İçeriği gör

Arşivlendi

Bu konu arşivlendi ve daha fazla yanıtlara kapatıldı

KHK Mağdurları Forum

OHAL Ve KHK Mağdurları 3

Önerilen Yorum

Konuk
elaf, 18 saat önce yazdı:

20 ay oldu beraat alalı?

18 ay kyok alalı 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Boşuna dememişler, eskiler daha iyisini bilirler diye. Mustafa Kemal Atatürk neredeyse bir asır öncesinden ortaya çıkabilecek sorunları görmüş ve önlem almaya çalışmış. Ondan sonra gelenler sırf kendi gelecekleri adına bunları görmezden geldi. Yıllarca türbandı, şeriattı, askerdi derken kısır çekişmelerle enerjimizi tükettik. Gözardı ettiğimiz tehlikeler 15 Temmuz'a götürdü bizi. Peki akıllandık mı? Gram akıllanmadık. Elini taşın altına sokup ülkeyi kuranı, onun kurduklarıni satanlar eleştiriyor. Allah akıl fikir versin.


686 inceleme devam ediyor

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Rıza Baba, 09.11.2019 - 00:26 yazdı:

Son günlerde yaşanan KHK ları gündemde tutma gelişmelerinin akabinde belli ki bir şeyler olacak. Naçizane yaşanacaklara ilişkin benim okumam:

Anayasa Mahkemesinin vereceği kararları sonucu veya yargı paketleri esnasında araya katılacak düzenlemeler ile birkaç ay içerisinde, karar vericilerin, ana hatlarıyla şöyle bir KHK lı haritası ortaya çıkartmaya çalıştıklarını düşünüyorum;

1-      ADLİ SÜREÇLER SONUNDA CEZA MAHKEMELERİNDE CEZA ALAN ve CEZASI ONANAN, KOMİSYONDAN DA REDDEDİLEN KHK lılar:

Bunlar; ihanet tabakası olarak tabir edilecek olan darbeye katılanlar, mahrem örgütlenmeye gidenler, soru alıp-verip bunun gibi suça konu olacak fiilleri işledikleri tespit olanlar. AİMH e kadar gidilse bile tazminat dahi alamayacak ve işe dönüşü siddin sene mümkün değil. Zaten onlara acıyan da olmayacak.

2-      ADLİ SÜREÇLERDE CEZA ALAN ANCAK İLERİ Kİ SAFHALARDA CEZASI YÜKSEK MAHKEMELERDE ONANMAYIP ÜÇ-BEŞ YILLIK BİR SÜREÇ SONUNDA BERAAT EDECEK OLAN ancak KOMİSYONDAN REDDEDİLEN KHK lılar:

Bunlar; yoğun olarak tabir edilen irtibat ve iltisakı bulunduğu için (çoğu birkaç kriter bir arada olduğundan dolayı) önce ceza almış olanlar ancak birkaç yıl içinde değişen siyasi şartlar vesilesi ile cezaları onanmayacağı için beraat edecek olanlar. Yine de, görevini tamamlayan Ohal Komisyonunca da halihazırda reddedilenler. Banka, içeriği tespit edilemeyen program, ankesör ve fişleme vs gibi hususlarda birkaç hususu bulunduğundan ceza alıp, komisyonca ret verilenler. Bunların da, aslında ihanet tabakasında oldukları düşünülüyor ancak ceza hukukunda suç olarak tanımlanmış fiilleri somut delillerle kanıtlanamadıklarından, ilk derece mahkemelerinde verilen cezaları yüksek mahkemelerden dönecek olanlar veya yapılacak siyasi etki ile döndürülecek ve sonuçta beraat edecek olanlar. Bunların da, idare mahkemeleri eliyle kamu kurumlarına dönmeleri mümkün kılınmayacaklar. Bunların adli süreçleri bir hayli uzayacak ve de beraat aldıklarında da tazminat vermemek için de belki bazı formüller devreye sokulabilecektir. Belki AYM veya AİHM eliyle birşeyler olur.Yanı sıra ikna, rehabilitasyon ve kazanma adı altında çalışmalara konu yapılacaklar.

