İçeriği gör
KHK Mağdurları Forum

KHK Mağdurları Gündem ve Gelişmeler

Önerilen Yorum

defterdarzade, 7 saat önce yazdı:

Mahkemenin ara karar alıp irtibat-iltisak tepitine yönelik kurumlardan belge/bilgi talebi de usule uygun değil, bu belgeleri temin ettikten sonra sizden beyan istemesi de. Daha doğrusu böyle bir usul İYUK'da düzenlenmiş değil. 

Bu durum idari yargıda re'sen araştırma ilkesine dayanıyor sanıyordum.


Dear Commission, your decision broke my heart, I think we should break up...

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Günaydın arkadaslar.İdari dava dosyam 14.bolge idarede 1 buçuk yıl olacak sonuç çıkmadı.Bu kadar sürüyor mu bölge idare dosyaları?


VİTRİOL

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
defterdarzade, 8 saat önce yazdı:

Mahkemenin sizden beyan istemesinin başlı başına olumlu veya olumsuz bir anlamı yok. Sizin mahkemeniz kendince böyle bir yöntem belirlemiş. Çoğu mahkeme beyan istemiyor.

 

Çok teşekkür ederim cevabınız için, baya aydınlatıcı oldu, 

Benim durumum şöyle şuanda mahkeme yaptığı araştırma ile hiçbir bilgi belge elde edemedi yalnızca ATAÇ raporunda yer alan 2 ardışık arama dışında... aramaların biri 2012(250 saniye) biri 2014(0 saniye) yılında yer alıyor, bu arada sivil kamu görevlisiydim asker ya da polis değilim

Bununla alakalı Ankara EGM den değerlendirme istedi, değerlendirme geldi değerlendirmede benim Soruşturma ya da kovuşturmam bulunmadığı, bilgi belge tanık ifadesi olmadığı söylendikten sonra 2012 aramasında adı geçenlerin kamu görevlisi ya da soruşturma geçirmiş kişiler olmadıkları, 2014 aramasında benden sonra aranan kişinin ise FETÖ PDY kapsamında işlem gördüğü yazılmış, ancak ben bu kişiyi tanımıyorum, emniyetin de zaten tanıdığıma dair bir iddiası yok, araştırma raporu bu şekilde... 

İhraç edilme gerekçelerime gelince malum kapsamda işlem gören kişiler ile HTS kaydım varmış, bunlar  işten ya da sosyal hayattan tanıdığım kişiler, hiçbir destekleyen kanıt sunulmadan bu yapıldı ve zan altında bırakıldım(bu veriler hangi yetki ile alındı bilmiyorum) 

Ve yukarıda yazdığım ardışık konusu diğer gerekçe, 

 

Durum bu şekilde; tecrübeli, bilgili arkadaşlar öngörü ve yorumlarınızı yazarsanız sevinirim, zira son dönemece gelmiş gibi hissediyorum

 

 

 

 

 


375sayılı KHK kapsamında Temmuz 2022de ihraç, ardışık arama iddiası, adlı süreç yok

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Mega19, 2 saat önce yazdı:

Çok teşekkür ederim cevabınız için, baya aydınlatıcı oldu, 

Benim durumum şöyle şuanda mahkeme yaptığı araştırma ile hiçbir bilgi belge elde edemedi yalnızca ATAÇ raporunda yer alan 2 ardışık arama dışında... aramaların biri 2012(250 saniye) biri 2014(0 saniye) yılında yer alıyor, bu arada sivil kamu görevlisiydim asker ya da polis değilim

Bununla alakalı Ankara EGM den değerlendirme istedi, değerlendirme geldi değerlendirmede benim Soruşturma ya da kovuşturmam bulunmadığı, bilgi belge tanık ifadesi olmadığı söylendikten sonra 2012 aramasında adı geçenlerin kamu görevlisi ya da soruşturma geçirmiş kişiler olmadıkları, 2014 aramasında benden sonra aranan kişinin ise FETÖ PDY kapsamında işlem gördüğü yazılmış, ancak ben bu kişiyi tanımıyorum, emniyetin de zaten tanıdığıma dair bir iddiası yok, araştırma raporu bu şekilde... 

