İçeriği gör

Önerilen Yorum

Kobra, 9 dakika önce yazdı:

Dava açılış dilekçeme “…yıllık uçuş tazminatına esas gerçekleştirdiğim 40 saat uçuşum nedeniyle hak etmiş olduğum uçuş tazminatının yasal faiziyle birlikte tahsiline,…” şeklinde yazmışım.

"...tazminatın hak edis tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesini..." gibi birşey yazmanız daha iyi olurdu sanırım.

Güncelleme • • Demirci

Dear Commission, your decision broke my heart, I think we should break up...

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Demirci, 4 dakika önce yazdı:

Davanızın sonucunu merak ediyorum, sonuçlanınca paylaşın lütfen. İdare fiilen ucmadiginiz için mi bu tazminatı odemek istemiyor, idarenin (ve reddederse mahkemenin) argümanı nedir? 

İdare uçuş tazminatımın ödenmesi talebimi;

- 375 sayılı KHK 35/D’de ki “Devlet memurluğundan çıkarılan mesleki unvanları ve sıfatlarını kullanamaz ve bu unvan ve sıfatlarına bağlı olarak sağlanan haklardan yararlanamaz”

- 375 sayılı KHK 35/B’de ki “göreve iade edilenlere mali ve sosyal hakları ödenir”

hükümlerini gerekçe göstererek reddetti. Ancak göreve iade olmam durumumda uçuş tazminatını ödeyebileceğini belirtti ayrıca.

Ben de idare mahkemesine iptal davası açarken 35/D maddesinin benim statümle ve durumumla hiçbir alakasının olmadığını, 35/B maddesinde de hakedilmiş hakların ödenmeyeceğine dair bir hüküm bulunmadığını belirttim.

Demirci, 12 dakika önce yazdı:

"...tazminatın hak edis tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesini..." gibi birşey yazmanız daha iyi olurdu sanırım.

Öğrenmek istediğim şudur; idare mahkemesi henüz karar vermediğinden şu aşamada ek beyan dilekçesi sunarak talebimi değiştirebilir miyim?


KKKlığı 375 KHK (03/2019) - İdari Dava Red (02/2020) - Bölge İdare Red ( 1 hafta sürdü) - KYOK (11/2020) - İftira atan şahsa kamu davası açıldı (05/2021) - Danıştay (10/2020 esastan havale için beklemede)

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Kobra, 5 dakika önce yazdı:

İdare uçuş tazminatımın ödenmesi talebimi;

- 375 sayılı KHK 35/D’de ki “Devlet memurluğundan çıkarılan mesleki unvanları ve sıfatlarını kullanamaz ve bu unvan ve sıfatlarına bağlı olarak sağlanan haklardan yararlanamaz”

- 375 sayılı KHK 35/B’de ki “göreve iade edilenlere mali ve sosyal hakları ödenir”

hükümlerini gerekçe göstererek reddetti. Ancak göreve iade olmam durumumda uçuş tazminatını ödeyebileceğini belirtti ayrıca.

Ben de idare mahkemesine iptal davası açarken 35/D maddesinin benim statümle ve durumumla hiçbir alakasının olmadığını, 35/B maddesinde de hakedilmiş hakların ödenmeyeceğine dair bir hüküm bulunmadığını belirttim.

Şu an ihraç durumdasınız ve açıkta olduğunuz döneme ilişkin tazminatı istiyorsunuz değil mi?


Dear Commission, your decision broke my heart, I think we should break up...

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Demirci, 2 dakika önce yazdı:

Şu an ihraç durumdasınız ve açıkta olduğunuz döneme ilişkin tazminatı istiyorsunuz değil mi?

HAYIR. 2019 Mart’ta 375 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarıldım. Kamu görevinden çıkarıldığımda 2018-2019 uçuş yılına ait yıllık uçuş tazminatına esas 40 saatlik uçuşum vardı. Yani fiilen yaptığım uçuşların tazminatını istiyorum. Göreve iade edilince de idarenin haksız ve hukuksuz kamu görevinden çıkarma işlemi nedeniyle göreve devam etseydim eğer hakedeceğim yıllık uçuş tazminatlarını talep edeceğim. 


