İçeriği gör
Konuk

Digitürk iptali, himmet ve gazete aboneliği örgüt üyeliği sayılmayacak

Önerilen Yorum

Konuk

Hain fetö nün cemaat olarak bilindiği dönemde, 90’lı yıllarda, bir dönem yurduna gitmiştim. Sonrasında uzun süre görüşmedim. Göreve başladığımda beni bulan yurttaki ders veren  öğrenci, (emniyette teşhis ettim. kendisi EP faydalanmış, hala tutukluydu) görev yaptığım şehirde birisi ile tanıştırmıştı. Bu kişi benden para istemişti himmet adı altında bile değil. Ben de tartışmıştım ve sonrasında çok az miktar vermiştim, adıma düzenlenen bir makbuz falan da yok.  Emniyet ifademde bundan bahsetmiştim. Savcı “himmet” verdi diye iddianameye eklemiş. OHAL Komisyon ret kararında iddianamede geçen cümle de geçiyor. Şöyle örgüte “himmet” adı altında maddi destek sağladığının diye.

İdare mahkemesi dilekçemde ben buna cevap yazmadım. Ama şu an neden bunu atladım diye içim içimi yiyor. Ek beyan dilekçesi ile bu duruma cevap yazabilirmiyim?

 

Yargıtay kararında

 Yargıtay, dosyaları incelerken suç örgütü üyeliği veya yöneticiliğine delil olarak gösterilen pek çok konuda içtihat oluşturan kararlara imza attı. Yargıtay aldığı kararla yeni FETÖ kriterleri belirledi. Karara göre; Digitürk iptali, himmet ve gazete aboneliği örgüt üyeliği sayılmayacak diye bir haber okudum.

FETÖ-PDY Terör örgütüne himmet veren örgüt üyelerine ilişkin verilen kararlarda da yeni kriterler belirlendi. Bazı sanıkların birden fazla tarikata para yatırdığını ve bunu dini inancı gereği yaptığını ifade etmesi üzerine Yargıtay 16. Ceza Dairesi, bu konuda da yeni kriterler belirledi.Buna göre "himmet" adı altında örgüte mal yardımı yaptığı iddiasıyla mahkum olanlar, eğer başka din ve tarikatlara da yardım yaptıklarını delilleriyle ispatlıyorlarsa örgüt üyeliğinden beraat edilecekler.

@Aklima   @Karagöz  ve yardımcı olabilecek diğer üyeler. lütfen acil cevap bekliyorum

 

Güncelleme • • Konuk

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
spunky, 1 saat önce yazdı:

Hain fetö nün cemaat olarak bilindiği dönemde, 90’lı yıllarda, bir dönem yurduna gitmiştim. Sonrasında uzun süre görüşmedim. Göreve başladığımda beni bulan yurttaki ders veren  öğrenci, (emniyette teşhis ettim. kendisi EP faydalanmış, hala tutukluydu) görev yaptığım şehirde birisi ile tanıştırmıştı. Bu kişi benden para istemişti himmet adı altında bile değil. Ben de tartışmıştım ve sonrasında çok az miktar vermiştim, adıma düzenlenen bir makbuz falan da yok.  Emniyet ifademde bundan bahsetmiştim. Savcı “himmet” verdi diye iddianameye eklemiş. OHAL Komisyon ret kararında iddianamede geçen cümle de geçiyor. Şöyle örgüte “himmet” adı altında maddi destek sağladığının diye.

İdare mahkemesi dilekçemde ben buna cevap yazmadım. Ama şu an neden bunu atladım diye içim içimi yiyor. Ek beyan dilekçesi ile bu duruma cevap yazabilirmiyim?

 

Yargıtay kararında

 Yargıtay, dosyaları incelerken suç örgütü üyeliği veya yöneticiliğine delil olarak gösterilen pek çok konuda içtihat oluşturan kararlara imza attı. Yargıtay aldığı kararla yeni FETÖ kriterleri belirledi. Karara göre; Digitürk iptali, himmet ve gazete aboneliği örgüt üyeliği sayılmayacak diye bir haber okudum.

FETÖ-PDY Terör örgütüne himmet veren örgüt üyelerine ilişkin verilen kararlarda da yeni kriterler belirlendi. Bazı sanıkların birden fazla tarikata para yatırdığını ve bunu dini inancı gereği yaptığını ifade etmesi üzerine Yargıtay 16. Ceza Dairesi, bu konuda da yeni kriterler belirledi.Buna göre "himmet" adı altında örgüte mal yardımı yaptığı iddiasıyla mahkum olanlar, eğer başka din ve tarikatlara da yardım yaptıklarını delilleriyle ispatlıyorlarsa örgüt üyeliğinden beraat edilecekler.