3-      ADLİ SÜREÇLERDE İLK DERECE MAHKEMELERDE BERAAT EDEN/EDECEK OLAN VEYA TAKİPSİZLİK ALAN veya HİÇ ADLİ İŞLEM GÖRMEYEN ancak KOMİSYONCA REDDEDİLEN KHK lılar:

Adli işlemlerden bu şekilde sıyrılsalar bile irtibat ve iltisakı olduğu sebebiyle komisyondan halihazırda reddedilen veya ileri süreçte reddedilecek ibadet tabakası olarak görülen kesim. Şu günlerde asıl hazırlık, bu kesime yönelik diye düşünüyorum. Her ne kadar sıkça konuşuluyor ve temenni ediliyor olsa da, OHAL Komisyonunca reddedilmiş oldukları için işe dönmeleri sağlanmayacak, ama özel sektörde iş kurabilecekleri veya madden rahatlayacakları ve yaşamlarını sürdürebilecekleri şekilde, miktarı ve kapsamı kanunla belirlenecek ‘işten çıkarma tazminatı’ verilecekler. İdare mahkemelerindeki durumları kanunda konu edilmezse AYM topa girer.

4-      ADLİ SÜREÇLERDE İLK DERECE MAHKEMELERDE BERAAT EDEN/EDECEK OLAN VEYA TAKİPSİZLİK ALAN veya HİÇ ADLİ İŞLEM GÖRMEYEN, KOMİSYONCA DA İADE EDİLEN KHK lılar:

Gerçekten hatayla ihraç edildikleri düşünülenler. İhanet, ticaret veya ibadet tabakalırndan hiçbirine dahil olmadığı düşünüldüğünden Komisyonca kamuya döndürülenler veya dönecek olanlar. Bunlar zaten sorun yaşamayacaklar, yaşayanların da sorunları giderilmeye çalışılacak. Belki, estirilen bu iyimser havayla, ‘yazık oldu bu insanlara’ denilerek gönüllerini de almak için bazı atraksiyonlara girişilebilir.

5-      KHK ile GERİ ALINAN KHK lılar:

Her ne kadar KHK larda isimleri yer alsa bile, kesinlikle ya torpilli olup torpilini işletebildiklerinden ya da maddi hata olduğu hususunu o veya bu sebeple kabül ettirebilip KHK ile tekrar iade edilenler. Bu husus ise zaten ‘yaşandı bitti saygısızca’.

 

Bunlar benim, hiç bir şey olmasa da birşeyler olacak hislerimizin sonucunda ne yapılmaya çalışıldığına dair çıkarımlarımdır. Bundan başka da olmaz bu şartlarda, dediklerimdir. Bazı yerleri olsa da, tamamı benim temennim değildir. Bu sebeple eleştirenler, lütfen, eleştirilerini bana yöneltmesinler.

 

Eğer böyle bir KHK lı haritası ortaya konursa, Türkiye de hangi kurum, kesim veya kişilerin bu haritaya ne gibi itirazı olur? Sadece bunları yazarsanız sevinirim.

Hükumetin yapmayı planladıklarının bunlar olduğunu düşünmüyorum. Çünkü bakınız @Saphyr'in de paylaştığı haberlerde çok çok önemli bir detay var. 

https://www.sabah.com.tr/yazarlar/melihaltinok/2019/11/09/20-temmuzda-facia-yasayanlar?utm_source=gazeteoku&utm_medium=referral

Diyor ki "KHK ile işinden uzaklaştırılmış ancak hakkındaki iddialar yargı tarafından çürütülmüş kişilerin haklarının iadesini savunmak hepimizin görevi." Geri kalan yazılanlar önemsiz.

Bakın bir şeyden adım gibi eminim: şu tuvalet kağıdının belkemiğini oluşturan pelikan grubu (ya bunlar Erdoğan'ı ya Erdoğan bunları yönetiyor ama bu önemsiz) kesinlikle birlikte bir dil geliştirirler ve aynı şeyi savunurlar. Demek ki yeni alınan kararları bu.

