İçeriği gör
KHK Mağdurları Forum

Türk Silahlı Kuvvetleri Personeli Forumu

Önerilen Yorum

Konuk

Allah masumların, mağdurların yardımcısı olsun, çok zor dönemlerden geçiyoruz. 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

iyi gunler ben TSK personeliyim ankesorden aciga alindim ve bakanlik ihrac edecek buyuk ihtimalle.davam devam ediyor ,sormak istedigim esim es tayiniyle yanima gelmisti ve sehir degistirmek istiyorum esimin tayinini istedigim yere aldirabilirmiyim daha onceden yapan varmi yardimci olabilecek var mi


ankesor aciga alinma

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

@saskinsoldr oncelikle esiniz ne is yapiyor  ve siz bu yil tayinci misiniz 


701 Tsk inceleme devam 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
BusnrYilmaz, 20 dakika önce yazdı:

@saskinsoldr oncelikle esiniz ne is yapiyor  ve siz bu yil tayinci misiniz 

kadrolu hemsire es durumuyla gelmisti yanima.tayinci degilim ben bakanlik tarafindan aciga alindigim icin geri donus uzun surebilir diye yer degisikligi yapmayi dusundum


ankesor aciga alinma

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

@slders siz suan aciktasiniz esinizin es durumu tayini yapabilmesi icin sizin ihrac olmaniz ve istediginiz sehirde es tayininden once en az 6 ay SGK li calismaniz gerekir  yani su durumda es tayini yapamaz. Normal tayin de isteyemez bildigim kadariyla il disi tayin isteyebilmesi icin bir sure o sehirde calismalidir. İl dışı tayin suresi MEB te   zorunlu hizmeti tamamladiysa 1 yil saglik bakanliginda da en az o kadardir diye dusunuyorum daha fazla da olabilir  hali hazirda tayin istemeniz mumkun gorunmuyor. 


701 Tsk inceleme devam 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
BusnrYilmaz, 8 dakika önce yazdı:

@slders siz suan aciktasiniz esinizin es durumu tayini yapabilmesi icin sizin ihrac olmaniz ve istediginiz sehirde es tayininden once en az 6 ay SGK li calismaniz gerekir  yani su durumda es tayini yapamaz. Normal tayin de isteyemez bildigim kadariyla il disi tayin isteyebilmesi icin bir sure o sehirde calismalidir. İl dışı tayin suresi MEB te   zorunlu hizmeti tamamladiysa 1 yil saglik bakanliginda da en az o kadardir diye dusunuyorum daha fazla da olabilir  hali hazirda tayin istemeniz mumkun 

teswkkurler


ankesor aciga alinma

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Konuk

OHAL komisyonu ardışık aramalar HTS kayıtları üzerinden idari uyuşmazlığı nasıl çözecek? Bu morbeyin diye ifade ettikleri gibi bir kırılganlık olması değerlendirilmesini beklemekteyim. Her sabit telefondan aranan askeri suçlu göstermek bunun vebali var. Tez zamanda komisyon bu hatadan döner inşallah 

Ankesör konusunda emsal karar olarak lanse edilen Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin 06.11.2019 tarihli, 2019/1582 E. ve 2019/6838 K. sayılı kararında dikkatimi çeken bir kaç husu var.

Birincisi; söz konusu kararda kişi hakkındaki tek isnad ankesör mevzusu değildir. Tanık beyanı da vardır. İlginç olan tanık beyanlarından dönmüş ancak mahkeme, İlk Derece Mahkemesi soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısı tarafından müdafii ile birlikte alınan ve Sulh Ceza Hakimi önünde tekrarlanan ifadeye itibar edip ceza vermiş. Yani tanık daha önce iki kez tekrarladığı ifadeden dönmüş.

