KHK Mağdurları Gündem ve Gelişmeler

[Konuk]

Bu bilgiselde, gelecekte hukuki olarak neler yaşayacağımızı anlatıyor. 

[vergici672 8.759]

HEMŞO, Bir saat önce yazdı:

"5271 sayılı CMK'nın 150/3 maddesi hükmüne aykırı olarak sanığa müdafii tayin etmediği anlaşılmıştır. Yukarıda belirtilen yasal düzenleme ve açıklamalar doğrultusunda yargılama konusu silahlı terör örgütüne üye olmak suçu yönünden sanığa müdafii tayini kanuni zorunluluk olup, sanık müdafinin CMK'nın 188/1 maddesi uyarınca "duruşmada kanunen mutlaka hazır bulunması gereken kişiler" kapsamında değerlendirilmesi ile kendisi müdafi seçmeyen sanığa müdafii atanmaması 5271 sayılı CMK'nın 289/1-e maddesi uyarınca hukuka kesin aykırılık halidir.Sonuç itibariyle; İstinaf sebepleri yerinde görülmüş olduğundan,diğer yönleri incelenmeyen hükmün CMK 289/1-e ve 280/1-d maddeleri gereğince BOZULMASINA, "

Bu suçlarda kendi avukatın yoksa gerek soruşturma gerekse kovuşturma aşamasında müdafii atanması zorunluymuş, bununla ilgili AİHM ve Yargıtay 16. Ceza Dairesinin kararı varmış, bu karara istinaden de avukatsız yapılan bütün yargılamaları istinaf ya bozuyor ya da kendisi duruşma açıp yargılama yapıyor. Benim de avukatım olmadığı için BAM bozmuş. Ama bundan sonra ne olacak bilmiyorum. Tekrar mahkeme beraat verir mi orası belirsiz.

İşte o Yargıtay 16. Cezanın kararına baktım ben. Orada mahkumiyet hükmü bozuluyor ve silahların eşitliği ilkesine atıfta bulunuluyor. Ama burada bozulan karar beraat kararı. İstinaf, avukatı olmayan tarafı korumaya çalışırken, alınan beraati bozuyor. Çok saçma bir karar. 

[Aklima 4.699]

HEMŞO, Bir saat önce yazdı:

"5271 sayılı CMK'nın 150/3 maddesi hükmüne aykırı olarak sanığa müdafii tayin etmediği anlaşılmıştır. Yukarıda belirtilen yasal düzenleme ve açıklamalar doğrultusunda yargılama konusu silahlı terör örgütüne üye olmak suçu yönünden sanığa müdafii tayini kanuni zorunluluk olup, sanık müdafinin CMK'nın 188/1 maddesi uyarınca "duruşmada kanunen mutlaka hazır bulunması gereken kişiler" kapsamında değerlendirilmesi ile kendisi müdafi seçmeyen sanığa müdafii atanmaması 5271 sayılı CMK'nın 289/1-e maddesi uyarınca hukuka kesin aykırılık halidir.Sonuç itibariyle; İstinaf sebepleri yerinde görülmüş olduğundan,diğer yönleri incelenmeyen hükmün CMK 289/1-e ve 280/1-d maddeleri gereğince BOZULMASINA, "

Bu suçlarda kendi avukatın yoksa gerek soruşturma gerekse kovuşturma aşamasında müdafii atanması zorunluymuş, bununla ilgili AİHM ve Yargıtay 16. Ceza Dairesinin kararı varmış, bu karara istinaden de avukatsız yapılan bütün yargılamaları istinaf ya bozuyor ya da kendisi duruşma açıp yargılama yapıyor. Benim de avukatım olmadığı için BAM bozmuş. Ama bundan sonra ne olacak bilmiyorum. Tekrar mahkeme beraat verir mi orası belirsiz.

Verilen karar hukuken doğrudur. Olması gerekendir.

Size yapılan suçlama terör örgütü üyeliği suçlaması. Bu suçunda ceza karşılığı TCK 314/2 gereği alt sınır 5 yıl üst sınır 10 yıldır. CMK nın müdafilik hususunu düzenleyen maddelerinden olan 150 nci maddede diyor ki (3 üncü madde ancak 2 ye atıfta bulunuyor.)

Müdafiin görevlendirilmesi

Madde 150 – (Değişik: 6/12/2006 – 5560/21 md.)