İhraç edilme gerekçelerime gelince malum kapsamda işlem gören kişiler ile HTS kaydım varmış, bunlar  işten ya da sosyal hayattan tanıdığım kişiler, hiçbir destekleyen kanıt sunulmadan bu yapıldı ve zan altında bırakıldım(bu veriler hangi yetki ile alındı bilmiyorum) 

Ve yukarıda yazdığım ardışık konusu diğer gerekçe, 

 

Durum bu şekilde; tecrübeli, bilgili arkadaşlar öngörü ve yorumlarınızı yazarsanız sevinirim, zira son dönemece gelmiş gibi hissediyorum

 

 

 

 

 

TSK veya EGM'de görevli olmamaniza rağmen ardışık arama mevzusunun gerekçelere dahil edilmesi şaşırtıcı. Hangi kurumdaydiniz?

Güncelleme • • Demirci

Dear Commission, your decision broke my heart, I think we should break up...

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Demirci, Bir saat önce yazdı:

TSK veya EGM'de görevli olmamaniza rağmen ardışık arama mevzusunun gerekçelere dahil edilmesi şaşırtıcı. Hangi kurumdaydiniz?

Adalet


375sayılı KHK kapsamında Temmuz 2022de ihraç, ardışık arama iddiası, adlı süreç yok

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Mega19, 1 dakika önce yazdı:

Adalet

Hakim-savci filan miydiniz ya da idari pozisyonunuz mu vardı?


Dear Commission, your decision broke my heart, I think we should break up...

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Demirci, 8 saat önce yazdı:

Bu tarz bir hukuka aykırılığın hukuk terminolojisinde bir ismi var mı?

Mahkeme gerekçelere Komisyon kararında doğrudan yer almayıp kurumun ilettiği dosyada yer alan soyut bir ifadeyi dahil edebilir mi? 

Anayasa’nın 125. maddesi uyarınca idari yargının denetim yetkisi, hukuka uygunluk denetimi ile sınırlıdır. Mahkemeler bunu aşıp idarenin yerine geçerek işlem tesis edemezler.

Bambaşka bir gerekçe bulup red kararı vermek, yeyi bir işle tesis etmek demektir. Çünkü işlemin sbep unsuru değişmiştir. Artık aynı işlem değildir. Komisyonun kararı ile Mahkeme kararının parallelik göstermesi (yani ikisinin de red olması) bu durumu değiştirmez. İşte bu nedenle, Mahkeme, komisyon kararında yer almayan bir gerekçeyi  red kararına gerekçe yapamaz.

Ancak Komisyon kararında yer alan gerekçe soyutsa, kurumun ilettiği dosyada bu soyut gerekçenin somut dayanakları bulunuyorsa, Mahkeme elbette kararına bunu dayanak yapabilir. Zaten yapması da gerekir. Özellikle kurum kanaati şeklinde yazılan gerekçe için bu sık yaşanan olağan bir durum. 

Ancak komisyon kararında yer almayan bir gerekçenin, Mahkemenin re'sen incelemesiyle red kararına dayanak yapılması halinde karar bu gerekçe yönüyle hukuka aykırı olur.

Örneğin; komisyon kararında red gerekçesi olarak kurum kanaati olsun. Mahkeme re'sen yaptığı araştırmada, bu kişinin ayrıca kimse yok mu derneğine para gönderdiğini ve çocuğunu bu yapıya ait okullara gönderdiğini tespit etmiş olsun. 

Mahkeme kararını verirken, kurum kanaati için idareden bilgi belge talep edip bunun somutlaştırılmasını isteyebilir ve istemelidir. Şayet kurum bu kanaate sebep olan somut ve kabul edilebilir gerekçeleri ortaya koyamaz ise, Mahkeme kendi re'sen araştırmasıyla tespit ettiği derneğe para gönderilmesini ve okul kaydını gerekçe göstererek red kararı veremez. İptal kararı vermek zorundadır.

Komisyon kararında olmayan yeni gerekçeler bulmak için başka kurumlarla yapılan yazışmalar re'sen araştırma değildir.

