İçeriği gör
MSA

dilekçe Ankara i̇lgili i̇dari Mahkemesi Cevaba Cevap Dilekçesi - 2

Önerilen Yorum

İdari mahkeme iptal davası sürecinizde kurumun savunmasına karşı cevap dilekçesidir. Dilekçe ekte sunulmuştur.

Alıntı

......... .... İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞINA

                                                                      

DOSYA NO                          : 2016/ ..... Esas

 

DAVACI                                : …….. (T.C: …….)

ADRESİ                                : ..............................

 

DAVALI                                : ..............................

VEKİLİ                                 : ..............................

 

KONU                                   : Davacının ..../...../...... tarihli davaya cevap dilekçesinde bahse konu ettiği hususların hukuka aykırılığına dair cevaba cevap dilekçemin sunulmasıdır.

 

AÇIKLAMALAR

 

1)             Davalı, mahkeme nezdinde görülen ve meslekten çıkarılmamın iptali talebiyle açmış olduğum davaya ilişkin sunduğu cevap dilekçesinde;

 

§  15 Temmuz 2016 günü TSK içinde örgütlenmiş bir grup tarafından demokratik anayasal düzenin cebir ve şiddet kullanılarak ortadan kaldırılmak istendiğini, bu girişimin engellendiğini,

§  Akabinde Bakanlar Kurulu tarafından ilan edilen 20/07/2016 tarihli Olağanüstü Hal sonrasında çıkartılarak Resmi Gazetede yayımlanan 667 Sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin KHK’nın 4. Maddesinde Terör Örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu değerlendirilenlerin kamu görevinden çıkarılacağının öngörüldüğünü;

§  668 Sayılı KHK’nın 4. Maddesinde ise, 11/10/1983 tarihli ve 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununa tabi personelin, Yükseköğretim Kurulu Başkanının teklifi üzerine Yükseköğretim Kurulunun kararıyla; yükseköğretim kurumları ile yükseköğretim üst kuruluşlarındaki 657 sayılı Kanuna tabi personel bakımından ise yükseköğretim kurumları ile yükseköğretim üst kuruluşlarının en üst yöneticisinin teklifi üzerine, yükseköğretim kurumlarında Üniversite Yönetim Kurulunun, yükseköğretim üst kuruluşlarında ise Yükseköğretim Kurulunun kararıyla kamu görevinden çıkarılacağını,

§  Bu düzenlemeler gereğince başta Fetö/Pdy olmak üzere terör örgütlerine veya MGK’ca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu değerlendirilen kişilerin tümünün kamu kurum ve kuruluşlarından çıkarılmak istendiğinin anlaşıldığı,

§  KHK lar ile öngörülen meslekten veya kamu görevinden çıkarmanın,  adli suç veya disiplin suçu işlenmesi karşılığında uygulan yaptırımlardan olmadığı ve olağanüstü tedbir niteliğinde olduğu,

§  Savunma alınmasının zorunlu olmadığı,

§  Yaptırım için terör örgütleriyle, faaliyetleriyle veya darbe teşebbüsüyle kişiler arasında bağ kurulmasına veya irtibatın tespitine ve bunun sübut bulmasına ihtiyaç olmadığını, İRTİBATLI OLUNDUĞUNUN DEĞERLENDİRİLMESİNİN YETERLİ OLDUĞU, BU DEĞERLENDİRMENİN YAPILMASI İÇİN DE DELİLE DAYANMA ZORUNLULUĞUNUN OLMADIĞI iddia edilmiştir.

 

2)             Bu iddiaların yasal bir mesnedi olmadığı gibi, keyfiliğe yol açtığında, ulusal ve uluslararası mevzuatla korunan tüm temel insan haklarına aykırı olduğunda şüphe yoktur. Dava dilekçemde de arz ettiğim üzere, davalının iddiasının aksine hayatımın hiç bir döneminde, hiçbir illegal yapı veya oluşum içinde bulunmadım. Zaten ne idare tarafından yapılan işten çıkarılmam işleminde ne de davaya verilen cevapta aksi yönde en küçük bir delil dahi dosyaya ibraz edilmemiştir. Aksine cevap dilekçesinde illegal bir örgüte üye olmanın işten çıkarma için gerekmediği, bu yönde bir değerlendirme yapılmasının yeterli görüldüğü, delil sunma şartı olmadığı, takdir hakkı kapsamında işlemin yapılmasının yeterli olduğu açıkça yazılmıştır. Ancak bu soruşturma ile ilgili hakkımda aleyhe hiçbir delil sunulmamaktadır. Hakkımda bu işlemi tesis eden yetkililerin, hangi veriye veya bilgiye dayanarak “benim FETÖ/PDY yapılanması ile irtibatlı olduğuma” kanaat getirdiklerini bilmiyorum. Yukarıda da ifade ettiğim üzere bu husus tarafıma da izah edilmemekte hatta edilememektedir. YANİ DELİLSİZ, SÜBJEKTİF VE KEYFİ BİR İŞTEN ÇIKARMA İŞLEMİ YAPILDIĞINI DAVALI CEVAP DİLEKÇESİNDE KABUL ETMİŞTİR.