(1) Şüpheli veya sanıktan kendisine bir müdafi seçmesi istenir. Şüpheli veya sanık, müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan ederse, istemi halinde bir müdafi görevlendirilir.

(2) Müdafii bulunmayan şüpheli veya sanık; çocuk, kendisini savunamayacak derecede malul veya sağır ve dilsiz ise, istemi aranmaksızın bir müdafi görevlendirilir.

(3) Alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada ikinci fıkra hükmü uygulanır.

Yani size isnad edilen suç gereği sizin müdafiniz (Müdafi: Şüpheli veya sanığın ceza muhakemesinde savunmasını yapan avukatı) olmak zorundadır. Hem soruşturma aşamasında ifade verirken hem dava sırasında. Bu tamamen mahkemenin ihmalidir. Makul sürede yargılanma hakkınızın ihlali kapsamında şikayetçi olabilirsiniz. Bozma kararı normal bir durum. Benzeri bir hususu 30 eylül 2019 da paylaşmıştım. https://forum.khkhaber.com/topic/13441-ohal-ve-khk-mağdurları-2/page/380/?tab=comments#comment-33791

Sizin durumunuzda ilk derece mahkemesi davayı mecburen yeniden görecektir. Burada ki ince nokta mahkeme yada savcının geçen zamanı mazeret ederek sizin hakkınızda "şuraya yazı yazalım buradan şunu isteyelim" gibi bir tavrı olması ihtimalidir. Hakkınızdaki bozma kararı usule ilişkin ve delillerle alakalı olmadığı için bozma kararı sonrası savcı yada mahkemenin kişi hakkında yeni bilgiler istemesinin soruşturmanın genişletilmesi manasına geldiğini ve geçen zaman zarfında aleyhinizde hiç bir gelişme olmadığını vurgulayarak usul eksikliğinin tamamlanarak davanın sonuçlandırılmasını isteyiniz.

Kabaca bilgi almak için https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/426222 paylaşımını okuyabilirsiniz.

 

[HEMŞO 465]

Aklima, Bir saat önce yazdı:

 

Çok teşekkür ederim verdiğiniz bilgiler için.

 

Güncelleme • 27 Ekim, 2020 • HEMŞO
yazım hatası

[patriot 86]

@Medine Sucu Gerekçelere ne yazılmış kuvvetten? Kriter vs.. HvKK ne yazmış en önemlisi?

[Tsk677 33]

İrtibatı ve iltisaki olduğu yönünde değerlendirme yazısının bulunduğu hususları içeren kurum gorusu berat etmiş olsa bile irtibat ve iltisaki ortaya koyuyormus Rabbime havele ettim kopyala yapıştır yapmislar

Karar kısmında sadece bu yazi var

[hepsiyah 2.059]

@HEMŞO hocam bizimde ayni durum yasadik bizim ilk mahkeme cez avermisti daha sonra istinaf av olmadigi ahime falan aykiri diye bizdu basa donduk ve gecen sene araliktan beri hala mah devam ediyor onumuzdkei ay son karar savci yine ceza istiyor bizde hemen hemen ayni kararlar cikyor surec malesef uzadi ki biz istinafta beraat bekliyorduk .vardir bi hayir dedik .soyle soliyim bastan evraklari falan istiyorlar en basta neyse ole ilerliyor hemen hemen

[HEMŞO 465]

hepsiyah, Bir saat önce yazdı:

@HEMŞO hocam bizimde ayni durum yasadik bizim ilk mahkeme cez avermisti daha sonra istinaf av olmadigi ahime falan aykiri diye bizdu basa donduk ve gecen sene araliktan beri hala mah devam ediyor onumuzdkei ay son karar savci yine ceza istiyor bizde hemen hemen ayni kararlar cikyor surec malesef uzadi ki biz istinafta beraat bekliyorduk .vardir bi hayir dedik .soyle soliyim bastan evraklari falan istiyorlar en basta neyse ole ilerliyor hemen hemen

geçmiş olsun, iş baya uzar bu gidişle.

[HEMŞO 465]

Aklima, 1 saat önce yazdı:

Verilen karar hukuken doğrudur. Olması gerekendir.