İkincisi; "CMK'nın 135. maddesinde düzenlenen “iletişimin denetlenmesi” tedbirine, bir suç dolasıyla yapılan soruşturma ve kovuşturmada, suç işlendiğine ilişkin somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması durumunda başvurulabilir. Cumhuriyet savcısı, ilgili kurumdan sabit ya da ankesörlü telefon ile yapılan görüşmelerin kimle, ne zaman ve hangi süreyle yapıldığına ilişkin kayıtları ve görüşen kişiye ilişkin kimlik bilgilerini içeren iletişimin tespitini isteyebilir." şeklinde kısım. Dolayısıyla şunu sormalısınız ankesöre gelene kadar hakkımdaki somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebepleri nedir? Bu hususun hakkınızdaki ceza davasında belirtilmesi gerekir. Belirtilmediyse istinafta bu hususu dile getiriniz. Mümkünse ceza davanızda kayda girmesini sağlayınız.

Üçüncüsü; Söz konusu verilerin, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’na dayanılarak çıkarılan Elektronik Haberleşme Sektörüne İlişkin Yetkilendirme Yönetmeliği ve Elektronik Haberleşme Sektöründe Kişisel Verilerin İşlenmesi ve Gizliliğinin Korunması Hakkında Yönetmeliğe rağmen kim tarafından hangi yetkiyle, hangi nedenle ve hangi yasal mevzuata dayanarak saklandığının sorgulanmaması, bu hususa değinilmemesi. Öyle sanıyorum ki temyiz edende bu hususa değinmemiş ki mahkeme bu hususa girmemiş. Hakkınızda ankesör konusunda bir gerekçe varsa bu hususu dile getiriniz, kayda girmesini sağlayınız. Hakkınızda legal olarak kullanılabilecek olan tarih aralığı ceza davasındaki "suçun işlendiği tarih" itibariyle yukarıda belirttiğim iki yönetmelik gereği en fazla 2 yıldır. Net olmamakla birlikte Elektronik Haberleşme Sektöründe Kişisel Verilerin İşlenmesi ve Gizliliğinin Korunması Hakkında Yönetmelik (md.14/3) gereği hadi olsun en fazla 4 yıldır. Bu hususlara dikkat ediniz.

Dördüncüsü; Ankesör konusundaki kabul edilen delillerin teyidi açısından "Şüphelinin/sanığın askeri mahrem hizmetler yapılanmasında yer alıp sabit hat ve/veya ankesörlü telefonlar üzerinden hücresel haberleşme ağına dahil olup olmadıklarının belirlenmesi ile soruşturma ve yargılama aşamasında sanığın hukuki durumunun ve konumunun kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; suçun ispatı açısından belirleyici nitelikte olması nedeniyle bu delilin elde edilişi, niteliği, kullanımı, hukukiliği konusunda yukarıda yapılan tüm açıklamalar ışığında, taraflar huzurunda tartışılması, savunma argümanlarının değerlendirilmesi gerekmektedir.

Ayrıca bu delillerin teyidi açısından;

-Mahrem imamların büfe/ankesörlü sabit telofon hattı ile hedef şahıslarla görüşmelerinde gizliliği sağlamak için genellikle kullandığı yöntem olarak belirlenen;

Hedef şahsın telefon numarasının, deşifre edilmesinin önlenmesi amacıyla çeşitli şifreleme metotları kullanarak kaydedilmesi, (sizin numaranızın bu şekilde kaydedildiği bir telefon bulunmuş olamalı)

Bazı mahrem imamların arama yapmadan önce ajandada kayıtlı numaralara baktığında şifreleme yaptığını unutarak/kasten yazılı olan şifreli numarayı aradığı, daha sonra yanlış numara çevirdiğini fark ederek/kasten asker şahsı tekrar gerçek numarasından aramış olmaları, (HTS kayıtlarında sizden önce aranan numaranın sizin numaranızın kodlanmış hali olması gerekir.)

