İçeriği gör

Arşivlendi

Bu konu arşivlendi ve daha fazla yanıtlara kapatıldı

Temur Temur

Ohal red kararı

Önerilen Yorum

Merhaba kalaygelsin. Ohal red kararına iptal dilekçesi hazırlıyorum.

Öncelikle ;

Benim hakkımda soruşturma var iken daha kavuşturmaya dahi başlanmamışken tutukluluğumun 5. Ayı ihraç edildim. Mahkemem,  ihraç olduktan 2 sene sonra sonuçlandı ve dosyam istinafda şuan . aynı zamanda ohal red kararı verdi ve gerekçeyi de mahkeme kararımı yazmışlar. Şimdi bu komisyon müneccim mi ki beni mahkeme kararından 2 sene önce atıyor yada iki sene önce Daha hakkımda kesinleşmiş hiçbir somut durum yok iken neden attılar? 

1. Gerekçe gösterdiği mahkeme kararım , Yargıtay onaylamadığı halde kesin karar sayılıp gerekçe gösterebilirler mi ? 

2. Madem mahkeme kararımı gerekçe göstereceklerdi neden kararı beklemeden iki sene önceden attılar? 

Kafamda deli sorular ?

Bu bahsettiğim konularla ilgili dilekçemde bahsetmek niyetindeyim fakat hangi kanun maddesine dayanarak yapılan usulsüzlüğü nasıl ve etkili  açıklayacağımı bilmiyorum. 

Vakit bulurda cevaplarsanız sevinirim. Şimdiden tşkler.

Birde karar bana posta yoluyla 09.07.2019 tarihinde tebliğ edildi şuan iptal dilekçemi hazırlamaya çalışıyorum adli tatilden önceye yetiştirmeyeceğim. Yeni adli dönem başladığında mı  dilekçemi vermem gerekir yoksa ank idari mahkemesinin nöbetçi mahkemesi var mı ? 60 günlük süreyi kaçırmak istemiyorum. Ne yapmam nasıl önlem almam gerekir . Tşkler


TEMURKRAL

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Özelden gönderdiğiniz soruya da cevap yazdım.

Geçmiş olsun. Mümkünse komisyon kararını paylaşırmısınız. Kişisel bilgilerinizi kapatabilirsiniz sıkıntı yok. Paylaşımınızdan yola çıkarak yapacağımız yorumlarda hata olacaktır.

Öncelikle KHK ile yapılan işlem için, uygulamada ceza almanız, almamış olmanız, soruşturmanız, kovuşturmanız beklenmedi. Buna gerek duyulmadı o zaman. Her ne kadar khk nın ilgili maddesinde ".....irtibatı iltisakı olan" yazsada.

Komisyonunda böyle bir derdi yok. Çünkü komisyonun kuruluşuna dair kanunda, müracaatlara ve kişilerin durumlarına irtibat-iltisak yönünden bakılacağından bahsedilmiş. Komisyonun görevi yasama organı tarafından yapılan ve bu nedenle mahkemelerin bakmaya yetkimiz yok dedikleri KHK larda verilen kararları idari işleme çevirmek. Dolayısıyla mahkeme yolu açılıyor.

Olaya duygusal yaklaşmayın. Komisyon kararınızdaki gerekçelerden yola çıkarak, gerekirse bekletici mesele talepli bir başvuru yapmanızı tavsiye ederim.

Adli tatil sizi bağlayan bir durum değil. Sizin 09.07.2019 tarihinde tebliğin yapıldıysa 10.07.2019 gününün sayaç 1 kabul edin ve 60 gününüz var. Dileşenizi 5347 sayılı İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU' nun;

"Dilekçelerin verileceği yerler: Madde 4 – Dilekçeler ve savunmalar ile davalara ilişkin her türlü evrak, Danıştay veya ait olduğu mahkeme başkanlıklarına veya bunlara gönderilmek üzere idare veya vergi mahkemesi başkanlıklarına, idare veya vergi mahkemesi bulunmayan yerlerde büyükşehir belediyesi sınırları içerisinde kalıp kalmadığına bakılmaksızın asliye hukuk hakimliklerine veya yabancı memleketlerde Türk konsolosluklarına verilebilir." maddesi gereği, tanıma uygun olan size en yakın mahkemeye verebilirsiniz.


689 KHK, TSK, 2' nci derece akraba gerekçe edilerek mağdur. OHAL Komisyonundan iade. 08.12.2022 ve an itibariyle Asker olarak mesleğe dönüş davası red. Araştırma Merkezinde şimdilik devam. Pes etmek yok.

