KHK Mağdurları Gündem ve Gelişmeler

[Badi Ekrem 928]

Merhaba Forum'da yazan, okuyan tüm kaderdaşlar,

Biraz uzun yazabilirim, biraz da dikkatsizce yazabilirim. O yüzden şimdiden özür dilerim. Ben bir üniversiteden 672 sayılı KHK ile ihraç oldum.

• Komisyon yargılanmam devam ederken RED verdi.
• Yargılandığım davada savcı 2 kez beraat talep etti. Hakim beraatimi istinafa göndermeden verdi ve aynı gün kesinleşti.
• Komisyon, ceza davamı vs. beklemediği için beraat belgem, ilgili kanıt ve haklılığımı ortaya koyan tüm dökümanlar ile idare mahkemesine başvurdum.
• İdare mahkemesi epeyce oyaladıktan sonra, ortaya koyduğum hiç bir evrakı okumadan (gerekçede yazdıklarıma cevap yoktu) komisyon kararını kabul etti, yani RED etti.
• Bölge idare mahkemesine gittim, onlarda sağolsun 20 ay oyaladıktan sonra, yine aynı şekilde idare mahkemesine ve komisyona atıfta bulunarak RED verdiler. Ve tahmin edin, onlar da hiç bir şekilde gerekçelerimi okumadılar.
• Şimdi dosyam 8 aydır Danıştay'da. Kendilerinin 2021-2022 yıllarında verdikleri kararları gerekçe göstererek ve geçmişteki tüm dosyalar ile uygun bir itiraz onlara da sundum
  • Ya kendileriyle çelişen bir karar verip, RED verecekler (1-1 aynı durumda olan kendilerinin verdiği 4 karar dosyası gönderdim).
  • Ya da KABUL verip iade edecekler.

Gelelim diğer kısma;

• İdare mahkemesinde başvurum devam ederken, özel tüzel bir kurumda işe başladım. Sonra bakanlığa doğrudan bağlı bir birimde üst düzey yönetici olarak çalışmaya başladım. Görevim gereği, bir çok bürokrat, b.yard. ve bakan ile çalışıyorum.
• Aslında üniversitede en üst akademik pozisyon (Kıd. Prof. Dr.) dan daha çok kazanıyorum. Ayrıldığım üniversite ile halen birlikte çalışıyor, hatta üniversitenin rektörüyle randevusuz olarak görüşebilmekteyim.
• Çok traji-komik olduğunu kabul ediyorum. Ama hayat işte...

2 ay kadar önce yurt dışında iyi bir üniversiteden teklif aldım. İmza attım, ve vize işlemleri için ilgili üniversite çalışıyor. Eşim, pek gitmek istemiyor yurt dışına. Ben ise belki geçmişten gelen kalp kırıklığı, ve ülkenin adalet sisteminden yorulduğum için gitmek yönünde düşüncelerim. Eşim dostum; "Savrulma, burada daha parlak bir geleceğin olabilir" deseler de, ben bir gün yine ihraç olur muyum stresini yaşamıyorum desem yalan söylemiş olurum. Bir de beni işe alan, ve güvenen yöneticilerimi yüz üstü bırakmış olur muyum vicdanı yapıyorum.

1 ay sonra malum olayların başlamasının üzerinden 7 yıl geçecek. Hayatımı sizce yurt dışında sürdürerek, artık adaleti uzaklarda mı beklemeliyim, yoksa burada kalıp çalışmaya devam mı etmeliyim?

 

NOT: Komisyon tarafından öne sürülen KRİTER'ler daha komik olduğu için yazılmamıştır.

 

[akademi 50]

böyle bir fırsat eline geçtiyse hiç durma kardeşş bence, vizcan da yapma derim

[The Oracle 198]

Badi Ekrem, 4 saat önce yazdı:

Merhaba Forum'da yazan, okuyan tüm kaderdaşlar,

Biraz uzun yazabilirim, biraz da dikkatsizce yazabilirim. O yüzden şimdiden özür dilerim. Ben bir üniversiteden 672 sayılı KHK ile ihraç oldum.