Aramaların tek taraflı ve kısa süreli olması veya sadece çağrıdan ibaret bulunması, (hem tek taraflı olacak hemde kısa yada çağrıdan ibaret olacak. Yani iki kıstas aynı anda olacak)

Aranan askeri personelin büyük kısmının genellikle rütbe/makam olarak ve bağlı bulunduğu kuvvetlerin de denk olmaları,

Mahrem imamlar tarafından gerçekleştirilen arka arkaya aramanın (ARDIŞIK ARAMA) örgütsel amaçlı olduğuna dair karine oluşturması,

Aramanın mesai saatleri dışında yapılması, sorumlu şahsın, askeri personeli aradıktan sonra tedbir amaçlı ilgisiz ve alakasız kişileri de ankesörle arayarak bu bütün içerisinde hedeflerin kaybolmasını sağlama çabası,

Aramanın on beş gün, ayda veya iki ayda bir kez olmak üzere periyodik olması,

Mahrem imamın sorumlusu olduğu asker şahıs/şahıslarla aynı ilde ikamet ettiği ve aynı ildeki sabit hatlarla iletişim kurduğunun gözetilmesi,

Asker şahısların hatların takılı bulunduğu cihazların toplantı yerine götürülmediği veya götürülse bile kapalı tuttukları,

Mahrem imamlarca hedef şahıs arandıktan sonra ilgisiz rastgele numaraların çevrilerek, redial (geri arama) tuşu ile son aranan kişinin tespitinin önlenmeye çalışılması, hususlarını da ortaya koyan, bu delilin elde edilişi, niteliği, kullanımı, hukukiliği konusunda yukarıda yapılan tüm açıklamalar ışığında kişiselleştirilmiş, Emniyet birimlerince, büfe/ankesörlü sabit telefon hatlarıyla irtibat kurma yöntemine ilişkin olarak düzenlenen ayrıntılı analiz raporunun temin edilerek dosyaya konulması,

-Emniyet kayıtlarının yanı sıra BTK’dan alınan baz istasyonunu gösterir HTS kayıtlarının, “0” saniyeli çağrılar da dahil olmak üzere getirilmesi,

-Şüpheli/sanığın görev yaptığı diğer şehirlerde ardışık aramalarının olup olmadığı araştırılarak sabit hat ve ankesörlü telefon kullandığına ilişkin analiz raporunun da istenmesi,

-Şüpheli/sanıkla ilgili sabit hat veya ardışık aramaya ilişkin varsa itirafçı beyanlarının dosyaya getirilmesi, gerektiği takdirde tanık sıfatıyla dinlenilmeleri,

-Ardışık aramalar kapsamında, diğer asker şahıslar hakkında bir soruşturma veya dava olup olmadığı araştırılıp varsa ifade örneklerinin dosyaya ibrazı sağlanarak değerlendirilmesi suretiyle maddi gerçeğin ortaya konulması gerekmektedir."

Yani tek başına bir, iki arama kaydı yeterli değil. Hakkınızda bu karar örnek yada dayanak gösterilirse bu kısımlarını öne çıkararak hakkınızdaki gerekçelerin bu karar dayanmadığını kararın genel olarak dayanak yada emsal gösterildiğini detayına, içeriğine girildiğinde sizin durumunuza uymadığını dile getiriniz.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Konuk
Konuk ne zaman, 21 saat önce yazdı:

OHAL komisyonu ardışık aramalar HTS kayıtları üzerinden idari uyuşmazlığı nasıl çözecek? Bu morbeyin diye ifade ettikleri gibi bir kırılganlık olması değerlendirilmesini beklemekteyim. Her sabit telefondan aranan askeri suçlu göstermek bunun vebali var. Tez zamanda komisyon bu hatadan döner inşallah 

Ankesör konusunda emsal karar olarak lanse edilen Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin 06.11.2019 tarihli, 2019/1582 E. ve 2019/6838 K. sayılı kararında dikkatimi çeken bir kaç husu var.