Ayrıca dediğiniz gibi olsa bile Akp iktidarının son dönemecindeyiz artık. Kim gelirse gelsin yerlerine, kesinlikle adli ceza almamış olanları iade edecek. Hatta haksız yere adli ceza alanlar da yeniden yargılanacak ve iade edilecekler. Unutmayın, gelecek iktidarın kendilerinden önceki iktidarı gömmek, kötülemek, ve hatta şeytanlaştırmak için en büyük kozu mağdurlardır, yani biziz.

 


TÜBİTAK'tan ihraç. KHK bursuyla PHD. Kesinleşmiş beraat

 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Slm, KHK ile ihraç olanlar ile bakan oluru ile ihraç olanlar Ankara'da aynı idare mahkemelerine mi başvuru yapıyorlar? Yoksa bakan oluru ile ihraç olanlar kendi bulundukları ilde bulunan idare mahkemelerine mi basvuruyorlar?


701 KHK adalet bakanlığı. 25. idare mahkemesi(04.11.2019 açılış)

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Avrupa neden bizden daha ileride diye soranlara güzel bir örnek. Temmuz ayında İngilterede Mesut Özil'e saldıran kişiye Kasım ayında 10 yıl ceza verildi. Yargılama 4 ay sürdü. Foruma üye arkadaşlardan 2 yılın altında bekleyen yoktur herhalde. İngilterede hiçkimse bu saldırganın elini kolunu sallayarak dışarıda dolaşabileceğini düşünen olmamıştır herhalde. Peki bizde olsa ne olurdu? Hepimiz adaletin tecelli edeceğinden aynı şekilde emin olur muyduk? Halimiz ortada. Bizi yargılayanlar suçumuzu değil, biz suçsuzluğumuzu ispat etmeye çalışıyoruz.


686 inceleme devam ediyor

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
ikm2779, 41 dakika önce yazdı:

Slm, KHK ile ihraç olanlar ile bakan oluru ile ihraç olanlar Ankara'da aynı idare mahkemelerine mi başvuru yapıyorlar? Yoksa bakan oluru ile ihraç olanlar kendi bulundukları ilde bulunan idare mahkemelerine mi basvuruyorlar?

Hayır aynı mahkemeye başvurmuyorlar En son görev yaptıkları yerdeki idare mahkemesine başvuruyorlar 


OHAL sonrası ihraç ankara 12.idare mah 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Mehmet Korkmaz, 1 saat önce yazdı:
  •  

KHK ile ihraç edilenlerle ilgili değinilmesi gereken son bir husus da takipsizlik ve beraat kararı alanların durumudur. Savcılıklar tarafından yürütülen soruşturmalar sonucunda takipsizlik alan veya yargılanıp da beraat eden kişilerin ihraç durumlarının yeniden değerlendirilmesi ve göreve iade edilmesi gerekliliği çok sık dile getiriliyor. Gerçekten de yargıda aklanan kişilerin durumlarının yeniden ele alınması düşünülebilir.

Ancak belirtmek gerekir ki ceza mahkemelerinin verdiği karar önemli bir kriter olsa da disiplin hukuku açısından bağlayıcı değildir. Yani ceza hukuku açısından örgüt üyeliğinden beraat eden bir kişi idare hukuku (disiplin hukuku) açısından ihraç edilmeyi gerektiren eylemleri gerçekleştirmiş olabilir. Ceza soruşturması ve kovuşturmasının sonucu ihraç kararı üzerinde kendiliğinden bir etki etmeyecektir. Bu nedenle her bir olayı tek tek ele almak gerekir. Nitekim OHAL Komisyonu ve sonrasındaki yargı süreçlerinde her bir başvurunun ceza yargılamasından bağımsız olarak yürütüldüğünü görmekteyiz.                                            Cem duran uzan sabah gazetesi 10.11.2019

ilk paragrafi dikkatli okuyun sabah gazetesinde boyle bir seyin yazilmasi cok buyuk bir gelisme. Yaklasmakta olan cismin isaretlerinden biri olarak degerlendirilebilir ki bir hafta icerisinde cok sayida isarete sahit olduk fevzioglu ve arincin aciklamalari gibi.

