İçeriği gör

Arşivlendi

Bu konu arşivlendi ve daha fazla yanıtlara kapatıldı

Anka679

mütalaa Cumhuriyet Savcısı Mütalaası Yargılama Tck 314 Değil Tck 220/2 Den Yapılmalı

Önerilen Yorum

Gn.Editör

T.C

……………………

CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI

 

Mahkeme Esas No   :……………

Savcılık Mütalaa No :…………....

 

………………… AĞIR CEZA MAHKEMESİNE

 

Yukarıda yazılı dosyanızda Cumhuriyet Başsavcılığımızdan görüş istenmekle;

 

            Sanığın sadece FETÖ/PDY terör örgütü mensuplarınca kullanılan Bylock isimli programı kullandığı, kullanıcı adının …….” olduğu, ID numarasının “……” olduğu,şifresinin “…...74” olduğu, Bylock rehberinde hakkında daha önce FETÖ/PDY üyeliği kapsamında işlem yapılan … .., …., Ömer ….., …… gibi örgüt mensuplarının bulunduğu, mesaj içeriklerinden sanığın örgüt adına ortaokul öğrencilerinin eğitim faaliyetiyle ilgilendiğinin anlaşıldığı, sanığın programı 22/04/2015 tarihinden 13/02/2016 tarihine kadar kullandığı, böylelikle sanığın sadece örgüt mensuplarının gizliliği temin amacıyla kurdukları gizli iletişimi sağlayan haberleşme programını kullandığı ve örgüt adına ortaokul öğrencilerinin eğitim faaliyetlerini yürüttüğü, elde edilen delillerin sanığın örgüt üyeliğinden mahkumiyeti için yeterli olduğu, her ne kadar sanık hakkında TCK’n un 314/2 maddesi kapsamında terör örgütü üyeliğinden cezalandırılması için kamu davası açılmış ise de; sanığın dahil olduğu örgütün terör örgütü olduğunu bildiğine dair dosyada delil elde edilememiş olması, örgütün hain ve sinsi yüzünü gizleyerek kendisini ahlak ve erdem hareketi olarak tanıtması, toplumun büyük bölümünde de algının bu şekilde olmuş olması, ancak 17-25 Aralık süreci ile örgütün adliye yapılanması kanalı ile hükümet ve devlet erkanını aşağılamaya ve cezalandırmaya yönelik eylemlerde bulunduğu, bu kapsamda örgütün medya ve halk nezdinde sorgulanmaya başlandığı, dolayısı ile sanığın mensup olduğu yapının hukuk aracılığı ile suç işleyen bir suç örgütü olduğunu bilebilecek durumda bulunduğu, ancak örgütün 15 Temmuz hain darbe girişimine kadar silahlı terör örgütü olduğunu bilebilecek bir konumda bulunmadığı, dolayısıyla sanığın örgütün silahlı suç örgütü değil, suç işlemek amacıyla kurulan bir suç örgütü olduğu yönünde hataya düştüğü, TCK’nun 30/2. maddesinde; bir suçun daha ağır veya daha az cezayı gerektiren nitelikli hallerinin gerçekleştiği hususunda hataya düşen kişinin, hatasından yararlanacağı yönündeki hüküm karşısında, sanığın hata hükümleri sebebiyle silahlı terör örgütüne üye olma suçu yerine, suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olma suçundan cezalandırılması kanaatine varılmış olmakla;

1-) Sanığın TCK’nun 220.2.53.1.2.3 maddeleri uyarınca CEZALANDIRILMASINA,

2-) Sanığın gözaltında ve tutuklulukta geçirdiği sürelerin TCK 63/1. maddesi uyarınca cezasından MAHSUBUNA,

3-) Tutuklulukta geçen süre ve muhtemel kanun yollarında geçecek süre de dikkate alınarak sanığın yurt dışına çıkış yasağı öngören adli kontrol hükümleri ile TAHLİYESİNE,

4-) Yargılama giderlerinin sanıktan TAHSİLİNE, karar verilmesi

      Kamu adına talep ve mütalaa olunur. 09/01/2019

…………………..