KKKlığı 375 KHK (03/2019) - İdari Dava Red (02/2020) - Bölge İdare Red ( 1 hafta sürdü) - KYOK (11/2020) - İftira atan şahsa kamu davası açıldı (05/2021) - Danıştay (10/2020 esastan havale için beklemede)

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

İdare mahkemesi aşamasında erisebildigim dosyamdaki kurum kanaatinin lafzindan bazı kişilerin hakkımda iftira attığı anlaşılıyor, ancak, söz konusu kurum kanaati yazısı tahmin edeceğiniz uzere imzasız (yani anonim bir yazı, tanık beyanı filan degil). Bu kurum kanaati yazısını ohal komisyonuna iletmek üzere oluşturulmuş üst yazıda ise donemin personel genel müdürünun imzası var (ekinde kurum kanaati bulunan üst yazı ohal bittikten sonra komisyona iletilmiş). Öte yandan, bu şahıs beni hiç tanımaz, ben de onu tanımam, imzasiz kurum kanaati yazisini kurumda büyük ihtimalle başkaları hazirlamistir. Hal böyleyken, personel eski genel müdürüne karşı iftira davası açabilir miyim? İçimden bir ses dava açsam da birşey tutturamazsin diyor. Dava açmazsam bilahare hak kaybına uğrar miyim? Böyle bir dava idare mahkemesi sürecimi nasıl etkiler? 

Bu konuda tecrübesi olan var mı?

Sn @Aklima bu konuda ne dersiniz?

Güncelleme • • Demirci

Dear Commission, your decision broke my heart, I think we should break up...

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Demirci, 28.10.2022 - 21:06 yazdı:

İdare mahkemesi aşamasında erisebildigim dosyamdaki kurum kanaatinin lafzindan bazı kişilerin hakkımda iftira attığı anlaşılıyor, ancak, söz konusu kurum kanaati yazısı tahmin edeceğiniz uzere imzasız (yani anonim bir yazı, tanık beyanı filan degil). Bu kurum kanaati yazısını ohal komisyonuna iletmek üzere oluşturulmuş üst yazıda ise donemin personel genel müdürünun imzası var (ekinde kurum kanaati bulunan üst yazı ohal bittikten sonra komisyona iletilmiş). Öte yandan, bu şahıs beni hiç tanımaz, ben de onu tanımam, imzasiz kurum kanaati yazisini kurumda büyük ihtimalle başkaları hazirlamistir. Hal böyleyken, personel eski genel müdürüne karşı iftira davası açabilir miyim? İçimden bir ses dava açsam da birşey tutturamazsin diyor. Dava açmazsam bilahare hak kaybına uğrar miyim? Böyle bir dava idare mahkemesi sürecimi nasıl etkiler? 

Bu konuda tecrübesi olan var mı?

Sn @Aklima bu konuda ne dersiniz?

Ben “Fetullahçılardan çocukluğumdan beri nefret ettiğime” dair görgü ve bilgiye dayalı itirafçı ifadesinin olduğu sayfayı hakkımda kanaate dayalı değerlendirme yapan sicil amirlerime göndermeyen Personel Daire Başkanlığında Şube Müdürü olarak görev yapan hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundum. Umarım adil ve hakkaniyetli bir soruşturma yürütülür ve hakkettiği cezayı alır. Eğer görevini kötüye kullanan, iftira atan, yalan beyanla evrak düzenleyen varsa mutlaka hakkınızı aramak adına mücadele edin. Naçizane fikrimdir.


KKKlığı 375 KHK (03/2019) - İdari Dava Red (02/2020) - Bölge İdare Red ( 1 hafta sürdü) - KYOK (11/2020) - İftira atan şahsa kamu davası açıldı (05/2021) - Danıştay (10/2020 esastan havale için beklemede)

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Kobra, 13 saat önce yazdı:

Ben “Fetullahçılardan çocukluğumdan beri nefret ettiğime” dair görgü ve bilgiye dayalı itirafçı ifadesinin olduğu sayfayı hakkımda kanaate dayalı değerlendirme yapan sicil amirlerime göndermeyen Personel Daire Başkanlığında Şube Müdürü olarak görev yapan hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundum. Umarım adil ve hakkaniyetli bir soruşturma yürütülür ve hakkettiği cezayı alır. Eğer görevini kötüye kullanan, iftira atan, yalan beyanla evrak düzenleyen varsa mutlaka hakkınızı aramak adına mücadele edin. Naçizane fikrimdir.

