İçeriği gör
KHK Mağdurları Forum

KHK Mağdurları Gündem ve Gelişmeler

Önerilen Yorum

Felsefeci, 4 saat önce yazdı:

Günaydın. Bol iadeli haftalar diliyorum... 

Konu Dışı:

Bu haftaki köşe yazımız. 

https://www.habereguven.com/mehmet-selim-suzer-cocuk-yetistirmek-bir-sanattir/

Değerli hocam Sn.@Felsefeci ,güzel paylaşımınız için teşekkür ederim.İki tane dünyalar tatlısı,guzeli evladım var,Rabbime emanetler.Onlarin içini süslemek için çok emek vermiş bir anneyim,her anne gibi...

Bu aralar sınava hazırlanan kuzum için çok endişeleniyorum,yeterli imkanlar sunamiyorum diye.Kendimi çoğu zaman kötü hissediyorum.Eşli ihraciz,durumu tahmin edebilirsiniz.

Ama çok ilgili,sevgili ve yürekli bir anne olduğumu hem eşim,hem de çocuklarım söylüyorlar...

 Sınav konusunda aile yaklaşımı nasıl olmalı? Neler yapmalıyım bu duygulardan kurtulmak için sizce?Diğer güzel fikirli arkadaşlarimiz da  yazabilirler.

Gündemi meşgul ettiğim için diğer arkadaşlarımdan çok özür dilerim.Hakkinizi helal edin lütfen...

  • Beğeni 5
  • Teşekkür 1

672khk-inceleniyor

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Karagöz, 2 saat önce yazdı:

Merhaba, gelecekte bir gün bu işi hiç yapmayacağınızdan eminseniz uğraşmayın bence de. Ancak o "bir gün" biraz gecikirse, pişman olmamak için başvurmanızda fayda var diye düşünüyorum. Bu topraklardaki cehaleti hafife almayalım, her zaman bir pay bırakalım derim.

 

Merhaba, süreç kararın size veya muhtara tebliğ edilmesinden sonraki 60 gün içinde, Ankaradaki idare mahkemesine iletilmek üzere bulunduğunuz yerdeki idare mahkemesine başvuru dilekçesi vermeniz ile başlayacak. Davacı siz olacaksınız, davalı da MEB. Normal bir mahkemeden farklı olarak, komisyondan gelen kriterlere karşı suçsuz olduğunuzu ispatlamak ve kriterleri tümden çürütmek amacıyla bir savunma yapacaksınız.

Bu aşamada vermeniz gereken ve maalesef düşünmek için çok da zamanınız olmayan kararlar var. İlki şu üçünden birini seçmek: (1) süreci avukatsız, şahsi bilgi ve tecrübe ile yönetmek, (2) avukatsız fakat Sayın @Muhreç Hakime gibi hukukçulardan profesyonel yardım alarak dilekçenizi hazırlamak, (3) süreci avukat ile götürmek. Bunlardan hangisini seçeceğiniz elbette size kalmış, ancak hukuk bilginize, tecrübenize ve bu işe ayırabileceğiniz zamana göre tavsiyelerde bulunulabilir.

Ayrıca davanın duruşmalı olup olmamasını istediğinizi şimdi dilekçeyi verirken seçeceksiniz. Duruşmalı seçerseniz, size pislik atanlarla yüzleşme ve onları mahkeme salonunda yerin dibine sokulurken izleme fırsatınız olacak. Ancak dava kaybı durumunda duruşma ücretini de ödemek durumunda kalacaksanız. Tabii Ankara'ya gidiş geliş yol ücretleri de sizden çıkacak.

İlk dilekçenizi verdikten sonra, (varsa) duruşmalardan önce bir karşılıklı atışma evresi (cevap dilekçeleri) olacak. Orada kurumunuz acayip saçmalayacak, siz de her saçmalamalarını aleyhlerine karşı kullanacaksınız. Orada Şakir'i ezen bir Çiçek Abbas performansı bekleniyor sizden.

Her aşamada yardımcı olmaya çalışırız. Adalet arayana boynumuz kıldan ince. Forumdaki örnek dilekçeleri inceleyerek başlayabilirsiniz..