 

3)             Dava konusu işlem sebebiyle, işlemediğim bir suçtan dolayı terör örgütü üyeliği ile veya bağlantılı olmakla suçlanmaktayım. Bir suçun varlığı incelenirken suçun unsurları bakımından değerlendirilmesi gerekmektedir. Yani suçun maddi unsurları, manevi unsurları, hukuka aykırılık unsurları, nitelikli halleri, kusurun varlığı-yokluğu, suçun özel görünüş biçimleri alt unsurları ile birlikte tek tek ele alınmalıdır. Aksi takdirde salt kanunda yazılı metin yazılarak suç ve ceza tayini yapılamaz. Bir eylemin suç olarak tanımlanması için maddi ve manevi unsurun birlikte gerçekleşmesi gereklidir. Maddi unsur eylemin kanunda suç olarak tanımlanmış olması, manevi unsur ise kişinin bu eylemi kasıt veya taksir ile işlemiş olmasıdır.

 

4)             Mezkur KHK dayanak gösterilerek hakkımda tesis edilen işlemde, iddia edilen fiilin tarafımdan ne suretle, ne zaman işlendiğine ilişkin tek bir kelime dahi görülmemektedir. Kim tarafından ne zaman ve nasıl işlendiği tam olarak bilinmeyen ve tespit edilmeyen bir fiilin tarafımdan yapıldığı şeklindeki bir ön kabul, fiil, fail ve nedensellik bağı gibi temel esaslardan yoksun bir karar verildiğini gözler önüne sermektedir. Fail tespit edilememiş, fiilin ne olduğu açıklanamamış, fail ile fiil arasındaki ilişki, sonuç ile fiil arasındaki nedensellik bağı izah edilememiştir.

 

5)             Suçun unsurları incelenirken; eylemi gerçekleştiren fail de net olarak ortaya konulmalıdır. İşlemde bu husus hiçbir şekilde açıklanmamıştır. Burada her bir kişi için suç olduğu iddia edilen eylemin ne olduğu, bu eylem ile fail arasındaki illiyet bağının ne olduğu hiçbir tereddüde meydan bırakmayacak şekilde açıklanmalıdır. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun temel bir ilkesi olan “şüpheden sanık yararlanır” kaidesi görmezden gelinmiştir. Benim ve aynı durumdaki diğer kamu görevlilerinin doğal suçlu olarak görülmesi, tesis edilen işlemin kamu yararı amacı taşımadığını ve siyasi saiklerle yürütüldüğünü, takdir hakkı ile açıklanamayacak bir işlemin sınırsız ve keyfi bir takdir hakkı kullanılarak tesis edildiğini, dolayısıyla da hukuka aykırı olduğunu ortaya koymuştur.

 

6)             İlgili işlem metni incelendiğinde; isnat edilen hangi eylemin şahsıma yöneltildiği, hangi eylemi icra veya ihmal ettiğimin belirsiz olduğu, zaten mahiyeti itibarıyla belirsiz bir çerçeve çizildiği, bu haliyle de isnadın maddi unsurunun bulunmadığı açıktır.

 

7)             Dava konusu işlem kapsamındaki isnadın niteliği açısından özel kast gereklidir. Fail bu durumu bilmeli ve bunu istemelidir. Taksirle işlenmesi mümkün değildir. Kasıt olmadığı takdirde manevi unsur gerçekleşmiş olmayacağından, suç oluşmayacaktır. İşlemediğim bir suç dolayısı ile itham edilmekte olduğum halde, bir de işlemediğim bir suç için kasıtla hareket ettiğimin ifade edilmesi hukuki temelden yoksun bir itham olacaktır.