Kurum kanaatinde yapmadığım şeyleri yaptığımı, olmadığım şeyleri olduğumu iddia etmişler. Hiçbir somut delil de yok... İlk okuduğumda şok olmuştum, bu şoku hala da atladamadim. 

Güncelleme • • Demirci

Dear Commission, your decision broke my heart, I think we should break up...

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

idare mahkemesine başvuracağım bazı temel konularda sorularım var cevap verirseniz sevinirim şimdiden teşekkürler.

1) komisyon ret kararında, beraat aldığım dosya içeriğini sanki yapmışım gibi yazmış daha sonrada beraat aldığımı belirtmiş. ben dilekçemi yazarken nasıl beraat aldığımdan bahsetmek istiyorum hatta adli dava dosyamda bulunan bilirkişi raporundan falan bahsetmek istiyorum bu idare mahkemesi başvuru dilekçesi için uygun mudur?  eğer bahsedersem bilirkişi raporlarının bir örneğini eklemem gerekir mi zaten adli dava dosyamda var . isterlerse oradan bakamazlar mı? 

ya da en baştan ben bahse konu hakkında beraat aldım deyip içeriğine girmesem yeter mi

2) sitede ve internette bulunan örneklerden yararlanıyorum. talep kısmında maddi haklardan bahsetmeyin dilekçeniz ret edilir sadece kararın iptalini isteyin şeklinde söyleyenler var . doğru mu

3)dilekçe örneklerinde başka kararlara atıflar   var ve hak ihlallerinden bahsediliyor  bunların  hepsi  gereklimi sadece iptal istemek yetmez mi  

sonuçta ben avukat değilim ve dosyama benzer kararlar olup olmadığını nerden bilip te atıfta bulunayım.


686 - MEB - ret

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
wasdreel, 46 dakika önce yazdı:

idare mahkemesine başvuracağım bazı temel konularda sorularım var cevap verirseniz sevinirim şimdiden teşekkürler.

1) komisyon ret kararında, beraat aldığım dosya içeriğini sanki yapmışım gibi yazmış daha sonrada beraat aldığımı belirtmiş. ben dilekçemi yazarken nasıl beraat aldığımdan bahsetmek istiyorum hatta adli dava dosyamda bulunan bilirkişi raporundan falan bahsetmek istiyorum bu idare mahkemesi başvuru dilekçesi için uygun mudur?  eğer bahsedersem bilirkişi raporlarının bir örneğini eklemem gerekir mi zaten adli dava dosyamda var . isterlerse oradan bakamazlar mı? 

ya da en baştan ben bahse konu hakkında beraat aldım deyip içeriğine girmesem yeter mi

2) sitede ve internette bulunan örneklerden yararlanıyorum. talep kısmında maddi haklardan bahsetmeyin dilekçeniz ret edilir sadece kararın iptalini isteyin şeklinde söyleyenler var . doğru mu

3)dilekçe örneklerinde başka kararlara atıflar   var ve hak ihlallerinden bahsediliyor  bunların  hepsi  gereklimi sadece iptal istemek yetmez mi  

sonuçta ben avukat değilim ve dosyama benzer kararlar olup olmadığını nerden bilip te atıfta bulunayım.

işi şansa bırakmayın ve dilekçenizin sonuna mutlaka "yoksun kaldığım tüm özlük ve mali haklarımın kamu görevinden çıkarıldığım tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesini" gibi bir şey yazın. Ben buna benzer bir şey yazdım ve dilekçem reddedilmedi.


Dear Commission, your decision broke my heart, I think we should break up...

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

                 

                Değerli arkadaşlar öncelikle hepinize saygı ve selamlar. Eylül 2020’ de başlayan idare mahkemesi sürecim, yaklaşık 1 ay sonrasına duruşma günü tebligatı gelmesi ile bir aşamaya daha ilerledi. UYAP’ tan yapmış olduğum kontrolde her ne kadar henüz bana evrak olarak ulaşmasada birde ara karar alınmış olduğunu gördüm.

