KHK Mağdurları Gündem ve Gelişmeler

[Demirci 167]

Sağlık olsun, 51 dakika önce yazdı:

Bizi çok bağlamaz diye düşünüyorum. Bize  verilen kararlarda kurum kanaatlerinde bu tip ifadeler yok sadece irtibat ve iltisak nedeniyle kurum kanaati yeterli içerikte khklıların yalan söylediği iftira attığı dedikodu yaptığı şeklinde değerlendirmeler yok. Diğer taraftan bu tip bir memurun bile hakkı AYM savunulabiliyor bizimkilerle ilgili bir değerlendirme yapmaması ayrı bir ironi.

Kurum kanaatinde bir terör örgütüyle irtibatlı olduğunuzun ifade edilmesi bana göre itibar zedeleyici; ayrıca, Sn. @Aklima nin da dediği gibi hukuk laf cambazligidir, bu karara uygun bir dille atıfta bulunulabilir diye düşünüyorum kendi adıma. Ancak, mahkemeler atıfta bulundugum Danıştay 5. Dairesinin doğrudan khklilarla ilgili kararlarını bile görmezden gelebiliyorlar maalesef.

Güncelleme • 26 Ocak, 2023 • Demirci

[koleganade 5]

Herkese hayırlı kandiller. Eski çalıştığım kurumda bir arkadaşım yaklaşık bir ay önce Ankara 19. İdare mahkemesi kararı ile göreve iade edildi. Ama arkadaşım kuruma dilekçe verip işe başlamamış. Arkadaşımın kuruma dilekçe vermesi gerekiyor değil mi? Bir de kurum istinafa başvurmuş.

[SM679lu 273]

Demirci, 6 saat önce yazdı:

Kurum kanaatinde bir terör örgütüyle irtibatlı olduğunuzun ifade edilmesi bana göre itibar zedeleyici; ayrıca, Sn. @Aklima nin da dediği gibi hukuk laf cambazligidir, bu karara uygun bir dille atıfta bulunulabilir diye düşünüyorum kendi adıma. Ancak, mahkemeler atıfta bulundugum Danıştay 5. Dairesinin doğrudan khklilarla ilgili kararlarını bile görmezden gelebiliyorlar maalesef.

Cambazın birinde sopa olunca düşen hep biz oluyoruz maalesef

[Demirci 167]

SM679lu, 3 dakika önce yazdı:

Cambazın birinde sopa olunca düşen hep biz oluyoruz maalesef

Sizi çok iyi anlıyorum. Çok emek verip özenle hazırladığım dava dilekçelerine ve kurumun baştan savma savunma dilekçelerine rağmen ilk derece mahkemesinden red alınca, ilk etapta bütün emeklerimin boşa gittiğini ve aslında boşa kürek çektiğimi düşünmüştüm. Ama sonra çabucak toparlandım ve ilk derece mahkemesinin hakkaniyete aykırı kararının aslında motivasyonumu düşürmeyi ve beni bıktırmayı amaçladığını fark ettim. Bunun üzerine, ayağa kalktım ve ilk günkü yüksek motivasyonumla emsal kararları da içeren detaylı bir çalışma yaparak istinaf dilekçemi (içinde bulunduğum ruh halinin etkisiyle biraz da sert bir tonla) hazırladım. Bana göre, ilk derece mahkemesinin amacı haksızlığa uğradığından emin olan tarafımın umudunu kırmaktı, ben ise eğilmeden bükülmeden elimden gelenin en iyisini yaparak buna karşı dimdik durmalıydım... 

[Herşeyeinanabiliri 140]

Demirci, 1 saat önce yazdı:

Çok emek verip özenle hazırladığım dava dilekçelerine ve kurumun baştan savma savunma dilekçelerine rağmen

Herkes herşeyin farkında. Ancak toplum öyle bir kutuplasmiski kendi mahallesinin herşeyi doğru karşı tarafın herşeyi yanlış. Tüm kesimler için durum aynı maalesef. Emin olun o kadar ayrıntılı dilekçeye bile gerek yokken, kurumların savunma bile yapmamalarina ragmen bunları yaşamamız toplumsal yozlaşmanın yansıması. Elimizden gelenin en iyisini yapmaya devam ederken henüz şuurunu kaybetmemiş insanları ikna edebilmeliyiz diye düşünüyorum.

