İçeriği gör

Arşivlendi

Bu konu arşivlendi ve daha fazla yanıtlara kapatıldı

Aklima

emsal karar Danıştay 13. Daire Esas No : 2017/1833 Karar No : 2018/75 İstihbari Bilgi ile işlem yapılamaz.

Önerilen Yorum

https://www.danistay.gov.tr/upload/yayinlar/26_06_2019_100114.pdf sayfa 2016

T.C.

D A N I Ş T A Y

Onüçüncü Daire Esas No : 2017/1833 Karar No : 2018/75

 Anahtar Kelimeler : -İhale Dışı Bırakılma, -Terör Örgütleriyle İltisak Yahut İrtibatı Bulunma, -Hukukî Denetime Elverişli Bilgi ve Belgeler, -Varsayıma Dayalı Soyut İfadeler

Özeti : 4734 sayılı Kanun'un 11. maddesinin (g) bendinde yer alan "Terör örgütlerine iltisak yahut bunlarla irtibatı olduğu Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından bildirilen gerçek ve tüzel kişiler" ibaresi uyarınca haklarında araştırma yapılan gerçek ve tüzel kişilerin, terör örgütleriyle iltisak yahut irtibatı bulunduğunun, tahmin ve varsayıma dayalı soyut ifadeler yerine, hukukî denetime elverişli bilgi ve belgelerle ortaya konulması gerektiği; davacı Şirketin tek sahibine ilişkin araştırma tutanağında, kendisi ve Şirket hakkında FETÖ/PDY terör örgütüyle veya diğer terör örgütleriyle iltisak yahut irtibatının bulunduğuna dair herhangi bir soruşturma veya bu hususta açılmış dava bilgisine ya da başka bir bilgi ve belgeye yer verilmediğinin anlaşıldığı; bu itibarla, kesin istihbarat bilgisinin değil, "... olabileceği" Şeklindeki tahmin ve varsayıma dayalı soyut ifadelerin yer aldığı araştırma tutanağına istinaden davacı Şirketin ihale dışı bırakılmasında ve bu karara yönelik yapılan itirazen Şikâyet başvurusunun reddine ilişkin dava konusu Kamu İhale Kurulu kararında hukuka uygunluk, işlemin iptali yolundaki Mahkeme kararında ise sonucu itibarıyla hukukî isabetsizlik bulunmadığı hakkında.

 Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : Kamu İhale Kurumu

Vekili : Av. …

Karşı Taraf (Davacı) : … Grup Danışmanlık Ltd. iti.

Vekili : Av. … İdari Dava Daireleri Kararları

İstemin Özeti: Ankara 5. İdare Mahkemesi'nin 06.06.2017 tarih ve E:2017/755, K:2017/1649 sayılı kararının; davacının, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “İhaleye katılamayacak olanlar” başlıklı 11. maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü tarafından ihaleyi yapan idareye gönderilen araştırma tutanağında yer alan bilgilere dayanılarak ihale komisyonu kararı ile ihale dışı bırakıldığı, uyuşmazlık konusu ihalede uygun teklif veren diğer istekliler yönünden de aynı araştırmanın yapıldığı, 4734 sayılı Kanun’un 11. maddesinde yer alan “terör örgütlerine iltisak yahut bunlarla irtibatı olduğu bildirilen gerçek ve tüzel kişilerin ihale dışı bırakılacağı” kuralı gereğince, terör örgütleriyle iltisak veya irtibatı olduğu bildirilen gerçek ve tüzel kişilerin ihale dışı bırakılması hususunda idarelerin bağlı yetki içerisinde oldukları ve bu hususta herhangi bir takdir yetkilerinin bulunmadığı, bir gerçek veya tüzel kişinin 4734 sayılı Kanun’un 11. maddesinin (g) bendi kapsamında olduğunu ortaya koyan her türlü olay, bilgi ve belgenin göz önünde bulundurulması sonucunda eğer ortada kuvvetli bir Şüphe varsa söz konusu isteklinin anılan madde kapsamında ihale dışı bırakılacağı, bahse konu kural ile, terör örgütlerine iltisak yahut bunlarla irtibatı olduğu tespit edilenlerin ihalelere katılarak iş yüklenmek suretiyle terörizmin finansmanını sağlamalarının önüne geçildiği, olayda da, davacı Şirketin ortaklarının terör örgütüyle irtibatlı olabilecekleri yönünde tespitlere yer verildiği, böylece davacı Şirketin terör örgütü ile irtibatı ve iltisak olduğu hususunda kuvvetli Şüphenin varlığının ortaya konulduğu, davacının ihale dışı bırakılması için gerekli koşulların oluştuğu, 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nda belirtildiği üzere, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün merkez ve taşra teşkilatından meydana geldiği, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü’nünse Emniyet Genel Müdürlüğü’nün bir birimi olduğu, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü tarafından, davacı Şirket hakkında gerekli inceleme ve araştırmanın yapılarak tanzim edilen araştırma tutanağının ihaleyi yapan idare olan Elmadağ Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürlüğü’ne gönderilmesinde ve anılan idare tarafından da 4734 sayılı Kanun’un 11. maddesinin (g) bendi uyarınca anılan araştırma tutanağında yer alan tespitler dikkate alınarak davacının ihale dışı bırakılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır. Danıştay Tetkik Hâkimi Halil Sarıtaş’ın Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

 TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay On üçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü: Dava; Elmadağ Polis Meslek Eğitim Merkezi’nce 07.12.2016 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “Bina ve Açık Alanlarının 20 (yirmi) Personel İle Temizlik İşinin 01.01.2017 Tarihinden 31.12.2019 Tarihine Kadar İhtiyaç Duyulan Hizmet Alımı” ihalesine ilişkin olarak davacı Şirket tarafından yapılan itirazken Şikâyet başvurusunun reddine dair 01.03.2017 tarih ve 2017/UH.II-683 sayılı Kamu İhale Kurulu (Kurul) kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesi'nce; 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “İhaleye katılamayacak olanlar” başlıklı 11. maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca, terör örgütleri ile iltisak veya irtibatı olduğu Emniyet Genel Müdürlüğü yahut Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından bildirilen gerçek ve tüzel kişilerin kamu ihalelerine katılamayacağı açık ise de, uyuşmazlıkta, ihaleyi yapan idare tarafından, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü’nce düzenlenen araştırma tutanağı esas alınarak işlem tesis edildiği, anılan Kanun hükmü uyarınca araştırmanın Emniyet Genel Müdürlüğü yahut Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından yapılması gerektiğinden dava konusu işlemde bu yönüyle hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir. Anayasa'nın "İdarenin bütünlüğü ve kamu tüzel kişiliği" başlıklı 123. maddesinde, idarenin kuruluş ve görevleriyle bir bütün olduğu ve kanunla düzenleneceği, idarenin kuruluş ve görevlerinin, merkezden yönetim ve yerinden yönetim esaslarına dayandığı, kamu tüzel kişiliğinin, ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak kurulacağı; 126. maddesinde, Türkiye'nin merkezî idare kuruluşu bakımından, coğrafya durumuna, ekonomik Şartlara ve kamu hizmetlerinin gereklerine göre, illere; illerin de diğer kademeli bölümlere ayrılacağı; illerin idaresinin yetki genişliği esasına dayandığı kurala bağlanmış böylece idari yapı içinde yer alan kurumların bir bütünlük içerisinde çalışması öngörülmüştür. 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun 11. maddesinde, "Mahalli vakalar hakkında malumat istemek ve teknik, muhasebe, levazım ve zat işlerine ait muameleleri idare etmek hususunda, Emniyet Umum Müdürlüğü vilayet emniyet teşkilatıyla ve vilayet emniyet müdürlüğü vilayet dâhilindeki emniyet teşkilatıyla ve kaza emniyet amirliği de kaza dâhilindeki emniyet teşkilatıyla re ‘sen muhabereye salahiyetlidir" kuralına yer verilmiş; 219 maddesinde, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün merkez ve taşra teşkilatından oluştuğu; merkez teşkilatının, Teftiş Kurulu Başkanlığı, Özel Harekat Başkanlığı, Özel Güvenlik Denetleme Başkanlığı, Hukuk Müşavirliği ve Daire Başkanlıklarından meydana geldiği; taşra teşkilatının ise, illerde il emniyet müdürlükleri, ilçelerde ilçe emniyet müdürlükleri veya ilçe emniyet amirlikleri ile güvenlik hizmetlerine ilişkin diğer birimlerden oluştuğu belirtilmiştir. İdarenin bütünlüğü ilkesi, idarî teşkilat içinde yer alan kurumların bir bütünlük içerisinde birbirleriyle uyumlu olarak çalışmasını, kamu görevlerinde birliğin sağlanmasını, bu suretle kamu hizmetlerinin etkin, verimli ve uygun Şekilde yürütülmesini ifade eder. İdarenin bütünlüğü, merkezin denetim ve gözetimi ile hayata geçirilmekte ve idarenin bütünlüğünü sağlamak için hiyerarşi, yetki genişliği ve idari vesayet kullanılmaktadır. Hiyerarşi ilişkisi tek bir tüzel kişilik içinde, vesayet ilişkisi ise iki ayrı tüzel kişilik arasında olmaktadır. Hiyerarşi ilişkisi, sadece merkezî idarede değil, bütün kamu tüzel kişileri içinde görülür. İdarî teşkilat içinde çeşitli kademeler vardır. Bu kademeler alttan üste doğru sıralanmıştır ve alt kademede bulunan kamu görevlisi üst kademede bulunan görevliye tâbidir. Hiyerarşi, idarî teşkilat içinde alttakinin üsttekine tâbi olduğu kamu görevlileri arasındaki astlık üstlük durumunu, bir başka anlatımla üstteki kamu görevlisinin astı konumundaki kamu görevlisi üzerinde sahip olduğu yetkiyi ve gücü