Re'sen araştırma şudur. Davacı açmış olduğu davada sadece işlemin hukuka aykırılığını ileri sürerek iptali ister. Mahkeme de, dilekçe ekinde işlemin hukuka aykırılığını ispat edecek bir bilgi ve belge sunulup sunulmadığına bakmaksızın, işlemin hukuka uygunluğuna yönelik delilleri kendisi, işlemi tesis eden idareden temin eder. Bu durum hukuk mahkemelerinde yoktur. Çünkü delili sen ortaya koymak zorundasın. Mahkeme araştırmak zorunda değil. İdari yargıda re'sen araştırma ilkesi gerçerli olduğu için, TESİS EDİLEN İŞLEME AİT DELİLLERİ mahkeme re'sen dosyaya dahil eder. Çok nadir durumlarda, başka kurumlardan da bazen bilgi ve belge talebi gerekebilir. Ancak bu talep, kesinlikle işlemin sebep unsuruna yeni gerekçeler eklemek için değil, sebep unsurunun hukuka uygun olup olmadığını ortaya koymak için yapılır. 

Umarım yeterince anlaşılır olmuştur.

Son olarak bir tavsiyede bulunayım. İade olanlar, toplu ödemede sadece maaş ödemesi yapıldıysa, yasal faiz istemeyin. Yasal faizle yetinmeyin. Enflasyon değer kaybı oranında faiz işletilmesini talep edin. Yüksek enflasyon nedeniyle aralarında oldukça fazla fark var. İdare ödeme yapmazsa da, yargılamanın herhangi bir aşamasında lehe karar çıkar illaki. İlk derece mahkemeleri bu yönde kararlar almaya başladı. Olmadı en kötü ihtimal AYM'den çıkacaktır. 

  • Beğeni 2
  • Teşekkür 4

672, Komisyon Red, Olmayan SMS + Kurum Kanaati, Dosya İdare Mahkemesinde

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
defterdarzade, 1 saat önce yazdı:

Anayasa’nın 125. maddesi uyarınca idari yargının denetim yetkisi, hukuka uygunluk denetimi ile sınırlıdır. Mahkemeler bunu aşıp idarenin yerine geçerek işlem tesis edemezler.

Bambaşka bir gerekçe bulup red kararı vermek, yeyi bir işle tesis etmek demektir. Çünkü işlemin sbep unsuru değişmiştir. Artık aynı işlem değildir. Komisyonun kararı ile Mahkeme kararının parallelik göstermesi (yani ikisinin de red olması) bu durumu değiştirmez. İşte bu nedenle, Mahkeme, komisyon kararında yer almayan bir gerekçeyi  red kararına gerekçe yapamaz.

Ancak Komisyon kararında yer alan gerekçe soyutsa, kurumun ilettiği dosyada bu soyut gerekçenin somut dayanakları bulunuyorsa, Mahkeme elbette kararına bunu dayanak yapabilir. Zaten yapması da gerekir. Özellikle kurum kanaati şeklinde yazılan gerekçe için bu sık yaşanan olağan bir durum. 

Ancak komisyon kararında yer almayan bir gerekçenin, Mahkemenin re'sen incelemesiyle red kararına dayanak yapılması halinde karar bu gerekçe yönüyle hukuka aykırı olur.

Örneğin; komisyon kararında red gerekçesi olarak kurum kanaati olsun. Mahkeme re'sen yaptığı araştırmada, bu kişinin ayrıca kimse yok mu derneğine para gönderdiğini ve çocuğunu bu yapıya ait okullara gönderdiğini tespit etmiş olsun. 

Mahkeme kararını verirken, kurum kanaati için idareden bilgi belge talep edip bunun somutlaştırılmasını isteyebilir ve istemelidir. Şayet kurum bu kanaate sebep olan somut ve kabul edilebilir gerekçeleri ortaya koyamaz ise, Mahkeme kendi re'sen araştırmasıyla tespit ettiği derneğe para gönderilmesini ve okul kaydını gerekçe göstererek red kararı veremez. İptal kararı vermek zorundadır.

Komisyon kararında olmayan yeni gerekçeler bulmak için başka kurumlarla yapılan yazışmalar re'sen araştırma değildir.

