İçeriği gör
KHK Mağdurları Forum

KHK Mağdurları Gündem ve Gelişmeler

Önerilen Yorum

Arkadaşlar doğrulayamam, kimseyi de beklenti içine sokmak istemem, zira çok dolaylı yollardan gelen bir iddia (CHP'li bir milletvekiline dayandırılıyor) ama yarın saat 11'de Komisyonun kalan dosyalarla ilgili bir açıklama yapacağı söyleniyor.

  • Beğeni 4
  • Teşekkür 1
  • Şaşırma 3
  • Katılmama 1

KHK 689 - Eğitim-Sen'li Akademisyen

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Tempo999, 48 dakika önce yazdı:

İdare mahkemesine dilekçeyi hazırlayan avukat şöyle bir sonuçla bitirmiş:

SONUÇ VE İSTEM     :
Yukarıda açıklanan nedenlerle, Anayasal bir hak olan "savunma hakkı" kapsamında savunmamızın alınmasından sonraki savunma ve  talep haklarımız  saklı kalmak kaydıyla,

  1. Dava konusu işlemin dayanağı olan sayılı KHK'nın 1. maddesinin iptali için ANAYASA MAHKEMESİNE BAŞVURULMASINA,
  2. Yargılamanın DURUŞMALI OLARAK YAPILMASINA,
  3. Dava konusu işlemin İPTALİNE,
  4. İhraç işlemi nedeniyle yoksun kaldığım tüm özlük ve parasal hakların işten çıkarıldığım tarihten itibaren yasal faiziyle birlikte ÖDENMESİNE,
  5. Yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı idare üzerinde bırakılmasına,  

karar verilmesini arz ve talep ederim. 

Bu konuda ne dersiniz? Bana biraz tuhaf geldi.

4 numara hariç bir problem görmüyorum. 1'i ise doğru bulmakla birlikte boşa kürek çekme olarak görüyorum, zaten mahkeme de bu konuda iddiayı ciddi bulup karar vermeyecektir. 

  • Beğeni 1
  • Onaylama 2

KHK Forum Editörü - 672 Maliye - VDK

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
pertevkansu, 30 dakika önce yazdı:

Arkadaşlar doğrulayamam, kimseyi de beklenti içine sokmak istemem, zira çok dolaylı yollardan gelen bir iddia (CHP'li bir milletvekiline dayandırılıyor) ama yarın saat 11'de Komisyonun kalan dosyalarla ilgili bir açıklama yapacağı söyleniyor.

Peki içerik ilgili bir bilginiz veya fikriniz var mı?


701- MEB- Beraat- Komisyon karar bekliyor..

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Konuk
vergici672, 1 saat önce yazdı:

Bekleyelim, istinaf reddetsin.

Yanlış anlamadiysam, istinaf aşamasındaki red sonucu dava tekrar başa sarmış gibi olacak ve başvuranın mahkeme süreci bir miktar uzayacak (ve dolayısıyla ilk derece mahkemelerinin de iş yükü artacak) gibi gözüküyor.

Bu durum yeni başvuracak olanların da işini uzatır gibi geliyor bana ya neyse...

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
pertevkansu, 38 dakika önce yazdı:

Arkadaşlar doğrulayamam, kimseyi de beklenti içine sokmak istemem, zira çok dolaylı yollardan gelen bir iddia (CHP'li bir milletvekiline dayandırılıyor) ama yarın saat 11'de Komisyonun kalan dosyalarla ilgili bir açıklama yapacağı söyleniyor.

Hadi bakalım ne çıkarsa artık...


672 MEB 28 ay sendika adlı idarii işlem yok

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
pertevkansu, 45 dakika önce yazdı:

Arkadaşlar doğrulayamam, kimseyi de beklenti içine sokmak istemem, zira çok dolaylı yollardan gelen bir iddia (CHP'li bir milletvekiline dayandırılıyor) ama yarın saat 11'de Komisyonun kalan dosyalarla ilgili bir açıklama yapacağı söyleniyor.

Hocam biraz daha açabilir misiniz konuya dair bir netlik var mı içerik bazlı olarak 


Sağlık Bakanlığı - KESK (SES)  - Komisyon KABUL

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Sonuç ve istem

Bölümü nasıl yazılmalı, kafa yoracak halim kalmadı.

 

 

 

 

 


679 KYOK 14.10.2020 RED Hsbnllhuvnğmlvkl

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
Luis Figo, 34 dakika önce yazdı:

Hocam biraz daha açabilir misiniz konuya dair bir netlik var mı içerik bazlı olarak 

Maalesef hocam, sadece "bekletilen dosyalar vb" demişler. 