Bu ceza hukuku ile idare/disiplin hukuku ayridir ve birbirini baglamaz teranesini iyi kabullendirmisler herkese. Su kisir dongunun kimse de farkinda degil sanirim. Simdi sen ceza gerektiren bir suclama ile idari bir islem goruyorsun, suclamadan beraat ediyorsun, ama herif kendi asilsiz suclamasini guvensizlik sebebi goruyor, ya da dur ornekle anlatayim. Geliyor namussuzun teki sana cinsel taciz suclamasinda bulunuyor. İs savcilik vasitasiyla kurum ici sorusturma ile catallaniyor. İki ayri koldan sorusturma devam ediyor, bu esnada sorusturmanin selahiyeti icin aciga aliniyorsun, buraya kadar tamam, sonra ceza davan, idari sorusturmanla pararlel bi sekilde sonlaniyor, ceza davandan, iftiranin anlasilmasiyla beraber beraat ediyorsun, haliyle idari sorusturmadan da ceza almayi gerektirecek bir durum kalmiyor. Simdi idare, burokratik oligarsi, devlet, adina ne derseniz, "senin adin cinsel taciz sorusturmasina karisti, beraat etsen de ben senle calismak istemiyorum, guvenim sarsildi kaarşim" diyebilir mi? Ne kadar sacma geldi dimi ornek boyle olunca. "Embesil kaarşim, ben senin salak suclamandan beraat etmisim, yani zaten sucsuzum, guvenin nasil sarsiliyor? Guveninin sarsildigini iddia ettigin olay, yalan dolan fitne fucurmus iste. ee derdin ne? baslatma idare ayri ceza ayri teranene, ver lan bana isimi geri !?" demeyelim de ne diyelim ?

İdare ayri, ceza ayri, hmm ok.


672 MEB. 2 aylik sendika+HTS. Ilk durusmada beraat(7/5/2019). 20 Kasim 2019 iade.

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
672'li ingilizceci, 20 dakika önce yazdı:

Bu ceza hukuku ile idare/disiplin hukuku ayridir ve birbirini baglamaz teranesini iyi kabullendirmisler herkese. Su kisir dongunun kimse de farkinda degil sanirim. Simdi sen ceza gerektiren bir suclama ile idari bir islem goruyorsun, suclamadan beraat ediyorsun, ama herif kendi asilsiz suclamasini guvensizlik sebebi goruyor, ya da dur ornekle anlatayim. Geliyor namussuzun teki sana cinsel taciz suclamasinda bulunuyor. İs savcilik vasitasiyla kurum ici sorusturma ile catallaniyor. İki ayri koldan sorusturma devam ediyor, bu esnada sorusturmanin selahiyeti icin aciga aliniyorsun, buraya kadar tamam, sonra ceza davan, idari sorusturmanla pararlel bi sekilde sonlaniyor, ceza davandan, iftiranin anlasilmasiyla beraber beraat ediyorsun, haliyle idari sorusturmadan da ceza almayi gerektirecek bir durum kalmiyor. Simdi idare, burokratik oligarsi, devlet, adina ne derseniz, "senin adin cinsel taciz sorusturmasina karisti, beraat etsen de ben senle calismak istemiyorum, guvenim sarsildi kaarşim" diyebilir mi? Ne kadar sacma geldi dimi ornek boyle olunca. "Embesil kaarşim, ben senin salak suclamandan beraat etmisim, yani zaten sucsuzum, guvenin nasil sarsiliyor? Guveninin sarsildigini iddia ettigin olay, yalan dolan fitne fucurmus iste. ee derdin ne? baslatma idare ayri ceza ayri teranene, ver lan bana isimi geri !?" demeyelim de ne diyelim ?

İdare ayri, ceza ayri, hmm ok.

Benim de son zamanlarda dikkatimi çeken konu bu..tazminatlarını verin gitsinler veya takipsizlik alabilirsin ama idare seninle çalışmayabilir.böyle bir şeyi kabul etmeyi bırakın tartışmaya bile açmayın ben işime döneceğim geri kalan deli saçması öneriler beni ilgilendirmez.