• Komisyon yargılanmam devam ederken RED verdi.
• Yargılandığım davada savcı 2 kez beraat talep etti. Hakim beraatimi istinafa göndermeden verdi ve aynı gün kesinleşti.
• Komisyon, ceza davamı vs. beklemediği için beraat belgem, ilgili kanıt ve haklılığımı ortaya koyan tüm dökümanlar ile idare mahkemesine başvurdum.
• İdare mahkemesi epeyce oyaladıktan sonra, ortaya koyduğum hiç bir evrakı okumadan (gerekçede yazdıklarıma cevap yoktu) komisyon kararını kabul etti, yani RED etti.
• Bölge idare mahkemesine gittim, onlarda sağolsun 20 ay oyaladıktan sonra, yine aynı şekilde idare mahkemesine ve komisyona atıfta bulunarak RED verdiler. Ve tahmin edin, onlar da hiç bir şekilde gerekçelerimi okumadılar.
• Şimdi dosyam 8 aydır Danıştay'da. Kendilerinin 2021-2022 yıllarında verdikleri kararları gerekçe göstererek ve geçmişteki tüm dosyalar ile uygun bir itiraz onlara da sundum
  • Ya kendileriyle çelişen bir karar verip, RED verecekler (1-1 aynı durumda olan kendilerinin verdiği 4 karar dosyası gönderdim).
  • Ya da KABUL verip iade edecekler.

Gelelim diğer kısma;

• İdare mahkemesinde başvurum devam ederken, özel tüzel bir kurumda işe başladım. Sonra bakanlığa doğrudan bağlı bir birimde üst düzey yönetici olarak çalışmaya başladım. Görevim gereği, bir çok bürokrat, b.yard. ve bakan ile çalışıyorum.
• Aslında üniversitede en üst akademik pozisyon (Kıd. Prof. Dr.) dan daha çok kazanıyorum. Ayrıldığım üniversite ile halen birlikte çalışıyor, hatta üniversitenin rektörüyle randevusuz olarak görüşebilmekteyim.
• Çok traji-komik olduğunu kabul ediyorum. Ama hayat işte...

2 ay kadar önce yurt dışında iyi bir üniversiteden teklif aldım. İmza attım, ve vize işlemleri için ilgili üniversite çalışıyor. Eşim, pek gitmek istemiyor yurt dışına. Ben ise belki geçmişten gelen kalp kırıklığı, ve ülkenin adalet sisteminden yorulduğum için gitmek yönünde düşüncelerim. Eşim dostum; "Savrulma, burada daha parlak bir geleceğin olabilir" deseler de, ben bir gün yine ihraç olur muyum stresini yaşamıyorum desem yalan söylemiş olurum. Bir de beni işe alan, ve güvenen yöneticilerimi yüz üstü bırakmış olur muyum vicdanı yapıyorum.

1 ay sonra malum olayların başlamasının üzerinden 7 yıl geçecek. Hayatımı sizce yurt dışında sürdürerek, artık adaleti uzaklarda mı beklemeliyim, yoksa burada kalıp çalışmaya devam mı etmeliyim?

 

NOT: Komisyon tarafından öne sürülen KRİTER'ler daha komik olduğu için yazılmamıştır.

 

Böyle bir fırsatım olsa ve işe alınsam bavulumu toparlamam yarım saatimi alır. Neden diye sorarsanız en az 10 madde yazardım ama uzatmayayım. Kendisinin ve yandaşlarının dışında hiç kimseye nefes aldırmayan bir yönetim anlayışıyla karşı karşıya olduktan sonra düşünmenin çok anlamı yok!

[Herşeyeinanabiliri 140]

Badi Ekrem, 5 saat önce yazdı:

Hayatımı sizce yurt dışında sürdürerek, artık adaleti uzaklarda mı beklemeliyim, yoksa burada kalıp çalışmaya devam 

Yazdım sildim, yazdım sildim. Sayın @The Oracle nın dediği gibi en az 10 sebep var.

[Karagöz 7.652]

Badi Ekrem, 5 saat önce yazdı:

Merhaba Forum'da yazan, okuyan tüm kaderdaşlar,

Biraz uzun yazabilirim, biraz da dikkatsizce yazabilirim. O yüzden şimdiden özür dilerim. Ben bir üniversiteden 672 sayılı KHK ile ihraç oldum.