Birincisi; söz konusu kararda kişi hakkındaki tek isnad ankesör mevzusu değildir. Tanık beyanı da vardır. İlginç olan tanık beyanlarından dönmüş ancak mahkeme, İlk Derece Mahkemesi soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısı tarafından müdafii ile birlikte alınan ve Sulh Ceza Hakimi önünde tekrarlanan ifadeye itibar edip ceza vermiş. Yani tanık daha önce iki kez tekrarladığı ifadeden dönmüş.

İkincisi; "CMK'nın 135. maddesinde düzenlenen “iletişimin denetlenmesi” tedbirine, bir suç dolasıyla yapılan soruşturma ve kovuşturmada, suç işlendiğine ilişkin somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması durumunda başvurulabilir. Cumhuriyet savcısı, ilgili kurumdan sabit ya da ankesörlü telefon ile yapılan görüşmelerin kimle, ne zaman ve hangi süreyle yapıldığına ilişkin kayıtları ve görüşen kişiye ilişkin kimlik bilgilerini içeren iletişimin tespitini isteyebilir." şeklinde kısım. Dolayısıyla şunu sormalısınız ankesöre gelene kadar hakkımdaki somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebepleri nedir? Bu hususun hakkınızdaki ceza davasında belirtilmesi gerekir. Belirtilmediyse istinafta bu hususu dile getiriniz. Mümkünse ceza davanızda kayda girmesini sağlayınız.

Üçüncüsü; Söz konusu verilerin, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’na dayanılarak çıkarılan Elektronik Haberleşme Sektörüne İlişkin Yetkilendirme Yönetmeliği ve Elektronik Haberleşme Sektöründe Kişisel Verilerin İşlenmesi ve Gizliliğinin Korunması Hakkında Yönetmeliğe rağmen kim tarafından hangi yetkiyle, hangi nedenle ve hangi yasal mevzuata dayanarak saklandığının sorgulanmaması, bu hususa değinilmemesi. Öyle sanıyorum ki temyiz edende bu hususa değinmemiş ki mahkeme bu hususa girmemiş. Hakkınızda ankesör konusunda bir gerekçe varsa bu hususu dile getiriniz, kayda girmesini sağlayınız. Hakkınızda legal olarak kullanılabilecek olan tarih aralığı ceza davasındaki "suçun işlendiği tarih" itibariyle yukarıda belirttiğim iki yönetmelik gereği en fazla 2 yıldır. Net olmamakla birlikte Elektronik Haberleşme Sektöründe Kişisel Verilerin İşlenmesi ve Gizliliğinin Korunması Hakkında Yönetmelik (md.14/3) gereği hadi olsun en fazla 4 yıldır. Bu hususlara dikkat ediniz.

Dördüncüsü; Ankesör konusundaki kabul edilen delillerin teyidi açısından "Şüphelinin/sanığın askeri mahrem hizmetler yapılanmasında yer alıp sabit hat ve/veya ankesörlü telefonlar üzerinden hücresel haberleşme ağına dahil olup olmadıklarının belirlenmesi ile soruşturma ve yargılama aşamasında sanığın hukuki durumunun ve konumunun kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; suçun ispatı açısından belirleyici nitelikte olması nedeniyle bu delilin elde edilişi, niteliği, kullanımı, hukukiliği konusunda yukarıda yapılan tüm açıklamalar ışığında, taraflar huzurunda tartışılması, savunma argümanlarının değerlendirilmesi gerekmektedir.