 

?             Suçun maddi ve manevi unsurlarının birinin eksik olması konuyu suç olmaktan çıkarır, bu durum hukukun genel ilkesidir. İdare daha eylemin ne olduğunu ve failin kim olduğunu tespit edememiştir. İdarece yapılan bu işlemin hukuk bilgi ve eğitimine haiz kişilerce soruşturulmasının gerekmekte olduğu, aksi durumda yanlış karar sebebiyle telafisi mümkün olmayan zararların ortaya çıktığı/çıkacağı ise izahtan varestedir.

 

9)             Yukarıda da anlatıldığı üzere şahsımın isnat edilen eylemler ve darbe teşebbüsünde bir dahli yoktur. Dava konusu işlemde, suçun tarafımdan işlendiğine dair bir tek somut delil ortaya konmamıştır. Delil olmadan kanaate gidilemeyeceği ve şüpheden sanığın yararlanacağı temel hukuk ilkelerindendir. Kaldı ki, bırakın kesinleşmiş mahkeme kararını, hakkımda verilmiş bir disiplin cezası dahi bulunmamaktadır.

 

10)           Danıştay 12. Dairesi'nin yerleşik içtihatlarının tartışıldığı toplantı sonunda yayımlanan raporun devamında, Memur Disiplin Hukuku'nda İspat Konusu, disiplin soruşturmasının olayı ve soruşturulan memurun disiplin sorumluluğunu ortaya koyma bakımından yetersiz olması ve soruşturmadaki eksikliklerin tamamlanması halinde olayın aydınlanacağının anlaşılması halinde, İŞLEMİN SORUŞTURMANIN YETERSİZLİĞİ GEREKÇESİYLE İPTAL EDİLMESİ GEREKTİĞİ, soruşturmada gerekli tüm delillerin toplandığı ve soruşturmanın yeterli olduğu sonucuna ulaşılması halinde; dosyadaki tüm bilgi belgeler değerlendirilerek suçun işlenip işlenmediği hususunun irdelenmesi gerektiği, olayı kesin şekilde çözümleyen deliller var ise (örneğin ikrar, ceza mahkemesi kararına istinaden yapılan teknik takipte elde edilen iletişim tutanaklarındaki kesin bilgiler, göreve gelmeyen kişi hakkında usulüne uygun olarak günü gününe tutulmuş tutanaklar, bina giriş-çıkış kayıtları vb.) bu delillere dayanılarak karar verilebileceği, kesin deliller bulunmaması halinde, tanık ifadeleri, olayın gerçekleşme şekli vs. tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; fiilin gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda kesin bir vicdani kanaat oluşması halinde, bu kanaate esas alınan deliller belirtilerek karar verilmesi gerektiği, buna karşılık soruşturma dosyasında gerekli tüm deliller elde edildiği halde bu delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucu fiilin gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda her türlü şüpheden uzak kesin bir vicdani kanaate ulaşılamaması halinde "şüpheden sanık yararlanır ilkesi" gereği fiilin sübuta ermediği sonucuna ulaşılarak disiplin cezasının iptal edilmesinin uygun olacağı, belirtilmiştir.[1]

 

[1] Hakimler Ve Savcılar Yüksek Kumlu Hukuki Müzakereler Toplantısı 17-23 Kaim 2013 /ADANA

 http://hmt.hsvk.gov.tr/toplantilar/2Q13/idari-yargi/guz/adana/raporlar/dl2.pdf

 

 

İDARE-MAHKEMESİ-İPTAL-DAVASI-CEVABA-CEVAP.docx


• 679 KHK EGM • İade 20.11.2019 • Tebliğ 29.11.2019 • Atama 05.08.2020 • Göreve Başlama 14.09.2020 • Emeklilik LOADING...

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Konuk k__baser

Teşekkürler 

 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Gerçekten cevap yazısında kurum  "Yaptırım için terör örgütleriyle, faaliyetleriyle veya darbe teşebbüsüyle kişiler arasında bağ kurulmasına veya irtibatın tespitine ve bunun sübut bulmasına ihtiyaç olmadığı, İRTİBATLI OLUNDUĞUNUN DEĞERLENDİRİLMESİNİN YETERLİ OLDUĞU, BU DEĞERLENDİRMENİN YAPILMASI İÇİN DE DELİLE DAYANMA ZORUNLULUĞUNUN OLMADIĞI." demiş mi ?