Hcm bilgiler için çok tesekkürler, ne yazik ki avukatlar durumu bizden iyi bilmedikleri için kendim yürütmeyi düşünüyorum, hcm şu kendinize pislik atanları demişsiniz orayı anlamadım açıklayabilir misiniz


686 Khk-Banka - İstinaf

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Karagöz, 2 saat önce yazdı:

Merhaba, gelecekte bir gün bu işi hiç yapmayacağınızdan eminseniz uğraşmayın bence de. Ancak o "bir gün" biraz gecikirse, pişman olmamak için başvurmanızda fayda var diye düşünüyorum. Bu topraklardaki cehaleti hafife almayalım, her zaman bir pay bırakalım derim.

 

Merhaba, süreç kararın size veya muhtara tebliğ edilmesinden sonraki 60 gün içinde, Ankaradaki idare mahkemesine iletilmek üzere bulunduğunuz yerdeki idare mahkemesine başvuru dilekçesi vermeniz ile başlayacak. Davacı siz olacaksınız, davalı da MEB. Normal bir mahkemeden farklı olarak, komisyondan gelen kriterlere karşı suçsuz olduğunuzu ispatlamak ve kriterleri tümden çürütmek amacıyla bir savunma yapacaksınız.

Bu aşamada vermeniz gereken ve maalesef düşünmek için çok da zamanınız olmayan kararlar var. İlki şu üçünden birini seçmek: (1) süreci avukatsız, şahsi bilgi ve tecrübe ile yönetmek, (2) avukatsız fakat Sayın @Muhreç Hakime gibi hukukçulardan profesyonel yardım alarak dilekçenizi hazırlamak, (3) süreci avukat ile götürmek. Bunlardan hangisini seçeceğiniz elbette size kalmış, ancak hukuk bilginize, tecrübenize ve bu işe ayırabileceğiniz zamana göre tavsiyelerde bulunulabilir.

Ayrıca davanın duruşmalı olup olmamasını istediğinizi şimdi dilekçeyi verirken seçeceksiniz. Duruşmalı seçerseniz, size pislik atanlarla yüzleşme ve onları mahkeme salonunda yerin dibine sokulurken izleme fırsatınız olacak. Ancak dava kaybı durumunda duruşma ücretini de ödemek durumunda kalacaksanız. Tabii Ankara'ya gidiş geliş yol ücretleri de sizden çıkacak.

İlk dilekçenizi verdikten sonra, (varsa) duruşmalardan önce bir karşılıklı atışma evresi (cevap dilekçeleri) olacak. Orada kurumunuz acayip saçmalayacak, siz de her saçmalamalarını aleyhlerine karşı kullanacaksınız. Orada Şakir'i ezen bir Çiçek Abbas performansı bekleniyor sizden.

Her aşamada yardımcı olmaya çalışırız. Adalet arayana boynumuz kıldan ince. Forumdaki örnek dilekçeleri inceleyerek başlayabilirsiniz..

Hcm bankadan dolayı ihraç olduk, bize şahsi olarak pislik atan olmadı, o zaman duruşmalı yapmaya gerek var mı


686 Khk-Banka - İstinaf

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Mavan, 25.10.2021 - 14:54 yazdı:

Hcm bankadan dolayı ihraç olduk, bize şahsi olarak pislik atan olmadı, o zaman duruşmalı yapmaya gerek var mı

Bir yüzleşme vs olmayacaksa duruşmaya daha az gerek var bence. Bir görüşe göre hakimler sizin oradaki hal ve tavırlarınıza bakıyorlarmış, ancak ben çok da ihtimal vermiyorum. Bizleri zaten elli kere fişlenmişlerdir. Duruşmada öyle de yapsanız, böyle de yapsanız etkisi olacağını düşünmüyorum

Avukat tutmayacaksanız, forumdaki örnek başvuru dilekçelerine bir bakın. Banka için halihazırda vardır kesin. Kendi durumunuza uygun hale getirip başvurunuzu yapabilirsiniz.

  • Beğeni 1
  • Onaylama 1

TÜBİTAK'tan ihraç. KHK bursuyla PHD. Kesinleşmiş beraat

 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Teacher, 2 saat önce yazdı:

Değerli hocam Sn.@Felsefeci ,güzel paylaşımınız için teşekkür ederim.İki tane dünyalar tatlısı,guzeli evladım var,Rabbime emanetler.Onlarin içini süslemek için çok emek vermiş bir anneyim,her anne gibi...

Bu aralar sınava hazırlanan kuzum için çok endişeleniyorum,yeterli imkanlar sunamiyorum diye.Kendimi çoğu zaman kötü hissediyorum.Eşli ihraciz,durumu tahmin edebilirsiniz.