@Aklima   @Karagöz  ve yardımcı olabilecek diğer üyeler. lütfen acil cevap bekliyorum

 

Merhaba, ek beyan dilekçesi yazabilirsiniz. Bir an önce iletmenizi tavsiye ederim.


TÜBİTAK'tan ihraç. KHK bursuyla PHD. Kesinleşmiş beraat

 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Konuk

teşekkürler @Karagöz  son sorum konu kısmına ne yazmalıyım

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
spunky, 10 dakika önce yazdı:

teşekkürler @Karagöz  son sorum konu kısmına ne yazmalıyım

Sayın @Aklima komutanım daha iyi bilir, ancak "Davalı İddialarına Ek Cevap" gibi birşey olabilir. İçerikte de bu cevabı daha önce yazamamış olmanızın geçerli bir mazareti varsa onu belirtebilirsiniz.


TÜBİTAK'tan ihraç. KHK bursuyla PHD. Kesinleşmiş beraat

 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Konuk
Karagöz, 11 dakika önce yazdı:

Sayın @Aklima komutanım daha iyi bilir,

@Aklima  sizdende bir cevap bekliyorum yazabilirseniz eğer

Karagöz, 13 dakika önce yazdı:

İçerikte de bu cevabı daha önce yazamamış olmanızın geçerli bir mazareti varsa onu belirtebilirsiniz.

@Karagöz sadece atlamışım. ne yazabilirim acaba

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
spunky, 11.08.2020 - 13:06 yazdı:

Hain fetö nün cemaat olarak bilindiği dönemde, 90’lı yıllarda, bir dönem yurduna gitmiştim. Sonrasında uzun süre görüşmedim. Göreve başladığımda beni bulan yurttaki ders veren  öğrenci, (emniyette teşhis ettim. kendisi EP faydalanmış, hala tutukluydu) görev yaptığım şehirde birisi ile tanıştırmıştı. Bu kişi benden para istemişti himmet adı altında bile değil. Ben de tartışmıştım ve sonrasında çok az miktar vermiştim, adıma düzenlenen bir makbuz falan da yok.  Emniyet ifademde bundan bahsetmiştim. Savcı “himmet” verdi diye iddianameye eklemiş. OHAL Komisyon ret kararında iddianamede geçen cümle de geçiyor. Şöyle örgüte “himmet” adı altında maddi destek sağladığının diye.

İdare mahkemesi dilekçemde ben buna cevap yazmadım. Ama şu an neden bunu atladım diye içim içimi yiyor. Ek beyan dilekçesi ile bu duruma cevap yazabilirmiyim?

 

Yargıtay kararında

 Yargıtay, dosyaları incelerken suç örgütü üyeliği veya yöneticiliğine delil olarak gösterilen pek çok konuda içtihat oluşturan kararlara imza attı. Yargıtay aldığı kararla yeni FETÖ kriterleri belirledi. Karara göre; Digitürk iptali, himmet ve gazete aboneliği örgüt üyeliği sayılmayacak diye bir haber okudum.

FETÖ-PDY Terör örgütüne himmet veren örgüt üyelerine ilişkin verilen kararlarda da yeni kriterler belirlendi. Bazı sanıkların birden fazla tarikata para yatırdığını ve bunu dini inancı gereği yaptığını ifade etmesi üzerine Yargıtay 16. Ceza Dairesi, bu konuda da yeni kriterler belirledi.Buna göre "himmet" adı altında örgüte mal yardımı yaptığı iddiasıyla mahkum olanlar, eğer başka din ve tarikatlara da yardım yaptıklarını delilleriyle ispatlıyorlarsa örgüt üyeliğinden beraat edilecekler.

@Aklima   @Karagöz  ve yardımcı olabilecek diğer üyeler. lütfen acil cevap bekliyorum

 

Sayın spunky,

Yargıtay kararında geçen "Digitürk iptali, himmet ve gazete aboneliği örgüt üyeliği sayılmayacak diye bir haber okudum." kısmı doğrudur lakin ince bir detay var. Suç olarak örgüt üyeliği değildir ama örgüte yardım suçu kapsamına girebilir. Buraya kadar olan husus ceza davaları için geçerli. İdari davalarda suç olmamasına bakılmıyor. Söz konusu hususun irtibat-iltisak olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceğine bakılıyor.

