İçeriği gör
Aklima

dilekçe 223/b Yerine 223/e' den Beraat Verilmesine İtiraz Dilekçesi

Önerilen Yorum

Dilekçe metninde özel alanlar "#" işaretiyle gizlenmiştir. Benzer durumda olan herkesin işine yarayacaktır. Lütfen kopyala yapıştır şeklinde kullanmayınız. İşinize yarayacak kısımları kendi üslubunuzla değiştirerek kullanınız. Paylaşımdaki amaç, yol göstermek ve bilgilendirmektir. Bu nedenle dilekçenin tamamı paylaşılmamıştır. Paylaşıma müsaade arkadaşıma teşekkür ederim.

 

AÇIKLAMALAR            :
1.   ######### Ağır Ceza Mahkemesinde görülmekte olan 2018/#### Esas numaralı dosyanın son duruşmasında CMK 223/2-e maddesi gereğince beraatime karar verilmiştir. Beraati kabul etmekle birlikte CMK’nın 223/2-b maddesinden beraat kararı verilmesi gerektiğini savunmaktayım.

2.    Hakkımda CMK’nın 223/2-e maddesinden beraatime hükmedilmesi hukuka aykırıdır. Yerel mahkemede yapılan yargılamada, gerek emniyet birimleri, gerekse yargı mercileri tarafından iki yıla yakın zamandır yürütülen soruşturma ve kavuşturma süresince FETÖ/PDY terör örgütü üyeliğine yönelik kullanılan kriterlerden herhangi biri dahi tespit edilememiş, yapılan her bir araştırma neticesinde lehime olacak delillere ulaşılmıştır. 
    
    Söz konusu deliller;

    -    Bu yapı mensuplarının kullandığı bylock veya herhangi bir haberleşme programını kullanmadığım,

    -    Bank Asya’da hesabım veya kredi kartımın olmadığı,

    -    Sosyal medya hesaplarımın incelenmesi neticesinde suç unsuru sayılabilecek herhangi bir unsura rastlanmadığı,

    -    Evimizde yapılan aramada tarafımdan kullanıldığı için el konulan cep telefonum üzerinde yapılan incelemede herhangi bir suç veya suç unsuruna rastlanmadığı,

    -    Telefon ve GSM hattımın incelenmesinde herhangi bir suç unsuruna rastlanmadığı,

    -     Bu yapıya ait okul ve dershanelerine gitmediğim,

    -    Bu yapıya ait evlerde kalmadığım,

    -    Bu yapının sohbet veya toplantılarına katılmadığım,

    -    Himmet, kurban veya başka bir ad altında bu yapıya yardımda bulunmadığım,

    -    Sendika, dernek ve vakıflarına üye olmadığım,

    -     Gazete, dergi vb. yayınlarına abone olmadığım,
    -     KHK ile kapatılan işletmelerde/kurumlarda çalışma kaydımın bulunmadığı,

    -    Kızımın ve eşimin FETÖ/PDY bağlantısı nedeniyle KHK ile kapatılan özel eğitim kurumlarında kaydının bulunmadığı,

    -    Bunların dışında ceza yargılamasında FETÖ/PDY terör örgütü üyeliğine yönelik kullanılan kriterlerden hiçbirine sahip olmadığım,

    Mahkeme, savcılık ve emniyet birimleri tarafından yapılan araştırmayla sabit olup, bu konuya ilişkin tüm yazışmalar ve evraklar dosya kapsamında mevcuttur.

3.    Tüm soruşturma ve kovuşturma süresince hakkımda tanık ifadesinden dolayı işlem yapılmış, başkaca delil bulunamamıştır. Aleyhimde ifade veren tanık ##### isimli şahıs psikolojik rahatsızlığı nedeniyle  malulen emekli olmuştur. Silahlı Örgüte Üye Olmak suçundan yargılandığı davada etkin pişmanlıktan yararlanmış ve hakkımda gerçeği yansıtmayan ifadelerde bulunmuştur. Psikolojik rahatsızlığı bulunan ve etkin pişmanlıktan yararlanan ilgili şahsın hakkımdaki iddialarının hukuki güvenilirliği bulunmamaktadır. Yargıtay 16. Ceza Dairesinin Esas No: 2018/2944 sayılı kararında itirafçı sanık olup tanık olarak dinlenilen, etkin pişmanlıktan yararlanmak için sanık aleyhinde beyanda bulunma hususunda hukuki menfaati bulunan .... isimli kişinin anlatımının tek başına hükme esas alınamayacağı gerekçe gösterilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Beyan delilleri; şüpheli, sanık, mağdur, suçtan zarar gören, katılan veya bu kişiler dışındaki üçüncü kişilere ait, uyuşmazlık konusu maddi olaya ilişkin mahkeme/ hâkim/ iddia makamı huzurunda yapılan sözlü açıklamalardır. Beyan delili maddi vakıaya ilişkin olarak kaynağı insan olan, bu sebeple de hata veya yanılma ihtimali diğer delil türlerine oranla daha yüksek olan bir delil türüdür. Yargıtay 16. Ceza Dairesinin söz konusu kararından da anlaşılacağı üzere, beyan delili niteliğinde ve tanığın yukarıda belirttiğimiz mevcut durumundan dolayı hukuki güvenilirliği düşük olan beyanlarına itibar edilmemesi gerekirken, bu beyanlar esas alınarak hüküm kurulması hukuka aykırıdır. 