26 nisan açık 701 KHK ihraç-ea kodlama dışında kriter yok-takipsizlik-inceleme hala devam ediyor

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

İdareden kasıt AKP iktidarı. O gidince ne olacak? O yüzden idarenin çalışmaması diye birşey olamaz... 


679 ÇSGB İnceleme Devam Ediyor. Etsin Anasını Satayım... 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Konuk
Yinedee, 3 saat önce yazdı:

18 ay kyok alalı 

38 ay oldu arayan soran yok. Soruşturma yok. Tahmini kriterim 24 ay sendika. Bu şekilde beklemek çok zor ya. Hani en azından dosyamız için ne bekleniliyo ne aşamada arşivde mi bunları öğrenebilme şansımız olsaydı. Ya da dosya içeriğinde görünen kriterimizi söyleselerdi o bile yok. İşkence resmen ve uzun süreli bir işkence. Bu işkencenin ne zaman biteceğini bilmemek bile ayrı bir işkence 

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Konuk
Bu konu kapalıdır ama konuya cevap yazmaya yetkiniz var görünüyor.



  • İletiler

    • dostlar cidden olanağı olan yurtdışı da düşünsün. yıllardır söyledik. şahsen iade olunca da geri dönmeyi düşünmüyorum. 
    • KHK'lıların çoğunluğu bu ülkenin en dürüst, akıllı ve çalışkan kişileridir.. memur olarak doğmadık, hatta memurluk kendi adıma hiç girmemem gereken bir alandı, vasat kişilerle muhatap ola ola, beni de ortalama düşünen, risk alamayan biri yaptı... halbuki dışarıda da yapabileceğimiz birçok iş ve alan var... zaten piyasada düzgün iş yapan adam yok... eğer ilgilendiğimiz alanda gayret gösterirsek,  dürüst ve düzgün çalışırsak, eski işimize gerek kalmayacak ve ayakta durabilecek kadar kazanabileceğimize inanıyorum...
    • Daha önce de yazdım, beklentiye girmek en büyük hayalkırıklıklarının ve depresyonun temel sebebidir... KHK'lılara yapılan muamele bu ülkede kimseye yapılmamıştır, yanımızda birkaç kişi ve Allah dışında kimse yok, bizi bizden başka anlayan da o yok... toplum bizi sanki tamamen unutmuş gibi, bir anda sanki görünmez olduk (buna benzer bir bölüm Black Mirrorda vardı, suçlu kişi kimse tarafından görünmez hale geliyordu)... bu sürecin birgün biteceğini elbet biliyorum ama o zamana kadar akıl ve beden sağlığını korumak için hiç dönmeyecekmiş gibi düşünüp, kendimize yeni bir hayat kurmaktan başka yolumuz yok... birgün inşallah iade olduğumuzda da, zaten kolaylıkla yeni sürece adapte olunur... lütfen artık beklentiye girip, yaranıza daha fazla tuz basmayın, bırakın yara kabuk bağlasın... birşeylerle meşgul olmak (tercihen toprakla), zihni en iyi rehabilite yoludur...
    • Yazıp yazıp siliyorum sayın Aylin. Forumda 5. senemdeyim. 8 yıldır dünyanın en saçma en alakasız en akılsızca iftirasıyla uğraşıp duruyoruz hepimiz. Şurada senelerdir geçecek diye insanlara moral vermeye çalışıyorum. Beni şarlatan ilan etseniz haklısınız ne diyim. geçecek ama daha yılları var bu işin. Oyalanacak şeyler bulmaya çalışın. Yıllarınız gençliğiniz geri gelmeyecek dostlar.
    • @Karagöz "Dehumanize" kavramı anlamlı...Ruhumda bıraktığı hasar, Nietzsche'nin tanrı'nın öldüğünü ifade ettiği deli adamın hikayesindeki deli karakterinin "sonsuz bir hiç gibi başıboş dolaşıyorum" sözünün vücut bulmuş haliyim😔Başardılar!!! 
×
×
  • Yeni Oluştur...