İçeriği gör
KHK Mağdurları Forum

OHAL Ve KHK Mağdurları 4

Önerilen Yorum

Hemsire683, 20 dakika önce yazdı:

Idare mahkemeden ise donup haklarını alan duydunuzmu.

Alıntı yapamadım bir yoruma istinaden yaziyorum. Idareden dönse bile yd alır yine işinden olur ne demek anlamadim. Bende beyin iflas artik.

Hicmi umut etmeyeyim idare mahkemeden isime emeklerime donmeyi

Mahkemeden dönmek daha güzel mali ve özlük haklarını almak açısından hem bakanlık istinafa götürmese sorun teşkil etmiyor. Mahkeme eldeki veriler ışığında hareket eder sizin komisyon sonucu elinize ulaşsın ona göre hareket etmenizde fayda var. Şuan için kendinizi üzmenizin size ve sevdiklerinize bir yararı dokunmaz


Sağlık Bakanlığı - KESK (SES)  - Komisyon KABUL

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Bugün eski çalıştığım il emniyetteki tanıdıklardan haber geldi kom ve güvenlik şubedeki tüm evraklara bakıldı tüm kamu ebysden kontrol edildi ve ne mi oldu hakkımda ne komisyondan ne başka bi yerden gelen bir tane bile bilgi alma evrağı yok? 4 sene olacak atılalı ulan bir kere mi sormadınız bu adam nedir necidir niye attınız diye kurum görüşü bilmem ne almak icin? Emeği geçenlerin tekrar tekrar ve tekrar Allah bin belasını versin ben ümidi kestim artık hatta bazen dosyamın kaybolduğunu düşünmeye başlıyorum sonun sonunun da sonuyum?

  • Beğeni 3
  • Şaşırma 1

679 KHK-KYOK-İnceleme devam ediyor-Sd Kart:DİL 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
ozelharekat61, 1 saat önce yazdı:

Bugün eski çalıştığım il emniyetteki tanıdıklardan haber geldi kom ve güvenlik şubedeki tüm evraklara bakıldı tüm kamu ebysden kontrol edildi ve ne mi oldu hakkımda ne komisyondan ne başka bi yerden gelen bir tane bile bilgi alma evrağı yok? 4 sene olacak atılalı ulan bir kere mi sormadınız bu adam nedir necidir niye attınız diye kurum görüşü bilmem ne almak icin? Emeği geçenlerin tekrar tekrar ve tekrar Allah bin belasını versin ben ümidi kestim artık hatta bazen dosyamın kaybolduğunu düşünmeye başlıyorum sonun sonunun da sonuyum?

Kardeş komisyon aşamasında kesinlikle kuruma (EGM için söylüyorum) bilgi sorma ve kurum kanaati alma gibi bir şey yok. Kurum anca, mesnetsizce ihraç ederken olumsuz kanaat verdi. idare mahkemesi aşamasında dosyanda somut ne varsa mahkeme onu istiyor. Bunu bile EGM tınlamıyor maalesef. Zaten komisyonda, EGM mensuplarına acımasız ve vicdansızca hiç düşünmeden basıyor reddi. 

Güncelleme • • derebom

677 KHK. Ret

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Konuk

 

Yaşlı bir baba..

Kuzu etinden yapılmış döneri çok severmiş.

Bir gün canı yaprak döneri çok çekmiş...

Babasının isteğini fark eden oğul, almış babasını ve güzel bir lokantaya götürmüş.

Baba, yemeği yardım almadan yemek istemiş.

Fakat yaşlılığın verdiği zayıflık sonucu elleri titrediği için lokmayı ağzına götürmek istediği her seferinde üzerine dökmüş, yağı sakallarına damlamış.

Lokantadaki insanların bakışları, alaycı tavırlar, surat ekşitmeler.

Arada bir herkes yaşlı amcaya bakıyormuş.

Buna rağmen oğlu sabırla çatalı eline almış ve lokmaları babasının ağzına koymaya devam etmiş.

Nihayet yemek bitmiş ve oğlu babasını alıp lavaboya götürmüş.

 

Elini-yüzünü güzelce yıkamış, üstünü-başını silip temizlemiş, saçını sakalını taramış, gözlüklerini silip gözüne takmış.

Ardından da koluna girip dışarı çıkarmış...

Lokantadaki bulunanların hakaretamiz bakışları onların üzerindeymiş…

Hiçbir bakışı umursamayan çocuğun yüzünde hep tebessüm varmış, babası çok sevdiği yemeği yediği için.

Yemek parasını ödeyip çıkıyorlarmış ki, arkalarından yaşlı bir amca seslenmiş:

"Hey evlat, burada bir şey unutmadın mı?"