4.    Hakkımdaki tanık ifadesi ile ilgili belirtilmesi gerekli olmamakla birlikte; ###### (2014 öncesi) yıllarında tanıkla beraber ##### isimli bir şahsın evine gittiğim ve daha sonra bu yapıdan ayrıldığım, ayrıldıktan sonra açıktan namaz kılmaya ve cumaya gitmeye başladığım iddia edilmektedir. Bu iddiaların hepsi gerçek dışıdır. Şöyle ki; Ben ...... isimli şahsı tanımıyorum ve bu yapının evlerine gitmedim. İddia edilenin aksine hayatımın hiçbir döneminde düzenli namaz kılmadım,  gizli bir şekilde ibadet etmedim. Benzer diğer davalara yönelik mahkemelerin yerleşik kararlarında örgüt üyeliği suçlamasına ilişkin 17-25 Aralık 2013 tarihleri milat olarak değerlendirilmektedir. Tanık ifadesinde hakkımdaki iddialar ####### (2014 ün baya öncesi) yıllarına dayanmaktadır. Bu tarihler FETÖ/PDY terör örgütünün gerçek yüzünün ortaya çıkarılmadığı, eylemlerinin devlet tarafından tespit edilmediği bir dönemdir. Sırf bu dönemde hakkımda ortaya atılan gerçek dışı iddialar göz önünde bulundurularak delil yetersizliğinden beraat verilmesi hukuka aykırı bir karardır.

5.    Somut iddialar içermeyip, soyut ve subjektif iddialar içeren bir tanık ifadesi ile başlatılan bu soruşturma neticesinde, aleyhime herhangi bir delil bulunmamıştır. Aksini de beklemiyorduk, çünkü biz hiçbir zaman fetöcü de olmadık, vatan haini de olmadık. Görmüş olduğum eğitim itibariyle her zaman devletine ve milletine bağlı, Atatürk’ün göstermiş olduğu aydınlık yolda yürüyen ve O’nun ilke ve devrimlerini benimseyen, bir birey oldum oldum.
6.    Yürütülen fetö soruşturmalarını sulandırmak, saptırmak, gerçek suçluları gizlemek için yine bu yapı tarafından masum insanların soruşturmalara konu edildiği ve mağdur kesimlerin oluşturulduğu devletin en üst yetkilileri tarafından da “at izi it izine karıştı” şeklindeki ifadelerle kabul görmüştür. Yine devletin bu zaafını bilerek şahsi husumetleri nedeniyle insanların başkalarına iftira atmak suretiyle zarar vermeye çalıştığı da devlet kurumları tarafından tespit edilmiş, devlet yöneticileri tarafından “gerçek suçluları bırakıp garibanlara çullanmayın” şeklinde uyarı ihtiyacı hasıl olmuştur. 