• Komisyon yargılanmam devam ederken RED verdi.
• Yargılandığım davada savcı 2 kez beraat talep etti. Hakim beraatimi istinafa göndermeden verdi ve aynı gün kesinleşti.
• Komisyon, ceza davamı vs. beklemediği için beraat belgem, ilgili kanıt ve haklılığımı ortaya koyan tüm dökümanlar ile idare mahkemesine başvurdum.
• İdare mahkemesi epeyce oyaladıktan sonra, ortaya koyduğum hiç bir evrakı okumadan (gerekçede yazdıklarıma cevap yoktu) komisyon kararını kabul etti, yani RED etti.
• Bölge idare mahkemesine gittim, onlarda sağolsun 20 ay oyaladıktan sonra, yine aynı şekilde idare mahkemesine ve komisyona atıfta bulunarak RED verdiler. Ve tahmin edin, onlar da hiç bir şekilde gerekçelerimi okumadılar.
• Şimdi dosyam 8 aydır Danıştay'da. Kendilerinin 2021-2022 yıllarında verdikleri kararları gerekçe göstererek ve geçmişteki tüm dosyalar ile uygun bir itiraz onlara da sundum
  • Ya kendileriyle çelişen bir karar verip, RED verecekler (1-1 aynı durumda olan kendilerinin verdiği 4 karar dosyası gönderdim).
  • Ya da KABUL verip iade edecekler.

Gelelim diğer kısma;

• İdare mahkemesinde başvurum devam ederken, özel tüzel bir kurumda işe başladım. Sonra bakanlığa doğrudan bağlı bir birimde üst düzey yönetici olarak çalışmaya başladım. Görevim gereği, bir çok bürokrat, b.yard. ve bakan ile çalışıyorum.
• Aslında üniversitede en üst akademik pozisyon (Kıd. Prof. Dr.) dan daha çok kazanıyorum. Ayrıldığım üniversite ile halen birlikte çalışıyor, hatta üniversitenin rektörüyle randevusuz olarak görüşebilmekteyim.
• Çok traji-komik olduğunu kabul ediyorum. Ama hayat işte...

2 ay kadar önce yurt dışında iyi bir üniversiteden teklif aldım. İmza attım, ve vize işlemleri için ilgili üniversite çalışıyor. Eşim, pek gitmek istemiyor yurt dışına. Ben ise belki geçmişten gelen kalp kırıklığı, ve ülkenin adalet sisteminden yorulduğum için gitmek yönünde düşüncelerim. Eşim dostum; "Savrulma, burada daha parlak bir geleceğin olabilir" deseler de, ben bir gün yine ihraç olur muyum stresini yaşamıyorum desem yalan söylemiş olurum. Bir de beni işe alan, ve güvenen yöneticilerimi yüz üstü bırakmış olur muyum vicdanı yapıyorum.

1 ay sonra malum olayların başlamasının üzerinden 7 yıl geçecek. Hayatımı sizce yurt dışında sürdürerek, artık adaleti uzaklarda mı beklemeliyim, yoksa burada kalıp çalışmaya devam mı etmeliyim?

 

NOT: Komisyon tarafından öne sürülen KRİTER'ler daha komik olduğu için yazılmamıştır.

 

Hocam, hayırlı uğurlu olsun. Bir kişi daha bu çukurdan kurtuldu. Yurtdışına gidenler için de bu rahatlıkla söylenebilir.

Hem adınıza çok sevindim. Hem de uzunca bir süredir yazmayan eski forum sakinlerinden birini görmek iyi oldu.

[Bla Bla Bla 706]

Badi Ekrem, 9 saat önce yazdı:

Merhaba Forum'da yazan, okuyan tüm kaderdaşlar,

Biraz uzun yazabilirim, biraz da dikkatsizce yazabilirim. O yüzden şimdiden özür dilerim. Ben bir üniversiteden 672 sayılı KHK ile ihraç oldum.