ifade eder. İdarî teşkilat içindeki her bir kademe, alttan üste doğru sıralanan bu zincirin bir halkasını oluşturur. Hiyerarşi, merkezî idare kurumları arasındaki bütünlüğü sağladığı gibi, aynı idarî teşkilatın kendi içindeki birimleri arasında da bütünlüğü sağlamaktadır. Bu nedenle, hiyerarşik âmir, astın yaptığı işlemleri hukukilik ve yerindelik yönünden denetlemek suretiyle bu işlemleri düzeltebilir, değiştirebilir veya iptal edebilir. Emniyet Genel Müdürlüğü, merkez ve taşra teşkilatından oluşmaktadır ve Ankara İl Emniyet Müdürlüğü, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün taşra birimidir. Aralarında hiyerarşik bir ilişki bulunmaktadır. Emniyet Teşkilatı içinde de, en alt düzeydeki kamu görevlisinden Genel Müdüre kadar kademe kademe ilerleyen bir zincir bulunmakta ve her bir kademe bu zincirin bir halkasını oluşturmaktadır. İdarenin bütünlüğü gereği, Emniyet Teşkilatını oluşturan merkez ve taşra birimlerinin bir bütünlük içerisinde birbirleriyle uyumlu olarak çalıştıkları kuşkusuzdur Öte yandan, 22.11.2016 tarih ve 29896 sayılı Resmî Gazete’mde yayımlanan 678 sayılı Olağanüstü Hâl Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 30. maddesiyle, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 11. maddesine eklenen (g) bendi kapsamında yapılacak olan bildirimlere ilişkin usul ve esasların Bakanlar Kurulu'nca belirleneceği belirtilmiş, ancak Bakanlar Kurulu'nca henüz anılan hususa yönelik bir düzenleme yapılmamıştır. 3201 sayılı Kanun’da da belirtildiği üzere, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün merkez ve taşra teşkilatından oluştuğu, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü’nün Emniyet Genel Müdürlüğü’nün taşra birimi olduğu, 4734 sayılı Kanun'un 11. maddesinin (g) bendi kapsamında yapılacak olan bildirimlere ilişkin usul ve esasların henüz Bakanlar Kurulu tarafından belirlenmediği anlaşıldığından, davacı Şirket hakkında yapılan inceleme ve araştırma sonucu düzenlenen tutanağın, idarenin bütünlüğü ilkesi gereğince Ankara İl Emniyet Müdürlüğü tarafından, ihaleyi yapan idare olan Elmadağ Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürlüğü’ne gönderilmesinde mevzuata aykırılık görülmemiştir. Bu itibarla, bahse konu araştırma tutanağının Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenmesi ve gönderilmesi gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline ilişkin olarak verilen Mahkeme kararının gerekçesinde hukukî isabet bulunmamaktadır. 22.11.2016 tarih ve 29896 sayılı Resmî Gazete’mde yayımlanan 678 sayılı Olağanüstü Hâl Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 30. maddesiyle 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 11. maddesine eklenen (g) bendi ile, terör örgütlerine iltisak yahut bunlarla irtibatı olduğu Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından bildirilen gerçek ve tüzel kişilerin doğrudan, dolaylı veya alt yüklenici olarak, kendileri veya başkaları adına hiçbir Şekilde ihalelere katılamayacakları, bu yasağa rağmen ihaleye katılan isteklilerin ihale dışı bırakılacağı, bu bent kapsamındaki bildirimlere ilişkin usul ve esasların Bakanlar Kurulu'nca belirleneceği kurala bağlanmıştır. Dosyanın incelenmesinden, Elmadağ Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürlüğü tarafından 07.12.2016 tarihinde gerçekleştirilen “Bina ve Açık Alanların 20 (yirmi) Personel İle Temizlik Hizmet Alımı” ihalesine 6 isteklinin katıldığı, ihaleyi yapan idarece Ankara İl Emniyet Müdürlüğü'nden 17.12.2016 tarih ve 780-38 sayılı yazı ile, anılan ihaleye teklif veren davacı Şirket hakkında, 4734 sayılı Kanun'un 11. maddesinin (g) bendi uyarınca gerekli inceleme ve araştırmanın yapılarak sonucundan bilgi verilmesinin istenildiği, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü'nün 31.12.2016 tarih ve 59761 221 sayılı yazısı ve ekinde gönderilen araştırma tutanağına istinaden davacı Şirketin ihale dışı bırakıldığı, anılan karara karşı davacı Şirket tarafından yapılan itirazken Şikâyet başvurusunun reddi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Ankara İl Emniyet Müdürlüğü'nün 