7.    Atılan iftira neticesinde 2 yıla yakın yürütülen soruşturma süresince kolluk ve adli makamlarca ulaşılamayan herhangi bir delil, yapılan yazışmalara alınamayan herhangi bir cevap kalmamışken CMK 223/2-e bendinden beraat kararı verilmesi, en basit şekliyle halkı devlete küstüren iftira sahiplerinin de sebep oldukları kamu zararı ve mağduriyetler nedeniyle soruşturulmasını engelleyecektir.
8.    Ayrıca; itirazıma konu hakkımdaki 10.06.2019 tarihli ve 2018/417 Esas sayılı  kovuşturma dosyasında hakkımdaki suçlama "Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma” suçudur. Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/4012 E.,  2018/755 K. numaralı kararı, yine Yargıtay  16. Ceza Dairesi 2017/3811 E.,  2018/1402 K. Sayılı kararında  da belirtildiği üzere;
"Örgüt üyesi, örgüt amacını benimseyen, örgütün hiyerarşik yapısına dahil olan ve bu suretle verilecek görevleri yerine getirmeye hazır olmak üzere kendi iradesini örgüt iradesine terk eden kişidir. Örgüt üyeliği, örgüte katılmayı, bağlanmayı, örgüte hakim olan hiyerarşik gücün emrine girmeyi ifade etmektedir. Örgüt üyesi örgütle organik bağ kurup faaliyetlerine katılmalıdır. Organik bağ, canlı, geçişken, etkin, faili emir ve talimat almaya açık tutan ve hiyerarşik konumunu tespit eden bağ olup, üyeliğin en önemli unsurudur. Örgüte yardımda veya örgüt adına suç işlemede de, örgütyöneticileri veya diğer mensuplarının emir ya da talimatları vardır. Ancak örgüt üyeliğini belirlemede ayırt edici fark, örgüt üyesinin örgüt hiyerarşisi dahilinde verilen her türlü emir ve talimatı sorgulamaksızın tamamen teslimiyet duygusuyla yerine getirmeye hazır olması ve öylece ifa etmesidir.
Silahlı örgüte üyelik suçunun oluşabilmesi için örgütle organik bağ kurulması ve kural olarak süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk gerektiren eylem ve faaliyetlerin bulunması aranmaktadır. Ancak niteliği, işleniş biçimi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, örgütün amacı ve menfaatlerine katkısı itibariyle süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk özelliği olmasa da ancak örgüt üyeleri tarafından işlenebilen suçların faillerinin de örgüt üyesi olduğunun kabulü gerekir. Örgüte sadece sempati duymak ya da örgütün amaçlarını, değerlerini, ideolojisini benimsemek, buna ilişkin yayınları okumak, bulundurmak, örgüt liderine saygı duymak gibi eylemler örgüt üyeliği için yeterli değildir (Evik, Cürüm işlemek için örgütlenme, Syf. 383 vd.).
Örgüt üyesinin, örgüte bilerek ve isteyerek katılması, katıldığı örgütün niteliğini ve amaçlarını bilmesi, onun bir parçası olmayı istemesi, katılma iradesinin devamlılık arz etmesi gerekir. Örgüte üye olan kimse, bir örgüte girerken örgütün kanunun suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla kurulan bir örgüt olduğunu bilerek üye olmak kastı ve iradesiyle hareket etmelidir. Suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olmak suçu için de saikin "suç işlemek amacı" olması aranır (Toroslu özel kısım syf. 263-266, Alacakaptan Cürüm İşlemek İçin Örgüt syf. 28, Özgenç Genel Hükümler syf. 280)." şeklinde izah edilmektedir.
Dosya içeriklerine rağmen 223/2-e’den verilen beraat kararı halen hakkımda şüphe olduğu ve masum olmadığım ancak bunun ispatlanamadığı ve delil yetersizliğinden beraatıma karar verildiği manasına gelmektedir. Hakkımda hayatımın bütün dönemine ait, bu kapsamda bulunmuş hiç bir delil, belge yoktur. Ayrıca; AYM., B. No: 2013/1123, 2/10/2013, § 33. numaralı kararında ; "Bireyin şeref ve itibarı, Anayasa’ nın 17. maddesinde yer alan “manevi varlık” kapsamında mütalaa edilmektedir. Devlet, bireyin manevi varlığının bir parçası olan şeref ve itibarına keyfi olarak müdahale etmemek ve üçüncü kişilerin saldırılarını önlemekle yükümlüdür." ifadesi ile şeref ve itibarın korunması konusundaki hassasiyete vurgu yapılmaktadır.
9.Mahkeme, savcılık ve emniyet birimleri tüm soruşturma ve kovuşturma süresince ihtiyaç duyduğu tüm delillere ulaşmış, cevapsız hiçbir yazışma kalmamıştır. Aleyhime delil aranırken bulunan tüm deliller, yapılan yazışmalara verilen her bir cevap lehime sonuçlanmıştır. Bu haliyle herhangi bir sebep yokken cemaat olarak adlandırıldığı süreç dahil olmak üzere hayatımın hiçbir evresinde içerisinde olmadığım bir yapı nedeniyle mağdur edilmişken, CMK 223/2-e maddesinden beraat kararı verilmesi hukuka ve vicdana aykırıdır. Ayrıca soyut ifadeler ve gerçek dışı beyanlar içeren tanık ifadesi ile yapılan soruşturma neticesinde verilen bu karar ile lekelenmeme hakkım da ihlal edilmiştir.

10.    İş bu nedenle CMK 223/2-b maddesi gereğince hakkımda beraat kararına hükmedilmesi için istinaf yoluna başvuruyorum.

NETİCE VE TALEP     : Yukarıda açıklanan ve dosya kapsamının incelenmesi neticesinde elde edilecek diğer nedenlerle istinaf talebimin kabul edilerek####### Ağır Ceza Mahkemesinin ####### tarihli ve 2018/####Esas sayılı gerekçeli kararıyla hakkımda verilen CMK 223/2-e maddesinden beraat kararının bozularak CMK 223/2-b maddesinden beraatime hükmedilmesini arz ederim…./…./…..

Güncelleme • • Aklima

689 KHK, TSK, 2' nci derece akraba gerekçe edilerek mağdur. OHAL Komisyonundan iade. 08.12.2022 ve an itibariyle Asker olarak mesleğe dönüş davası red. Araştırma Merkezinde şimdilik devam. Pes etmek yok.

13.03.2023 itibariyle eski mesleğim olan askerlik mesleğine atanmamla ilgi davada  kesin hükmüyle lehime karar verilmiştir.

07.04.2023 itibariyle eski mesleğime görevlendirme yazısı tebliğ edildi.

14 Nisan 2023 itibariyle kamu görevinden çıkarıldığında son çalıştığım birlik ve görevde mesaiye başladım.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Cok guzel hocam elinize saglik paylasan arkadasa da tesekkurler. Bu konuda aklima takilan bir durum var

Senaryo: savci tutuklama istedi, ben beraat istedim, hakim beraat (233/2(e) den)verdi.

1- ben 2(b) den beraate cevirmek icin bu dilekceyle istinafa yoluna basvurcam

2- savcida ceza almam icin istinafa basvurcak.(savci karari begenmezse basvurabiliyor diye biliyorum)

Bu durumda ikimizde ayri ayri istinaf acabiliyormuyuz? Cok sacma bi durum ortaya cikiyo. Kimin basvurusu gecerli olacak? Herhalde hukuk bole bi kargasaya yer verecek kadar basit degildir ?