KHK 689 - Eğitim-Sen'li Akademisyen

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Bu yazıyı okumanizi tavsiye ederim. KHK'lari iç hukuk ve Ahim perspektifinden değerlendirerek bu sorunun nasil çözüleceğine bir bakış açısı getirmiş Sayın Bahadır Kurbanoğlu.

"Sonuçta sadece AİHM elinde hukuk değneği, AB ülkeleri de yaptırım sopalarıyla Türkiye’yi hizaya getirecek değillerdir! Hizaya getirecek süreçler de siyasi olarak işleyecek, politik ve toplumsal taleplere evrensel hukuk normlarının uygulanmasına dönük iç baskılar eşlik edecektir. Diğer türlü zaten sadece dışarıya odaklanarak sonuç almak mümkün değildir. O yüzden böyle bir beklenti ile pesimizmi yükseltmek sadece moral bozukluğu üretir.  

Batılı ülkelerin HSK’larının üst çatı kurumu olarak görülmesi gereken ‘Avrupa Yargı Kurulları Ağı’nın HSK’ya ve Türkiye’deki yargı süreçlerine dönük sert uyarıları önemli olsa da, AİHM’in bu kararı reel politik süreçlere bakıldığında ondan da önemli ve etkilidir. Nitekim AİHM’deki Türk Yargıç Saadet Yüksel de tazminata karşı çıkmasına rağmen, Pişkin kararının mevcut veya sonuçlanmış benzer yargılamaların yeniden ele alınması gerektiğine ilişkin zımnen de olsa hükümete gerekli adımları atması hususunda tavsiyede bulunmuş, yargılamanın yenilenmesi gerektiğini de belirtmiştir.

Bir yandan ekonomi-politik alanda reformlardan bahsedilmesine rağmen, reform söyleminin önüne dikilen psiko-politik ve maddi engellerin neler olduğuna dair örnekleri de gün be gün yaşıyoruz. Bir tarafta yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığına vurgu yapılırken, diğer taraftan atamalarda ve seçim süreçlerinde teamülleri altüst eden gelişmelere şahit oluyoruz. Aynı anda bizatihi o kurumların kendisinin bağımsız ve tarafsız olmada istekli olup olmadığını da tartışıyoruz. Tıpkı Pişkin davasında hak ihlallerini bir türlü göremeyen AYM gibi. Bu gelgitlerle sürekli ve etkili bir yönetişim gösterebilmek kolay değil.

O yüzden yakın gelecekte kapımıza dayanabilecek sıkıntıları da gözlemleyerek sadece AİHM süreçlerine ilişkin oyalama taktiklerine değil, iç hukuk yollarının yeniden düzenlenip hızlandırılması, tıkalı alanların açılması, Yargıtay, AYM gibi, ilk derece mahkemelerden haklı saygı bekleyen yüksek yargı kurumlarının AİHM kararlarını doğru süzüp sürece ilişkin ön almalarında fayda mülahaza edilebilir.

İktidarın, AB ile ilişkilerde çıtayı hangi düzeyde tutmak istediği de elbette burada başat rolü oynayacaktır. Ancak bu durum sadece, iç hukuk yollarımız açısından zamanlamanın düzeyini belirleyecektir. Yoksa muhalefet partilerinin üzerinde anlaştıkları ortak hususlara bakıldığında OHAL KHK’larının hukuksuzluğunun tashihinin bir seçimlik ömrünün kalmış olduğu da söylenebilir."

https://www.perspektif.online/aihmin-hamit-piskin-karari-ve-tartismalar/


672 KHK incelemeye devam

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş
pertevkansu, 25 dakika önce yazdı:

Maalesef hocam, sadece "bekletilen dosyalar vb" demişler. 

Öncelikle teşekkür ederim anlıyorum bekletilen dosyalar için olduğunu sadece açıklama içeriği hakkında ufak da olsa bilginiz var mı onu öğrenmek babında ?

Yani şöyle örnek vereyim hepsine kabul veya red verdik bazında mi olacak sadece örnek ???


Sağlık Bakanlığı - KESK (SES)  - Komisyon KABUL

İletiyi paylaş


İleti bağlantısı
Sosyal Ağlarda Paylaş

Cevap Yaz

Şimdi cevap yazıp sonra kayıt olabilirsiniz. Eğer hesabınız mevcutsa, giriş yaparak üye isminizle cevaplayabilirsiniz.
Not: Gönderiniz görünmeden önce editör tarafından kontrol edilip onaylanacaktır.