692 - RET - EA kodlama + Üst amir kanaati - 21. İdare Mah.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Kurumun gönderdiği cevap dilekçesine cevap verme süresi var mıdır? Bu süreyi kaçırmış olsam bile cevaba cevap dilekçesi yazabilir miyim? Teşekkürler


672 KHK - Ret - Banka , sendika - Ankara 21. İdare 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
BAHADIR AKINCI, 3 saat önce yazdı:

Kurumun gönderdiği cevap dilekçesine cevap verme süresi var mıdır? Bu süreyi kaçırmış olsam bile cevaba cevap dilekçesi yazabilir miyim? Teşekkürler

Kurumun ilk savunması (sizin dava dilekçenize karşılık verdiği cevap) size tebliğ edildikten sonra 30 gün süreniz var. Cevap vermek zorunda değilsiniz. Süreyi kaçırırsanız cevap verebilirsiniz yasal olarak hak iddia edemezsiniz. 

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu;

Tebligat ve cevap verme:

Madde 16 – 1. Dava dilekçelerinin ve eklerinin birer örneği davalıya, davalının vereceği savunma davacıya tebliğ olunur.

2. Davacının ikinci dilekçesi davalıya, davalının vereceği ikinci savunma da davacıya tebliğ edilir. Buna karşı davacı cevap veremez. Ancak, davalının ikinci savunmasında, davacının cevaplandırmasını gerektiren hususlar bulunduğu, davanın görülmesi sırasında anlaşılırsa, davacıya cevap vermesi için bir süre verilir.

3. Taraflar, yapılacak tebliğlere karşı, tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde cevap verebilirler. Bu süre, ancak haklı sebeplerin bulunması halinde, taraflardan birinin isteği üzerine görevli mahkeme kararı ile otuz günü geçmemek ve bir defaya mahsus olmak üzere uzatılabilir. Sürenin geçmesinden sonra yapılan uzatma talepleri kabul edilmez.

4. Taraflar, sürenin geçmesinden sonra verecekleri savunmalara veya ikinci dilekçelere dayanarak hak iddia edemezler. (Ek cümle: 11/4/2013-6459/4 md.) Ancak, tam yargı davalarında dava dilekçesinde belirtilen miktar, süre veya diğer usul kuralları gözetilmeksizin nihai karar verilinceye kadar, harcı ödenmek suretiyle bir defaya mahsus olmak üzere artırılabilir ve miktarın artırılmasına ilişkin dilekçe otuz gün içinde cevap verilmek üzere karşı tarafa tebliğ edilir

 


689 KHK, TSK, 2' nci derece akraba gerekçe edilerek mağdur. OHAL Komisyonundan iade. 08.12.2022 ve an itibariyle Asker olarak mesleğe dönüş davası red. Araştırma Merkezinde şimdilik devam. Pes etmek yok.

13.03.2023 itibariyle eski mesleğim olan askerlik mesleğine atanmamla ilgi davada  kesin hükmüyle lehime karar verilmiştir.

07.04.2023 itibariyle eski mesleğime görevlendirme yazısı tebliğ edildi.

14 Nisan 2023 itibariyle kamu görevinden çıkarıldığında son çalıştığım birlik ve görevde mesaiye başladım.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Merhaba, kurumun gönderdiği cevap dilekçenin üstünden 1 sene geçti bende cevap veremedim o zamanlarda şimdi nasıl bir yol izlemem lazım?teşekkürler şimdiden 


(679 KHK -RET-BANKA/SENDİKA-ANKARA 20.İDARİ)

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Konuk
Sekreter_35, 3 saat önce yazdı:

Merhaba, kurumun gönderdiği cevap dilekçenin üstünden 1 sene geçti bende cevap veremedim o zamanlarda şimdi nasıl bir yol izlemem lazım?teşekkürler şimdiden 

@Sekreter_35 Kanunen cevap verme süreniz dolmuş olsa da siz cevap mahiyetinde dilekçenizi gönderebilirsiniz. Göndereceğiniz dilekçe"beyan dilekçesi" olarak dikkate alınacaktır.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Merhaba, cevaba dilekçesi tam olarak nereye gönderilecek ptt yolu ilgili idare mahkemesine mi yoksa herhangi bir asli hukuk mahkemesi üzerinden mi gönderilecek