Bahsettiğiniz himmet olayının tarihi önemli (17/25 aralık 2013 öncesi olması lehinize) asıl önemli olan ve varsa mutlaka vurgulamanız gereken kısım benzer başka dini yada sosyal çevrelere yardım yada bağışta bulunduysanız (himmet öncesi ve sonrası şeklinde belirterek) bunları belirtin. Banka kartı yada sms vasıtasıyla yaptıysanız ilgili kuruluştan istenmesini talep ediniz. Elinizde makbuz varsa bunu da koyunuz. Yani siz hassasiyetinize binaen farklı çevrelere yardım yapan birisi olduğunuzu gösteriniz.

Himmet olarak bahsettiğiniz husus tek başına red gerekçesi değildir. Birşeylerin yanına sos olarak kullanılmıştır. Asıl mevzu onlar.

Dilekçenizi  "ek beyan" olarak verebilirsiniz. Söz konusu husus komisyon kararında geçtiğinden ve kurumunuzun yanıtlaması gerek artı bir husus olmadığından sıkıntı olmayacaktır. Bu hususu da dilekçede "komisyon kararında geçmesine rağmen dava dilekçemde açıklama yapmadığımı fark ettiğim ve davalı kurumun ayrıca bir delil sunmasını ve açıklama yapmak zorunda kalmamasını gerektiren, komisyon kararında ".................................himmet verdiği" şeklinde geçen gerekçeyle ilgili olarak aşağıdaki beyan ve açıklamalarımın dikkate alınmasını" şeklinde giriş yada açıklama kısmında belirtebilirsiniz.


689 KHK, TSK, 2' nci derece akraba gerekçe edilerek mağdur. OHAL Komisyonundan iade. 08.12.2022 ve an itibariyle Asker olarak mesleğe dönüş davası red. Araştırma Merkezinde şimdilik devam. Pes etmek yok.

13.03.2023 itibariyle eski mesleğim olan askerlik mesleğine atanmamla ilgi davada  kesin hükmüyle lehime karar verilmiştir.

07.04.2023 itibariyle eski mesleğime görevlendirme yazısı tebliğ edildi.

14 Nisan 2023 itibariyle kamu görevinden çıkarıldığında son çalıştığım birlik ve görevde mesaiye başladım.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Konuk

@Aklima evet himmet tek basina ret gerekcesi degil, ankesor aramasinin icinde bir paragrafta geciyor. Paragraftaki gerekcelere tek tek cevap yazmistim. Bunu atlamisim nedense. Hic yazmasam olur mu, durusmada anlatsam mesela. ne olur yazmassam

17/25 oncesini idare mahkemesi irtibat iltisak sayarmi acaba

Sadece gozalti ifademde  anlatmistim, kuvvette daha rahat bir ortamdi. Kuvvet ifademde yok.ihractan onceki. nasil soyledigimi de bilmiyorum. Psikoloji kotu, Gece 4'te alinan ifadem, gozaltinin sonuncu gunu. Bu ifademi imzaladim ama okumadan, degistirebilir miyim ifademde geceni.Emin de degilim para vermemis de olabilirim 25 sene olmus neredeyse. Kabul etmiyorum diyebilirmiyim. 

Ya da hic yazmayayim mi, kalsinmi, durusmada anlatsam

 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
spunky, 22 saat önce yazdı:

@Aklima evet himmet tek basina ret gerekcesi degil, ankesor aramasinin icinde bir paragrafta geciyor. Paragraftaki gerekcelere tek tek cevap yazmistim. Bunu atlamisim nedense. Hic yazmasam olur mu, durusmada anlatsam mesela. ne olur yazmassam

17/25 oncesini idare mahkemesi irtibat iltisak sayarmi acaba

Sadece gozalti ifademde  anlatmistim, kuvvette daha rahat bir ortamdi. Kuvvet ifademde yok.ihractan onceki. nasil soyledigimi de bilmiyorum. Psikoloji kotu, Gece 4'te alinan ifadem, gozaltinin sonuncu gunu. Bu ifademi imzaladim ama okumadan, degistirebilir miyim ifademde geceni.Emin de degilim para vermemis de olabilirim 25 sene olmus neredeyse. Kabul etmiyorum diyebilirmiyim. 