Galiba  benim bi yerde atladigim bilmedigim/yanlis bildigim hukuksal bi durum var?


SADECE "İFTİRACI" vardı oda ilk mahkemede dosyadan çekildi. ilk mahkeme 6.3 verdi, İstinaf onayladı, Yargıtay savcısı Bozma istedi, bekliyoruz .

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Sayın Tanık34,

Sizin 223/b den beraat istediğiniz bir dosyaya savcı hangi gerekçeyle ceza verilmeli diye istinaf başvurusu yapabilir ki. Teknik olarak imkansız. Savcının ceza almalı 223/e den beraatı kabul etmiyorum diyeceği bir dosyaya da zaten siz 223/b den beraat verin diye başvuru yapamazsınız buda teknik olarak imkansız. Çünkü birisinde şüphe var ancak somut olarak ispatlanamıyor. Diğerinde ise somut yada soyut hiç bir emareye rastlanamıyor.

Açıklama sonrası cevaba ihtiyacı olmamakla birlikte, İstinaf başvuruları kararı veren mahkeme üzerinden gittiği için ayrı ayrı dava olması söz konusu olmaz. İki evrakta aynı dosyada birleştirilir.


689 KHK, TSK, 2' nci derece akraba gerekçe edilerek mağdur. OHAL Komisyonundan iade. 08.12.2022 ve an itibariyle Asker olarak mesleğe dönüş davası red. Araştırma Merkezinde şimdilik devam. Pes etmek yok.

13.03.2023 itibariyle eski mesleğim olan askerlik mesleğine atanmamla ilgi davada  kesin hükmüyle lehime karar verilmiştir.

07.04.2023 itibariyle eski mesleğime görevlendirme yazısı tebliğ edildi.

14 Nisan 2023 itibariyle kamu görevinden çıkarıldığında son çalıştığım birlik ve görevde mesaiye başladım.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Ben hat mağduruyum. Salı günü 3 yıla yakındır devam eden yargılamamdan beraat ettim. Savcı mütalaasında e'den Beraat istedi. Mahkeme oy çokluğu ile e'den beraat verdi. Bir üye b'den verilmesi için muhalefet şerhi koydu. Kriter diye isimlendirdikleri şeylerden hiçbiri yok. EGM fişlemesi olumlu yönde. Komisyon incelemesi devam ediyor. İstinafa gitmek istiyorum fakat bu sefer komisyon karar kesinleşmedi diye red verir mi bilemiyorum. Tavsiyelerinize açığım.


679 KHK- Hat Mağduru- AD fişleme- Silivri Misafiri- 07.04.2020 İade- Atama Bekliyor

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
d.s.m, 21.11.2019 - 09:33 yazdı:

Ben hat mağduruyum. Salı günü 3 yıla yakındır devam eden yargılamamdan beraat ettim. Savcı mütalaasında e'den Beraat istedi. Mahkeme oy çokluğu ile e'den beraat verdi. Bir üye b'den verilmesi için muhalefet şerhi koydu. Kriter diye isimlendirdikleri şeylerden hiçbiri yok. EGM fişlemesi olumlu yönde. Komisyon incelemesi devam ediyor. İstinafa gitmek istiyorum fakat bu sefer komisyon karar kesinleşmedi diye red verir mi bilemiyorum. Tavsiyelerinize açığım.

Sayın d.s.m,

İstinafa gidebilirsiniz. Komisyonada bir dilekçe yazarak .... ağır ceza mahkemesinin ... nolu koğuşturmasında ... tarihindeki duruşmada hakkınızda CMK 223/e bendinden beraat verildiğini ancak dava dosyasının içeriğindende anlaşılacağı üzere suçsuz olduğunuza dair gerçekler nedeniyle, beraat kararına  CMK 223/b den yani "Yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olması," maddesi gereğince beraat verilmesi için itiraz ettiğinizi bu nedenle OHAL komisyonunun dosyanız hakkında vereceği karar aşamasında bu hususu dikkate almasını istediğinizi belirten bir dilekçe yazabilirsiniz.


689 KHK, TSK, 2' nci derece akraba gerekçe edilerek mağdur. OHAL Komisyonundan iade. 08.12.2022 ve an itibariyle Asker olarak mesleğe dönüş davası red. Araştırma Merkezinde şimdilik devam. Pes etmek yok.

13.03.2023 itibariyle eski mesleğim olan askerlik mesleğine atanmamla ilgi davada  kesin hükmüyle lehime karar verilmiştir.

07.04.2023 itibariyle eski mesleğime görevlendirme yazısı tebliğ edildi.