Ama çok ilgili,sevgili ve yürekli bir anne olduğumu hem eşim,hem de çocuklarım söylüyorlar...

 Sınav konusunda aile yaklaşımı nasıl olmalı? Neler yapmalıyım bu duygulardan kurtulmak için sizce?Diğer güzel fikirli arkadaşlarimiz da  yazabilirler.

Gündemi meşgul ettiğim için diğer arkadaşlarımdan çok özür dilerim.Hakkinizi helal edin lütfen...

Sayın Teacher;

Konunun uzmanı değilim ama zamanında ilk beş bine girmiş iki çocuk babası olarak yazıyorum. Öncelikle endişelerinizi çocuğunuza yansıtmamaya çalışmanızı tavsiye ediyorum. Zira çocuğunuz tedirginliğinizi hissederse sınav kaygısı artabilir.

Önce kendi çocuklarımdan örnek vereyim. Büyük çocuğum doğuştan zeki ve sınav stresi nedir bilmeyen biri olduğu halde küçük çocuğum büyüğünün başarısını yakalamak için kendisini çok çalışmak zorunda olan biri olarak gördü. Her dersten on binlerce soru çözdüğüne şahidim. Onun kadar hızlı matematik sorusu çözenini hiç görmedim. Sonuçta başarısını yakalamaya yakaladı ama deneme sınavlarında bile aşırı stres yapar hale geldi. Gerçek sınavda da bu stresinin kurbanı oldu. Sıralamada çok daha iyi yerlerde olması gerekirken biraz gerilere düştü.

Çocuklar günümüzde okulda gördüğü eğitimin yanı sıra artık internetten bile kendilerini takviye edebiliyorlar. İnternette her dersten hem konu anlatımları hem de soru çözümleri fazlasıyla mevcut. Ayrıca yardımcı kaynakları çok sayıda almak yerine yeterli ve kaliteli olanı almak daha doğru olacaktır. Kaynakları birden almak yerine bittikçe almanız boşu boşuna kitap almanızın önüne geçecektir. Tabii şunu da ifade etmeliyim, sınav yılı mutlaka yoğun çalışmak gerekir ancak temel sağlamsa başarı kolay elde edilebilir.

İyi bir okulda okuduğu halde kendini zorlamayan, ebeveyninin de ilgilenmediği sonuçta başarısız çok çocuk gördüm. İlgili bir anne olduğunuzdan dolayı çocuğunuzun bu sebeple önceki yıllarda da iyi bir eğitim almış olduğunu tahmin ediyorum.

Benim çocuklarım sınavlara en az üç yıl öncesinden hazırlandı diyebilirim. Ben de çok uğraştım onların başarılı olması için. Bazı dersleri önce kendim öğrenip onlara anlattığım bile oldu. Başarıda ebeveynin katkısının çok olduğunu düşünüyorum. Kastettiğim onlara ders anlatmak değil elbette. Okulda gördüğü dersleri, derslerdeki başarısını, odasında ne kadar ders çalıştığını, denemelerdeki sonuçlarını vs.. çocuklara çokta yüklenmeden konu etmemiz, gündemde tutmamız. Fazlası zarar unutmayın.

Tabii kendine ait ayrı bir çalışma odası olmalı. Biz yıllarca kendi yatak odamızı çocuklar ders çalışsın diye çalışma odasına döndürdük. Çalışması bittikten sonra odamıza girerdik.

Mutlaka ders çalışma programı olmalı ve siz de uyup uymadığını takip etmelisiniz. Sevdiği derse değil de sınavda yapması gereken tüm dersler programda olmalı. Eksik olduğu derse-konuya daha fazla zaman ayırmalı. Programdan geri kalıyorsa sebebini sormalı ve takip ettiğinizi hissettirmelisiniz. Programda arada mutlaka dinlenme saati ve-veya günü olmalı. Tabii buna çocuğunuz karar vermeli.

Lütfen çocuğunuzu sınavla ilgi herhangi bir konuda uyarırken veya ona yardımcı oluyorken hırs belirtisi göstermeyin. Sözüm meclisten dışarı; neden anlamıyor, neden başka çocuklar gibi değil. Bu tip sözlerin faydası yoktur sadece ona zarar verirsiniz. Bunu yapmayacağınızdan eminim. Yazdıklarınızdan sizin çok iyi bir anne olduğunuz kanaatine vardım. Çocuklarınızın da çok başarılı olacağına yürekten inanıyorum.