[The Oracle 201]

            Değerli arkadaşlar öncelikle hepinize iyi akşamlar. Kandiliniz kutlu ve mübarek osun. Bu güzel gecede sizlere güzel haberler vermek isterdim ama maalesef Ocak 2017’ de başlayan işkence bugün UYAP’ ta gördüğüm RET kararı ile başka bir aşamaya taşınmış oldu. Duruşmaya gittiğimde de verilecek kararı tutunulan tavırdan anlamıştım ama yine de biraz umutluydum.

            Birinci derece yakınımın ihraç olmasıyla başlayan süreçte ne yapsak olmuyor. İşin aslı kurum görüşü ile OHAL Komisyonundan RET alsam da mahkeme sürecinde olay ardışık arama mevzusuna dönmüştü. Mahkeme gerekçeli kararında uzun uzadıya yaklaşık 2 sayfa ardışık aramanın özellikle asker şahıslar bakımından kriterlerini saysa da ve ben bu duruma uygun olmasam da bu husus üzerinden giderek davaya RET verdi.

            Hayatımda 3 defa (1. ve 2. arama arasında 2.5 ay; 2. ve 3. arama arasında 2.5 yıl var) hiç tanımadığım şahıs veya şahıslar tarafından, hiç tanımadığım şahıslarla aranmamı ardışık arama diye nitelendirmişler. Emniyetten gelen raporda her ne kadar “ardışık arama” başlığı kullanılsa da kriterler dikkate alındığında bunun böyle bir nitelendirme olamayacağını yazsam da / söylesem de fayda etmedi. Periyodik arama yöntemi zaten yok. Çizelgelerde asker şahıs yok. Bugüne kadar tespit edilmiş 27 adet şifreleme yönteminden sadece “birisine benziyor” yazmasına rağmen şifreli kaydetme yöntemi vardır şeklinde yazmışlar. Bir de bu çizelgelerde yer alan aynı ilde dahi bulunmadığımız bir şahsın üyelikten ceza almasını da yazarak sanki beni sorumlu tutmuş. Diğer şahısların ceza almaması bir dert, bu şahsın ceza alması ayrı bir dert!

            Sonrasında bir de “kardeşinin KHK’ lı olması nedeniyle” şeklinde başlayan sosyal çevre vb. değerlendirmesi var. Tabi bu evlere şenlik. Acaba başvursaydım beni de Hollanda’ ya veya başka bir ülkeye büyükelçi yaparlar mıydı?

            Bundan sonra avukatlı olarak devam etsem de veya ücretli olarak dilekçe yazdırsam da zihniyet değişmediği sürece istinaftan gelecek sonuçta maalesef belli. Yine bu forumda bulunan dilekçeler ve sizlerin sayesinde istinaf mücadelesine devam edeceğim.

            Çok daha iyi günlerde görüşmek üzere. Dertliyim, uzun yazdım, kusura bakmayın.

[SM679lu 273]

The Oracle, 5 dakika önce yazdı:

Sonrasında bir de “kardeşinin KHK’ lı olması nedeniyle” şeklinde başlayan sosyal çevre vb. değerlendirmesi var. Tabi bu evlere şenlik. Acaba başvursaydım beni de Hollanda’ ya veya başka bir ülkeye büyükelçi yaparlar mıydı?

Ayakkabı yalamak ta gerekiyor, sadece onunla olmuyor diye biliyorum

[Herşeyeinanabiliri 140]

The Oracle, Bir saat önce yazdı:

Ocak 2017’ de başlayan işkence bugün UYAP’ ta gördüğüm RET kararı ile başka bir aşamaya taşınmış oldu.