14 Nisan 2023 itibariyle kamu görevinden çıkarıldığında son çalıştığım birlik ve görevde mesaiye başladım.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Aklima, 1 saat önce yazdı:

Sayın d.s.m,

İstinafa gidebilirsiniz. Komisyonada bir dilekçe yazarak .... ağır ceza mahkemesinin ... nolu koğuşturmasında ... tarihindeki duruşmada hakkınızda CMK 223/e bendinden beraat verildiğini ancak dava dosyasının içeriğindende anlaşılacağı üzere suçsuz olduğunuza dair gerçekler nedeniyle, beraat kararına  CMK 223/b den yani "Yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olması," maddesi gereğince beraat verilmesi için itiraz ettiğinizi bu nedenle OHAL komisyonunun dosyanız hakkında vereceği karar aşamasında bu hususu dikkate almasını istediğinizi belirten bir dilekçe yazabilirsiniz.

Cevabınız için çok teşekkür ederim. Peki bu durumda olup komisyondan iade olan bildiğiniz örnekler var mı? Şuan süre tutum dilekçesini verdim fakat iadeye engelse istinaftan muhafaza dilekçesi verip kararı kesinleştirebilirim. Mahkemenin verdiği karar içime sinmedi ama iki yıl daha istinaf bekleyecek maddi manevi gücüm de kalmadı açıkçası.


679 KHK- Hat Mağduru- AD fişleme- Silivri Misafiri- 07.04.2020 İade- Atama Bekliyor

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
d.s.m, 23.11.2019 - 15:51 yazdı:

Cevabınız için çok teşekkür ederim. Peki bu durumda olup komisyondan iade olan bildiğiniz örnekler var mı? Şuan süre tutum dilekçesini verdim fakat iadeye engelse istinaftan muhafaza dilekçesi verip kararı kesinleştirebilirim. Mahkemenin verdiği karar içime sinmedi ama iki yıl daha istinaf bekleyecek maddi manevi gücüm de kalmadı açıkçası.

hocam son durumunuz nedir? İstinafı beklediniz mi? iadenize engel teşkil etti mi 223/2-e kararı?


su sıkan itfayenin hortumunu... Sadece adalet bekleyişinde.Komisyon RET,  ilk celsede beraat! İdari Mahkemede adalet haykırışında.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Ankesörlü telefon davamdan beraat aldım 223/e den fakat savcı istinaf gitti. Yaklaşık bir yıl oldu. Ama hala karar aşamasında ben bu dilekçeyi şuan versem istinaf süresi uzar mı? 


 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
AHMET SERHAT ÖZBEK, 26.02.2022 - 05:30 yazdı:

Ankesörlü telefon davamdan beraat aldım 223/e den fakat savcı istinaf gitti. Yaklaşık bir yıl oldu. Ama hala karar aşamasında ben bu dilekçeyi şuan versem istinaf süresi uzar mı? 

İstinafa gitmek isterseniz bunun için başvuru süresi ve itiraz merci kararda yazılıdır. Siz bu süre içinde itiraz etmediyseniz mevcut durumu kabullenmişsiniz demektir. Süre sonunda yapacağınız başvuruysa hak düşürücü olduğundan red edilmelidir. Kaldı ki mahkeme kendiside kararı incelerken verilen kararı değiştirebilir (çoook nadiren görülmekle ve yapılacağına inanmamakla birlikte). Ancak hukuk düzenimizin işleyişindeki farklılıklar açısından yukarıdaki dilekçeyi istinaf başvurusu olarak değilde bir beyan dilekçesi olarak gönderebilirsiniz. Dava süresi etkilemeyecektir.


689 KHK, TSK, 2' nci derece akraba gerekçe edilerek mağdur. OHAL Komisyonundan iade. 08.12.2022 ve an itibariyle Asker olarak mesleğe dönüş davası red. Araştırma Merkezinde şimdilik devam. Pes etmek yok.

13.03.2023 itibariyle eski mesleğim olan askerlik mesleğine atanmamla ilgi davada  kesin hükmüyle lehime karar verilmiştir.

07.04.2023 itibariyle eski mesleğime görevlendirme yazısı tebliğ edildi.

14 Nisan 2023 itibariyle kamu görevinden çıkarıldığında son çalıştığım birlik ve görevde mesaiye başladım.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Aklima, 30.08.2019 - 13:38 yazdı:

Dilekçe metninde özel alanlar "#" işaretiyle gizlenmiştir. Benzer durumda olan herkesin işine yarayacaktır. Lütfen kopyala yapıştır şeklinde kullanmayınız. İşinize yarayacak kısımları kendi üslubunuzla değiştirerek kullanınız. Paylaşımdaki amaç, yol göstermek ve bilgilendirmektir. Bu nedenle dilekçenin tamamı paylaşılmamıştır. Paylaşıma müsaade arkadaşıma teşekkür ederim.

 

AÇIKLAMALAR            :
1.   ######### Ağır Ceza Mahkemesinde görülmekte olan 2018/#### Esas numaralı dosyanın son duruşmasında CMK 223/2-e maddesi gereğince beraatime karar verilmiştir. Beraati kabul etmekle birlikte CMK’nın 223/2-b maddesinden beraat kararı verilmesi gerektiğini savunmaktayım.

2.    Hakkımda CMK’nın 223/2-e maddesinden beraatime hükmedilmesi hukuka aykırıdır. Yerel mahkemede yapılan yargılamada, gerek emniyet birimleri, gerekse yargı mercileri tarafından iki yıla yakın zamandır yürütülen soruşturma ve kavuşturma süresince FETÖ/PDY terör örgütü üyeliğine yönelik kullanılan kriterlerden herhangi biri dahi tespit edilememiş, yapılan her bir araştırma neticesinde lehime olacak delillere ulaşılmıştır. 
    