Re'sen araştırma şudur. Davacı açmış olduğu davada sadece işlemin hukuka aykırılığını ileri sürerek iptali ister. Mahkeme de, dilekçe ekinde işlemin hukuka aykırılığını ispat edecek bir bilgi ve belge sunulup sunulmadığına bakmaksızın, işlemin hukuka uygunluğuna yönelik delilleri kendisi, işlemi tesis eden idareden temin eder. Bu durum hukuk mahkemelerinde yoktur. Çünkü delili sen ortaya koymak zorundasın. Mahkeme araştırmak zorunda değil. İdari yargıda re'sen araştırma ilkesi gerçerli olduğu için, TESİS EDİLEN İŞLEME AİT DELİLLERİ mahkeme re'sen dosyaya dahil eder. Çok nadir durumlarda, başka kurumlardan da bazen bilgi ve belge talebi gerekebilir. Ancak bu talep, kesinlikle işlemin sebep unsuruna yeni gerekçeler eklemek için değil, sebep unsurunun hukuka uygun olup olmadığını ortaya koymak için yapılır. 

Umarım yeterince anlaşılır olmuştur.

 

Keşke bu mevzu istinaf dilekçemi vermeden önce açılmış olsaydı. Hem çok güzel hem de detaylıca açıklamışsınız, sonsuz teşekkürler. Size az önce özelden bir msj  gönderdim, müsait olduğunuzda bakabilirseniz çok memnun olurum zira cvbınıza göre istinaf mahkemesine ek beyan dilekçesi sunacağım. Ayrıca, ek beyan dilekçemde bu konuda atıfta bulanabileceğim bir idari yargı kararı elinizde var mı?

Güncelleme • • Demirci

Dear Commission, your decision broke my heart, I think we should break up...

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Arkadaşlar herkese selamlar..

Kurum kanaati ile irtibat ve iltisaklı olarak değerlendirilenlerdenim. İptal davam İdare Mahkemesinde devam etmekte..

AYM nin son iptal kararının benim gibi  idare Mah. bekleyenlere bir faydası olur mu? Mahkemeye dilekçe vermenin bir faydası olur mu acaba. Hukuki olarak yorumlayacak arkadaşlar varsa faydası  olabilecek dilekçe süreçlerini başlatmak adına ne yapılabilir?
 

Karar şöyle ; örgüt üyeliği kararı yerine “iltisak” bahanesiyle memuriyetten ihraç, pasaport ve unvan iptalleri Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal.


701 KHK ile gerekçesiz ihraç

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
bilyusran, 11 dakika önce yazdı:

Arkadaşlar herkese selamlar..

Kurum kanaati ile irtibat ve iltisaklı olarak değerlendirilenlerdenim. İptal davam İdare Mahkemesinde devam etmekte..

AYM nin son iptal kararının benim gibi  idare Mah. bekleyenlere bir faydası olur mu? Mahkemeye dilekçe vermenin bir faydası olur mu acaba. Hukuki olarak yorumlayacak arkadaşlar varsa faydası  olabilecek dilekçe süreçlerini başlatmak adına ne yapılabilir?
 

Karar şöyle ; örgüt üyeliği kararı yerine “iltisak” bahanesiyle memuriyetten ihraç, pasaport ve unvan iptalleri Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal.

Kısaca, Kesinleşmemiş mahkumiyet kararı yoksa üye ve mensup diye ihraç edemezsin(masumiyet karinesini ihlal edersin diyor) ama İrtibat ve iltisak  diye ihraç edebilirsin diyor. Kararın İRTİBAT VE İLTİSAK AÇISINDAN HİÇ BİR FAYDASI YOK. 

Güncelleme • • Vardırbirhayr

VardırBirHayr

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Cevap Yaz

Şimdi cevap yazıp sonra kayıt olabilirsiniz. Eğer hesabınız mevcutsa, giriş yaparak üye isminizle cevaplayabilirsiniz.
Not: Gönderiniz görünmeden önce editör tarafından kontrol edilip onaylanacaktır.

Konuk
Yanıtla...

×   Yapıştırdığınız içerik biçimlendirme içeriyor.   Restore formatting

  Only 75 emoji are allowed.

×   Yapıştırdığınız bağlantı uyarlandı.   Yalnızca link göster?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.