Konuk
Yanıtla...

×   Yapıştırdığınız içerik biçimlendirme içeriyor.   Restore formatting

  Only 75 emoji are allowed.

×   Yapıştırdığınız bağlantı uyarlandı.   Yalnızca link göster?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.




  • İletiler

    • Bir düşüncem de KHK mağdurlarıyla ilgili... Mağdurlar bu işin çözümünün peyder pey olacağını bir türlü anlayamadı... pazarlamada "foot at the door" diye bir tabir vardır, yani ayağınızı kapıya koyabilirseniz, satışı büyük ihtimalle halledersiniz... burada da o ayak, ufak da olsa, KHK'lı bir grubun toplu iade olmasıydı... mesela takipsizlik-beraat alanlar iade olabilseydi, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iade olma yolu açılacaktı, çünkü o kapı açılmış olacaktı bir kere... ama bunun yerine ne zaman takipsizlik alanların iadesi gündeme gelse, diğer tüm KHK'lılar "bizde, bizde, bizde..." demeye başladı ve o kapıya ayak bu yüzden hiç konulamadı, çünkü kapı hiç açılamadı... Bu talepler nedeniyle, iade işi toplum nazarında en ağır kişinin iade olacağı şeklinde ve çok ağır mali külfete neden olacak şeklinde yorumlandı veya imajı o şekilde verildi (Abdurrahman Dilipak'ın idareyi KHK'lılarla ilgili mali külfetle korkutma twitini hatırlayın)... halbuki hep beraber en azından takipsizlik-beraat alanlar gibi toplum vicdanını da kanatan bir kesimin iade olmasını savunsaydık, orta-uzun vadede birçok KHK'lının iadesi toplum nazarında daha kabul edilebilir hale gelecekti...
    • dostlar cidden olanağı olan yurtdışı da düşünsün. yıllardır söyledik. şahsen iade olunca da geri dönmeyi düşünmüyorum. 
    • KHK'lıların çoğunluğu bu ülkenin en dürüst, akıllı ve çalışkan kişileridir.. memur olarak doğmadık, hatta memurluk kendi adıma hiç girmemem gereken bir alandı, vasat kişilerle muhatap ola ola, beni de ortalama düşünen, risk alamayan biri yaptı... halbuki dışarıda da yapabileceğimiz birçok iş ve alan var... zaten piyasada düzgün iş yapan adam yok... eğer ilgilendiğimiz alanda gayret gösterirsek,  dürüst ve düzgün çalışırsak, eski işimize gerek kalmayacak ve ayakta durabilecek kadar kazanabileceğimize inanıyorum...
    • Daha önce de yazdım, beklentiye girmek en büyük hayalkırıklıklarının ve depresyonun temel sebebidir... KHK'lılara yapılan muamele bu ülkede kimseye yapılmamıştır, yanımızda birkaç kişi ve Allah dışında kimse yok, bizi bizden başka anlayan da o yok... toplum bizi sanki tamamen unutmuş gibi, bir anda sanki görünmez olduk (buna benzer bir bölüm Black Mirrorda vardı, suçlu kişi kimse tarafından görünmez hale geliyordu)... bu sürecin birgün biteceğini elbet biliyorum ama o zamana kadar akıl ve beden sağlığını korumak için hiç dönmeyecekmiş gibi düşünüp, kendimize yeni bir hayat kurmaktan başka yolumuz yok... birgün inşallah iade olduğumuzda da, zaten kolaylıkla yeni sürece adapte olunur... lütfen artık beklentiye girip, yaranıza daha fazla tuz basmayın, bırakın yara kabuk bağlasın... birşeylerle meşgul olmak (tercihen toprakla), zihni en iyi rehabilite yoludur...
    • Yazıp yazıp siliyorum sayın Aylin. Forumda 5. senemdeyim. 8 yıldır dünyanın en saçma en alakasız en akılsızca iftirasıyla uğraşıp duruyoruz hepimiz. Şurada senelerdir geçecek diye insanlara moral vermeye çalışıyorum. Beni şarlatan ilan etseniz haklısınız ne diyim. geçecek ama daha yılları var bu işin. Oyalanacak şeyler bulmaya çalışın. Yıllarınız gençliğiniz geri gelmeyecek dostlar.
×
×
  • Yeni Oluştur...