    Söz konusu deliller;

    -    Bu yapı mensuplarının kullandığı bylock veya herhangi bir haberleşme programını kullanmadığım,

    -    Bank Asya’da hesabım veya kredi kartımın olmadığı,

    -    Sosyal medya hesaplarımın incelenmesi neticesinde suç unsuru sayılabilecek herhangi bir unsura rastlanmadığı,

    -    Evimizde yapılan aramada tarafımdan kullanıldığı için el konulan cep telefonum üzerinde yapılan incelemede herhangi bir suç veya suç unsuruna rastlanmadığı,

    -    Telefon ve GSM hattımın incelenmesinde herhangi bir suç unsuruna rastlanmadığı,

    -     Bu yapıya ait okul ve dershanelerine gitmediğim,

    -    Bu yapıya ait evlerde kalmadığım,

    -    Bu yapının sohbet veya toplantılarına katılmadığım,

    -    Himmet, kurban veya başka bir ad altında bu yapıya yardımda bulunmadığım,

    -    Sendika, dernek ve vakıflarına üye olmadığım,

    -     Gazete, dergi vb. yayınlarına abone olmadığım,
    -     KHK ile kapatılan işletmelerde/kurumlarda çalışma kaydımın bulunmadığı,

    -    Kızımın ve eşimin FETÖ/PDY bağlantısı nedeniyle KHK ile kapatılan özel eğitim kurumlarında kaydının bulunmadığı,

    -    Bunların dışında ceza yargılamasında FETÖ/PDY terör örgütü üyeliğine yönelik kullanılan kriterlerden hiçbirine sahip olmadığım,

    Mahkeme, savcılık ve emniyet birimleri tarafından yapılan araştırmayla sabit olup, bu konuya ilişkin tüm yazışmalar ve evraklar dosya kapsamında mevcuttur.

3.    Tüm soruşturma ve kovuşturma süresince hakkımda tanık ifadesinden dolayı işlem yapılmış, başkaca delil bulunamamıştır. Aleyhimde ifade veren tanık ##### isimli şahıs psikolojik rahatsızlığı nedeniyle  malulen emekli olmuştur. Silahlı Örgüte Üye Olmak suçundan yargılandığı davada etkin pişmanlıktan yararlanmış ve hakkımda gerçeği yansıtmayan ifadelerde bulunmuştur. Psikolojik rahatsızlığı bulunan ve etkin pişmanlıktan yararlanan ilgili şahsın hakkımdaki iddialarının hukuki güvenilirliği bulunmamaktadır. Yargıtay 16. Ceza Dairesinin Esas No: 2018/2944 sayılı kararında itirafçı sanık olup tanık olarak dinlenilen, etkin pişmanlıktan yararlanmak için sanık aleyhinde beyanda bulunma hususunda hukuki menfaati bulunan .... isimli kişinin anlatımının tek başına hükme esas alınamayacağı gerekçe gösterilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Beyan delilleri; şüpheli, sanık, mağdur, suçtan zarar gören, katılan veya bu kişiler dışındaki üçüncü kişilere ait, uyuşmazlık konusu maddi olaya ilişkin mahkeme/ hâkim/ iddia makamı huzurunda yapılan sözlü açıklamalardır. Beyan delili maddi vakıaya ilişkin olarak kaynağı insan olan, bu sebeple de hata veya yanılma ihtimali diğer delil türlerine oranla daha yüksek olan bir delil türüdür. Yargıtay 16. Ceza Dairesinin söz konusu kararından da anlaşılacağı üzere, beyan delili niteliğinde ve tanığın yukarıda belirttiğimiz mevcut durumundan dolayı hukuki güvenilirliği düşük olan beyanlarına itibar edilmemesi gerekirken, bu beyanlar esas alınarak hüküm kurulması hukuka aykırıdır. 

4.    Hakkımdaki tanık ifadesi ile ilgili belirtilmesi gerekli olmamakla birlikte; ###### (2014 öncesi) yıllarında tanıkla beraber ##### isimli bir şahsın evine gittiğim ve daha sonra bu yapıdan ayrıldığım, ayrıldıktan sonra açıktan namaz kılmaya ve cumaya gitmeye başladığım iddia edilmektedir. Bu iddiaların hepsi gerçek dışıdır. Şöyle ki; Ben ...... isimli şahsı tanımıyorum ve bu yapının evlerine gitmedim. İddia edilenin aksine hayatımın hiçbir döneminde düzenli namaz kılmadım,  gizli bir şekilde ibadet etmedim. Benzer diğer davalara yönelik mahkemelerin yerleşik kararlarında örgüt üyeliği suçlamasına ilişkin 17-25 Aralık 2013 tarihleri milat olarak değerlendirilmektedir. Tanık ifadesinde hakkımdaki iddialar ####### (2014 ün baya öncesi) yıllarına dayanmaktadır. Bu tarihler FETÖ/PDY terör örgütünün gerçek yüzünün ortaya çıkarılmadığı, eylemlerinin devlet tarafından tespit edilmediği bir dönemdir. Sırf bu dönemde hakkımda ortaya atılan gerçek dışı iddialar göz önünde bulundurularak delil yetersizliğinden beraat verilmesi hukuka aykırı bir karardır.