Size yapılan suçlama terör örgütü üyeliği suçlaması. Bu suçunda ceza karşılığı TCK 314/2 gereği alt sınır 5 yıl üst sınır 10 yıldır. CMK nın müdafilik hususunu düzenleyen maddelerinden olan 150 nci maddede diyor ki (3 üncü madde ancak 2 ye atıfta bulunuyor.)

Müdafiin görevlendirilmesi

Madde 150 – (Değişik: 6/12/2006 – 5560/21 md.)

(1) Şüpheli veya sanıktan kendisine bir müdafi seçmesi istenir. Şüpheli veya sanık, müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan ederse, istemi halinde bir müdafi görevlendirilir.

(2) Müdafii bulunmayan şüpheli veya sanık; çocuk, kendisini savunamayacak derecede malul veya sağır ve dilsiz ise, istemi aranmaksızın bir müdafi görevlendirilir.

(3) Alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada ikinci fıkra hükmü uygulanır.

Yani size isnad edilen suç gereği sizin müdafiniz (Müdafi: Şüpheli veya sanığın ceza muhakemesinde savunmasını yapan avukatı) olmak zorundadır. Hem soruşturma aşamasında ifade verirken hem dava sırasında. Bu tamamen mahkemenin ihmalidir. Makul sürede yargılanma hakkınızın ihlali kapsamında şikayetçi olabilirsiniz. Bozma kararı normal bir durum. Benzeri bir hususu 30 eylül 2019 da paylaşmıştım. https://forum.khkhaber.com/topic/13441-ohal-ve-KHK-mağdurları-2/page/380/?tab=comments#comment-33791

Sizin durumunuzda ilk derece mahkemesi davayı mecburen yeniden görecektir. Burada ki ince nokta mahkeme yada savcının geçen zamanı mazeret ederek sizin hakkınızda "şuraya yazı yazalım buradan şunu isteyelim" gibi bir tavrı olması ihtimalidir. Hakkınızdaki bozma kararı usule ilişkin ve delillerle alakalı olmadığı için bozma kararı sonrası savcı yada mahkemenin kişi hakkında yeni bilgiler istemesinin soruşturmanın genişletilmesi manasına geldiğini ve geçen zaman zarfında aleyhinizde hiç bir gelişme olmadığını vurgulayarak usul eksikliğinin tamamlanarak davanın sonuçlandırılmasını isteyiniz.

Kabaca bilgi almak için https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/426222 paylaşımını okuyabilirsiniz.

 

Sayın AKLİMA; gönderdiğiniz linkte çıkan bir bölümde;

"Şu kadar ki sadece sanık lehine konulmuş olan bir hukuk kuralına aykırılık dolayısıyla hüküm sanık aleyhine bozulamaz (CMK, md. 290, CMUK, md. 309). Diğer yandan eğer hukuka aykırılık hükme etkili değilse (CMK, md. 288, CMUK, md. 320) veya hukuka aykırılığı gidermenin bir başka yasal çaresi varsa , söz konusu hukuka aykırılıklardan ötürü de hüküm bozulamaz." diye bir bölüm var.

 

Sanki benimle ilgili bozma kararında İSTİNAF MAHKEMESİ pek iyi niyetli değil gibi, savcı zaten ceza istemişti mahkeme oy birliği ile beraat vermişti, ayrıca bozma kararının son kısmında şunu yazmış, "Sonuç itibariyle;İstinaf sebepleri yerinde görülmüş olduğundan,diğer yönleri incelenmeyen hükmün CMK 289/1-e ve 280/1-d maddeleri gereğince BOZULMASINA,

altını çizdiğim bölüm özellikle istinaf sebepleri yerinde görülmüş ve diğer yönleri incelemedim diyor istinaf, sanki aleyhime olmuş gibi.

Size zahmet değerlendirebilirmisiniz? Şimdiden çok teşekkürler. 

 

[korkmaz244 248]

Cahil bir toplum, özgür  bırakılıp kendine secim hakkı verilse dahi, hicbir zaman özgür bir secim yapamaz. Sadece secim yaptığını zanneder. Cahil toplumla secim yapmak okuma yazma bilmeyen adama hangi kitabı okuyacağını sormak kadar ahmaklıktır. Böyle bir secimle iktidara gelenler düzenledikleri tiyatro ile halkın egemenliğini çalan zalim ve madrabaz hainlerdir.

Friedrich Nietzsche