Khk_701

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Merhaba Akadaşlar, 

Kurumun birinci cevabını 22 Haziranda Uyapta gördüm.Süre, Cevap evrakının fiziki olarak tebliğiyle mi başlayacak yoksa UYAP'a konulmasıyla başlamış mı oluyor?    İnternet kaynaklarından yararlanarak bir haftadır cevaba cevap oluşturmaya çalışıyorum. Ama doğrusu, Kurumun birinci (Sanıyorum tamamı  şablon) savunması ile ilgili ne yazacağımı nasıl yazacağımı çokta (çok değil aslında hiç) bilememekteyim. Çünkü  ancak  3-4  örnek bulabildim. Mevcut  örnekler, kurum savunmasında yazılanlarla ve ve benim dava dilekçemle  çok fazla alakalı değil.  Gerçi kurumun savunmasının  benim dava dilekçemin içeriğiyle hiç mi hiç alakası yok gördüğüm ve anladığım kadarıyla...Bundan dolayı  Cevaba cevap için bir taslak veya bir format oluşturamadım. Bu konuda   bana yardımcı olabilir misiniz, veya neler önerebilirsiniz? (Bu bölümlerde şu ana kadar yapılan tavsiyeleri ve  verilen mesajları da yakalyabildiğim kadarıyla kaçırmamaya çalışıyorum.)  Teşekkür ederim. 

 


672 - İdare Mahkemesi (1.cevaba cevap hazırlık-Tebliğ: 10 Temmuz). Sendika, Dernek, Cihan Medya, SMS

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
hu25, 12 saat önce yazdı:

Merhaba Akadaşlar, 

Kurumun birinci cevabını 22 Haziranda Uyapta gördüm.Süre, Cevap evrakının fiziki olarak tebliğiyle mi başlayacak yoksa UYAP'a konulmasıyla başlamış mı oluyor?    İnternet kaynaklarından yararlanarak bir haftadır cevaba cevap oluşturmaya çalışıyorum. Ama doğrusu, Kurumun birinci (Sanıyorum tamamı  şablon) savunması ile ilgili ne yazacağımı nasıl yazacağımı çokta (çok değil aslında hiç) bilememekteyim. Çünkü  ancak  3-4  örnek bulabildim. Mevcut  örnekler, kurum savunmasında yazılanlarla ve ve benim dava dilekçemle  çok fazla alakalı değil.  Gerçi kurumun savunmasının  benim dava dilekçemin içeriğiyle hiç mi hiç alakası yok gördüğüm ve anladığım kadarıyla...Bundan dolayı  Cevaba cevap için bir taslak veya bir format oluşturamadım. Bu konuda   bana yardımcı olabilir misiniz, veya neler önerebilirsiniz? (Bu bölümlerde şu ana kadar yapılan tavsiyeleri ve  verilen mesajları da yakalyabildiğim kadarıyla kaçırmamaya çalışıyorum.)  Teşekkür ederim. 

 

Sayın hu25,

Cevap süresi size elden evrakın teslim edildiği gün "0" olacak şekilde ertesi gün "1. gün" olarak başlar. Savunmayı ve hazırlayacağınız dilekçeyi paylaşabilirseniz inceleyebiliriz.


689 KHK, TSK, 2' nci derece akraba gerekçe edilerek mağdur. OHAL Komisyonundan iade. 08.12.2022 ve an itibariyle Asker olarak mesleğe dönüş davası red. Araştırma Merkezinde şimdilik devam. Pes etmek yok.

13.03.2023 itibariyle eski mesleğim olan askerlik mesleğine atanmamla ilgi davada  kesin hükmüyle lehime karar verilmiştir.

07.04.2023 itibariyle eski mesleğime görevlendirme yazısı tebliğ edildi.

14 Nisan 2023 itibariyle kamu görevinden çıkarıldığında son çalıştığım birlik ve görevde mesaiye başladım.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Cevap Yaz

Şimdi cevap yazıp sonra kayıt olabilirsiniz. Eğer hesabınız mevcutsa, giriş yaparak üye isminizle cevaplayabilirsiniz.
Not: Gönderiniz görünmeden önce editör tarafından kontrol edilip onaylanacaktır.

Konuk
Yanıtla...

×   Yapıştırdığınız içerik biçimlendirme içeriyor.   Restore formatting

  Only 75 emoji are allowed.

×   Yapıştırdığınız bağlantı uyarlandı.   Yalnızca link göster?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.




×
×
  • Yeni Oluştur...