31.12.2016 tarih ve 59761 sayılı yazısı ekinde gönderilen “gizli” ibareli araştırma tutanağında, “davacı Şirketin ortaklarının … ve … olduğu, …’ıh FETÖ/PDY terör örgütüne müzahir olabileceği değerlendirilen kurum/kuruluşlar ile irtibatının olabileceği, GBT kayıtlarında “ihaleye fesat karıştırmak” suçundan dolayı “yakalandı” kaydının olduğu, erkek kardeşi …’ıh Sağlık Bakanlığı’nda “doktor” olarak çalışıyorken Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden ihraç edildiği ve … Turizm Eğitim Hizmetleri İnşaat Taahhüt As.i. isimli iş yerinde çalıştığı, …’ıh ise …’ıh eşi olduğu, kardeşi …’ıh Bank Asya’da hesap kayıtlarının olduğu, FETÖ/PDY terör örgütü güdümünde faaliyet yürüttüğü bilinen dershane ve özel eğitim kurumlarında çalışmış olabileceği, FETÖ/PDY terör örgütüne müzahir olabileceği değerlendirilen kurum/kuruluşlar ile irtibatının olabileceği, diğer kardeşi …’ıh Bank Asya hesap kayıtlarının olabileceği ve Fatih Üniversitesi’nde eğitim gördüğü, FETÖ/PDY terör örgütüne müzahir iş yerlerinde çalışmış olabileceği, UYAP kayıtlarında “FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan dolayı Ankara 8. Sulh Ceza Hakimliği’nin 2016/3037 sayılı dosyasında “aranıyor” kaydının bulunduğu, …’ıh annesi …’ıh Bank Asya hesap kayıtlarının olduğu” tespitlerine yer verildiği görülmektedir. Aktarılan araştırma tutanağı incelendiğinde, tutanakta, “davacı Şirketin ortaklarının … ve … olduğu, …’ıh da …’ıh eşi olduğu” bilgisine yer verildiği, dosyaya sunulan 22.09.2015 tarih ve 8911 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nden, …’ıh % 10 hissesini 16.09.2015 tarihli hisse devir sözleşmesiyle …’a devrettiği, bu tarihten sonra Şirketin tek ortağının … olduğu, yine dosyaya sunulan 16.11.2017 tarihli nüfus kayıt örneğinden, …’ıh …’ıh eşi olduğu anlaşılmakta ve araştırma tutanağında yer alan bahse konu bilginin gerçeği yansıtmadığı; öte yandan, davacı Şirketin % 100 hissesinin sahibi olan …’ıh kendisi, eşi ve yakınlarına yönelik anılan tutanakta yer alan diğer bilgilerin de varsayıma dayalı soyut ifadelerden ibaret olduğu, davacı Şirketin FETÖ/PDY terör örgütüyle veya başka terör örgütleriyle iltisak yahut irtibatını ortaya koyacak nitelikte bulunmadığı görülmektedir. 4734 sayılı Kanun'un 11. maddesinin (g) bendinde yer alan "Terör örgütlerine iltisak yahut bunlarla irtibatı olduğu Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından bildirilen gerçek ve tüzel kişiler" ifadesi uyarınca haklarında araştırma yapılan gerçek ve tüzel kişilerin, terör örgütleriyle iltisak yahut irtibatı bulunduğunun, tahmin ve varsayıma dayalı soyut ifadeler yerine, hukukî denetime elverişli bilgi ve belgelerle ortaya konulması gerektiği kuşkusuzdur. Davacı Şirketin tek sahibinin … olduğu, araştırma tutanağında, kendisi ve Şirket hakkında FETÖ/PDY terör örgütüyle veya diğer terör örgütleriyle iltisak yahut irtibatının bulunduğuna dair herhangi bir soruşturma veya bu hususta açılmış dava bilgisine ya da başka bir bilgi ve belgeye yer verilmediği anlaşılmaktadır. Bu itibarla, kesin istihbarat bilgisinin değil, "... olabileceği" Şeklindeki tahmin ve varsayıma dayalı soyut ifadelerin yer aldığı araştırma tutanağına istinaden davacı Şirketin ihale dışı bırakılmasında ve bu karara yönelik yapılan itirazken Şikâyet başvurusunun reddine ilişkin dava konusu Kamu İhale Kurulu kararında hukukî isabet, işlemin iptali yolundaki Mahkeme kararında ise sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir. Dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu Ankara 5. İdare Mahkemesi'nin 06.06.2017 tarih ve E:2017/755, K:2017/1649 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, temyiz istemi yerinde görülmeyerek anılan Mahkeme kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle onanmasına; temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta giderleri avansından artan tutarın davalıya iadesine, kullanılmayan 51,70-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davalı idareye iadesine, dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 08.01.2018 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