• Komisyon yargılanmam devam ederken RED verdi.
• Yargılandığım davada savcı 2 kez beraat talep etti. Hakim beraatimi istinafa göndermeden verdi ve aynı gün kesinleşti.
• Komisyon, ceza davamı vs. beklemediği için beraat belgem, ilgili kanıt ve haklılığımı ortaya koyan tüm dökümanlar ile idare mahkemesine başvurdum.
• İdare mahkemesi epeyce oyaladıktan sonra, ortaya koyduğum hiç bir evrakı okumadan (gerekçede yazdıklarıma cevap yoktu) komisyon kararını kabul etti, yani RED etti.
• Bölge idare mahkemesine gittim, onlarda sağolsun 20 ay oyaladıktan sonra, yine aynı şekilde idare mahkemesine ve komisyona atıfta bulunarak RED verdiler. Ve tahmin edin, onlar da hiç bir şekilde gerekçelerimi okumadılar.
• Şimdi dosyam 8 aydır Danıştay'da. Kendilerinin 2021-2022 yıllarında verdikleri kararları gerekçe göstererek ve geçmişteki tüm dosyalar ile uygun bir itiraz onlara da sundum
  • Ya kendileriyle çelişen bir karar verip, RED verecekler (1-1 aynı durumda olan kendilerinin verdiği 4 karar dosyası gönderdim).
  • Ya da KABUL verip iade edecekler.

Gelelim diğer kısma;

• İdare mahkemesinde başvurum devam ederken, özel tüzel bir kurumda işe başladım. Sonra bakanlığa doğrudan bağlı bir birimde üst düzey yönetici olarak çalışmaya başladım. Görevim gereği, bir çok bürokrat, b.yard. ve bakan ile çalışıyorum.
• Aslında üniversitede en üst akademik pozisyon (Kıd. Prof. Dr.) dan daha çok kazanıyorum. Ayrıldığım üniversite ile halen birlikte çalışıyor, hatta üniversitenin rektörüyle randevusuz olarak görüşebilmekteyim.
• Çok traji-komik olduğunu kabul ediyorum. Ama hayat işte...

2 ay kadar önce yurt dışında iyi bir üniversiteden teklif aldım. İmza attım, ve vize işlemleri için ilgili üniversite çalışıyor. Eşim, pek gitmek istemiyor yurt dışına. Ben ise belki geçmişten gelen kalp kırıklığı, ve ülkenin adalet sisteminden yorulduğum için gitmek yönünde düşüncelerim. Eşim dostum; "Savrulma, burada daha parlak bir geleceğin olabilir" deseler de, ben bir gün yine ihraç olur muyum stresini yaşamıyorum desem yalan söylemiş olurum. Bir de beni işe alan, ve güvenen yöneticilerimi yüz üstü bırakmış olur muyum vicdanı yapıyorum.

1 ay sonra malum olayların başlamasının üzerinden 7 yıl geçecek. Hayatımı sizce yurt dışında sürdürerek, artık adaleti uzaklarda mı beklemeliyim, yoksa burada kalıp çalışmaya devam mı etmeliyim?

 

NOT: Komisyon tarafından öne sürülen KRİTER'ler daha komik olduğu için yazılmamıştır.

 

Bir bakan imzasıyla 20 yıllık emekleri ''hiç'' edilen ama göreve iade olduktan sonra her bir hakkını almak için ayrı ayrı davalar (şimdilik 3 dava, potansiyel olarak en az 2 dava daha) açmak zorunda kalan biri olarak, yurt dışı işlere bakmaya başladım ben de. Daha önce yurt dışında görev yaptım, yurt dışında yaşamanın ne demek olduğunu artıları ve eksileriyle gayet iyi tecrübe ettim. Bu yüzden çok yüksek maaşlara değil, orta bir maaşla yurt dışında işe başlamaya razıyım. Çünkü kalbim kırık bu ülkeye, sisteme, insanlara her şeye...

Sizin gibi yurt dışından iş kabul başvurusu almış olsaydım, ki anladığım kadarıyla başlangıç için ortalamamın üstünde maaş alabileceğiniz iş pozisyona kabul almışsınız, hiç düşünmez giderdim. Ülke bir yere gitmiyor hocam, şartlar düzeldiğinde istediğiniz zaman geri dönersiniz. Hem dönene kadar orada elde edeceğiniz birikimlerle Türkiye'de çok daha iyi şartlarda yaşayabilirsiniz geri döndüğünüzde.