Az düşündükten sonra çocuk cevap vermiş..

"Hayır masada bir şey bıraktığımı sanmıyorum."

Yaşlı Amca:

"Hayır evlat, yanılıyorsun."

Sen burada çok değerli bir şey bırakıp gidiyorsun...”

Şaşkınlık içinde!

"Ne bırakmışım ki amca?"

Sen burada her evlat için bir ders, her baba için bir umut bırakıp da gidiyorsun.

Tam bir sessizlik hakim olmuş salona. Herkes yaptığından, düşündüğünden utanç duymuş...

 

Unutmuşlardı bir an, her sıkıntıda babalarına sığındıklarını...

"Baba! Şunu istiyorum"

"Baba! Bana bunu al”

"Baba! Şu okulda okumak istiyorum"

"Baba! Okul için şunlar lazım"

"Baba! Doğum günümde bana ne aldın?"

"Baba! Bayramlık al"

Ama bir defa olsun dememişlerdi sanki....?

Yanımdasın ya baba, benim için her şeye değer ve yeter...

Babam! Senin yanında olmak benim için bir dünyadır...

Hep sahip olmak istediklerimizden söylenip durduk, yokluklarımızdan sitem edip, şikayetçi

olduk.

Ama belki de hiç sormadık ona:

 

"Baba! Senin benden bir isteğin var mı?"

Çoğumuza sormuşlardır kesin çocukluğumuzda,

"Anneni mi çok seviyorsun, babanı mı?" diye.

İlk başta "Her ikisini." desek de az ısrar sonucu utanarak, sıkılarak kısık sesle, "Annemi." diyorduk; buna rağmen baba içindeki acıyı bize hissettirmeden tebessüm ediyordu. Kim bilir, belki de herkesin yanında utanıyordu...Ama bir gün gelir de kayıp giderse elinden, aile fertlerinin güzel yaşaması için ne tür zahmetlere katlandığını işte o zaman anlarsın..

Andolsun ekmek kokan nasırlı ellerine!...

Andolsun hep kaygı taşıyan gözlerine!...

Andolsun içine akan kutsal gözyaşlarına!...

Andolsun keder dağına dönüşen yüce kalbine!...

Andolsun gururuna, garipliğine, kadri bilinmeyen kadrine!...

Cennet senin ayaklarının altında olmasa da...

Hep annelik üzerine paylaşım yaparken babalara haksızlık ettiğimizi fark ettim.

Tüm fedakar, yüreği sevgi dolu babalara.

Sevgiler…

 

alıntıdır...

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

672 den karar bekleyen kalan tahmini dosya sayısı 7.400

Kurumsal dağılım tahmini

MEB 4 bin

Başbakanlık 400

Yök üniv 350

Sağlık 300

Maliye 240 

Çalışma - gıda 120 şer

Ulaşım - enerji 90 ar

Orman bilim çevre gençlik 50 şer

Gümrük 20 gibi. 

 

 

  • Beğeni 2

672 Enerji Bak. 23 Mayıs kabul sistemde

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Eleybe, 12 saat önce yazdı:

 

Birde birsey sormak istiyorum twitter da Behçet Ertuğrul isimli bir hesaba denk geldim çok ilginç şeyler yazıyor ben inanmadim ama siz gördünüz mu nasıl degerlendiriyorsunuz

Tam olarak ne söylüyor peki biraz açıklık getirebilir misiniz


Sağlık Bakanlığı - KESK (SES)  - Komisyon KABUL

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
altuğ, 2 saat önce yazdı:

672 den karar bekleyen kalan tahmini dosya sayısı 7.400

Kurumsal dağılım tahmini

MEB 4 bin

Başbakanlık 400

Yök üniv 350

Sağlık 300

Maliye 240 

Çalışma - gıda 120 şer

Ulaşım - enerji 90 ar

Orman bilim çevre gençlik 50 şer

Gümrük 20 gibi. 

 

 

672 yök den bekleyen aşağı yukarı 350 kişi ne kadar az kalmışız. ? 

  • Beğeni 1
  • Onaylama 1

672-YÖK

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

@altuğ EGM 672 ne kadardır  tahmini sizce hocam


672 kyok inceleme devam

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

900 ün altındadır diye tahmin ediyorum içişleri 672 kalan

  • Teşekkür 1

672 Enerji Bak. 23 Mayıs kabul sistemde

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

@altuğ peki hocam kurum bazında tahmini iade hakkında ongorunuz var mı acaba kalan dosyalarda 


672 meb- adli işlem yok- 21 ay sendika- başka kriter yok

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Konuk
Bu konu kapalıdır ama konuya cevap yazmaya yetkiniz var görünüyor.