22.11.2016 tarih ve 29896 sayılı Resmî Gazete’mde yayımlanan 678 sayılı Olağanüstü Hâl Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 30. maddesiyle 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 11. maddesine eklenen (g) bendi ile, terör örgütlerine iltisak yahut bunlarla irtibatı olduğu Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından bildirilen gerçek ve tüzel kişilerin doğrudan, dolaylı veya alt yüklenici olarak, kendileri veya başkaları adına hiçbir Şekilde ihalelere katılamayacakları, bu İdari Dava Daireleri Kararları On üçüncü Daire Danıştay Dergisi Yıl : 2018 Sayı : 148 223 yasağa rağmen ihaleye katılan isteklilerin ihale dışı bırakılacağı kurala bağlanmıştır. Dosyanın incelenmesinden, Elmadağ Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürlüğü tarafından 07.12.2016 tarihinde gerçekleştirilen “Bina ve Açık Alanların 20 (yirmi) Personel İle Temizlik Hizmet Alımı” ihalesine 6 isteklinin katıldığı, ihaleyi yapan idarece Ankara İl Emniyet Müdürlüğü'nden 17.12.2016 tarih ve 780-38 sayılı yazı ile, anılan ihaleye teklif veren davacı Şirket hakkında, 4734 sayılı Kanun'un 11. maddesinin (g) bendi uyarınca gerekli inceleme ve araştırmanın yapılarak sonucundan bilgi verilmesinin istenildiği, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü'nün 31.12.2016 tarih ve 59761 sayılı yazısı ve ekinde gönderilen araştırma tutanağına istinaden davacı Şirketin ihale dışı bırakıldığı, anılan karara karşı davacı Şirket tarafından yapılan itirazken Şikâyet başvurusunun reddi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Ankara İl Emniyet Müdürlüğü'nün 31.12.2016 tarih ve 59761 sayılı yazısı ekinde gönderilen “gizli” ibareli araştırma tutanağında yer alan bilgilerden, davacı Şirketin 4734 sayılı Kanun'un 11. maddesinin (g) bendi kapsamında olduğu anlaşıldığından, davacı Şirketin ihale dışı bırakılmasında ve bu karara yönelik yapılan itirazken Şikâyet başvurusunun reddine ilişkin dava konusu Kamu İhale Kurulu kararında hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulmasına ve davanın reddine karar verilmesi gerektiği oyu ile karara katılmıyorum.