Yurt dışında görev yaparken de kendimi hiç bir zaman yabancı gibi hissetmemiştim. Evrensel değerlere inanan,  farklılıklara saygılı bir hayat tarzınız ve dünya görüşünüz varsa yurt dışında yaşamak zor gelmez, aksine çok keyifli olabilir. Kendi adıma yurt dışında çalıştığım zaman diliminde çok keyif almıştım. Size de tavsiye ederim hocam, çıkın yurt dışına, insana çok şey katan paha biçilemez bir deneyim. İnsan olmak, insanca yaşamak, günlük kaygı ve streslerden uzak olmak, çevrenizde yapılan haksızlıklara şahit olmak, liyakatsiz insanlarla aynı ortamlardan uzak kalmak iyi gelecektir. Göreve iade olunca anlıyorsunuz geçmişte ne kadar kaliteli insanlarla çalıştığınızı, onların ne kadar kıymetli olduğunu, oysa şimdi hak etmeyen insanların hangi makamlardaki koltuklara gelip oturduğunu... Bunları duyunca ve görünce, o zaman daha çok üzülüyor insan. Ülkenin geldiği duruma, liyakatsiz insanların karar vericiler olarak verdikleri kararların ne kadar ''doğru'' olduğuna, siyasi bağlantıları olanların üstü kapalı göndermelerine vs vs vs... 

Özetle; gidin hocam, gidin. Pişman olmayacağınızı neredeyse garanti ederim. 

Güncelleme • 9 Haziran, 2023 • Bla Bla Bla

[Bob Marley 114]

Badi Ekrem, 09.06.2023 - 15:04 yazdı:

Merhaba Forum'da yazan, okuyan tüm kaderdaşlar,

Biraz uzun yazabilirim, biraz da dikkatsizce yazabilirim. O yüzden şimdiden özür dilerim. Ben bir üniversiteden 672 sayılı KHK ile ihraç oldum.

• Komisyon yargılanmam devam ederken RED verdi.
• Yargılandığım davada savcı 2 kez beraat talep etti. Hakim beraatimi istinafa göndermeden verdi ve aynı gün kesinleşti.
• Komisyon, ceza davamı vs. beklemediği için beraat belgem, ilgili kanıt ve haklılığımı ortaya koyan tüm dökümanlar ile idare mahkemesine başvurdum.
• İdare mahkemesi epeyce oyaladıktan sonra, ortaya koyduğum hiç bir evrakı okumadan (gerekçede yazdıklarıma cevap yoktu) komisyon kararını kabul etti, yani RED etti.
• Bölge idare mahkemesine gittim, onlarda sağolsun 20 ay oyaladıktan sonra, yine aynı şekilde idare mahkemesine ve komisyona atıfta bulunarak RED verdiler. Ve tahmin edin, onlar da hiç bir şekilde gerekçelerimi okumadılar.
• Şimdi dosyam 8 aydır Danıştay'da. Kendilerinin 2021-2022 yıllarında verdikleri kararları gerekçe göstererek ve geçmişteki tüm dosyalar ile uygun bir itiraz onlara da sundum
  • Ya kendileriyle çelişen bir karar verip, RED verecekler (1-1 aynı durumda olan kendilerinin verdiği 4 karar dosyası gönderdim).
  • Ya da KABUL verip iade edecekler.

Gelelim diğer kısma;

• İdare mahkemesinde başvurum devam ederken, özel tüzel bir kurumda işe başladım. Sonra bakanlığa doğrudan bağlı bir birimde üst düzey yönetici olarak çalışmaya başladım. Görevim gereği, bir çok bürokrat, b.yard. ve bakan ile çalışıyorum.
• Aslında üniversitede en üst akademik pozisyon (Kıd. Prof. Dr.) dan daha çok kazanıyorum. Ayrıldığım üniversite ile halen birlikte çalışıyor, hatta üniversitenin rektörüyle randevusuz olarak görüşebilmekteyim.
• Çok traji-komik olduğunu kabul ediyorum. Ama hayat işte...