Sayın @the oracle öncelikle geçmiş olsun. Size sık sık sureclerimizin benzerliğinden söz etmiştim. Sizden bir ay öncede aynı mahkemeden ben ret almıştım. Aynı şekilde dosyada olmayan ankesor Ataç araştırma tutanağı verileri de eklenerek. Ardasik katogorisi yoktu yazamadilar da tekil aranma deyip geçtiler. Ne demekse tanımını yapmadıkları için hangi sebeple terör irtibati/iltisaki kurduklarını anlayamadım. Sizi uzmemek icin tahminlerimi yazamadim. Oysaki son zamanlarda somut sahsi tercihlerle ilgili (banka,dershane, sohbet ,abonelikler vb. ) hukuk kuralları gereği ve yasal faaliyet kapsaminda olumlu kararlar gördük. Belkide SİYASETİN DILI hep bu yonde oldugu icindi. Ancak  ozellikle askerler oksuz cocuklar gibi; ankesor zaten kurumsal olarak kullanilan bir sistem ve askerler icin zayif nokta. Belkide sizin numara rastgele arandi. Hatırladığım kadarıyla sizden kısa sürede savunma istenmişti.  Konusu itibariyle  hakkınızda soruşturma bile yokken hangi kritere benzetmeye çalışmışlar veya sadece içeriğe bakmadan konu başlığina göre değerlendirilerek hüküm tesis edilmesi başlıca  hukuksuzluk. Inanması güç ama yaşıyoruz.  Bendeki farklı bir husus; Eski bir askerimin askerlik döneminde  aramasi da hakkimdaki büyük delil. (kendisi ohal süreci içerisinde firari olmuş) Doğumundaki ebesinden itibaren temas ettiği kim varsa şüpheli sanırım.

Sonuca gelirsek mahkemeler askeri personel dosyalarının içinden bugüne kadarki algılar  yüzünden çıkamıyor  üst mahkemelere topu atıyor yada sahipsiz oldukları için kolayca harcıyor.

Istinaf dilekçesi aşamasında mailinizi yazarsanız kendiminkini gönderebilirim. Ben gönderdim. Belki onemli gördüğünüz bir kelime bulunur da faydamız olur.

 

 

[Bambam 81]

The Oracle, 3 saat önce yazdı:

            Değerli arkadaşlar öncelikle hepinize iyi akşamlar. Kandiliniz kutlu ve mübarek osun. Bu güzel gecede sizlere güzel haberler vermek isterdim ama maalesef Ocak 2017’ de başlayan işkence bugün UYAP’ ta gördüğüm RET kararı ile başka bir aşamaya taşınmış oldu. Duruşmaya gittiğimde de verilecek kararı tutunulan tavırdan anlamıştım ama yine de biraz umutluydum.

            Birinci derece yakınımın ihraç olmasıyla başlayan süreçte ne yapsak olmuyor. İşin aslı kurum görüşü ile OHAL Komisyonundan RET alsam da mahkeme sürecinde olay ardışık arama mevzusuna dönmüştü. Mahkeme gerekçeli kararında uzun uzadıya yaklaşık 2 sayfa ardışık aramanın özellikle asker şahıslar bakımından kriterlerini saysa da ve ben bu duruma uygun olmasam da bu husus üzerinden giderek davaya RET verdi.

            Hayatımda 3 defa (1. ve 2. arama arasında 2.5 ay; 2. ve 3. arama arasında 2.5 yıl var) hiç tanımadığım şahıs veya şahıslar tarafından, hiç tanımadığım şahıslarla aranmamı ardışık arama diye nitelendirmişler. Emniyetten gelen raporda her ne kadar “ardışık arama” başlığı kullanılsa da kriterler dikkate alındığında bunun böyle bir nitelendirme olamayacağını yazsam da / söylesem de fayda etmedi. Periyodik arama yöntemi zaten yok. Çizelgelerde asker şahıs yok. Bugüne kadar tespit edilmiş 27 adet şifreleme yönteminden sadece “birisine benziyor” yazmasına rağmen şifreli kaydetme yöntemi vardır şeklinde yazmışlar. Bir de bu çizelgelerde yer alan aynı ilde dahi bulunmadığımız bir şahsın üyelikten ceza almasını da yazarak sanki beni sorumlu tutmuş. Diğer şahısların ceza almaması bir dert, bu şahsın ceza alması ayrı bir dert!