Av. Rahmi Ofluoğlu

https://www.adaletbiz.com/ceza-hukuku/feto-davalarinin-kaderini-degistirecek-mutalaa-h240981.html

 


?? Hukuk ve Adalet ??'' SADECE ''

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş



  • İletiler

    • KHK'lıların çoğunluğu bu ülkenin en dürüst, akıllı ve çalışkan kişileridir.. memur olarak doğmadık, hatta memurluk kendi adıma hiç girmemem gereken bir alandı, vasat kişilerle muhatap ola ola, beni de ortalama düşünen, risk alamayan biri yaptı... halbuki dışarıda da yapabileceğimiz birçok iş ve alan var... zaten piyasada düzgün iş yapan adam yok... eğer ilgilendiğimiz alanda gayret gösterirsek,  dürüst ve düzgün çalışırsak, eski işimize gerek kalmayacak ve ayakta durabilecek kadar kazanabileceğimize inanıyorum...
    • Daha önce de yazdım, beklentiye girmek en büyük hayalkırıklıklarının ve depresyonun temel sebebidir... KHK'lılara yapılan muamele bu ülkede kimseye yapılmamıştır, yanımızda birkaç kişi ve Allah dışında kimse yok, bizi bizden başka anlayan da o yok... toplum bizi sanki tamamen unutmuş gibi, bir anda sanki görünmez olduk (buna benzer bir bölüm Black Mirrorda vardı, suçlu kişi kimse tarafından görünmez hale geliyordu)... bu sürecin birgün biteceğini elbet biliyorum ama o zamana kadar akıl ve beden sağlığını korumak için hiç dönmeyecekmiş gibi düşünüp, kendimize yeni bir hayat kurmaktan başka yolumuz yok... birgün inşallah iade olduğumuzda da, zaten kolaylıkla yeni sürece adapte olunur... lütfen artık beklentiye girip, yaranıza daha fazla tuz basmayın, bırakın yara kabuk bağlasın... birşeylerle meşgul olmak (tercihen toprakla), zihni en iyi rehabilite yoludur...
    • Yazıp yazıp siliyorum sayın Aylin. Forumda 5. senemdeyim. 8 yıldır dünyanın en saçma en alakasız en akılsızca iftirasıyla uğraşıp duruyoruz hepimiz. Şurada senelerdir geçecek diye insanlara moral vermeye çalışıyorum. Beni şarlatan ilan etseniz haklısınız ne diyim. geçecek ama daha yılları var bu işin. Oyalanacak şeyler bulmaya çalışın. Yıllarınız gençliğiniz geri gelmeyecek dostlar.
    • @Karagöz "Dehumanize" kavramı anlamlı...Ruhumda bıraktığı hasar, Nietzsche'nin tanrı'nın öldüğünü ifade ettiği deli adamın hikayesindeki deli karakterinin "sonsuz bir hiç gibi başıboş dolaşıyorum" sözünün vücut bulmuş haliyim😔Başardılar!!! 
    • Yanıbaşlarında bu kadar insan o kadar acı çekerken bu nasıl oluyor çok merak ediyorum. Hepsinin akrabaları, komşuları, eski dostlarıyız aslında. Bence tek başına milletin bencilliği ile de açıklanacak bir durum değil bu. Bizi "dehumanize" ettiler akıllarında. İnsan olarak görmüyorlar. Hatta hayvan olarak bile görmüyorlar. O yüzden empati sıfır. Benzeri bir durumun bir zamanlar Amerika'da siyahların da başına geldiğini düşünüyorum. Psikoloji bilimi bu duruma mutlaka el atmalı ve gelecekte atar diye umuyorum.
  • Şimdi Popüler

×
×
  • Yeni Oluştur...