5.    Somut iddialar içermeyip, soyut ve subjektif iddialar içeren bir tanık ifadesi ile başlatılan bu soruşturma neticesinde, aleyhime herhangi bir delil bulunmamıştır. Aksini de beklemiyorduk, çünkü biz hiçbir zaman fetöcü de olmadık, vatan haini de olmadık. Görmüş olduğum eğitim itibariyle her zaman devletine ve milletine bağlı, Atatürk’ün göstermiş olduğu aydınlık yolda yürüyen ve O’nun ilke ve devrimlerini benimseyen, bir birey oldum oldum.
6.    Yürütülen fetö soruşturmalarını sulandırmak, saptırmak, gerçek suçluları gizlemek için yine bu yapı tarafından masum insanların soruşturmalara konu edildiği ve mağdur kesimlerin oluşturulduğu devletin en üst yetkilileri tarafından da “at izi it izine karıştı” şeklindeki ifadelerle kabul görmüştür. Yine devletin bu zaafını bilerek şahsi husumetleri nedeniyle insanların başkalarına iftira atmak suretiyle zarar vermeye çalıştığı da devlet kurumları tarafından tespit edilmiş, devlet yöneticileri tarafından “gerçek suçluları bırakıp garibanlara çullanmayın” şeklinde uyarı ihtiyacı hasıl olmuştur. 

7.    Atılan iftira neticesinde 2 yıla yakın yürütülen soruşturma süresince kolluk ve adli makamlarca ulaşılamayan herhangi bir delil, yapılan yazışmalara alınamayan herhangi bir cevap kalmamışken CMK 223/2-e bendinden beraat kararı verilmesi, en basit şekliyle halkı devlete küstüren iftira sahiplerinin de sebep oldukları kamu zararı ve mağduriyetler nedeniyle soruşturulmasını engelleyecektir.
8.    Ayrıca; itirazıma konu hakkımdaki 10.06.2019 tarihli ve 2018/417 Esas sayılı  kovuşturma dosyasında hakkımdaki suçlama "Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma” suçudur. Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/4012 E.,  2018/755 K. numaralı kararı, yine Yargıtay  16. Ceza Dairesi 2017/3811 E.,  2018/1402 K. Sayılı kararında  da belirtildiği üzere;
"Örgüt üyesi, örgüt amacını benimseyen, örgütün hiyerarşik yapısına dahil olan ve bu suretle verilecek görevleri yerine getirmeye hazır olmak üzere kendi iradesini örgüt iradesine terk eden kişidir. Örgüt üyeliği, örgüte katılmayı, bağlanmayı, örgüte hakim olan hiyerarşik gücün emrine girmeyi ifade etmektedir. Örgüt üyesi örgütle organik bağ kurup faaliyetlerine katılmalıdır. Organik bağ, canlı, geçişken, etkin, faili emir ve talimat almaya açık tutan ve hiyerarşik konumunu tespit eden bağ olup, üyeliğin en önemli unsurudur. Örgüte yardımda veya örgüt adına suç işlemede de, örgütyöneticileri veya diğer mensuplarının emir ya da talimatları vardır. Ancak örgüt üyeliğini belirlemede ayırt edici fark, örgüt üyesinin örgüt hiyerarşisi dahilinde verilen her türlü emir ve talimatı sorgulamaksızın tamamen teslimiyet duygusuyla yerine getirmeye hazır olması ve öylece ifa etmesidir.
Silahlı örgüte üyelik suçunun oluşabilmesi için örgütle organik bağ kurulması ve kural olarak süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk gerektiren eylem ve faaliyetlerin bulunması aranmaktadır. Ancak niteliği, işleniş biçimi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, örgütün amacı ve menfaatlerine katkısı itibariyle süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk özelliği olmasa da ancak örgüt üyeleri tarafından işlenebilen suçların faillerinin de örgüt üyesi olduğunun kabulü gerekir. Örgüte sadece sempati duymak ya da örgütün amaçlarını, değerlerini, ideolojisini benimsemek, buna ilişkin yayınları okumak, bulundurmak, örgüt liderine saygı duymak gibi eylemler örgüt üyeliği için yeterli değildir (Evik, Cürüm işlemek için örgütlenme, Syf. 383 vd.).
Örgüt üyesinin, örgüte bilerek ve isteyerek katılması, katıldığı örgütün niteliğini ve amaçlarını bilmesi, onun bir parçası olmayı istemesi, katılma iradesinin devamlılık arz etmesi gerekir. Örgüte üye olan kimse, bir örgüte girerken örgütün kanunun suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla kurulan bir örgüt olduğunu bilerek üye olmak kastı ve iradesiyle hareket etmelidir. Suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olmak suçu için de saikin "suç işlemek amacı" olması aranır (Toroslu özel kısım syf. 263-266, Alacakaptan Cürüm İşlemek İçin Örgüt syf. 28, Özgenç Genel Hükümler syf. 280)." şeklinde izah edilmektedir.
Dosya içeriklerine rağmen 223/2-e’den verilen beraat kararı halen hakkımda şüphe olduğu ve masum olmadığım ancak bunun ispatlanamadığı ve delil yetersizliğinden beraatıma karar verildiği manasına gelmektedir. Hakkımda hayatımın bütün dönemine ait, bu kapsamda bulunmuş hiç bir delil, belge yoktur. Ayrıca; AYM., B. No: 2013/1123, 2/10/2013, § 33. numaralı kararında ; "Bireyin şeref ve itibarı, Anayasa’ nın 17. maddesinde yer alan “manevi varlık” kapsamında mütalaa edilmektedir. Devlet, bireyin manevi varlığının bir parçası olan şeref ve itibarına keyfi olarak müdahale etmemek ve üçüncü kişilerin saldırılarını önlemekle yükümlüdür." ifadesi ile şeref ve itibarın korunması konusundaki hassasiyete vurgu yapılmaktadır.
9.Mahkeme, savcılık ve emniyet birimleri tüm soruşturma ve kovuşturma süresince ihtiyaç duyduğu tüm delillere ulaşmış, cevapsız hiçbir yazışma kalmamıştır. Aleyhime delil aranırken bulunan tüm deliller, yapılan yazışmalara verilen her bir cevap lehime sonuçlanmıştır. Bu haliyle herhangi bir sebep yokken cemaat olarak adlandırıldığı süreç dahil olmak üzere hayatımın hiçbir evresinde içerisinde olmadığım bir yapı nedeniyle mağdur edilmişken, CMK 223/2-e maddesinden beraat kararı verilmesi hukuka ve vicdana aykırıdır. Ayrıca soyut ifadeler ve gerçek dışı beyanlar içeren tanık ifadesi ile yapılan soruşturma neticesinde verilen bu karar ile lekelenmeme hakkım da ihlal edilmiştir.

