OHAL Ve KHK Mağdurları 3

[tustus 1.858]

wildPuppy, 4 dakika önce yazdı:

Şu Ekrem Yeter in beraat kararına nasıl ulaşılabilir? Bir tahmini olan var mı? Hazine saklar gibi saklıyorlardır diye düşünüyorum 

Ülkedeki adalete. Var olduğuna inanmak istiyorsun ama yok. Binası var personeli var teşkilatı amiri her şeyi var ama mantığı, iradesi, bağımsızlığı yok. 

O zaman ya elimiz boşluğa gelmiş ya da fil gerçekten yok demektir..

Umarım ilk seçenektir..

Aksi taktirde göremeyen gözlerle fili arayıp duracağız..

Belki de belli mi olur.. Günün birinde fil geri gelir ya da toplumca gözlerimiz görmeye başlar..

[yök 677 48]

Eylül, 2 saat önce yazdı:

Hayırlı olsun. Durumunuzla ilgili biraz bilgi verir misiniz? 

En son ne zaman sisteme bakmıştınız, sistemde mi gördünüz, yoksa aradılar mı?

Teşekkür ederim. Hastane personeliydim. Son ana kadar sendika vardı. Perşembe inceleniyor yazıyordu cuma akşamı baktığımda gördüm kararı. İnşallah hayırlı haberler alırız sizden de. 

[Konuk]

MSA, 2 saat önce yazdı:

Katılsanızda katılmasanızda KHK ile ilgili tek itiraz mercii komisyon. Kurulmasaydı idari mahkemede dava dahi açamayacaktınız. Açtığınız dava yetkisizlik nedeniyle reddedilecekti. 

Komisyon zulüm mekanizması filan da değildir. Yasalarca çerçevelenen belirli bir alanda görevini yerine getirmektedir.

Komisyonun etkili bir hukuk yolu olup olmadığı, hızı yada hukuki kriterlerle karar verip vermediği ayrı bir konudur.

OHAL sonrası ihraç olanlar olağan mahkemelerde dava açabilecekti. Ama siz KHKlı olarak dava açılacak bir mecra bulamayacaktınız.

Komisyon kurulmasaydı ilk etapta %9 iade olamayacak, sizin AİHM sevdanız nedeniyle yıllarca mağdur bekleyecekti. 

Olayları kendi kişisel durumunuza yada fikrinize  göre değerlendirmeyin. 

Dolaylı müracaatlarla 200.000 kişinin AYM de yığılması sonucu kaç sene sonra AİHM yolu açılır? Ya da açılırmıydı?

Kararlar AİHM aşamasına ulaşsa dahi yığılma nedeniyle AİHM Türkiye'den bir hukuki mekanizma talebinde bulunacak, yıllar ve yıllar sonra komisyon seviyesine geri gelecek ve işlemlere baştan başlayacaktınız.

Komisyonun tüm kararlarında hukuka uygun karar verdiğini iddia etmiyoruz. İdari aşamadan önce bir rolü var ve bunu uyguluyor.

Elimizdeki hukuk yollarını kullanacağız. 

Komisyon bencede suya sabuna dokunmadan işini yaptı. Benim gibi kritersiz ve soruşturması olmayanları bekletti bekletti eminim 3,4 kere kuruma sormuştu onlar istemezik deyince sadece kurum kanaati ile Ret i verdi geçti. Yani kuruma yaptığın yanlış olmaz diye bir zorlama yaptığını düşünmüyorum. 

[Ebediyatçı 252]

tustus, 22 dakika önce yazdı:

O zaman ya elimiz boşluğa gelmiş ya da fil gerçekten yok demektir..

Umarım ilk seçenektir..

Aksi taktirde göremeyen gözlerle fili arayıp duracağız..

Belki de belli mi olur.. Günün birinde fil geri gelir ya da toplumca gözlerimiz görmeye başlar..

Tustus hocam sizin komisyon sonucu belli oldu mu? Sgk kaydı dolayısı ile ben de ihraç egm mensubuyum

[tustus 1.858]

Ebediyatçı, 3 dakika önce yazdı:

Tustus hocam sizin komisyon sonucu belli oldu mu? Sgk kaydı dolayısı ile ben de ihraç egm mensubuyum

Ben son KHK ile ihraç oldum.. 701'liyim..