2 ay kadar önce yurt dışında iyi bir üniversiteden teklif aldım. İmza attım, ve vize işlemleri için ilgili üniversite çalışıyor. Eşim, pek gitmek istemiyor yurt dışına. Ben ise belki geçmişten gelen kalp kırıklığı, ve ülkenin adalet sisteminden yorulduğum için gitmek yönünde düşüncelerim. Eşim dostum; "Savrulma, burada daha parlak bir geleceğin olabilir" deseler de, ben bir gün yine ihraç olur muyum stresini yaşamıyorum desem yalan söylemiş olurum. Bir de beni işe alan, ve güvenen yöneticilerimi yüz üstü bırakmış olur muyum vicdanı yapıyorum.

1 ay sonra malum olayların başlamasının üzerinden 7 yıl geçecek. Hayatımı sizce yurt dışında sürdürerek, artık adaleti uzaklarda mı beklemeliyim, yoksa burada kalıp çalışmaya devam mı etmeliyim?

 

NOT: Komisyon tarafından öne sürülen KRİTER'ler daha komik olduğu için yazılmamıştır.

 

Kesinlikle gidin derim hocam..  gerekçelerini benden önce yazan arkadaşlar çok güzel açıklamış.. 

[Nilen1302 253]

Badi Ekrem, 09.06.2023 - 15:04 yazdı:

Merhaba Forum'da yazan, okuyan tüm kaderdaşlar,

Biraz uzun yazabilirim, biraz da dikkatsizce yazabilirim. O yüzden şimdiden özür dilerim. Ben bir üniversiteden 672 sayılı KHK ile ihraç oldum.

• Komisyon yargılanmam devam ederken RED verdi.
• Yargılandığım davada savcı 2 kez beraat talep etti. Hakim beraatimi istinafa göndermeden verdi ve aynı gün kesinleşti.
• Komisyon, ceza davamı vs. beklemediği için beraat belgem, ilgili kanıt ve haklılığımı ortaya koyan tüm dökümanlar ile idare mahkemesine başvurdum.
• İdare mahkemesi epeyce oyaladıktan sonra, ortaya koyduğum hiç bir evrakı okumadan (gerekçede yazdıklarıma cevap yoktu) komisyon kararını kabul etti, yani RED etti.
• Bölge idare mahkemesine gittim, onlarda sağolsun 20 ay oyaladıktan sonra, yine aynı şekilde idare mahkemesine ve komisyona atıfta bulunarak RED verdiler. Ve tahmin edin, onlar da hiç bir şekilde gerekçelerimi okumadılar.
• Şimdi dosyam 8 aydır Danıştay'da. Kendilerinin 2021-2022 yıllarında verdikleri kararları gerekçe göstererek ve geçmişteki tüm dosyalar ile uygun bir itiraz onlara da sundum
  • Ya kendileriyle çelişen bir karar verip, RED verecekler (1-1 aynı durumda olan kendilerinin verdiği 4 karar dosyası gönderdim).
  • Ya da KABUL verip iade edecekler.

Gelelim diğer kısma;

• İdare mahkemesinde başvurum devam ederken, özel tüzel bir kurumda işe başladım. Sonra bakanlığa doğrudan bağlı bir birimde üst düzey yönetici olarak çalışmaya başladım. Görevim gereği, bir çok bürokrat, b.yard. ve bakan ile çalışıyorum.
• Aslında üniversitede en üst akademik pozisyon (Kıd. Prof. Dr.) dan daha çok kazanıyorum. Ayrıldığım üniversite ile halen birlikte çalışıyor, hatta üniversitenin rektörüyle randevusuz olarak görüşebilmekteyim.
• Çok traji-komik olduğunu kabul ediyorum. Ama hayat işte...

2 ay kadar önce yurt dışında iyi bir üniversiteden teklif aldım. İmza attım, ve vize işlemleri için ilgili üniversite çalışıyor. Eşim, pek gitmek istemiyor yurt dışına. Ben ise belki geçmişten gelen kalp kırıklığı, ve ülkenin adalet sisteminden yorulduğum için gitmek yönünde düşüncelerim. Eşim dostum; "Savrulma, burada daha parlak bir geleceğin olabilir" deseler de, ben bir gün yine ihraç olur muyum stresini yaşamıyorum desem yalan söylemiş olurum. Bir de beni işe alan, ve güvenen yöneticilerimi yüz üstü bırakmış olur muyum vicdanı yapıyorum.