Birlikte çalışabileceği kendisine yakın düzeyde veya daha başarılı bir arkadaşı varsa bu da çok iyi olabilir. Bu şekil çalışıp çok fayda gören çocuklar biliyorum. Ancak bu tip çoklu çalışma şekli iyi takip edilmeli fayda görmediğiniz takdirde sonlandırmalısınız. Ders çalışıyoruz deyip goygoy yapmasınlar sonra. Zira son sene,  zaman çok değerli.

Hangi sınav olduğunu belirtmemişsiniz ama sınavda kendisinin kazanmasını istediğini yerleri illaki kazanmak zorunda olmadığını, çocuğunuza güvendiğinizi ve elinden geleni yapacağına emin olduğunu belirtip ona güven aşılamanızda fayda var.

Allah hem çocuklarımızın hem bizlerin yardımcısı olsun.

Not : Şimdi fark ettim Teacher rumuzuyla yorum yapıyorsunuz, tereciye teremi satıyorum ne? ?


672 KHK

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Teacher, 3 saat önce yazdı:

Değerli hocam Sn.@Felsefeci ,güzel paylaşımınız için teşekkür ederim.İki tane dünyalar tatlısı,guzeli evladım var,Rabbime emanetler.Onlarin içini süslemek için çok emek vermiş bir anneyim,her anne gibi...

Bu aralar sınava hazırlanan kuzum için çok endişeleniyorum,yeterli imkanlar sunamiyorum diye.Kendimi çoğu zaman kötü hissediyorum.Eşli ihraciz,durumu tahmin edebilirsiniz.

Ama çok ilgili,sevgili ve yürekli bir anne olduğumu hem eşim,hem de çocuklarım söylüyorlar...

 Sınav konusunda aile yaklaşımı nasıl olmalı? Neler yapmalıyım bu duygulardan kurtulmak için sizce?Diğer güzel fikirli arkadaşlarimiz da  yazabilirler.

Gündemi meşgul ettiğim için diğer arkadaşlarımdan çok özür dilerim.Hakkinizi helal edin lütfen...

Merhabalar hocam. Ben çok teşekkür ediyorum. Yavrularınızı Allah bağışlasın. Aslında pek çok anne yetersizlikle ilgili sizin gibi hisseder ancak zaten belirttiğiniz gibi saçınızı süpürge etmiş, elinizden geleni yapmışsınız. Elbette ki hatalarınız ve KHK lı olmanızdan dolayı eksikleriniz de olmuştur ancak unutmayalim ki  mükemmel insan yoktur. Ayrıca geçmişi değiştiremiyoruz ancak gelecek elimizde ve ölüm hariç herşeyin telafisi mümkün. Ayrıca Sınav sürecinde gençlerin bizden tek bekledikleri bizim onları sevip desteklememiz belki ekonomik olarak dersane özel ders gibi çocuklarınıza destek sunamıyorsanız bilin ki bunları sevginizle telafi edersiniz. Çocukların bu evrede en çok üzerinde hissettiği baskı ise ailemi mahçup etmeyeyim el aleme karşı baskısı oluyor... Bu konuda da sürekli onlarla iletişim halinde olursak örneğin aile olarak zor zamanlardan geçtiğinizi, şu anda bu durumda olmasının dahi büyük bir başarı olduğu ve sınav sonucu ne olursa olsun onunla gurur duyduğunuzu bilmeleriyle çok rahatlayacaklardır. Ayrıca sorunuz olursa dm den ya da instagram dan rahatlıkla bana ulaşabilirsiniz. Görüşmek üzere 


686-Eğitim-Sen-incelemeye devam 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

@Felsefeci @adım yok Çok teşekkür ediyorum,her biri benim için altın değerinde öğütler... Değerli vaktinizi ayırdığınız için ayrıca teşekkür ediyorum.

 Kendimce 18 sene öğretmenlik yaptım diyebilirim,ama iş evdekilere gelince bazen zorlanabiliyorum,anne yüreği işte...

 Sevgi dili...Her sorunu çözer...

 Bu süreçte çocuklarımızın en çok ihtiyacı olan şey,aile olmamız ve bu süreci el ele kol kola atlatmamizdir ...

 Saygılarımla...

 

 

 

  • Beğeni 4
  • Teşekkür 1

672khk-inceleniyor

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Konuk

Eğer doğru ise, irtibat ve iltisak kararı olduğu için içtihat oluşturması gerekir. 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Cevap Yaz

Şimdi cevap yazıp sonra kayıt olabilirsiniz. Eğer hesabınız mevcutsa, giriş yaparak üye isminizle cevaplayabilirsiniz.
Not: Gönderiniz görünmeden önce editör tarafından kontrol edilip onaylanacaktır.