Benim şafak karanlık.. Daha saymaya başlamadım..

İncelemeye devam..

[Yakamozz 109]

@yök 677 sayin hocam hayirli ugurlu olsun darisi bekleyenlere insallah

[Ebediyatçı 252]

tustus, 3 dakika önce yazdı:

Ben son KHK ile ihraç oldum.. 701'liyim..

Benim şafak karanlık.. Daha saymaya başlamadım..

İncelemeye devam..

Özelden yazdım hocam. Burayı meşgul etmeyeyim 

[Konuk]

[Konuk]

@MSA Eninde sonunda AYM bu topa girmek zorunda kalacak. Hiçbirşey olmasa bile iade olanların isimlerinin kanunlardan çıkarılması gerekecek.  Zamanla birçok  hak ihlali tespiti yapılacak. İlerde Aihm den çok tazminat alırlar sözüne karşın CB hayat risktir cevabını vermişti hatırlarsanız. Bu riskin kendi dönemlerinde karşılarına gelme süresini uzattılar. Benden sonra ne yaparlarsa yapsınlar mantığı.

AYM ve AİHM dosyalara baksa idi pilot karar seçeneği vardı. Reddederken dahi bunu uyguladılar. AİHM 1-2 dosya inceledi ve red verdi. Köksal kararı gibi. Diğer başvurularada bu kararları emsal gösterdi.

[defterdarzade 277]

MSA, 2 saat önce yazdı:

Katılsanızda katılmasanızda KHK ile ilgili tek itiraz mercii komisyon. Kurulmasaydı idari mahkemede dava dahi açamayacaktınız. Açtığınız dava yetkisizlik nedeniyle reddedilecekti. 

Komisyon zulüm mekanizması filan da değildir. Yasalarca çerçevelenen belirli bir alanda görevini yerine getirmektedir.

Komisyonun etkili bir hukuk yolu olup olmadığı, hızı yada hukuki kriterlerle karar verip vermediği ayrı bir konudur.

OHAL sonrası ihraç olanlar olağan mahkemelerde dava açabilecekti. Ama siz KHKlı olarak dava açılacak bir mecra bulamayacaktınız.

Komisyon kurulmasaydı ilk etapta %9 iade olamayacak, sizin AİHM sevdanız nedeniyle yıllarca mağdur bekleyecekti. 

Olayları kendi kişisel durumunuza yada fikrinize  göre değerlendirmeyin. 

Dolaylı müracaatlarla 200.000 kişinin AYM de yığılması sonucu kaç sene sonra AİHM yolu açılır? Ya da açılırmıydı?

Elimizdeki hukuk yollarını kullanacağız. 

Sayın MSA hocam,

Öncelikle şunu belirteyim. İade olanlarla, hala bekleyenler, gerekçesiz bir şekilde sadece kanaatle red edilenlerle birçok kriterden red alanların komisyona bakışı doğal olarak farklı olabiliyor. Bunu doğal kabul etmek lazım. Ancak komisyonun kurularak karar verme yetkisinin komisyona verilmesi KHK'lıların lehine olup olmadığına karar vermek için biraz daha objektif bakmak gerekiyor.

Komisyon kurulmasaydı ve yargı yolu açılmamış olsaydı, Türkiye'nin yükümlükleri nedeniyle AİHM yargısına tabi olacaktı. Çünkü AYM'de olağanüstü hal ortamında sorumluluğu bütünüyle üzerine almaya hevesli değildi.  Siz de takdir edersiniz ki AİHM, sahip olduğu hukuk anlayışı ve uygulamaları nedeniyle KHK'lıların belki de %90'ında fazlası için ihlal kararı verecekti. 

Zaten AİHM pilot karar verme aşamasına gelmişti ve bu pilot kararı yığın kararlar izleyecekti. Çünkü bu dosyalar AİHM için zor dosyalar değil. Herşeyden önce kişiselleştirilmiş kararlar yoktu ortada. Temel bir hak olan savunma hakkı ihlal edilmişti mesela. Bu hak OHAL ortamında da olsa askıya alınamayan bir hak. 