13.03.2023 itibariyle eski mesleğim olan askerlik mesleğine atanmamla ilgi davada  kesin hükmüyle lehime karar verilmiştir.

07.04.2023 itibariyle eski mesleğime görevlendirme yazısı tebliğ edildi.

14 Nisan 2023 itibariyle kamu görevinden çıkarıldığında son çalıştığım birlik ve görevde mesaiye başladım.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş



  • İletiler

    • Bir düşüncem de KHK mağdurlarıyla ilgili... Mağdurlar bu işin çözümünün peyder pey olacağını bir türlü anlayamadı... pazarlamada "foot at the door" diye bir tabir vardır, yani ayağınızı kapıya koyabilirseniz, satışı büyük ihtimalle halledersiniz... burada da o ayak, ufak da olsa, KHK'lı bir grubun toplu iade olmasıydı... mesela takipsizlik-beraat alanlar iade olabilseydi, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iade olma yolu açılacaktı, çünkü o kapı açılmış olacaktı bir kere... ama bunun yerine ne zaman takipsizlik alanların iadesi gündeme gelse, diğer tüm KHK'lılar "bizde, bizde, bizde..." demeye başladı ve o kapıya ayak bu yüzden hiç konulamadı, çünkü kapı hiç açılamadı... Bu talepler nedeniyle, iade işi toplum nazarında en ağır kişinin iade olacağı şeklinde ve çok ağır mali külfete neden olacak şeklinde yorumlandı veya imajı o şekilde verildi (Abdurrahman Dilipak'ın idareyi KHK'lılarla ilgili mali külfetle korkutma twitini hatırlayın)... halbuki hep beraber en azından takipsizlik-beraat alanlar gibi toplum vicdanını da kanatan bir kesimin iade olmasını savunsaydık, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iadesi toplum nazarında daha kabul edilebilir hale gelecekti...
    • dostlar cidden olanağı olan yurtdışı da düşünsün. yıllardır söyledik. şahsen iade olunca da geri dönmeyi düşünmüyorum. 
    • KHK'lıların çoğunluğu bu ülkenin en dürüst, akıllı ve çalışkan kişileridir.. memur olarak doğmadık, hatta memurluk kendi adıma hiç girmemem gereken bir alandı, vasat kişilerle muhatap ola ola, beni de ortalama düşünen, risk alamayan biri yaptı... halbuki dışarıda da yapabileceğimiz birçok iş ve alan var... zaten piyasada düzgün iş yapan adam yok... eğer ilgilendiğimiz alanda gayret gösterirsek,  dürüst ve düzgün çalışırsak, eski işimize gerek kalmayacak ve ayakta durabilecek kadar kazanabileceğimize inanıyorum...
    • Daha önce de yazdım, beklentiye girmek en büyük hayalkırıklıklarının ve depresyonun temel sebebidir... KHK'lılara yapılan muamele bu ülkede kimseye yapılmamıştır, yanımızda birkaç kişi ve Allah dışında kimse yok, bizi bizden başka anlayan da o yok... toplum bizi sanki tamamen unutmuş gibi, bir anda sanki görünmez olduk (buna benzer bir bölüm Black Mirrorda vardı, suçlu kişi kimse tarafından görünmez hale geliyordu)... bu sürecin birgün biteceğini elbet biliyorum ama o zamana kadar akıl ve beden sağlığını korumak için hiç dönmeyecekmiş gibi düşünüp, kendimize yeni bir hayat kurmaktan başka yolumuz yok... birgün inşallah iade olduğumuzda da, zaten kolaylıkla yeni sürece adapte olunur... lütfen artık beklentiye girip, yaranıza daha fazla tuz basmayın, bırakın yara kabuk bağlasın... birşeylerle meşgul olmak (tercihen toprakla), zihni en iyi rehabilite yoludur...
    • Yazıp yazıp siliyorum sayın Aylin. Forumda 5. senemdeyim. 8 yıldır dünyanın en saçma en alakasız en akılsızca iftirasıyla uğraşıp duruyoruz hepimiz. Şurada senelerdir geçecek diye insanlara moral vermeye çalışıyorum. Beni şarlatan ilan etseniz haklısınız ne diyim. geçecek ama daha yılları var bu işin. Oyalanacak şeyler bulmaya çalışın. Yıllarınız gençliğiniz geri gelmeyecek dostlar.
×
×
  • Yeni Oluştur...