                Ara kararda ise “Ataç Değerlendirme tutanağında, ardışık olarak arandığınızı gösteren tabloya yer verildiği görüldüğünden, ekte gönderilen Ankesör/Büfe Raporu ve buna ilişkin Ataç Değerlendirme Tutanağında yer alan ankesörlü aramalara ilişkin beyanlarının sorularak bu hususa yazılı açıklama yapılmasının istenilmesine” şeklinde bir cümle gördüm.

                Her ne kadar OHAL Komisyonu kararında “kurum kanaati” kriteri belirtilmiş olsada (böyle bir beyan veya belge yok) hatta ihraç işleminde sebep olarak “1. derece akraba nedeniyle” şeklinde bir kriter öne sürülsede, buradan bir şey çıkmayacağını anlayan kurum ardışık arama hususuna dönmüş. Başka bir deyişle hem idare hemde mahkeme “soruşturmaya neden olacak bir tespit veya delil yok ama iltisak ve irtibat sayabilecek bunu bulduk ve buradan yürüyeceğiz” ziniyetindeler diye düşünüyorum.

                Forumda bu konuda çok fazla paylaşım olsada genellikle yargıtayın ceza davalarına ilişkin olarak, ardışık aramanın ceza verilmesine delil olup olamayacağına veya tek başına örgüt üyeliği tespiti için yeterli olup olamayacağına ilişkin hususları içeriyor.Benim sizden istediğim yardım ise idari davalara ilişkin. Yani demek istiyorumki: bu liste / çizelge her ne kadar ardışık arama diye bir başlığa sahip olsada, aslında ardışık arama değildir. Bunu çürütecek bir şeylere ihtiyacım var.

                Bir şeylerden kastım illa idare mahkemesi kararı olması değil; bir makale, bir avukat görüşü, bu konuda savunma metni olan vb. varsa ve paylaşabilirse sevinirim.Liste halinde maddeleyerek yazılsa bile yeterlidir. Yani ardışık arama olması için şu hususlar gerekir ama bu çizelgede bunlar yok, dolayısıyla irtibat ve iltisaklı sayılamam diyebileceğim metinlere ihtiyacım var.

                Elimi güçlendiren hususlar;

İhraç işleminde dayanak olarak ardışık arama gibi bir hususun olmaması ve sonaradan konulması (İYUK’ a aykırıdır diye düşünüyorum?), benden önce veya sonrasında askeri personel olmaması, periyodik arama olmaması, şifreli kaydetme yöntemlerinde numaramın olmaması, iltisak ve irtibatı destekleyecek başka hiçbir kriterin mahkemeye sunulamaması.

                Çok uzun yazdım başınızı ağrıttım. Yardım ve fikirlerinizi bekliyorum.

 


679 KHK - RET - KRİTER YOK (KURUM KANAATİ) - ANKARA 26. İDARİ (RET) - MART 2023' TE İSTİNAFA BAŞVURDUM.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Cevap Yaz

Şimdi cevap yazıp sonra kayıt olabilirsiniz. Eğer hesabınız mevcutsa, giriş yaparak üye isminizle cevaplayabilirsiniz.
Not: Gönderiniz görünmeden önce editör tarafından kontrol edilip onaylanacaktır.

Konuk
Yanıtla...

×   Yapıştırdığınız içerik biçimlendirme içeriyor.   Restore formatting

  Only 75 emoji are allowed.

×   Yapıştırdığınız bağlantı uyarlandı.   Yalnızca link göster?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.