1 ay sonra malum olayların başlamasının üzerinden 7 yıl geçecek. Hayatımı sizce yurt dışında sürdürerek, artık adaleti uzaklarda mı beklemeliyim, yoksa burada kalıp çalışmaya devam mı etmeliyim?

 

NOT: Komisyon tarafından öne sürülen KRİTER'ler daha komik olduğu için yazılmamıştır.

 

Maşallah  barekalah...Ihractan sonra bile kuruma girip çıkmak nasıl bir duygudur bilmem .Çünkü   sizinki kadar vasıflı bir isim yoktu .Öğretmenim  MEB kartımı bile  idareye  guvenlikciyle gönderdim.Guvenlikcinin yanına bile gidemedim  ona da eski bir velimle yolladım...Biz bayanlar aşırı duygusaliz  ya da o an ortam  buna pek müsait değildi. Her ikisi de var yani ....Yıllar geçtikçe de  okulun yanından geçerken doya doya ı bakamadım   diktiğim ağaçlara....Yolunuz açık olsun bir gün bile durmayın.. Değmez inanın değmez ....Kiymetiniz   bilindiği yerde   mutluluklar .....

 

..

[Badi Ekrem 928]

Badi Ekrem, 09.06.2023 - 15:04 yazdı:

Merhaba Forum'da yazan, okuyan tüm kaderdaşlar,

Biraz uzun yazabilirim, biraz da dikkatsizce yazabilirim. O yüzden şimdiden özür dilerim. Ben bir üniversiteden 672 sayılı KHK ile ihraç oldum.

• Komisyon yargılanmam devam ederken RED verdi.
• Yargılandığım davada savcı 2 kez beraat talep etti. Hakim beraatimi istinafa göndermeden verdi ve aynı gün kesinleşti.
• Komisyon, ceza davamı vs. beklemediği için beraat belgem, ilgili kanıt ve haklılığımı ortaya koyan tüm dökümanlar ile idare mahkemesine başvurdum.
• İdare mahkemesi epeyce oyaladıktan sonra, ortaya koyduğum hiç bir evrakı okumadan (gerekçede yazdıklarıma cevap yoktu) komisyon kararını kabul etti, yani RED etti.
• Bölge idare mahkemesine gittim, onlarda sağolsun 20 ay oyaladıktan sonra, yine aynı şekilde idare mahkemesine ve komisyona atıfta bulunarak RED verdiler. Ve tahmin edin, onlar da hiç bir şekilde gerekçelerimi okumadılar.
• Şimdi dosyam 8 aydır Danıştay'da. Kendilerinin 2021-2022 yıllarında verdikleri kararları gerekçe göstererek ve geçmişteki tüm dosyalar ile uygun bir itiraz onlara da sundum
  • Ya kendileriyle çelişen bir karar verip, RED verecekler (1-1 aynı durumda olan kendilerinin verdiği 4 karar dosyası gönderdim).
  • Ya da KABUL verip iade edecekler.

Gelelim diğer kısma;

• İdare mahkemesinde başvurum devam ederken, özel tüzel bir kurumda işe başladım. Sonra bakanlığa doğrudan bağlı bir birimde üst düzey yönetici olarak çalışmaya başladım. Görevim gereği, bir çok bürokrat, b.yard. ve bakan ile çalışıyorum.
• Aslında üniversitede en üst akademik pozisyon (Kıd. Prof. Dr.) dan daha çok kazanıyorum. Ayrıldığım üniversite ile halen birlikte çalışıyor, hatta üniversitenin rektörüyle randevusuz olarak görüşebilmekteyim.
• Çok traji-komik olduğunu kabul ediyorum. Ama hayat işte...