  • İletiler

    • Bize eşit şartlarda mücadele imkanı vermediler ki gerçekten ne kadar nitelikli olduğumuzu gösterelim. Hileli zarların olduğu bir oyunun içinde bulduk kendimizi. Şartların eşit olmadığı, zarların hileli olduğu bir oyunda hayatta kalmak bile çok büyük bir başarı. Tüm olumsuzluklara rağmen mücadeleden vazgeçmedik, vazgeçmiyoruz, mücadele edeceğiz. Eninde sonunda kazanacağız, buna şüphe yok. Bize düşen görev, o gün gelene kadar ilk önce akıl sağlığımızı, sonra beden sağlığımızı korumak ve azimle ve inadına yaşamak.  Her birimiz farklı ailelerde, farklı kültürlerde, çok farklı şartlar altında yaşadık, büyüdük ve bu günlere geldik. Hepimizin başına aynı olay gelmiş olsa da, herkesin tepkisi, reaksiyonu, hissettiği şeyler, dayanma eşiği vs farklı. Ama işin özü bence haklı olduğumuzu bildiğimiz böyle bir durumda dirayetli olup yaşamaya devam etmek. Tüm olumsuzluklara rağmen yaşayacağız ve ileride tüm haklarımızı aldığımız günlere akıl ve beden sağlığımız tam olarak ulaşacağız. 
    • Hocam, kendinize haksızlık etmeyin. Devlet söz vermiş 657ye uyduğun sürece sorun yok demiş. Birçok kişi de buna güvenip kendini o memuriyet için hazırlamıştı ve o işe kendini adamıştı. Özellikle belli bir yaştan sonra gerçekten zordu bu işler. Birçok kişiye de yedikleri damga çok ağır geldi, yeni bir hayat kurmak için o psikolojik gücü kendilerinde bulamadılar. Bunun üstüne uğraştığımız davaları parçalanan aileleri ekleyin. Hayatta kalabilmeniz bile başarı aslında.
    • 8 sene geçti ve hiç bir şey değişmedi. Parkomatta  çalışdım, inşaatlarda çalıştım, tarla işlerinde çalıştım, bir buçuk sene kadar dershanede çalıştım (depremden sonra kapandı) fabrikada 3-5 ay çalıştım ödeme sorunu olunca  ayrıldım yine inşaattayım. 8 yılda bir kazmaya sap olamadım, ortalamaya baksan 8 yıl asgari ücret altında kazandım. Hep günü kurtarma uğraşıyla  geçti 8 sene. Bu 8  sene bana ne kadar beceriksiz işe yaramaz olduğumu gösterdi. Bazen düşünüyorum nasıl bir günahım varmışta bu duruma düştüm ve kurtulamıyorum ... Ülkenin hukuk olsun adalet olsun ekonomi olsun vesaire memnun değilizya, ben bunun bin katı kendimden memnun değilim ...
    • Yeminle şaka gibiyiz ya. Herkese açık bir forumda birbirine dilekçe dava danışan, fikir alış verişi yapan, sabır tavsiye eden, gündem hakkında analizler yapan "terörist" mi olur arkadaş? İçinde olmasak tam bir komedi değil mi şu durum aslında? 8 sene be.
    • Bir düşüncem de KHK mağdurlarıyla ilgili... Mağdurlar bu işin çözümünün peyder pey olacağını bir türlü anlayamadı... pazarlamada "foot at the door" diye bir tabir vardır, yani ayağınızı kapıya koyabilirseniz, satışı büyük ihtimalle halledersiniz... burada da o ayak, ufak da olsa, KHK'lı bir grubun toplu iade olmasıydı... mesela takipsizlik-beraat alanlar iade olabilseydi, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iade olma yolu açılacaktı, çünkü o kapı açılmış olacaktı bir kere... ama bunun yerine ne zaman takipsizlik alanların iadesi gündeme gelse, diğer tüm KHK'lılar "bizde, bizde, bizde..." demeye başladı ve o kapıya ayak bu yüzden hiç konulamadı, çünkü kapı hiç açılamadı... Bu talepler nedeniyle, iade işi toplum nazarında en ağır kişinin iade olacağı şeklinde ve çok ağır mali külfete neden olacak şeklinde yorumlandı veya imajı o şekilde verildi (Abdurrahman Dilipak'ın idareyi KHK'lılarla ilgili mali külfetle korkutma twitini hatırlayın)... halbuki hep beraber en azından takipsizlik-beraat alanlar gibi toplum vicdanını da kanatan bir kesimin iade olmasını savunsaydık, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iadesi toplum nazarında daha kabul edilebilir hale gelecekti...
×
×
  • Yeni Oluştur...