KHK ile Şırnak’ta görev yapmakta iken mesleğinden ihraç edildiğini belirterek şöyle konuştu: “Ocak ayında takipsizlik aldım ve 31 Mart 2020’de göreve iade edildim. 4 ay da boşu boşuna cezaevinde kaldım. Yaklaşık 3 aydır beklemedeyiz ama ne arayan ne soran var. Atamamız yapılsa da Araştırma Merkezi adı altında daha düşük maaşla valiliklere düz memur olarak atanıyoruz. Ne yazık ki mağduriyetler devam ediyor.”

Kaynak


Haber Editörü • Ohal Komisyonu Haberleri • Hardcoded by MSA

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Cevap Yaz

Şimdi cevap yazıp sonra kayıt olabilirsiniz. Eğer hesabınız mevcutsa, giriş yaparak üye isminizle cevaplayabilirsiniz.
Not: Gönderiniz görünmeden önce editör tarafından kontrol edilip onaylanacaktır.

Konuk
Yanıtla...

×   Yapıştırdığınız içerik biçimlendirme içeriyor.   Restore formatting

  Only 75 emoji are allowed.

×   Yapıştırdığınız bağlantı uyarlandı.   Yalnızca link göster?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.




  • İletiler

    • Bir düşüncem de KHK mağdurlarıyla ilgili... Mağdurlar bu işin çözümünün peyder pey olacağını bir türlü anlayamadı... pazarlamada "foot at the door" diye bir tabir vardır, yani ayağınızı kapıya koyabilirseniz, satışı büyük ihtimalle halledersiniz... burada da o ayak, ufak da olsa, KHK'lı bir grubun toplu iade olmasıydı... mesela takipsizlik-beraat alanlar iade olabilseydi, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iade olma yolu açılacaktı, çünkü o kapı açılmış olacaktı bir kere... ama bunun yerine ne zaman takipsizlik alanların iadesi gündeme gelse, diğer tüm KHK'lılar "bizde, bizde, bizde..." demeye başladı ve o kapıya ayak bu yüzden hiç konulamadı, çünkü kapı hiç açılamadı... Bu talepler nedeniyle, iade işi toplum nazarında en ağır kişinin iade olacağı şeklinde ve çok ağır mali külfete neden olacak şeklinde yorumlandı veya imajı o şekilde verildi (Abdurrahman Dilipak'ın idareyi KHK'lılarla ilgili mali külfetle korkutma twitini hatırlayın)... halbuki hep beraber en azından takipsizlik-beraat alanlar gibi toplum vicdanını da kanatan bir kesimin iade olmasını savunsaydık, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iadesi toplum nazarında daha kabul edilebilir hale gelecekti...
    • dostlar cidden olanağı olan yurtdışı da düşünsün. yıllardır söyledik. şahsen iade olunca da geri dönmeyi düşünmüyorum. 
    • KHK'lıların çoğunluğu bu ülkenin en dürüst, akıllı ve çalışkan kişileridir.. memur olarak doğmadık, hatta memurluk kendi adıma hiç girmemem gereken bir alandı, vasat kişilerle muhatap ola ola, beni de ortalama düşünen, risk alamayan biri yaptı... halbuki dışarıda da yapabileceğimiz birçok iş ve alan var... zaten piyasada düzgün iş yapan adam yok... eğer ilgilendiğimiz alanda gayret gösterirsek,  dürüst ve düzgün çalışırsak, eski işimize gerek kalmayacak ve ayakta durabilecek kadar kazanabileceğimize inanıyorum...
    • Daha önce de yazdım, beklentiye girmek en büyük hayalkırıklıklarının ve depresyonun temel sebebidir... KHK'lılara yapılan muamele bu ülkede kimseye yapılmamıştır, yanımızda birkaç kişi ve Allah dışında kimse yok, bizi bizden başka anlayan da o yok... toplum bizi sanki tamamen unutmuş gibi, bir anda sanki görünmez olduk (buna benzer bir bölüm Black Mirrorda vardı, suçlu kişi kimse tarafından görünmez hale geliyordu)... bu sürecin birgün biteceğini elbet biliyorum ama o zamana kadar akıl ve beden sağlığını korumak için hiç dönmeyecekmiş gibi düşünüp, kendimize yeni bir hayat kurmaktan başka yolumuz yok... birgün inşallah iade olduğumuzda da, zaten kolaylıkla yeni sürece adapte olunur... lütfen artık beklentiye girip, yaranıza daha fazla tuz basmayın, bırakın yara kabuk bağlasın... birşeylerle meşgul olmak (tercihen toprakla), zihni en iyi rehabilite yoludur...
    • Yazıp yazıp siliyorum sayın Aylin. Forumda 5. senemdeyim. 8 yıldır dünyanın en saçma en alakasız en akılsızca iftirasıyla uğraşıp duruyoruz hepimiz. Şurada senelerdir geçecek diye insanlara moral vermeye çalışıyorum. Beni şarlatan ilan etseniz haklısınız ne diyim. geçecek ama daha yılları var bu işin. Oyalanacak şeyler bulmaya çalışın. Yıllarınız gençliğiniz geri gelmeyecek dostlar.
×
×
  • Yeni Oluştur...