689 KHK, TSK, 2' nci derece akraba gerekçe edilerek mağdur. OHAL Komisyonundan iade. 08.12.2022 ve an itibariyle Asker olarak mesleğe dönüş davası red. Araştırma Merkezinde şimdilik devam. Pes etmek yok.

13.03.2023 itibariyle eski mesleğim olan askerlik mesleğine atanmamla ilgi davada  kesin hükmüyle lehime karar verilmiştir.

07.04.2023 itibariyle eski mesleğime görevlendirme yazısı tebliğ edildi.

14 Nisan 2023 itibariyle kamu görevinden çıkarıldığında son çalıştığım birlik ve görevde mesaiye başladım.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş



  • İletiler

    • 25 ayla ben de çok uzaklarda sayılmam dostlar. normal demek ki.
    • @F.Y. benimde yaklaşık bir yıldır olduğu gibi bekliyor. Görevdeyim heran bir terslik olacak duygusu beni psikiyatrilik etti. 
    • Merhaba, benim dosyam istinaf mahkemesinde nisan ayı itibariyle 27. aya giriyor. Bugün yarın cevap gelir diye bekliyorum. önceki yazışmalarda sanırım bir arkadaş 27.ayda cevap geldi diye yazmıştı. Umarım daha fazla uzamaz. Her gün buraya bakıp bir cevap gelen var mı diye bakıyorum. Hepimiz için adalet diliyorum. Saygılar..
    • Bende 14. idarede 2.5 yıldan fazla oldu. kriter sadece kurum kanaati.
    • @F.Y. idare mahkeme kararı göreve iadeyse, BİM hızlıca 2-3 ay içinde bu kararı tersine çevirebiliyorken, eğer önceki idare mahkemesi kararı olumsuzsa,  karar alması epeyce gecikebiliyor... OHAL Komisyonundan beri amaç belli, hukuki süreci olabildiğince uzatmak... daha önce istenmiş ve dosyada olan bilgileri tekrar tekrar yeniden istiyorlar... Düşüncem süreci bekleyenlerin, hiç dönmeyecekmiş gibi hayatlarını dizayn etmeleri, (çünkü beklemek, belirsizlik herşeyden daha çok yoruyor ve giden ömrümüzden gidiyor) ve eğer ola ki, bir gün iade olunursa, her zaman yeni bir başlangıç yapılabilir ve yeni duruma hızlıca uyum sağlanır... böylece bu bekleme süreci de boşa harcanmamış olur...
×
×
  • Yeni Oluştur...