            Sonrasında bir de “kardeşinin KHK’ lı olması nedeniyle” şeklinde başlayan sosyal çevre vb. değerlendirmesi var. Tabi bu evlere şenlik. Acaba başvursaydım beni de Hollanda’ ya veya başka bir ülkeye büyükelçi yaparlar mıydı?

            Bundan sonra avukatlı olarak devam etsem de veya ücretli olarak dilekçe yazdırsam da zihniyet değişmediği sürece istinaftan gelecek sonuçta maalesef belli. Yine bu forumda bulunan dilekçeler ve sizlerin sayesinde istinaf mücadelesine devam edeceğim.

            Çok daha iyi günlerde görüşmek üzere. Dertliyim, uzun yazdım, kusura bakmayın.

Durumumuz az çok benziyor benimde yakında duruşmam var. Bakalım bizde ne olacak size geçmiş olsun. İnşallah tez vakitte bu yanlışlardan dönülür. 

[Bob Marley 114]

The Oracle, 6 saat önce yazdı:

            Değerli arkadaşlar öncelikle hepinize iyi akşamlar. Kandiliniz kutlu ve mübarek osun. Bu güzel gecede sizlere güzel haberler vermek isterdim ama maalesef Ocak 2017’ de başlayan işkence bugün UYAP’ ta gördüğüm RET kararı ile başka bir aşamaya taşınmış oldu. Duruşmaya gittiğimde de verilecek kararı tutunulan tavırdan anlamıştım ama yine de biraz umutluydum.

            Birinci derece yakınımın ihraç olmasıyla başlayan süreçte ne yapsak olmuyor. İşin aslı kurum görüşü ile OHAL Komisyonundan RET alsam da mahkeme sürecinde olay ardışık arama mevzusuna dönmüştü. Mahkeme gerekçeli kararında uzun uzadıya yaklaşık 2 sayfa ardışık aramanın özellikle asker şahıslar bakımından kriterlerini saysa da ve ben bu duruma uygun olmasam da bu husus üzerinden giderek davaya RET verdi.

            Hayatımda 3 defa (1. ve 2. arama arasında 2.5 ay; 2. ve 3. arama arasında 2.5 yıl var) hiç tanımadığım şahıs veya şahıslar tarafından, hiç tanımadığım şahıslarla aranmamı ardışık arama diye nitelendirmişler. Emniyetten gelen raporda her ne kadar “ardışık arama” başlığı kullanılsa da kriterler dikkate alındığında bunun böyle bir nitelendirme olamayacağını yazsam da / söylesem de fayda etmedi. Periyodik arama yöntemi zaten yok. Çizelgelerde asker şahıs yok. Bugüne kadar tespit edilmiş 27 adet şifreleme yönteminden sadece “birisine benziyor” yazmasına rağmen şifreli kaydetme yöntemi vardır şeklinde yazmışlar. Bir de bu çizelgelerde yer alan aynı ilde dahi bulunmadığımız bir şahsın üyelikten ceza almasını da yazarak sanki beni sorumlu tutmuş. Diğer şahısların ceza almaması bir dert, bu şahsın ceza alması ayrı bir dert!

            Sonrasında bir de “kardeşinin KHK’ lı olması nedeniyle” şeklinde başlayan sosyal çevre vb. değerlendirmesi var. Tabi bu evlere şenlik. Acaba başvursaydım beni de Hollanda’ ya veya başka bir ülkeye büyükelçi yaparlar mıydı?

            Bundan sonra avukatlı olarak devam etsem de veya ücretli olarak dilekçe yazdırsam da zihniyet değişmediği sürece istinaftan gelecek sonuçta maalesef belli. Yine bu forumda bulunan dilekçeler ve sizlerin sayesinde istinaf mücadelesine devam edeceğim.

            Çok daha iyi günlerde görüşmek üzere. Dertliyim, uzun yazdım, kusura bakmayın.

Çok geçmiş olsun...