  • İletiler

    • Bize eşit şartlarda mücadele imkanı vermediler ki gerçekten ne kadar nitelikli olduğumuzu gösterelim. Hileli zarların olduğu bir oyunun içinde bulduk kendimizi. Şartların eşit olmadığı, zarların hileli olduğu bir oyunda hayatta kalmak bile çok büyük bir başarı. Tüm olumsuzluklara rağmen mücadeleden vazgeçmedik, vazgeçmiyoruz, mücadele edeceğiz. Eninde sonunda kazanacağız, buna şüphe yok. Bize düşen görev, o gün gelene kadar ilk önce akıl sağlığımızı, sonra beden sağlığımızı korumak ve azimle ve inadına yaşamak.  Her birimiz farklı ailelerde, farklı kültürlerde, çok farklı şartlar altında yaşadık, büyüdük ve bu günlere geldik. Hepimizin başına aynı olay gelmiş olsa da, herkesin tepkisi, reaksiyonu, hissettiği şeyler, dayanma eşiği vs farklı. Ama işin özü bence haklı olduğumuzu bildiğimiz böyle bir durumda dirayetli olup yaşamaya devam etmek. Tüm olumsuzluklara rağmen yaşayacağız ve ileride tüm haklarımızı aldığımız günlere akıl ve beden sağlığımız tam olarak ulaşacağız. 
    • Hocam, kendinize haksızlık etmeyin. Devlet söz vermiş 657ye uyduğun sürece sorun yok demiş. Birçok kişi de buna güvenip kendini o memuriyet için hazırlamıştı ve o işe kendini adamıştı. Özellikle belli bir yaştan sonra gerçekten zordu bu işler. Birçok kişiye de yedikleri damga çok ağır geldi, yeni bir hayat kurmak için o psikolojik gücü kendilerinde bulamadılar. Bunun üstüne uğraştığımız davaları parçalanan aileleri ekleyin. Hayatta kalabilmeniz bile başarı aslında.
    • 8 sene geçti ve hiç bir şey değişmedi. Parkomatta  çalışdım, inşaatlarda çalıştım, tarla işlerinde çalıştım, bir buçuk sene kadar dershanede çalıştım (depremden sonra kapandı) fabrikada 3-5 ay çalıştım ödeme sorunu olunca  ayrıldım yine inşaattayım. 8 yılda bir kazmaya sap olamadım, ortalamaya baksan 8 yıl asgari ücret altında kazandım. Hep günü kurtarma uğraşıyla  geçti 8 sene. Bu 8  sene bana ne kadar beceriksiz işe yaramaz olduğumu gösterdi. Bazen düşünüyorum nasıl bir günahım varmışta bu duruma düştüm ve kurtulamıyorum ... Ülkenin hukuk olsun adalet olsun ekonomi olsun vesaire memnun değilizya, ben bunun bin katı kendimden memnun değilim ...
    • Yeminle şaka gibiyiz ya. Herkese açık bir forumda birbirine dilekçe dava danışan, fikir alış verişi yapan, sabır tavsiye eden, gündem hakkında analizler yapan "terörist" mi olur arkadaş? İçinde olmasak tam bir komedi değil mi şu durum aslında? 8 sene be.
    • Bir düşüncem de KHK mağdurlarıyla ilgili... Mağdurlar bu işin çözümünün peyder pey olacağını bir türlü anlayamadı... pazarlamada "foot at the door" diye bir tabir vardır, yani ayağınızı kapıya koyabilirseniz, satışı büyük ihtimalle halledersiniz... burada da o ayak, ufak da olsa, KHK'lı bir grubun toplu iade olmasıydı... mesela takipsizlik-beraat alanlar iade olabilseydi, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iade olma yolu açılacaktı, çünkü o kapı açılmış olacaktı bir kere... ama bunun yerine ne zaman takipsizlik alanların iadesi gündeme gelse, diğer tüm KHK'lılar "bizde, bizde, bizde..." demeye başladı ve o kapıya ayak bu yüzden hiç konulamadı, çünkü kapı hiç açılamadı... Bu talepler nedeniyle, iade işi toplum nazarında en ağır kişinin iade olacağı şeklinde ve çok ağır mali külfete neden olacak şeklinde yorumlandı veya imajı o şekilde verildi (Abdurrahman Dilipak'ın idareyi KHK'lılarla ilgili mali külfetle korkutma twitini hatırlayın)... halbuki hep beraber en azından takipsizlik-beraat alanlar gibi toplum vicdanını da kanatan bir kesimin iade olmasını savunsaydık, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iadesi toplum nazarında daha kabul edilebilir hale gelecekti...
×
×
  • Yeni Oluştur...