Ayrıca bu delillerin teyidi açısından;

-Mahrem imamların büfe/ankesörlü sabit telofon hattı ile hedef şahıslarla görüşmelerinde gizliliği sağlamak için genellikle kullandığı yöntem olarak belirlenen;

Hedef şahsın telefon numarasının, deşifre edilmesinin önlenmesi amacıyla çeşitli şifreleme metotları kullanarak kaydedilmesi, (sizin numaranızın bu şekilde kaydedildiği bir telefon bulunmuş olamalı)

Bazı mahrem imamların arama yapmadan önce ajandada kayıtlı numaralara baktığında şifreleme yaptığını unutarak/kasten yazılı olan şifreli numarayı aradığı, daha sonra yanlış numara çevirdiğini fark ederek/kasten asker şahsı tekrar gerçek numarasından aramış olmaları, (HTS kayıtlarında sizden önce aranan numaranın sizin numaranızın kodlanmış hali olması gerekir.)

Aramaların tek taraflı ve kısa süreli olması veya sadece çağrıdan ibaret bulunması, (hem tek taraflı olacak hemde kısa yada çağrıdan ibaret olacak. Yani iki kıstas aynı anda olacak)

Aranan askeri personelin büyük kısmının genellikle rütbe/makam olarak ve bağlı bulunduğu kuvvetlerin de denk olmaları,

Mahrem imamlar tarafından gerçekleştirilen arka arkaya aramanın (ARDIŞIK ARAMA) örgütsel amaçlı olduğuna dair karine oluşturması,

Aramanın mesai saatleri dışında yapılması, sorumlu şahsın, askeri personeli aradıktan sonra tedbir amaçlı ilgisiz ve alakasız kişileri de ankesörle arayarak bu bütün içerisinde hedeflerin kaybolmasını sağlama çabası,

Aramanın on beş gün, ayda veya iki ayda bir kez olmak üzere periyodik olması,

Mahrem imamın sorumlusu olduğu asker şahıs/şahıslarla aynı ilde ikamet ettiği ve aynı ildeki sabit hatlarla iletişim kurduğunun gözetilmesi,

Asker şahısların hatların takılı bulunduğu cihazların toplantı yerine götürülmediği veya götürülse bile kapalı tuttukları,

Mahrem imamlarca hedef şahıs arandıktan sonra ilgisiz rastgele numaraların çevrilerek, redial (geri arama) tuşu ile son aranan kişinin tespitinin önlenmeye çalışılması, hususlarını da ortaya koyan, bu delilin elde edilişi, niteliği, kullanımı, hukukiliği konusunda yukarıda yapılan tüm açıklamalar ışığında kişiselleştirilmiş, Emniyet birimlerince, büfe/ankesörlü sabit telefon hatlarıyla irtibat kurma yöntemine ilişkin olarak düzenlenen ayrıntılı analiz raporunun temin edilerek dosyaya konulması,

-Emniyet kayıtlarının yanı sıra BTK’dan alınan baz istasyonunu gösterir HTS kayıtlarının, “0” saniyeli çağrılar da dahil olmak üzere getirilmesi,

-Şüpheli/sanığın görev yaptığı diğer şehirlerde ardışık aramalarının olup olmadığı araştırılarak sabit hat ve ankesörlü telefon kullandığına ilişkin analiz raporunun da istenmesi,

-Şüpheli/sanıkla ilgili sabit hat veya ardışık aramaya ilişkin varsa itirafçı beyanlarının dosyaya getirilmesi, gerektiği takdirde tanık sıfatıyla dinlenilmeleri,

-Ardışık aramalar kapsamında, diğer asker şahıslar hakkında bir soruşturma veya dava olup olmadığı araştırılıp varsa ifade örneklerinin dosyaya ibrazı sağlanarak değerlendirilmesi suretiyle maddi gerçeğin ortaya konulması gerekmektedir."

Yani tek başına bir, iki arama kaydı yeterli değil. Hakkınızda bu karar örnek yada dayanak gösterilirse bu kısımlarını öne çıkararak hakkınızdaki gerekçelerin bu karar dayanmadığını kararın genel olarak dayanak yada emsal gösterildiğini detayına, içeriğine girildiğinde sizin durumunuza uymadığını dile getiriniz.