10.    İş bu nedenle CMK 223/2-b maddesi gereğince hakkımda beraat kararına hükmedilmesi için istinaf yoluna başvuruyorum.

NETİCE VE TALEP     : Yukarıda açıklanan ve dosya kapsamının incelenmesi neticesinde elde edilecek diğer nedenlerle istinaf talebimin kabul edilerek####### Ağır Ceza Mahkemesinin ####### tarihli ve 2018/####Esas sayılı gerekçeli kararıyla hakkımda verilen CMK 223/2-e maddesinden beraat kararının bozularak CMK 223/2-b maddesinden beraatime hükmedilmesini arz ederim…./…./…..

Bu davanın neticesi ve son durumu hakkında bilginiz var mı sayın @Aklima ?


Ceza Yargılaması (Kesinleşmiş Beraat),  Bakan Oluru ile İhraç (Göreve İade).

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Cevap Yaz

Şimdi cevap yazıp sonra kayıt olabilirsiniz. Eğer hesabınız mevcutsa, giriş yaparak üye isminizle cevaplayabilirsiniz.
Not: Gönderiniz görünmeden önce editör tarafından kontrol edilip onaylanacaktır.

Konuk
Yanıtla...

×   Yapıştırdığınız içerik biçimlendirme içeriyor.   Restore formatting

  Only 75 emoji are allowed.

×   Yapıştırdığınız bağlantı uyarlandı.   Yalnızca link göster?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.




  • İletiler

    • 25 ayla ben de çok uzaklarda sayılmam dostlar. normal demek ki.
    • @F.Y. benimde yaklaşık bir yıldır olduğu gibi bekliyor. Görevdeyim heran bir terslik olacak duygusu beni psikiyatrilik etti. 
    • Merhaba, benim dosyam istinaf mahkemesinde nisan ayı itibariyle 27. aya giriyor. Bugün yarın cevap gelir diye bekliyorum. önceki yazışmalarda sanırım bir arkadaş 27.ayda cevap geldi diye yazmıştı. Umarım daha fazla uzamaz. Her gün buraya bakıp bir cevap gelen var mı diye bakıyorum. Hepimiz için adalet diliyorum. Saygılar..
    • Bende 14. idarede 2.5 yıldan fazla oldu. kriter sadece kurum kanaati.
    • @F.Y. idare mahkeme kararı göreve iadeyse, BİM hızlıca 2-3 ay içinde bu kararı tersine çevirebiliyorken, eğer önceki idare mahkemesi kararı olumsuzsa,  karar alması epeyce gecikebiliyor... OHAL Komisyonundan beri amaç belli, hukuki süreci olabildiğince uzatmak... daha önce istenmiş ve dosyada olan bilgileri tekrar tekrar yeniden istiyorlar... Düşüncem süreci bekleyenlerin, hiç dönmeyecekmiş gibi hayatlarını dizayn etmeleri, (çünkü beklemek, belirsizlik herşeyden daha çok yoruyor ve giden ömrümüzden gidiyor) ve eğer ola ki, bir gün iade olunursa, her zaman yeni bir başlangıç yapılabilir ve yeni duruma hızlıca uyum sağlanır... böylece bu bekleme süreci de boşa harcanmamış olur...
×
×
  • Yeni Oluştur...