  • İletiler

    • Bize eşit şartlarda mücadele imkanı vermediler ki gerçekten ne kadar nitelikli olduğumuzu gösterelim. Hileli zarların olduğu bir oyunun içinde bulduk kendimizi. Şartların eşit olmadığı, zarların hileli olduğu bir oyunda hayatta kalmak bile çok büyük bir başarı. Tüm olumsuzluklara rağmen mücadeleden vazgeçmedik, vazgeçmiyoruz, mücadele edeceğiz. Eninde sonunda kazanacağız, buna şüphe yok. Bize düşen görev, o gün gelene kadar ilk önce akıl sağlığımızı, sonra beden sağlığımızı korumak ve azimle ve inadına yaşamak.  Her birimiz farklı ailelerde, farklı kültürlerde, çok farklı şartlar altında yaşadık, büyüdük ve bu günlere geldik. Hepimizin başına aynı olay gelmiş olsa da, herkesin tepkisi, reaksiyonu, hissettiği şeyler, dayanma eşiği vs farklı. Ama işin özü bence haklı olduğumuzu bildiğimiz böyle bir durumda dirayetli olup yaşamaya devam etmek. Tüm olumsuzluklara rağmen yaşayacağız ve ileride tüm haklarımızı aldığımız günlere akıl ve beden sağlığımız tam olarak ulaşacağız. 
    • Hocam, kendinize haksızlık etmeyin. Devlet söz vermiş 657ye uyduğun sürece sorun yok demiş. Birçok kişi de buna güvenip kendini o memuriyet için hazırlamıştı ve o işe kendini adamıştı. Özellikle belli bir yaştan sonra gerçekten zordu bu işler. Birçok kişiye de yedikleri damga çok ağır geldi, yeni bir hayat kurmak için o psikolojik gücü kendilerinde bulamadılar. Bunun üstüne uğraştığımız davaları parçalanan aileleri ekleyin. Hayatta kalabilmeniz bile başarı aslında.
    • 8 sene geçti ve hiç bir şey değişmedi. Parkomatta  çalışdım, inşaatlarda çalıştım, tarla işlerinde çalıştım, bir buçuk sene kadar dershanede çalıştım (depremden sonra kapandı) fabrikada 3-5 ay çalıştım ödeme sorunu olunca  ayrıldım yine inşaattayım. 8 yılda bir kazmaya sap olamadım, ortalamaya baksan 8 yıl asgari ücret altında kazandım. Hep günü kurtarma uğraşıyla  geçti 8 sene. Bu 8  sene bana ne kadar beceriksiz işe yaramaz olduğumu gösterdi. Bazen düşünüyorum nasıl bir günahım varmışta bu duruma düştüm ve kurtulamıyorum ... Ülkenin hukuk olsun adalet olsun ekonomi olsun vesaire memnun değilizya, ben bunun bin katı kendimden memnun değilim ...
    • Yeminle şaka gibiyiz ya. Herkese açık bir forumda birbirine dilekçe dava danışan, fikir alış verişi yapan, sabır tavsiye eden, gündem hakkında analizler yapan "terörist" mi olur arkadaş? İçinde olmasak tam bir komedi değil mi şu durum aslında? 8 sene be.
    • Bir düşüncem de KHK mağdurlarıyla ilgili... Mağdurlar bu işin çözümünün peyder pey olacağını bir türlü anlayamadı... pazarlamada "foot at the door" diye bir tabir vardır, yani ayağınızı kapıya koyabilirseniz, satışı büyük ihtimalle halledersiniz... burada da o ayak, ufak da olsa, KHK'lı bir grubun toplu iade olmasıydı... mesela takipsizlik-beraat alanlar iade olabilseydi, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iade olma yolu açılacaktı, çünkü o kapı açılmış olacaktı bir kere... ama bunun yerine ne zaman takipsizlik alanların iadesi gündeme gelse, diğer tüm KHK'lılar "bizde, bizde, bizde..." demeye başladı ve o kapıya ayak bu yüzden hiç konulamadı, çünkü kapı hiç açılamadı... Bu talepler nedeniyle, iade işi toplum nazarında en ağır kişinin iade olacağı şeklinde ve çok ağır mali külfete neden olacak şeklinde yorumlandı veya imajı o şekilde verildi (Abdurrahman Dilipak'ın idareyi KHK'lılarla ilgili mali külfetle korkutma twitini hatırlayın)... halbuki hep beraber en azından takipsizlik-beraat alanlar gibi toplum vicdanını da kanatan bir kesimin iade olmasını savunsaydık, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iadesi toplum nazarında daha kabul edilebilir hale gelecekti...
×
×
  • Yeni Oluştur...