2 ay kadar önce yurt dışında iyi bir üniversiteden teklif aldım. İmza attım, ve vize işlemleri için ilgili üniversite çalışıyor. Eşim, pek gitmek istemiyor yurt dışına. Ben ise belki geçmişten gelen kalp kırıklığı, ve ülkenin adalet sisteminden yorulduğum için gitmek yönünde düşüncelerim. Eşim dostum; "Savrulma, burada daha parlak bir geleceğin olabilir" deseler de, ben bir gün yine ihraç olur muyum stresini yaşamıyorum desem yalan söylemiş olurum. Bir de beni işe alan, ve güvenen yöneticilerimi yüz üstü bırakmış olur muyum vicdanı yapıyorum.

1 ay sonra malum olayların başlamasının üzerinden 7 yıl geçecek. Hayatımı sizce yurt dışında sürdürerek, artık adaleti uzaklarda mı beklemeliyim, yoksa burada kalıp çalışmaya devam mı etmeliyim?

 

NOT: Komisyon tarafından öne sürülen KRİTER'ler daha komik olduğu için yazılmamıştır.

 

@akademi Teşekkür ederim, fırsat mı fırsat haklısınız. Ancak Vicdan'ın yanında mevcut pozisyonum gereği de acaba'larım var.

@The Oracle Muhakkak kendinizce rasyonel olarak neden gitmem gerektiğine dair görüşlerinizi yazınız. Ben çünkü bunları merak ediyorum. Tarafsız beni müstear ismim le tanıyıp, bazen aklınızla bazen duygularınızla bana ışık tutabileceğinizi ümit ediyorum.

@Herşeyeinanabiliri Bence yazın siz de. Silmeyiniz, zaten yazmanız için açtım bu başlığı. Forumun amacı da bu degil mi, birbirimize yazarak fikrimizi belirterek destek olmak?

@Karagöz hocam, aslında ben 2019 yılından beri kendime farklı bir hayat kurarak, buradan ya da gerçek hayatta kaderdaşlarıma destek olmaya gayret ediyordum. Ancak göreve iade anlamında çukurdayım söylediğiniz gibi. Yurt dışı belki artık buralardan uzaklaşıp her şeyi geride bırakmak adına çok güzel bir imkan. Ama yukarıda da bahsettiğim gibi, bunun gerçekten doğru bir karar olduğuna inanmak istiyorum. Forumda özlenilmiş olduğumu i bilmek ayrıca benim için özel oldu hocam. Sağolun.

@Bla Bla Bla Teşekkür ederim detaylı bir yazı yazmışsınız. Ben de zaman zaman kısa süreli olsa da yurt dışında çalıştım, ama bunlar 2-3 haftayı geçmeyen işlerdi. Çok kolay adapte olabilen, ve sıkıntı çekmeyen birisiyim. Eğer yurt dışına gidersem, söylediğiniz gibi bana farklı değerler katacağından eminim. Ülkede liyakatsizlerin görevlere gelmesi vs. gibi can sıkıcı konuları ben de çalıştığım işte görüyorum. İnanın ben de isyan ediyorum.

@Bob Marley teşekkür ederim, tavsiye için hocam.

@Nilen1302 Valla, eski kurumum benimle çalışmak zorunda. Hatta özel protokolde yan yana duruyoruz. Dedim ya Hayat bu kadar bazen kötü sürprizler yapıyor insanlara

Herkesin yazdıklarını en az 2 kez okudum. Yazın, bana ışık olun ama lütfen yazın.

[Herşeyeinanabiliri 140]

Badi Ekrem, 7 saat önce yazdı:

Bence yazın siz de. Silmeyiniz, zaten yazmanız için açtım bu başlığı.

Sayın @Badi Ekrem  ;

1. Sizi buraya baglayan şey nedir.(Bende ve çoğumuzda kalmadi/ Görmekten mutluluk duyduğumuz ama goturemiyecegimiz bize ihtiyacı olan insanlar,toplumsal kültür, uyum sağlayamama korkusu gibi dissal sebepler)

2. Mutluluk icin onemli olan çoğu zaman huzur, başarıya ulasabilme, güven duygusu gibi manevi olgular  diye dusunuyorum. Bu ve buna benzer duyguları hissedebiliyormusunuz. Yada gitme ihtimaliniz olan yerde daha aziyla mi yaşayacaksınız burası da onemli.

Benim en onemli kriterlerim bunlar. Kendimden çok da cocuklarim için.