Ya da hic yazmayayim mi, kalsinmi, durusmada anlatsam

 

Sayın spunky,

1990 larda ki bir durumdan bahsetmişsiniz. Sonra ankesör hususundan bahsetmişsiniz. Himmet olayını kullanmaları normal. Adamlar şunu demek istiyor; "Bu kişi kendi ikrarıyla 1990 lı yıllarda para verdiğini beyan etmiş. Ankesör aramalarına kadarda biz bu kişi hakkında hiç bir şey bulamadık. Bizim bulamamamız bu kişinin bir bağı olmadığı manasına gelmemeli çünkü biz onu ankesör için çağırınca geçmişteki bağını beyan etti. Yani bizim tespit edemediğimiz bir bağlantı, irtibat hali var." Ne yazık ki bu kozu da onlara siz vermişsiniz.

Mahkeme bu hususa nasıl yaklaşır bilemem (ilk derece mahkemesi olumlu yaklaşmayacaktır.) ancak bu durumu yok etmenin tek yolu başka dernek, kurum, kuruluş, vakıf vb. ne yaptığınız yardımlara dair belge sunmanız. Sözlü açıklarım şeklindeki bahsettiğiniz mahkemeden kastınız idare mahkemesiyse, mahkemede yapacağınız açıklamanın çok manası yok. İdare mahkemelerini Ceza mahkemeleri yada sulh-hukuk mahkemeleri gibi düşünmeyiniz. Mahkemede beyanınız ancak "benim şu derneğe şu vakıflarada bağışlarım var bunlara değinilmemiş bu husus ilgili bakanlıktan yazıyla istenirse ispat edilebilir ancak şu an için benim elimde .... belgeler var buyurunuz. Ben 25 yıl önce bu kişilerin niyetini bilmiyordum. Ben biliyordum diyen varsa çıksın. İnancım, hassasiyetim gereği ..... yerlere yıllar içinde yardım ve bağışlarım oldu o zaman ki adıyla cemaate de bir bağışım olmuş olabilir. Şu an onuda net hatırlamıyorum. Komisyon sadece aleyhimde kullanabileceği kısmı almış ancak lehimdeki olan hatta asıl niyetimi ve tavrımı ortaya koyan diğer dernek, vakıf, kurum vb yıllar içerisinde yaptığım diğer bağış ve yardımları yok saymıştır" gibi araştırma gerektirecek bir durum olursa dikkate alınır.

Lakin önemli bir nokta var. Beyanlarınız kayda girmez. Dolayısıyla olası bir istinaf yada danıştay sürecinde ben mahkemeye anlatmıştım demeniz işe yaramaz. Çünkü idare mahkemelerinde asıl olan evraktır.

Siz dilekçenizi yazın mahkemede gene anlatırsınız. Evrak olunca en azından "eksik araştırma" deme imkanınız olur.


689 KHK, TSK, 2' nci derece akraba gerekçe edilerek mağdur. OHAL Komisyonundan iade. 08.12.2022 ve an itibariyle Asker olarak mesleğe dönüş davası red. Araştırma Merkezinde şimdilik devam. Pes etmek yok.

13.03.2023 itibariyle eski mesleğim olan askerlik mesleğine atanmamla ilgi davada  kesin hükmüyle lehime karar verilmiştir.

07.04.2023 itibariyle eski mesleğime görevlendirme yazısı tebliğ edildi.

14 Nisan 2023 itibariyle kamu görevinden çıkarıldığında son çalıştığım birlik ve görevde mesaiye başladım.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Cevap Yaz

Şimdi cevap yazıp sonra kayıt olabilirsiniz. Eğer hesabınız mevcutsa, giriş yaparak üye isminizle cevaplayabilirsiniz.
Not: Gönderiniz görünmeden önce editör tarafından kontrol edilip onaylanacaktır.

Konuk
Yanıtla...

×   Yapıştırdığınız içerik biçimlendirme içeriyor.   Restore formatting

  Only 75 emoji are allowed.

×   Yapıştırdığınız bağlantı uyarlandı.   Yalnızca link göster?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.