Komisyon elbet bir gün cevap verecek...  Yazıklar olsun masumların vebali üzerinizde olsun 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Konuk

Herkez iade oldu bir ben kaldım heralde? 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

benim dsva suruyor  daha.ardisik aramalardaki diger kisiler asker ve EP olanda var icinde bu sebeble 2 bucuk ay tutuklu kaldim simdide aciktayim.buda idareden ihraca gidecektir.bu zulum elbet bitecek

 


ankesor aciga alinma

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Cevap Yaz

Şimdi cevap yazıp sonra kayıt olabilirsiniz. Eğer hesabınız mevcutsa, giriş yaparak üye isminizle cevaplayabilirsiniz.
Not: Gönderiniz görünmeden önce editör tarafından kontrol edilip onaylanacaktır.

Konuk
Yanıtla...

×   Yapıştırdığınız içerik biçimlendirme içeriyor.   Restore formatting

  Only 75 emoji are allowed.

×   Yapıştırdığınız bağlantı uyarlandı.   Yalnızca link göster?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.




  • İletiler

    • dostlar cidden olanağı olan yurtdışı da düşünsün. yıllardır söyledik. şahsen iade olunca da geri dönmeyi düşünmüyorum. 
    • KHK'lıların çoğunluğu bu ülkenin en dürüst, akıllı ve çalışkan kişileridir.. memur olarak doğmadık, hatta memurluk kendi adıma hiç girmemem gereken bir alandı, vasat kişilerle muhatap ola ola, beni de ortalama düşünen, risk alamayan biri yaptı... halbuki dışarıda da yapabileceğimiz birçok iş ve alan var... zaten piyasada düzgün iş yapan adam yok... eğer ilgilendiğimiz alanda gayret gösterirsek,  dürüst ve düzgün çalışırsak, eski işimize gerek kalmayacak ve ayakta durabilecek kadar kazanabileceğimize inanıyorum...
    • Daha önce de yazdım, beklentiye girmek en büyük hayalkırıklıklarının ve depresyonun temel sebebidir... KHK'lılara yapılan muamele bu ülkede kimseye yapılmamıştır, yanımızda birkaç kişi ve Allah dışında kimse yok, bizi bizden başka anlayan da o yok... toplum bizi sanki tamamen unutmuş gibi, bir anda sanki görünmez olduk (buna benzer bir bölüm Black Mirrorda vardı, suçlu kişi kimse tarafından görünmez hale geliyordu)... bu sürecin birgün biteceğini elbet biliyorum ama o zamana kadar akıl ve beden sağlığını korumak için hiç dönmeyecekmiş gibi düşünüp, kendimize yeni bir hayat kurmaktan başka yolumuz yok... birgün inşallah iade olduğumuzda da, zaten kolaylıkla yeni sürece adapte olunur... lütfen artık beklentiye girip, yaranıza daha fazla tuz basmayın, bırakın yara kabuk bağlasın... birşeylerle meşgul olmak (tercihen toprakla), zihni en iyi rehabilite yoludur...
    • Yazıp yazıp siliyorum sayın Aylin. Forumda 5. senemdeyim. 8 yıldır dünyanın en saçma en alakasız en akılsızca iftirasıyla uğraşıp duruyoruz hepimiz. Şurada senelerdir geçecek diye insanlara moral vermeye çalışıyorum. Beni şarlatan ilan etseniz haklısınız ne diyim. geçecek ama daha yılları var bu işin. Oyalanacak şeyler bulmaya çalışın. Yıllarınız gençliğiniz geri gelmeyecek dostlar.
    • @Karagöz "Dehumanize" kavramı anlamlı...Ruhumda bıraktığı hasar, Nietzsche'nin tanrı'nın öldüğünü ifade ettiği deli adamın hikayesindeki deli karakterinin "sonsuz bir hiç gibi başıboş dolaşıyorum" sözünün vücut bulmuş haliyim😔Başardılar!!! 
×
×
  • Yeni Oluştur...