Konuk
Yanıtla...

×   Yapıştırdığınız içerik biçimlendirme içeriyor.   Restore formatting

  Only 75 emoji are allowed.

×   Yapıştırdığınız bağlantı uyarlandı.   Yalnızca link göster?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.




  • İletiler

    • Bir düşüncem de KHK mağdurlarıyla ilgili... Mağdurlar bu işin çözümünün peyder pey olacağını bir türlü anlayamadı... pazarlamada "foot at the door" diye bir tabir vardır, yani ayağınızı kapıya koyabilirseniz, satışı büyük ihtimalle halledersiniz... burada da o ayak, ufak da olsa, KHK'lı bir grubun toplu iade olmasıydı... mesela takipsizlik-beraat alanlar iade olabilseydi, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iade olma yolu açılacaktı, çünkü o kapı açılmış olacaktı bir kere... ama bunun yerine ne zaman takipsizlik alanların iadesi gündeme gelse, diğer tüm KHK'lılar "bizde, bizde, bizde..." demeye başladı ve o kapıya ayak bu yüzden hiç konulamadı, çünkü kapı hiç açılamadı... Bu talepler nedeniyle, iade işi toplum nazarında en ağır kişinin iade olacağı şeklinde ve çok ağır mali külfete neden olacak şeklinde yorumlandı veya imajı o şekilde verildi (Abdurrahman Dilipak'ın idareyi KHK'lılarla ilgili mali külfetle korkutma twitini hatırlayın)... halbuki hep beraber en azından takipsizlik-beraat alanlar gibi toplum vicdanını da kanatan bir kesimin iade olmasını savunsaydık, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iadesi toplum nazarında daha kabul edilebilir hale gelecekti...
    • dostlar cidden olanağı olan yurtdışı da düşünsün. yıllardır söyledik. şahsen iade olunca da geri dönmeyi düşünmüyorum. 
    • KHK'lıların çoğunluğu bu ülkenin en dürüst, akıllı ve çalışkan kişileridir.. memur olarak doğmadık, hatta memurluk kendi adıma hiç girmemem gereken bir alandı, vasat kişilerle muhatap ola ola, beni de ortalama düşünen, risk alamayan biri yaptı... halbuki dışarıda da yapabileceğimiz birçok iş ve alan var... zaten piyasada düzgün iş yapan adam yok... eğer ilgilendiğimiz alanda gayret gösterirsek,  dürüst ve düzgün çalışırsak, eski işimize gerek kalmayacak ve ayakta durabilecek kadar kazanabileceğimize inanıyorum...
    • Daha önce de yazdım, beklentiye girmek en büyük hayalkırıklıklarının ve depresyonun temel sebebidir... KHK'lılara yapılan muamele bu ülkede kimseye yapılmamıştır, yanımızda birkaç kişi ve Allah dışında kimse yok, bizi bizden başka anlayan da o yok... toplum bizi sanki tamamen unutmuş gibi, bir anda sanki görünmez olduk (buna benzer bir bölüm Black Mirrorda vardı, suçlu kişi kimse tarafından görünmez hale geliyordu)... bu sürecin birgün biteceğini elbet biliyorum ama o zamana kadar akıl ve beden sağlığını korumak için hiç dönmeyecekmiş gibi düşünüp, kendimize yeni bir hayat kurmaktan başka yolumuz yok... birgün inşallah iade olduğumuzda da, zaten kolaylıkla yeni sürece adapte olunur... lütfen artık beklentiye girip, yaranıza daha fazla tuz basmayın, bırakın yara kabuk bağlasın... birşeylerle meşgul olmak (tercihen toprakla), zihni en iyi rehabilite yoludur...
    • Yazıp yazıp siliyorum sayın Aylin. Forumda 5. senemdeyim. 8 yıldır dünyanın en saçma en alakasız en akılsızca iftirasıyla uğraşıp duruyoruz hepimiz. Şurada senelerdir geçecek diye insanlara moral vermeye çalışıyorum. Beni şarlatan ilan etseniz haklısınız ne diyim. geçecek ama daha yılları var bu işin. Oyalanacak şeyler bulmaya çalışın. Yıllarınız gençliğiniz geri gelmeyecek dostlar.
  • Şimdi Popüler

×
×
  • Yeni Oluştur...