  • İletiler

    • Bize eşit şartlarda mücadele imkanı vermediler ki gerçekten ne kadar nitelikli olduğumuzu gösterelim. Hileli zarların olduğu bir oyunun içinde bulduk kendimizi. Şartların eşit olmadığı, zarların hileli olduğu bir oyunda hayatta kalmak bile çok büyük bir başarı. Tüm olumsuzluklara rağmen mücadeleden vazgeçmedik, vazgeçmiyoruz, mücadele edeceğiz. Eninde sonunda kazanacağız, buna şüphe yok. Bize düşen görev, o gün gelene kadar ilk önce akıl sağlığımızı, sonra beden sağlığımızı korumak ve azimle ve inadına yaşamak.  Her birimiz farklı ailelerde, farklı kültürlerde, çok farklı şartlar altında yaşadık, büyüdük ve bu günlere geldik. Hepimizin başına aynı olay gelmiş olsa da, herkesin tepkisi, reaksiyonu, hissettiği şeyler, dayanma eşiği vs farklı. Ama işin özü bence haklı olduğumuzu bildiğimiz böyle bir durumda dirayetli olup yaşamaya devam etmek. Tüm olumsuzluklara rağmen yaşayacağız ve ileride tüm haklarımızı aldığımız günlere akıl ve beden sağlığımız tam olarak ulaşacağız. 
    • Hocam, kendinize haksızlık etmeyin. Devlet söz vermiş 657ye uyduğun sürece sorun yok demiş. Birçok kişi de buna güvenip kendini o memuriyet için hazırlamıştı ve o işe kendini adamıştı. Özellikle belli bir yaştan sonra gerçekten zordu bu işler. Birçok kişiye de yedikleri damga çok ağır geldi, yeni bir hayat kurmak için o psikolojik gücü kendilerinde bulamadılar. Bunun üstüne uğraştığımız davaları parçalanan aileleri ekleyin. Hayatta kalabilmeniz bile başarı aslında.
    • 8 sene geçti ve hiç bir şey değişmedi. Parkomatta  çalışdım, inşaatlarda çalıştım, tarla işlerinde çalıştım, bir buçuk sene kadar dershanede çalıştım (depremden sonra kapandı) fabrikada 3-5 ay çalıştım ödeme sorunu olunca  ayrıldım yine inşaattayım. 8 yılda bir kazmaya sap olamadım, ortalamaya baksan 8 yıl asgari ücret altında kazandım. Hep günü kurtarma uğraşıyla  geçti 8 sene. Bu 8  sene bana ne kadar beceriksiz işe yaramaz olduğumu gösterdi. Bazen düşünüyorum nasıl bir günahım varmışta bu duruma düştüm ve kurtulamıyorum ... Ülkenin hukuk olsun adalet olsun ekonomi olsun vesaire memnun değilizya, ben bunun bin katı kendimden memnun değilim ...
    • Yeminle şaka gibiyiz ya. Herkese açık bir forumda birbirine dilekçe dava danışan, fikir alış verişi yapan, sabır tavsiye eden, gündem hakkında analizler yapan "terörist" mi olur arkadaş? İçinde olmasak tam bir komedi değil mi şu durum aslında? 8 sene be.
    • Bir düşüncem de KHK mağdurlarıyla ilgili... Mağdurlar bu işin çözümünün peyder pey olacağını bir türlü anlayamadı... pazarlamada "foot at the door" diye bir tabir vardır, yani ayağınızı kapıya koyabilirseniz, satışı büyük ihtimalle halledersiniz... burada da o ayak, ufak da olsa, KHK'lı bir grubun toplu iade olmasıydı... mesela takipsizlik-beraat alanlar iade olabilseydi, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iade olma yolu açılacaktı, çünkü o kapı açılmış olacaktı bir kere... ama bunun yerine ne zaman takipsizlik alanların iadesi gündeme gelse, diğer tüm KHK'lılar "bizde, bizde, bizde..." demeye başladı ve o kapıya ayak bu yüzden hiç konulamadı, çünkü kapı hiç açılamadı... Bu talepler nedeniyle, iade işi toplum nazarında en ağır kişinin iade olacağı şeklinde ve çok ağır mali külfete neden olacak şeklinde yorumlandı veya imajı o şekilde verildi (Abdurrahman Dilipak'ın idareyi KHK'lılarla ilgili mali külfetle korkutma twitini hatırlayın)... halbuki hep beraber en azından takipsizlik-beraat alanlar gibi toplum vicdanını da kanatan bir kesimin iade olmasını savunsaydık, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iadesi toplum nazarında daha kabul edilebilir hale gelecekti...
  • Şimdi Popüler

×
×
  • Yeni Oluştur...