Öte yandan aslında komisyonun, hakların teslimi açısından AİHM ile eşdeğer olması da mümkün değil. Çünkü komisyon hak ihlali kararı vermemekte, sadece göreve iade kararı vermektedir. Bu nedenle göreve iade edilenler için dahi, ihlal edilen diğer hakların hiçbiri için bir hak ihlali tespiti yapılmadığı gibi herhangi bir tazminat ödemesi de söz konusu olamamaktadır. Sadece bu nedenler nedeniyle de olsa, komisyonunun etkili iç hukuk yolu olarak kabul edilmesi KHK'lıların aleyhine olmuştur.

Kaldı ki, karar adaletinin sağlandığı konusunda da ciddi şüpheler var. Baştan beri KHK sırasına uyulduğu ve takipsizlik alanlara öncelik verildiği söylenirken, bunun gerçek olmadığını çok sayıda örnekten anlayabiliyoruz. Bütün bunların ötesinde, hangi kriterlere göre karar verildiğini de tam olarak kimse bilmiyor.

Bunları komisyonu karalamak için söylemiyorum. Çok ağır yükleri var.  Gerçekten büyük sorumluluk. Allah yardımcıları olsun. Ancak bunlar da gerçekler. Zaten büyük bir haksızlığa uğramışız ve komisyondan adalet talep ediyoruz. İnsanların vicdanını tatmin etmeyen hususlar varsa, ki çok var, bunu da söylemek gerekir elbette. Yoksa her şey çok doğru yapılıyormuş gibi bir algı ve izlenim doğar ki bu bize haksızlık olur. 

Bir de şunu da ilave etmek gerekir. Mahkemeler, hukuk düzeyinde, komisyondan çok daha bağımsız kuruluşlar. Uygulamada hakimlerin tam bağımsızlığından söz edemesek de, idari nitelikteki komisyona göre  bağımsız karar alma açısından bir adım önde. Netice de komisyon görevlileri, idari görevliler ve aldıkları kararlar yargı kararı niteliğinde değil. Hem komisyonun sayısı sadece 1 adetken, yurt çapında idare mahkemelerinin sayısı yüzlerle ifade ediliyor. Bu nedenle baştan beri mahkemelere bırakılmış olsaydı bu süreç daha hızlı ilerlerdi. Hız her zaman iyi olmasa da adaletin tecellisi ve belirsizliklerin giderilmesi açısından hız olukça önemli.

Bu durumda kararlar elbet daha dağınık çıkardı ama istinaf ve temyiz sürecinde bir standarda otururdu ve çok daha hızlı bir şekilde sonuç alınabilirdi. 

Ama artık bu aşamada bunlar bir hiçbir önemi yok. 

Neticede bir komisyon var ortada ve bu komisyondan başlamak üzere KHK'lıların hak ihlali iddialarına bakacak bir iç hukuk yolunun olduğu AİHM tarafından kabul ediliyor. Bu aşamadan sonra, başından beri tek dileğimiz gibi, komisyonun adil, şeffaf ve hızlı olması. 

Ancak bu konularda eleştirilerin fazlalığı gösteriyor ki, vicdanlar tam tatmin olmamış. Hala komisyonun kendi hakkında gerçekten adil karar vereceği konusunda bir çok kişinin içinde şüphe olduğu gerçeğini de göz ardı edemeyiz. Önemli olan zaten bu şüphelerin olmasına sebebiyet vermemekti, Buna sebep olan şartları ortadan kaldırmaktı.  AK Partinin kendi için de dahi birçok kez Komisyon uygulamaları çok sert eleştirilebiliyor. Gelinen nokta bu. 

Elbette haksız ve kötü niyetli eleştiriler var. Ancak somut sonuçlar insanların vicdanını tatmin etmekten henüz uzak. Umarım en azından bugünden sonra, vicdanları tatmin edecek daha şeffaf ve adil kararlarla  karşılaşırız. Eleştirilerimizi sıralarken bilmediğimiz hususlar varsa, bu konuda da komisyon daha bilgilendirici ve şeffaf davranıp, mağduriyetler üzerinde tepinenlere ve bunu kullananlara da bu fırsatı vermez ve hakkındaki kararın adil olacağından en ufak bir şüphe duymadan beklemeye devam eder. 

Neyse çok uzattım. İçim çok dolu. Daha fazla yazardım ama başınızı ağrıtmak istemiyorum. Allah herkesin hakkında hayırlısını versin diyorum son olarak.